Meltem SONAY

Sağlık alanında uzunca bir süredir devam eden “sistem”, Kamu Hizmeti Komisyonu’nun bir hekimi görevinden men etmesi ve ikinci iş davaları ile daha da alevlendi, huzursuzluğu artırdı.

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Ömer Gür, sağlık reformu için Bakan İzbul’un da katılımı ile toplantı yaptıklarını açıkladı, “Sayın Bakan hasta yatağından kalkıp gelmiştir, önümüzdeki günlerde ilgili örgütlerle masaya oturulacak ve ciddi çalışmalar yapılacaktır” dedi.

Kamuda çalışan bazı hekimlerin ‘istifası’ gündeme gelirken, Sağlık Bakanlığı da 2014-2015 aralığında 4 hekimin kamudaki görevinden ‘istifa ederek’ ayrıldığını açıkladı.

Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası (TIP-İŞ) Başkanı Dr. Sıla Usar İncirli, hekimlerin oldukça huzursuz olduğuna vurgu yaparken, taleplerinin ‘iyi koşullar’ olduğunu belirtti, birçok hekimin istifa ettiğini, birçoğunun da istifa aşamasında olduğunu ifade etti.

‘İkinci iş davasında’ ısrarlı Serbest Çalışan Hekimler Birliği ise, ‘Karma Sağlık Sitemi’ önerdi, Sosyal Sigorta’nın ‘özele de açılacağı’ bu sistemin ardından, ikinci bacak olarak ‘ikinci iş konusu’nun tartışılabileceğini savundu.

Evrensel Hasta Hakları Derneği ise, ‘Bu toz dumanın dağılmasını’ istedi, ‘evrensel hasta hakları’ talep etti.

Müsteşar Gür: 4 hekim istifa ederek ayrıldı

Müsteşar Gür, doktorların mesai saatlerinin 08.00-15.30 olduğunu, bu konuda ileriki günlerde ilgili sendika ve kendilerinin açılımlar yapacaklarını belirtti.

Sağlık Bakanı Müsteşarı Ömer Gür, 2014-2015 aralığında 4 hekimin kamudaki görevinden ‘istifa ederek’ ayrıldığını da açıkladı.

Müsteşar Gür, mecburi görev süresi dolan veya tamamlanan sözleşmesi yenilenmeyen bazı hekimlerin de kamudaki görevinin sona erdiğini belirtti.

Müsteşar Gür, dün bir basın toplantısı sırasında sağlıktaki sorunlarla ilgili soruları da yanıtladı.

Sağlığın çok hassas bir alan olduğunu belirten Ömer Gür, altyapıdan personele, performanstan yasal duruma, denetimden idari eksikliklere kadar ciddi sorunları olduğunu belirtti, “Önemli ilerlemeler var ancak tüm bu ilerlemeler temel sorunların gölgesinde kalıyor” dedi.

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Gür, mesai saatleri ve ikinci iş gibi konuların da çözümlenmesi için önümüzdeki günlerde örgütlerle birlikte ciddi açılımlar yapılacağını söyledi.

-------------------------------------------------------------------

TIP-İŞ Başkanı Dr. Sıla Usar İNCİRLİ:
“BU İKİNCİ İŞ DEĞİL, MESLEĞİMİZ!..”

Sağlıkta sorunun yeni değil ’40 yıllık’ olduğuna işaret eden TIP-İŞ Başkanı Sıla Usar, devletin yeni ve yoksul, maaş ödeyemeyecek zamanlarda olduğu dönemde, öğleye kadar devlette, öğleden sonra da özelde çalışma düzeni sağladığını, o dönemde de makul seçeneğin bu olduğunu ifade etti.

Daha sonra yıllar içersinde hekimlerin özlük hakları için mücadelesinin başladığına işaret eden Dr. Sıla Usar, hekimlerin esasen “Kamu Hekimleri Yasası” talep ettiğini ancak daha sonra diğer kamu sağlık çalışanlarının da dahil edilerek 2009 yılında “Kamu Sağlık Çalışanları Yasası”nın çıktığını anımsattı.

“Geçiş dönemi olarak…”

Yasa’nın ‘bir geçiş dönemi’ için, hastanelerde 8:00- 15:30 mesai, 15:30’dan sonra da ister özelde, isterse de hastanede özel hasta bakmayı öngördüğünü hatırlatan Dr. Usar, bu “geçiş” döneminin avantaj olacağına işaret etti.

“Bu geçiş döneminde hem devlet hizmet aksamadan eksikleri görecek, hem de herkes kararını verecekti” diyen Dr. Usar, bu geçiş döneminin sonsuza kadar sürmeyeceğini vurguladı.

Dr. Usar, sendikanın da geçiş döneminin sonsuza kadar sürmesi taraftarı olmadığı gibi, yasada da ‘hekim sendikası ile bakanlığın, hekimlerin özlük hakları konusunda uzlaştığı zaman bu maddenin geçersiz olacağının’ yazıldığını vurguladı.

“Bu yapılması gereken ve doğru olandı” diyen Dr. Sıla Usar, yasanın Anayasa Mahkemesi’ne götürüldüğünü ve mahkemenin de ‘gerekçe’ istediğini anımsattı.

“Anayasa Mahkemesi uygun değil demedi, bunun böyle olması için gerekçeler nedir onların sunulmasını istedi ancak o dönemde hükümet değişikliği yaşandı, gerekçelendirme de yapılmadığı için bu konu muğlak kaldı” diyen Dr. Usar, yıllardır bu konunun düzenlenmesi için mücadele ettiklerini, beş bakan gördüklerini aktardı.

“O zaman devlet hekimlerin %90’ını işten çıkarmak zorunda”

Bir süre önce kamudaki görevinden men edilen Dr. Süleyman Köroğlu’yla ilgili ise, ‘Dr. Köroğlu’nun ikinci işten dolayı işten çıkarılması’na tepkileri olduğunu ifade eden Dr. Usar, “O zaman devlet hekimlerin %90’ını işten çıkarmak zorunda” şeklinde konuştu.

“Biz mesleğimizi yapıyoruz, ikinci iş yapmıyoruz”

“Biz mesleğimizi yapıyoruz, ikinci iş yapmıyoruz. Öğleden sonra gidip başka bir iş yapmıyoruz. Mesleğimizi, kendi işimizi yapıp vergimizi veriyoruz ve bunun da yasal olmasını savunuyoruz” diyen Dr. Sıla Usar, ‘Başka iş Yapma Yasağı’na ilişkin Kamu Sağlık Çalışanları Yasası’nın 43. Maddesine ilişkin tadil taleplerini yineledi.

“Talebimiz, bakanlıkla hekim haklarına ilişkin uzlaşı sağlanana değin, hekimlerin mesleğini icra etmesinin yasa dışı durumdan çıkarılması” diyen Dr. Usar, hekimlerin çok huzursuz olduğuna vurgu yaptı.

“Devlet mecburi hizmet için gelen hekimleri kadrolayamadı”

Hekimlerin çok huzursuz olduğunun altını çizen TIP-İŞ Başkanı Dr. Sıla Usar, bu huzursuzluğunda, ‘ikinci iş tartışmaları’ ile değil, daha önce çıktığına işaret etti.

Devletin mecburi hizmet için gelen hekimleri kadrolayamadığına, 2011’den sonra 3 bin 500 TL ile hekim çalıştırmaya çalıştığına vurgu yapan Dr. Usar, sözleşme kadrosu dahi verilmeyen bu hekimlerin gitmek zorunda kaldığının altını çizdi.

Usar: 5 hekim istifa etti

“Radyologları istihdam edemedik, iki Radyoloğu kaybettik” diyen Dr. Sıla Usar, Osman Köseoğlu, Kudret Çağlar, Hüseyin Köksoy, Buğra Sadıkoğlu, Banu Sadıkoğlu gibi kıymetli hekimlerin istifa ettiğini, pek çok hekimin de istifanın eğişinde olduğunu açıkladı.

“Kamuda yaşanan, düşük maaşla çok çalışma ve yasa dışı bir iş yaparmış muamelesi” diyen Dr. Usar, “Biz sadece iyi koşullar talep ediyoruz ama maalesef devlet kamudan elini çekti. Biz hem hastalar, hem de hekimler için mücadelemize devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

---------------------------------------------------------------------------

Serbest Çalışan Hekimler’in önerisi;
"Karma Sağlık Sistemi"

Serbest Çalışan Hekimler Birliği yılladır konuşulan Genel Sağlık Sigortası’nın hayata geçemediğine işaret ederek, ‘bize daha uygun’ olarak nitelendirdiği Karma Sağlık Sistemi’ni öneriyor.

Serbest Çalışan Hekimler Birliği’nin, Kıbrıs Türk Halkı’nın yararına, insanca sağlık hizmeti için TIP-İŞ’e destek belirttiklerini ve bu tür konularda da destek belirtmeye devam edeceğini belirten Dr. Remzi Gardiyanoğlu, ‘Karma Sağlık Sistemi’ önerisini yineledi.

Hemen hemen tüm halkın ‘sigortalı’ olduğuna işaret eden Gardiyanoğlu, karma sağlık sitemi ile hastalara hekim seçme özgürlüğünün verilmesi, sigortanın ‘özele de açılması’ önerisini belirtti.

“Serbest çalışan hekimler ilaç yazabiliyor ve sigortalı hastalar eczanelerden gidip sigortalı olarak bu ilaçları alabiliyor ama sigortalı hasta muayene edemiyoruz” diyen Gardiyanoğlu, sigortanın özele açılması durumdan isteyen hasta istediği hekimi seçebileceği gibi, isteyen hekimin de ister kamuda, isterse de hastanede hasta bakabileceğini savundu.

Bu yöntemle kamudaki yığılmanın da önüne geçilebileceği görüşünü belirten Dr. Gardiyanoğlu, “İlk adım olarak bu atılsın, ondan sonra da ikinci basamak olarak ikinci iş konusu farklı bir zeminde ele alalım, biz de fikirlerimizi dile getirip tartışalım” şeklinde konuştu.

Kamu Sağlık Çalışanları Yasası’nın değiştirilmesine gerek olmadığı düşüncesini de belirten Gardiyanoğlu, yasaya göre hekimlerin hastanede özel hasta bakabileceğini kaydetti, ‘hastanelerin hekimsiz kalması’ gibi bir şeyin söz konusu olmadığını, kamunun herhangi bir açık durumunda ‘hizmet satın alabileceğini’ savundu.

Kamuda çalışan hekimlerin aynı zamanda  özelde de çalışmasının yasalara aykırı olduğu görüşünü anımsatan Gardiyanoğlu, bu durumun hem hastalar hem de hekimler açısından sistemsizliğin önemli sebeplerinden biri olduğunu belirtti.

İkinci iş yasağının uygulanmasının önemine de dikkat çeken Gardiyanoğlu, bu durumda kamudaki hastanelerin boşalacağı görüşüne katılmadığını sözlerine ekledi.

-------------------------------------------------------------------

Evrensel Hasta Hakları Derneği Başkanı Emete İmge:
“Bu toz duman dağılmalı”

Sağlık’ta uzunca bir süredir devam eden ‘sistem tartışmaları’, Kamu Hizmet Komisyonu’nun bir hekime yönelik ‘görevden men’ kararı ve ‘ikinci iş’ davaları ile ilgili konuşanEvrensel Hasta Hakları Derneği Başkanı Emete İmge, tüm bu tartışmalar içerisinde kendi tavırlarının son derece net olduğunu belirtti, “Bizler, evrensel hasta haklarını talep ediyoruz, bu toz duman dağılmalı, hastalar, evrensel haklar temelinde hizmet almalıdır” dedi.

Serbest Çalışan Hekimler Birliği’nin ikinci işe yasağına yönelik mücadelesini haklı bulduklarını anlatan İmge, devlette çalışan hekimlerin tam günü uygulamak durumda olduğunu anlattı.

“Şu anda bir kaos olduğunu görüyoruz ama kaos yaşanmadan da düzelmeyecek diye düşünüyoruz” diyen İmge, Sağlık Bakanlığı’nın da hem hekimlerin ve sağlık çalışanlarının, hem diğer paydaşların haklı taleplerini, hem de hasta haklarını gözetmek durumda olduğunu kaydetti.

Bakanlık’tan öte Hükümet’in meseleye ‘bütünlüklü çözüm’ bulma zorunluluğunun altını çizen Emete İmge, “Bu toz duman dağılmalı” dedi.

Sağlık çalışanlarının meslek onurlarının korunması gerekliliğine vurgu yapan İmge, “Güven bir bütündür, bu konu uzadıkça zararı da artıyor” şeklinde konuştu.

------------------------------------------------------------------------------

Başhekim Dr. Kamiloğlu:
“Bakınacak yer bulamayacağız”

Hekimlerin ‘gayrı yasal bir şey yapmak istemediğine’ vurgu yapan Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Ramadan Kamiloğlu, son olaylarla birlikle çok sayıda hekimin ayrıldığını ve ayrılmak istenler olduğunu da vurguladı.

Genç TV’de yayınlanan Yeni Güne Merhaba Programı’nda Baykan Gürses Özdağ’ın konuğu olan Dr. Kamiloğlu, “Sistemi çökertirsek şu anda büyük yük çeken Lefkoşa Hastanesi’ni çöktürürsek, kaza geçirdiğimizde, ağır bir hastalık geçirdiğimizde bakınacak yer bulamayacağı” şeklinde konuştu.

Dr. Kamiloğlu’nun ifadeleri devamla şöyle:
“Yıllar önce KTHY’yi batırdık, böyle giderse, Lefkoşa Devlet Hastanesi ve periferdeki hastanelerde hekim bulamayacak.

Çok önceden gerekli önlemler alınmalıydı, bunlar alınmadı. Gerekli önlemler alınmazsa daha da kötüye gidecek. Yıllar önce ikinci iş yapma konusu dava edildiğinde o zamandan gerekli önlemlerin alınması gerekiyordu. Yani ya hekime para verecektiniz, dışarıda çalışamaz diyecektiniz, ya da hak ettiği parayı veremiyorsanız, yasal olarak sen mesaiden sonra çalışabilirsin denecek, o maddelere sahip çıkılacaktı. O maddelere sahip çıkılmadı. Davalarla bugünlere geldik. Pazartesi bir dava daha görüşülecek.

Yıllar önce o maddeler iptal edilirken gerekçeler gösterilseydi, o maddeler iptal edilmeseydi
bugünlere çok daha yumuşak bir şekilde gelecektik. Sağlık Bakanlığı’nın en kısa sürede gerekli adımları atmalı”.

“Türkiye’de çalışsam alacağım maaş 15-20 bin TL… Maaşım 6 bin 300 TL”

İlan edilen münhallerin de yeterli olmadığına işaret eden Dr. Kamiloğlu, onkolog eksikliğine ilişkin ise, Türkiye’de uzman onkolog hekimlerin 20-25 bin TL maaşlar çalıştığı için buraya gelmek istemediğini vurguladı.

Benim yaşımdaki bir uzman hekim şu anda Türkiye’de 15-20 TL arası maaş alıyor. Benim maaşım 6 bin 300 TL”

--------------------------------------------------------------

Kardiyoloji Klinik Şefi Dr. Gülgün Vaiz:
“Ülkedeki 10 kardiyologtan 5’inin istifası cebimde”

Hekimlere performansın dayatılmaya çalışıldığı sistemin yanlışlığına işaret eden Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Kardiyoloji  Klinik Şefi Dr. Gülgün Vaiz, bu şekil bir sistemin hizmet kalitesini düşüreceğini vurguladı.

Hekimler, bütünüyle sağlık çalışanlarının hiçbir zaman diğer meslek grupları ile karşılaştırılamayacağına işaret eden Vaiz, sağlık çalışanlarının hizmetlerinin karşılığının para olmadığının altını çizdi.

10 hekimin kamudan istifa ettiğini ifade eden Dr. Vaiz, “Biz görevden kaçmıyoruz, biz hekimliğimizi yapmak istiyoruz. Çocuklarımızın ekmek parasını eve götüremezsek, ben acilde hastaya nasıl müdahale edeceğim. Hekimlik zor meslektir. Hekim veya sağlık çalışanı olmak için bu mesleği gönülden sevmek lazımdır” dedi.

Dr. Vaiz’in ifadeleri devamla şöyle:
“Hekimlere ne yapacağını söyleyemezsiniz. Bugün Türkiye’de bu olmuştur. Siz şunları yaparsanız ben öderim diyor devlet… Ben kalp hastasına bilime göre hareket etmek zorundayım. Uluslar arası kılavuzlarımıza göre gidiyorum ama devlet bana ‘Gülgün Hanım bunu yapamazsın, bu pahalıdır’ derse… Bugün Türkiye bu noktadadır ve bu tehlikeye dikkat çekmek zorundayız.”

“Ülkedeki 10 kardiyoloğun 5’inin istifası cebimde”

“Ülkede 10 kardiyoloğumuz var ve 10 kardiyoloğun 5’inin istifası cebimde geziyorum şu anda. Ne yapacağız biz? Alarm veriyoruz. Sene 300 kişi kalp krizi geçiriyor bu ülkede ve siz Kardiyologlara diyorsunuz ki, şu kadar param var, size şu kadar veriyorum, beğenmiyorsanız güle güle gidebilirsiniz. Çocuk Onkoloğu bir tane var, beğenmezseniz gidebilirsiniz deme lüksümüz var mı? Bir tane Çocuk Nefroloğumuz var, dün istifa etti. Bunlar bizim sorunlarımız, halkın sorunları. Halk doktorsuz mu kalsın? Biz hekimler olarak bundan endişe duyuyoruz.”

“Serbest çalışan hekimlere çağrımdır… Gelin hastanede beraber çalışalım”

“Bizim isteğimiz alt yapısı tam bir hastane, hekimlerin mutlu olacağı şartlar…
Serbest çalışan hekimlere de çağrımdır, gelin hastanede beraber çalışalım. Hastane hepimizindir. Buyurun beraber çalışalım… Hastanenin zaten hekim ihtiyacı vardır. Eğer siz ‘Devlette çalışan hekimler eksiktir’ diyorsanız… Bütün mesleklerde eksikler vardır. Biz eksiğin, yanlışın yanında değiliz.”

--------------------------------------------------------------------------------------

Kıbrıs Türk Serbest Çalışan Hekimler Birliği Eski Başkanları’ndan ortak açıklama…

“Hastaneler hekimsiz kalacak iddiaları gerçekçi değildir”

Sağlık sistemi ile ilgili tartışmalar üzerine Serbest Çalışan Hekimler Birliği’nin eski Başkanları, Dt. Sami Solyalı, Dr. Mehmet İnan ve Dr. Kandemir Berova da ortak bir açıklama yaptı.

Sağlıktaki sistemsizlik ve bunun beraberinde getirdiği sorunların toplumda huzursuzluk yarattığına işaret eden eski başkanların açıklaması şöyle:
“ Kamu Hizmetleri Komisyonu, Sağlık Bakanlığı kovuşturması sonrası görülen duruşmalar neticesinde bir meslektaşımızı kamu görevinden men etmiştir.  Karar geçtiğimiz hafta açıklandı. Görevden alınma sebeplerinden bir tanesi de Kamu Sağlık Çalışanları Yasası’nda açıkça disiplin suçu olan ikinci işin söz konusu olmasıdır.Yaşanan bu olay tartışmaların temelini oluşturmaktadır. Özellikle hiç beklenmedik bir şekilde ikinci iş yapma yasağının kararda belirtilmesi hararetli tartışmalara yol açmıştır.

Serbest Çalışan Hekimler Birliği kuruluşundan bu yana kamuda çalışan hekimlerin ayni zamanda  özelde de yasalara aykırı olarak çalışmasının sistemsizliğin en önemli nedeni olarak görmektedir. Bu neden ile gerek hastalar için oluşturduğu olumsuz ortamı gerekse hekimler açısından yarattığı adaletsizliği düzeltmek amacı ile gayri yasal oluşan bu fiili duruma karşı mücadelesini sürdürmektedir. Yıllar önce sağlıkta mevcut yasa dışılığı Kamu Sağlık Çalışanları Yasası ile yasallaştırma çalışmaları Serbest Çalışan Hekimler Birliği’nin 2009 yılında Anayasa Mahkemesi’nde açtığı dava sonucu geri dönmüştür. Bu günlerde de bu mücadelenin devamı olarak Sağlık Bakanlığına Anayasa Mahkemesinin kararlarını uygulamadığı için tekrar bir dava açılmış ve bu dava görüşülmektedir. Bu davanın ve bu konuda yapılan çalışmaların sağlıkta düzgün bir sistem oluşturulması için bir fırsat olarak görülmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Ayrıca ikinci iş yasağının uygulanması durumunda kamudaki hastanelerinin boşalacağına karşı oluşturulan saptamaları da doğru bulmuyoruz. Hala daha kamu bütün olumsuzluklarına karşı hekimlerin birçoğu tarafından en fazla tercih edilen kurumdur. Dolayısı ile kamu hastaneleri hekimsiz kalacaktır iddiaları gerçekçi değildir.

Tüm Kıbrıs Türk Serbest Çalışan Hekimler Birliği eski  başkanları olarak tam gün yasasının uygulanması, bununla birlikte hekimlik meslek ve onuruna uygun maaşların düzenlenmesini, genel sağlık sigortası ve döner sermaye yasaları ile birlikte sistemin tekrardan düzenlenmesini bir çözüm olarak desteklediğimizi bir kez daha kamuoyu ile paylaşıyoruz.”