Ayşe GÜLER

Yargıda, UBP-DP Hükümeti tarafından alınan Bakanlar Kurulu kararları ve yasa gücündeki kararnamelere ilişkin yoğun mesai dün de devam etti.

Toplumda büyük tepki uyandıran ‘2016 Girne İkinci Bölge Emirnamesi’ ile 2 milyon TL değerinde 17 makam aracı alımına yönelik Bakanlar Kurulu kararı dün Yüksek İdare Mahkemesi’nde, ‘seyrüsefer affı’ ve ‘muhaceret affına’ yönelik yasa gücündeki kararnameler ise Anayasa Mahkemesi’nde görüşüldü.

Anayasa Mahkemesi, CTP tarafından yargıya taşınan yasa gücündeki kararnamelerin Anayasa’nın 112. maddesine aykırı olduğuna karar verdi,  ‘ivedi ve ekonomik konularla’ alakalı olmadığı sonucuna vardı.

Mahkeme,  dava görüşülene kadar kararnameleri ara emri kararı üretilerek durdurdu, bu kararın derhal Resmi Gazete’de yayımlanmasını emretti.

Bununla birlikte Yüksek İdare Mahkemesi’nin gündemine Temiz Toplum Derneği tarafından taşınan 2 milyon TL değerindeki makam araçlarına yönelik duruşma, davanın karşı tarafa tebliğ edilmesi için 3 Ekim Pazartesi gününe ertelendi.

Dünkü duruşmada CTP Milletvekili, eski Maliye Bakanı Birikim Özgür ile Temiz Toplum Derneği Yönetim Kurulu üyesi Tufan Ekici dinlendi. 

Öte yandan Yüksek İdare Mahkemesi’nde Halkın Partisi tarafından ‘2016 Girne İkinci Bölge Kapsamlı Emirnamesi’nin usul ve şekil olarak Anayasa, İmar Yasası ve Turizm Gelişim Yasaları’na aykırı olduğu gerekçesiyle açtığı ara emri duruşmasının görüşülmesine dün de devam edildi.  Mahkeme,  ara emri yürürlükte kalması koşulu ve Savcılığın dosyayı incelemesi için duruşmayı 19 Ekim Çarşamba gününe erteledi.

Son olarak yine CTP tarafından Anayasa Mahkemesi’ne taşınan Hükümetin Toprak Ürünleri Kurumu’na katkı adı altında 87 kalem ithal ürününe yüzde 3 fon uygulamasına yönelik davanın ise Yüksek İdare Mahkemesi’nde görüşülmesi kararlaştırıldı.

------------------------------

Gözler, ‘makam araçları’ davasında!

Temiz Toplum Derneği tarafından 2 milyon TL değerindeki makam araçlarının ihalesiz ve hükümetin yetkisi olmadan alındığı iddiasıyla Yüksek İdare Mahkemesi’ne açılan dava dün görüşüldü.

CTP Milletvekili, eski Maliye Bakanı Birikim Özgür ile Temiz Toplum Derneği Yönetim Kurulu üyesi Tufan Ekici’nin dinlendiği duruşma, davanın karşı tarafa tebliğ edilmesi için 3 Ekim Pazartesi gününe ertelendi.

Yargıç Peri Hakkı huzurunda görüşülen duruşmada Avukat Serkan Mesutoğlu, Temiz Toplum Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Tufan Ekici ile CTP Milletvekili, eski Maliye Bakanı Birikim Özgür’ü mahkemede tanık olarak dinletti.

Temiz Toplum Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Tufan Ekici, herhangi bir ihaleye çıkılmadan 17 tane makam aracı alındığını savunarak, devlete mal alımı yapılabilmesi için Merkezi İhale Komisyonu tarafından ihale açılması gerektiğine değindi.

CTP Milletvekili, eski Maliye Bakanı Birikim Özgür ise Devlet Emlak Malzeme Müdürü tarafından ‘ihtiyaçlara’ yönelik hazırlanan raporda, 4 milyon TL’lik Taşıt Alım Projesi Kalemi’nin bütçeye aktarılmasının uygun görüldüğünü anlattı.

Özgür, rapora göre devletin 2016 yılı içinde 36 adet motor, 66 adet salon araç, 37 adet çift kabin araç, 3 adet kapalı van araç ve 2 minibüs ihtiyacının olduğunun belirlendiğini, buna karşılık da 4 milyon TL’lik Taşıt Alım Projesi Kalemi’nin bütçeye aktarılmasının uygun görüldüğünü anlattı.

Özgür, raporda ihtiyaç olarak talep edilenler arasında makam araçlarının olmadığına vurgu yaptı.

Temiz Toplum Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Tufan Ekici: “Devlete mal alımı için MİK, ihaleye çıkmalı”

Temiz Toplum Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Tufan Ekici, hukuksuzlukları engellemek ve hesap verilebilir bir devlet adına çalıştıklarını ifade etti.

Dernek olarak yaptıkları incelemede, mal alımında şeffaf olmayan ve hukuk dışı bulgulara rastladıklarını vurgulayan Ekici, herhangi bir ihaleye çıkılmadan 17 tane makam aracı alındığını savundu.

Ekici, devlete mal alımı yapılabilmesi için Merkezi İhale Komisyonu tarafından ihale açılması gerektiğine değinerek, böyle bir ihalenin olmadığını, araçların özel bir şirketten alınmasına yönelik Bakanlar Kurulu kararının verildiğini kaydetti.

Bir kısım makam araçların kullanılmaya başlandığını, bir kısım araçların ise henüz temin edilmediğine değinen Ekici, dava süreci nedeniyle araçların değer kaybı yaşayacağını belirtti.

“Makam araçları iade edilirse arada maddi fark oluşacak, bu da devlet tarafından ödenecek”

Ekici, mahkemede Bakanlar Kurulu kararının tam tersi bir karar çıkması halinde, makam araçlarının alındığı şirkete iade edileceğini, bu nedenle değer kaybından dolayı arada maddi fark oluşacağını söyledi.

Oluşması muhtemel olan bu farkın devlet tarafından ödeneceğini ifade eden Ekici, böylelilikle kamu maliyesi için ciddi külfet oluşacağını da vurguladı.

Ekici, karar öncesinde kullanılan makam araçların halen devlere ait olduğunu, bu araçların elden çıkarılması için de ihaleye çıkılması gerektiğini dile getirdi.

Yaptıkları araştırmada böyle bir ihaleye çıkılmadığını tespit ettiklerini söyleyen Ekici, yaşananlar nedeniyle derneğin olumsuz etkilendiğini de ifade etti.

*   *   *

CTP Milletvekili, eski Maliye Bakanı Birikim Özgür: “Makam araçları, Devlet Emlak Malzemesi tarafından belirlenen ihtiyaç raporunda yok”

Ekici’nin ardından CTP Milletvekili, eski Maliye Bakanı Birikim Özgür dinlendi.

Özgür, 2016 Mali Yılı Bütçesini Başbakan Vekili sıfatı ile Bakanlar Kurulu’ndan Meclis’e sevkini sağlayan kişi olduğunu, bütçenin tüm detaylarını bildiğini söyledi.

Son 7 yılda kamuya tek tük hizmet aracı alındığını,  bu konuda zaruriyetin gündeme geldiğini dile getiren Özgür, Devlet Emlak Malzeme Müdürü tarafından ‘ihtiyaçlara’ yönelik bir rapor hazırlandığını kaydetti.

Özgür, rapora göre devletin 2016 yılı içinde 36 adet motor, 66 adet salon araç, 37 adet çift kabin araç, 3 adet kapalı van araç ve 2 minibüs ihtiyacının olduğunun belirlendiğini, buna karşılık da 4 milyon TL’lik Taşıt Alım Projesi Kalemi’nin bütçeye aktarılmasının uygun görüldüğünü anlattı.

Özgür, raporda ihtiyaç olarak talep edilenler arasında makam araçlarının olmadığına vurgu yaptı.

Özgür, makam araçları alımına ilişkin kararı Resmi Gazete’de okuduğunu, bu araçların Taşıt Alım Projesi Kalemi’nden alındığını dile getirdi.

Mali yılı bütçesi belirlenirken, 2009 yılındaki mali krizi çözebilmek için son 7 yılda ciddi disiplin politikasının uygulandığına vurgu yapan Özgür, şöyle devam etti: “Kamu harcamalarına ilişkin tasarruf yürüttük”

*   *   *

Avukat Serkan Mesutoğlu: “Bakanlar Kurulu kararında kamu yararı yok”

Avukat Serkan Mesutoğlu ise Temiz Toplum Derneği’nin kurulduğu günden bu yana şeffaflık ilkesini savunduğunu, hukuka aykırı konularla ilgili savaş verdiğini dile getirdi.
Mesutoğlu, makam araçlarının alımında hukuka aykırı, davacının haklı olduğunu gösteren bulgular olduğunu ifade ederek, Bakanlar Kurulu kararında kamu yararının olmadığını vurguladı.
Bu hususların ötesinde Bakanlar Kurulu’nun ihalesiz araç alımına yönelik yetkisi olmadığını da dikkat çeken Mesutoğlu, Devlet İhale Tüzüğü kapsamına giren kurumların mal alımı veya satışlarının İhale Komisyonu tarafından yaratılması gerektiğini de savundu.
Mesutoğlu, helikopter ve araç alımına yönelik ihtiyaç varken, kamusal ihtiyaçları karşılamak için oluşturulan Taşıt Alım Projesi Kalemi’nin bu karar ile kamu yararı mukayese etmeyeceğini söyledi.

Duruşma 3 Ekim’de…

Mahkemede aktarılan olgular ışığında Yargıç Peri Hakkı, davanın karşı tarafa tebliğ edilmesi için duruşmayı 3 Ekim Pazartesi gününe erteledi.

----------------------------------------

Geçici ara emri kararı yürürlükte…
‘Girne Emirnamesi’ davası 19 Ekim’de!

Yüksek İdare Mahkemesi’nde Halkın Partisi tarafından ‘2016 Girne İkinci Bölge Kapsamlı Emirnamesi’nin usul ve şekil olarak Anayasa, İmar Yasası ve Turizm Gelişim Yasaları’na aykırı olduğu gerekçesiyle açtığı ara emri duruşmasının görüşülmesine dün de devam edildi. 

Mahkeme,  ara emri yürürlükte kalması koşulu ve Savcılığın dosyayı incelemesi için duruşmayı 19 Ekim Çarşamba gününe erteledi.

-----------------------------------

‘Seysüsefer ve muhaceret affına’ DURDURMA!

Anayasa Mahkemesi, hükümetin ‘seyrüsefer affı’ ile ‘muhaceret affına’ yönelik yasa gücündeki kararnameyi Anayasa’nın 112. Maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle ara emir kararı ile DURDURDU, her iki kararnamenin ‘ivedi ve ekonomi konularla’ alakalı olmadığına vurgu yaptı.

Karar, Resmi Gazete’de yayınlanacak, dava sonuçlanıncaya kadar kararnamelere yönelik başvuru alınamayacak, işlem yapılmayacak.

‘Seyrüsefer affı’ ve ‘muhaceret affı’, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) tarafından hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Anaya Mahkemesi’ne taşınmıştı.

Yine CTP tarafından ‘Toprak Ürünleri Kurumu’na  katkı adı altında 87 kalem ithal ürününe yüzde 3 fon konulmasına yönelik Bakanlar Kurulu kararına’ ilişkin Anayasa Mahkemesi’ne açılan davanın Yüksek İdare Mahkemesi’nde görüşülmesi kararlaştırıldı.

“Kararnamede ivedilik gerektirecek bir durum yok”

Başkanlığında Narin F.Şefik, üyeliğinde Ahmet Kalkan, Mehmet Türker, Tanju Öncül ve Bertan Özerdağ huzurunda görüşülen duruşmada İddia Makamı Başsavcılık adına Savcı İlter Koyuncuoğlu ile Avukat Ürün Solyalı hazır bulundu.

2 gerekçeli olarak açıklanan kararın ilk gerekçesini Yargıç Tanju Öncül okudu.

Öncül, mahkemede seyrüsefer affı sonrasında 7 iş günü içerisinde 2575 aracın kayıt altına alındığının, yaklaşık 1.5 milyon TL gelir elde edildiğinin aktarıldığını söyledi.

Yasaları değiştirme yetkisinin Cumhuriyet Meclisi’ne ait olduğunu ancak belirli sınırlarla yasa gücünde kararname çıkarma yetkisinin Bakanlar Kurulu’na verildiğini belirten Öncül, mahkemeye yapılan başvuru sonrasında Anayasa’ya aykırı olduğu söylenen konunun incelenmesi gerektiğine değindi.

Öncül, yasa gücündeki kararnameyle kayıt dışı araçların kayıt altına alınması ve borçların ödenmesinin amaçlandığını fakat yasa gücündeki kararnamelerin yalnızca ivedilik gerektirecek bir durum olması halinde çıkartılabileceğini vurgulayarak, bu kapsamda ‘seyrüsefer affı’ ile ilgili çıkartılan kararnamenin dava görüşülünceye kadar durdurulduğunu açıkladı.

Kalkan: “Yasa gücündeki kararnamelerin amacı dışında yürürlüğe konması Anayasa’ya aykırılık oluşturur”

İkinci gerekçeyi ise Yargıç Ahmet Kalkan açıkladı.

Kalkan, Anayasa’nın 75. maddesinin 2. fıkrasına göre vergi yükümlülüklerinin yasal düzenlemesine yönelik görevin Cumhuriyet Meclisi’nde olduğunu söyledi.

Bakanlar Kurulu tarafından seyrüsefer affına yönelik çıkartılan yasa gücündeki kararnamelerin ana konusunun ödenmeyen seyrüseferlerle ilgili olduğunu ifade eden Kalkan, Anayasa’nın 112. maddesinin ekonomik konular ve ivedilik hali kapsamında yasa gücünde kararname çıkartabilme yetkisi verdiğini kaydetti.

Kalkan, yasa gücündeki kararnamelerin amacı dışında yürürlüğe konması halinde Anayasa’ya aykırılık oluşacağını vurgulayarak, bu kararnamenin Cumhuriyet Meclisi’ni ihlal ederek çıkartıldığını açıkladı.

Kararnamelerin hangi ekonomik ve ivedi konular olduğunu açık ve net bir şekilde göstermesi gerektiğini ifade eden Kalkan, dava görüşülene kadar kararnamenin durdurulduğunu belirtti.

Avukat Ürün Solyalı: “Kararnameler, Anayasa’nın 112. Maddesine aykırı”

Mahkeme sonrasında açıklama yapan Avukat Ürün Solyalı, Anayasa Mahkemesi’nin hükümetin ‘seyrüsefer ve muhaceret affı’ ile ilgili çıkardığı yasa gücündeki kararnamelerin Anayasa’nın 112. maddesine aykırı olduğuna bulgu yaptığını söyledi.

Yasa gücündeki kararnamelerin ‘ivedi ve ekonomik konularla’ alakalı olmadığı sonucuna varıldığını belirten Solyalı, bu karar sonrasında yürütmenin durdurulduğunu kaydetti.

Solyalı, bununla birlikte yabancılarla ilgili çıkartılan ‘muhaceret affına’ yönelik yasa gücündeki kararnamenin de aynı gerekçe ile dava görüşülünceye kadar durdurulduğunu belirtti.

Solyalı şöyle devam etti: “Bundan sonraki değerlendirme Bakanlar Kurulu’nun olacak. Bakanlar Kurulu ilgili meseleleri Meclis’e göndermişti. Eğer dava uzarsa Meclis’te bunların yasallaşmasını sağlayabilir. TÜK ile başvuruyu Yüksek İdare Mahkemesi’ne yapacağız. En kısa sürede bu dava da görüşülecek.”