Tarım Bakanı Erkut Şahali, üretimde ‘kooperatifçiliğe’ önem verdiklerini belirterek, üründe kayıtlılık, sertifikalaşmayla değerini artırmaya dönük destekler ve kümelenmenin üreticiye önerildiğine dikkat çekti.

Bakanlık olarak hem kümelenme hem de kooperatifleşmenin destekleyecekleri unsurlardan biri olduğunu vurgulayarak, “Özellikle kooperatifleşmede, üretim maliyetlerin aşağı çekme var, satış güvenliğini sağlama ve pazarda daha rahat yer bulabilmek var” dedi

Enginar üreticilerine bu yıl da destek verilmeyeceğini söyleyen Şahali, enginar üretiminde (erkenci) üretimin su kaynaklarını tükettiğini, dolayısıyla sağlıklı koşullarda, sürdürülebilir bir şekilde yapılması için enginar üretiminin İhtiyari Sigorta kapsamına alınacağını açıkladı.

Didem MENTEŞ

Tarım, Doğal Kaynaklar ve Gıda Bakanı Erkut Şahali, üretimde kooperatifçilik ve kümelenmeye önem vererek, üreticilere verilecek desteklerle bunun avantaj olduğunu açıkladı. Yalnızca Tarım Reform Paketi'yle birçok üreticiye destek payı verilirken, ‘enginar üreticilerine’ bu yıl da destek verilmeyeceğini söyleyen Şahali, enginar üretiminde (erkenci) üretimin su kaynaklarını tükettiğini dolayısıyla sağlıklı koşullarda, sürdürülebilir bir şekilde yapılması için enginar üretiminin İhtiyari Sigorta kapsamına alınacağını açıkladı. İhtiyari Sigorta Tüzüğü’nü de Bakanlar Kurulu’ndan geçen hafta geçirildiğini vurgulayan Şahali, Tarım Reform Paketi ile ilgili yaptığı basın açıklamasının ardından YENİDÜZEN’e demeç verdi.

“Enginarcılıkta korkunç su kaynağı tüketimi var”
‘Enginar üreticilerine’ bu yıl da destek verilmeyeceğini açıklayan Bakan Şahali, enginar üretiminde 15 Ağustos’tan itibaren Şubat ayı konforu yaşatıldığını dolayısıyla turfanda (erkenci) üretimin korkunç şekilde su kaynaklarını tükettiğine değindi. Bakanlığı hesaplamalarına satılabilir vaziyete gelmesi için erkenci bir enginarın tek bir adetinin 600 litre suya ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Şahali, su kaynağı az olan ülkemizde bu durumun ciddi bir maliyet olduğuna dikkat çekti. Erkut Şahali, “enginar üretimine karşı değiliz” diyerek enginar yetişecek diye erkenci üretimin su kaynaklarını yok etmesinin doğru bir yaklaşım olmadığını ifade etti. Enginarcılıkta planlı bir üretimin yapılması gerektiğine işaret eden Bakan Şahali, “Enginar üretimi bu ülkenin geleneksel üretimlerinden biridir bu nedenle devam ettirilmesine ihtiyaç var” dedi.

İhtiyari Sigorta Tüzüğü Bakanlar Kurulu’ndan geçti
İhtiyari Sigorta Tüzüğü’nü de Bakanlar Kurulu’ndan geçen hafta geçirildiğini de açıklayan Tarım Bakanı Erkut Şahali, “İhtiyari Sigorta Tüzüğü, Genel Tarım Sigortası Fonu’ndan güvence altında olmayan ürünlerin, güvence altına alınmasını ve sigortaların da bu tarımsal faaliyetleri sigorta edebileceği yolu açabilen düzenlemedir” dedi. Şahali, şöyle devam etti: “Enginar üretiminin bu sigorta kapsamında yer alacağına değinen Şahali, özellikle erkenci üretiminin sağlıklı koşullarda ve sürdürülebilir bir şekilde yapılması gerektiğine dikkat çekti. Enginar çok su gerektiren bir bitkidir ve özellikle tufanda üretiminde yer altındaki su seviyesinin en aşağılarda olduğu noktada, hırpalayarak üretim yapılır. Dolayısıyla bizim için asıl olan enginar üretimini belli bir düzen içerisinde devamıdır. Enginar üreticilerine, karşı özel bir tavrımız asla yoktur. Enginar da ülkedeki tarımsal bir faaliyettir, ona bağlı olarak yaşamını sürdüren insanlar vardır ve bu sektörde kalarak üretimi sürdürmek zorundadırlar. Bizi bunun yanında ek ve destek olacağız ama yer altı su kaynakları kırmızı alarm noktasındadır. Tüm kaygımız ekonomik kaygından da öte yer altı su kaynaklarımızın korunması ve artırılmasına dönüktür.

“Kooperatifçilik önemli”
Tarım Bakanı Erkut Şahali, üretimde ‘kooperatifçiliğe’ önem verdiklerini belirterek, üründe kayıtlılık, sertifikalaşmayla değerini artırmaya dönük destekler ve kümelenmenin üreticiye önerildiğine dikkat çekti.  Şahali, “Patates üreticilerinin kurduğu kooperatifi özel olarak takip ettik. Devlette yürütmeye çalıştıkları işlemlerde, birebir takipçi olduk. Kuruluş tamamlandıktan sonra ilk genel kurullarına katıldık ve kendilerine teşekkür ettik. Diğer alanlarda da çok başarılı uygulamalar vardır. Örneğin Güzelyurt’taki nar üretimi kooperatifçilik altına devam etmektedir ve sertifikasyon üretimine dahil bir sistem olduğu için de ne Pazar sıkıntısı ne de üretimde bir aksaklık yaşanmaktadır. İlk üretim anından son tüketiciye ulaşana kadar hiçbir takıntı yaşamadan giden çok güvenli bir süreçtir” dedi.

“Narenciyelere birleşip beyan yapın çağrısı”
Narenciye üretimi alanlarıyla ilgili 5 dönüme kadar destek ve bunun üzerine 250 TL destek verileceğini aktaran Erkut Şahali, “Denilebilir neden küçük üreticiye az destek verilir de büyük üreticiye çok destek verirsiniz. Sebebi ise kümelenmeye teşvik olsun diyedir. Çünkü narenciyede bizim ülkemizde yapılan hesaplamalarda, bir ailenin yaşam kaynağı olabilmesi için minimum 15 dönümlük bir alanda faaliyet göstermesi gerekir. 5 dönüm üretim alanı cazip bir üretim alanı değildir, özellikle miras meselelerinden dolayı üretim alanı küçüldük sonra bakım düzeyi düştü. Bunun için biz de 5 kişi bir araya gelip 15 dönümü birleştirip beyan etmesini ve ona göre desteğimi verelim ve oradan edeceği gelir de yaşam kaynağına sahip çıkmalarını öneriyoruz” dedi.

“Kooperatifçiliği destekleyeceğiz”
Bakanlık olarak hem kümelenme hem de kooperatifleşmenin destekleyecekleri unsurlardan biri olduğunun altını çizen Bakan Şahali, “özellikle kooperatifleşmede, üretim maliyetlerin aşağı çekme var, satış güvenliğini sağlama ve pazarda daha rahat yer bulabilmek var” dedi. Bunun sadece üretimle ilgili değil imalatla da alakalı olduğuna değinen Şahali, sür sanayilerine de ihraç pazarlarından birlikte hareket etmelerini, kooperatifle pazarlamalarını önerdiklerini söyledi. “Hem yurt dışında rekabet açısından kendi aralarındaki malın değeri düşmez hem de ekonomik girdisi artar” diyen Şahali, arıcılık sektörüne verilen desteklere değinerek, ayrı ayrı pazarlama dışında, kooperatif altında yapılan pazarlamalara 1 TL daha destek payı verdiklerini ifade etti.  Erkut Şahali, kooperatifçiliğe ve kümelenmeye önem verdiklerini vurguladı.