Didem MENTEŞ

Haspolat’ta WTE Wassertechnik GmbH şirketi tarafından işletilen Haspolat Arıtma Tesisinde çalışan 12 işçinin süresiz grevi devam ediyor. Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu’na (DEV-İŞ) bağlı Emek-İş’in Haspolat Arıtma Tesisi’nde başlattığı grevde dördüncü güne girildi.

Haspolat Arıtma Tesisi’nde başlatılan süresiz grevin ortadan kaldırılması için işveren tarafından henüz olumlu bir atılmazken, tesis içerisinde bir işveren temsilcisinin ise 3 gündür kesintisiz olarak çalıştığı belirtildi.

EMEK-İş yönetim kurulu üyesi olan bir çalışanın ‘direkt dahilinin olmadığı bir tartışma’ gerekçe gösterilerek TİS’e aykırı olarak işten uzaklaştırılması nedeniyle 26 Eylül’de grev başlatılmıştı.

YENİDÜZEN’e konuşan Emek-İş Genel Sekreteri Hasan Yıkıcı, işverenin olumlu bir adım atmadığını, sendika olarak kendilerinin de geri adım atmayacaklarını vurgulayarak, tesiste 1 kişinin 12 kişinin işini yapmaya çalıştığını Çalışma Dairesi yetkilileri, müfettişleri ve iş sağlığı uzmanlarının bu olaya müdahil olması gerektiğine vurgu yaptı.

Bu arada KTAMS’da dün eylem yapan işçileri ziyaret ederek Emek-İş’in vermiş olduğu mücadeleye destek belirtti.

Yıkıcı: “İşveren olumlu bir adım atmıyor”

Emek-İş Genel Sekreteri Hasan Yıkıcı, Haspolat Arıtma Tesisi’nde başlatılan eylemde üçüncü günün dolmasına rağmen işveren tarafından olumlu bir adım atılması bir yana sürekli çalışanları germeye yönelik adımlar atma çabasında olduğunu belirtti.

Sendika olarak en başından beri iyi niyet ve soğukkanlılıkla grevi sürdüklerini vurgulayan Yıkıcı, çeşitli sendikalar ve demokratik kitle örgütlerinin destekleriyle dayanışmalarına güç katmakta olduklarını aktardı. Yıkıcı, düne kadar taraflarca resmi bir adım atılmadığını, LTB Başkanı Mehmet Harmancı’nın tarafları dinleyerek bir diyalog çabası oluşturmaya çalışacağını ifade etti.

“Çalışma Dairesi müfettişleri adım atmalı”

Hasan Yıkıcı, ayrıca Pazar akşamından beri işveren temsilcisinin tesiste olduğunu ve dışarı çıkmadığını ve insanı bir durum söz konusu olduğunu söyledi. Tesisin riskli bir yer olduğunu, 56 saat boyunca dinlenemeyen bir kişinin en ufak bir dalgınlığını herhangi bir hataya neden olabileceğini söyleyen Yıkıcı, ayrıca kimseyi 56 saat boyunca çalıştırmanın yasal olmadığını vurguladı. 1 kişinin 12 kişinin işini yapmaya çalışmasının, en temel insan hakkı ihlalinden olduğunu belirten Yıkıcı, Çalışma Dairesi yetkilileri, müfettişleri ve iş sağlığı uzmanlarının bu olaya müdahil olması gerektiğine ve adım atmalarını beklediklerini söyledi.

“Özel sektörde sendikalaşmaya ivme kazandırma düşüncesindeyiz”

Sıkıntının sadece bir kişinin işten çıkarılması ya da 12 kişinin grev yapma meselesi olmadığını vurgulayan Yıkıcı, aynı zamanda özel sektörde sendikalaşmaya ivme katacak bir mesele olduğuna dikkat çekti. Uzun yıldan sonra bir özel sektörde TİS imzalandığını ancak bunu hazmedemeyen işverenin, sendikayı buradan atmak ve etkisini kırabilmek için çeşitli yöntemlere başvurmaya başladığını aktaran Yıkıcı, işçinin uzaklaştırılması ve disiplin yönetmenliği krizinin bunun bir göstergesi olduğunu ifade etti. Sendika olarak geri bir adım atmayacaklarını, süresiz grevin başarılı olması için elden gelenin yapılacağına işaret eden Hasan Yıkıcı, “çünkü özel sektörde sendikalaşma mücadelesine bir ivme kazandıracağız düşüncesindeyiz” dedi.