Geçtiğimiz günlerde İskele Kalecik Bölgesi’nde faaliyet gösteren AKSA Elektrik Santrali’nde yakıt ikmali sırasında boruların patlaması sonucunda petrolün denize sızması ile yaşanan çevre felaketi hakkında, Doğu Akdeniz Üniversitesi Sualtı Araştırma ve Görüntüleme Merkezi (DAÜ – SAGAM) tarafından bir açıklama yapıldı. DAÜ – SAGAM adına Merkez Başkanı Yrd. Doç. Dr. Burak Ali Çiçek imzası ile yapılan açıklamada şu bilgilere yer verildi:

“DAÜ SAGAM olarak, Kalecik Bölgesi’nde meydana gelen üzücü kaza ile ilgili çalışmalarımız devam etmektedir. Kazanın meydana geldiği andan itibaren, bütün ekiplerimizi ve ekipmanımızı bölgeye yönlendirdik. Bu arada çalışmalarımıza İskele Boğaz Balıkçıları Kalkındırma ve Dayanışma Derneği, Avcılık Federasyonu, Doğa ve Kültür Derneği, Biyologlar Derneği, Deep Dive, Dive Hub ve Deep Sea Fisheries başta olmak üzere çevreye duyarlı kurumlar ve kişiler doğrudan destek vermektedir. Kendilerine çok teşekkür ederiz.

Genellikle alanda olduğumuz için medya ve/veya sosyal medya vasıtasıyla sizlere bilgi ulaştırma konusunda aksamalar olabilmektedir. Bununla birlikte, bilanço, kaba temizlik çalışmaları bittikten sonra ve ilgili analizler yapıldıktan sonra çok daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır. Hangi canlıların etkilendiği, hangi bölge ve habitatların etkilendiği, etkisinin ne kadar süreceği veya kazanın boyutu nedir gibi sorulara cevap vermek konusunda şu anda kesin ifadeler kullanmak doğru değildir. Her geçen gün yeni bir olgu ile karşılaşılmakta, göreceli olarak gerek olumlu gerekse de olumsuz olmak üzere yeni gelişmeler yaşanmaktadır. 

Ayrıca kazanın oluşu, sorumluları ve/veya ilgili diğer konular uzmanlık alanımıza girmediği için bu konuda da kamuya yönelik yorum yapmaktan kaçınmaktayız. Bununla birlikte, ülkemiz bir turizm ülkesi olduğu için, bilginin yurtdışı ile paylaşılması konusunda da hassasiyet göstermekteyiz. Yurtdışından olayı takip eden kişilerin Kalecik’ten çok uzakta (Girne gibi) konaklayacak olsalar bile rezervasyonlarını iptal etme eğiliminde oldukları gözlemlenmektedir. Bununla birlikte, konu sadece turistler açısından değil kendi insanımızın sağlığı açısından da önemlidir. Kazanın etkilediği bölgede denize girmek insan sağlığı açısından uygun değildir ancak İskele’nin halk plajları, Gazimağusa, Karpaz, ve kuzey sahillerinde henüz böyle bir olguya rastlanmamıştır. Bu açıdan tedirginlik yaratacak açıklamalardan ziyade doğru bilgiyi paylaşmaya dikkat etmekteyiz.

Çevresel açıdan, kısaca özetlemek gerekirse, fuel oil kıyıya taşındığı için ağırlıklı olarak olumsuz etki kıyı çizgisinde görünmektedir. Doğal olarak bu hat üzerinde yaşayan tüm canlılar tehdit altındadır. Ancak daha önce de ifade edildiği gibi kesin sonuçlar, bütün gözlemler ve laboratuvar analizleri ile SEAGULL tarafından yapılan temizlik faaliyetleri bitirildikten sonra ortaya çıkacaktır. 
Bu aşamadan sonra yapılması geren ise ilerisi için önlem almak olacaktır. “Bir müsibet bin nasihattan iyidir” atasözü bu olay için biçilmiş kaftandır. Yaklaşık iki yıldır yazdığımız her raporda belirttiğimiz gibi, deniz ve kıyılarımızda kaza riski her zaman olacaktır. Mutlaka Acil Eylem Planları oluşturulmalı, risk değerlendirmeleri yapılmalı ve acil müdahale için kalıcı tesisler kurulmalıdır.”