Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası, seçim tavrı ve talepleriyle ilgili bu sabah basın toplantısı düzenledi.

Basın toplantısına, Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası Başkanı Hürrem Tulga, KTEZO As Başkanı ve K. T. Kuaförler Birliği Başkanı Mahmut Kanber, KTEZO Genel Koordinatörü Taner Akcan, K. T. Sıhhi Tesisatçılar Birliği Başkanı Mehmetali Ardıç, K. T. Oto Tamirciler Birliği Başkanı Halil İbrahim Çoktan, K. T. Oto Kaportacılar Birliği Başkanı Ali Gürsoy ve K. T. Yurtlar ve Pansiyoncular Birliği Başkanı Turgay Mimi katıldı.

Talepler ile ilgili ortak açıklamanın tam metni şöyle

Süreç içerisinde geldiğimiz noktada ve özellikle de son üçbuçuk yılda ülkenin, ülke insanının UBP – İrsen Küçük yönetimiyle birlikte dağıldığı, paramparça olduğunu kabul etmeyen kalmadı. Ne meslek, ne iş, ne de işyerimiz kaldı.

Tüm üreticiler, tüm esnaf ve zanaatkarlar iflasa sürüklenmiş durumda.

Toplumda işsizlik, istihdam sorunu had safhada. Krizin da krizi. Seçenek konmadıkça, inandırıcı olmadıkça bugün olduğu gibi yarın da sürer.

“BU ÇARPIK DÜZEN DEĞİŞMELİ”

Esnafımız ve zanaakarlarımızın meslekleri büyük tekelci güçlerin elinde müşteri çekmek, aldatmak için promosyon oldu.

Üretim; imalat ve hizmet sektörlerinin  planlandığı, yabancı sermayenin denetlendiği, tekelciliğin durdurulduğu, işimizin, işyerimizin, toplumsal varlıklarımızın korunduğu, devletin sosyal niteliklerinin güçlendirildiği ve geliştirildiği, kayıt dışılığın sonlandırıldığı, söz sahibi, yetki sahibi olduğumuz yeni bir düzen istiyoruz.

Bugüne kadar yaptıklarımızla, daha neler neleri başarabileceğimizden kimsenin kuşkusu olmadığını biliyoruz. Kapasitemiz de vardır, irademiz de vardır.

Seçim için, yeni bir başlangıç için ilk kez çağrıyı bizler yapmıştık. Şimdi  o fırsat geldi. Fırsatı değerlendirmek, önümüzü açmak tamamen bize bağlı. Bizi dövenlerden, bizleri yıkmak isteyenlerden, diz çöktürmek, el etek öptürmek isteyenlerden tam da hesap sorma zamanıdır.

Kamuoyuna, esnafımıza, üreticimize sesleniyoruz...

Kapımıza kadar gelen yeni bir başlangıç yapma fırsatını kaçırmamalıyız. Partiler, onları oluşturan veya oluşturmayan bireyler yani toplum kesimlerinin tamamı taleplerini popülizme, ikircikli hale kaçmadan ortaya koymak ve en önemlisi de bu taleplerin gerçekleşmesi için yapılacakları ve nasıl yapılacağını açıklamak zorundadırlar. Yeni bir başlangıcı yapabilmek buna bağlıdır. Bütün bunlar gülücük – öpücüklerle, sağ solla tokalaşarak, cenaze levazımatçılığı ile cek – cakla olmaz. Ona buna yaranan bildirge veya programlarla da olmaz. Biraz daha ileri giderek “iyilikle”, “yeniyle” de olamayacağını vurgulamalıyız. Özellikle partiler kimin yanında nereye kadar duracaklarını, durduklarını, nasıl bir toplum düzeni istediklerini net bir şekilde ortaya koymalıdırlar. Bizim “iyilikten” ve “yeniden” anladığımız programdır, duruştur, netliktir, içeriktir... Yukarıda söylediğimiz gibi işimizi, işyerimizi, toplumsal varlıklarımızı savunan, dik-onurlu duran, sağa sola savrulmayan anlayıştır. Tutumumuzu bütün bunlar belirleyecektir. Karma oy çığırtkanlığı ile “iyiliğin”, “yeniliğin”, “yeninin” arkasına saklanarak yozlaşmanın parçası olmaya hiç ama hiç niyetimiz yoktur.

Yapılması gerekenleri de biliyoruz, yapılmaması gerekenleri de...

İşte tutumumuzu belirleyecek olan taleplerimiz...
İşte şimdi, hem de yeni oluşumla birlikte derhal çözülmesi gereken sorunlar;

1. İlk iş olarak seçim ve halkoylaması yasası, partiler yasası değiştirilmelidir.

2. Üretim ve tüketimin dengelendiği, gelirimiz kadar harcama yapabildiğimiz, bütçeyi ve dağılımını katılımla belirlediğimiz ve denetleyebildiğimiz bir ülke hedef olmalıdır.

3. Devletin sosyal nitelikleri artırılmalı, eğitim ve sağlık tüm toplum kesimleri için ulaşılabilir ve kaliteli olmalıdır.

4. Toplumsal varlıklarımızın, kurumlarımızın satışına son verilmelidir,

5. Ulaşım merkezileştirilmeli, ülkemizin her noktasından  önceden belirlenen saatlerde etki n taşımacılık yapılmalıdır,

6. Hizmet kalitesinin sağlanabilmesi, sağlıklı bir şekilde akışı, üretimin çoğaltılması için yani yaşanabilir bir ülke yaratmak hedefi ile her aşamada Oda ile işbirliği kaçınılmazdır,

7. Her iş kolu, meslek için  nüfusa göre ihtiyaç master planı yapılmalı. Önüne gelenin dilediği yerde işyeri açması durdurulmalı,

8. Esnaf, zanaatkar, çiftçi, üretici tanımı yapılmalı, ikinci iş durdurulmalı, kaynaklar yerinde kullanılmalı,

9. İşyeri sayımı yasalar ve kriterler çerçevesinde hızla yapılmalı,

10. Yabancı ve yerli ortaklık sermaye kuruluşları denetlenmeli. Hileye son verilmeli,

11. Yabancı sermaye kuruluşlarının tanımı yapılmalı, yatırım alanları belirlenmeli, kriterler konmalı,

12. Herkesin becerisi ve yetenekleri çerçevesinde iş yapmasının önü açılmalıdır, işyeri açmak ehliyete ve kritere dayandırılmalı,

13. Banka para maliyetleri mutlaka belirlenmeli, faiz küçücük ülkemizde iki katı aşmamalı,

14. Bankaların nerelere kredi kullandırdığı, ne iş için kullandırdığı belli olmalı,

15. Alacak verecekle  ilgili tüm  yasalar peş peşe geçirilmelidir. Hakem kurulları oluşturulmalı, hukuk desteği sağlanmalıdır,

16. Tekelciliğe derhal müdehale edilmeli, damping – anti dumping yasaları geciktirilmeden geçirilmelidir,

17.  Esnaf kredileri kooperatifimiz üzerinden belirlenecek kriterler çerçevesinde ve şeffaf olmalı,

18. Kooperatifleşme her alanda teşvik edilerek, her mesleki grup ve iş kolunda yaygınlaştırılmalıdır. Köylerde, el tezgahlarında, atölyelerde, evlerde yapılan katma değeri yüksek ürünlerin izlenebilirliği de sağlanarak, standart ve içerikleri de denetlenerek bir süreklilik içinde toplanması, dağıtılması, pazarlanması için projeler üretilmelidir,

19. Yerli üretimin yeniden tanımı yapılmalı, dışa açılırken rekabet edebilirliği mutlaka gözetilmelidir, yerli istihdam teşvik edilmeli,

20. Şehirler tekrar planlanarak konut, çarşı alanları ayrıştırılmalıdır. Bir turizm ülkesi olan adamızda çarşı yerlerinin çekim merkezi haline gelmesi için gerekli yatırımlar yapılmalıdır. Çarşı sayıları nüfusu ve turizm esas alarak ihtiyaç üzerinden planlanmalıdır,

21. Sanayi bölgelerinde imar planlarının bozulmasına müsaade edilmemelidir. İşyeri sayısı imar planlarındaki sayıyı geçmemelidir,

22. Sanayi bölgeleri işyeri ihtiyaç master planı üzerinden açılırken, plan ve yasadışı el değiştirmelerin önüne geçilmeli, yasal değişiklikle yapı kooperatifleri üzerinden mikro, küçük orta boy işletmelerin kendi atölyelerine sahip olmaları sağlanmalıdır,

23. İşyerlerinin açma –kapama saatleri belirlenmelidir,

24. Gerek devlet, gerekse özel sektörde çalışma koşullarına ve çalışma saatlerine önem verilmeli, sıkı denetime alınmalıdır,

25. Çalışma izinleri üzerinden yapılan denetimlere, mesleki sertifikalar da kapsam içine alınarak sivil toplum dahil edilerek toplumun da katkısı ile etkinleştirilmelidir,

26. Hal yasası ile tarımsal üretim denetim altına alınmalı, izlenebilir olmalıdır,

27. Sertifikasız  meslek, işkolu bırakmama hedef olmalıdır. Tüm mesleki alanların sertifikasyonuna bağlı olarak yurt dışı iş gücü ihtiyacı sertifikasyona dayalı ve planlı olmalıdır,

28. Katma değeri yüksek yerli tüm ürünlerin desteklenmesiyle, ihracat zorlanmalıdır,

29. Lefkoşa, Mağusa, Girne ve diğer tüm kentlerimize sosyal, kültürel özelliklerimiz gözetilerek yerel ürünlerimizin de pazarlanacağı, onlara kimlik kazandıracak ekonomiye dahil edecek, projelere hız verilmelidir,