Devlet Planlama Örgütü tarafından hazırlanan 2017-2019 Orta Vadeli Program Taslağı’nın görüşüldüğü, Sosyal ve Ekonomik Konsey toplantısının 28’incisi Lefkoşa’da Açıköğretim Fakültesi Konferans Salonu’nda başladı. Toplantı, saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşının okunması ile başlandı. Daha sonra açılış konuşmaları gerçekleştirildi.

Başbakan Hüseyin Özgürgün,  ekonomiyi kayıt altına  almak ve tüm sektörlerin önünü açabilecek tedbirleri hayata geçirme çabası içinde olduklarını söyledi.

Başbakan Hüseyin Özgürgün, “2017-2019 Orta Vadeli Program Taslağı”nın ele alındığı Sosyal ve Ekonomik Konsey 28. Toplantısı’nın açılışında yaptığı konuşmada, “Ülke ekonomisinin bütünsel olarak gelişmesini sağlayacak tedbirler alınmakta ve bunun yanında gerekli mevzuat düzenleme uygulamaları da devam etmektedir” dedi.

Ülkedeki Sosyal ve Ekonomik koşulların değerlendirilmesinde ve ileriye dönük plan ve program çalışmalarında katkı koymak, danışmanlık yapmak üzere oluşturulan Sosyal ve Ekonomik Konsey çalışmalarının ülke ve halk için faydalı sonuçlar getirmesini temenni eden Başbakan Özgürgün şöyle konuştu:

“Ülkemizin refah seviyesinin artırılması temel amacı çerçevesinde, 2017-2019 yıllarında izlenecek makro ekonomik politikalar ve hedeflerin hayata geçirilmesi planlanan yapısal reformların yer aldığı Orta Vadeli Program (OVP) ve KKTC ekonomisinin gelecek yıllardaki hedeflerine ulaşabilmesi için gerekli atılımı gerçekleştirmek üzere tasarlanmış bir toplantıdır.

Bugünkü Sosyal Ekonomik Konsey toplantısında Orta Vadeli Program taslağına dönük bakış açılarını ele alıp tartışmak,  geliştirmek ve bununla ilgili düşünce ve fikir üretmek çok önemli bir çaba gerektirmektedir.

Bu vesileyle, Başbakanlık Devlet Planlama Örgütü Müsteşarlığı tarafından 3 yıllık formatta  hazırlanan ve 2017–2019 dönemini kapsayan ‘Orta Vadeli Program’ taslağının hazırlanması ve Sosyal Ekonomik Konsey toplantısının organizesi için başta Devlet Planlama Örgütü Müsteşarımızı ve uzmanlarını tebrik ediyorum, Orta Vadeli programın da ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyorum.”

“Hükümet yoğun bir çaba içerisinde"

Hükümetin, ana hedefleri çerçevesinde, göreve geldiği günden bu yana yoğun bir çalışma temposu içerisine girdiğini kaydeden Başbakan Özgürgün, “Ekonomik ve sosyal sorunlarımızın çözümlenmesi, sürdürülebilir bir ekonomik yapının oluşturulması, istikrarlı bir büyüme trendinin yakalanması ve artırılacak olan refahın toplumun tüm kesimleri
arasında adil bir biçimde bölüşülmesi her zaman temel bir amaç olarak benimsenmiştir” dedi.

Ekonomiyi kayıt altına almak ve tüm sektörlerin önünü açabilecek tedbirleri hayata geçirme çabası içerisinde olduklarını vurgulayan Başbakan Özgürgün, şöyle devam etti:
“Ülke ekonomisinin bütünsel olarak gelişmesini sağlayacak tedbirler alınmakta ve bunun yanında gerekli mevzuat düzenleme uygulamaları da devam etmektedir. Bu düzenlemeleri gerçekleştirirken, ülke gerçekleri göz ardı edilmeden dünya ile bütünleşme ve uluslararası standartlara uyum esas alınmaktadır.
Ekonomide büyüme kaydedilmesi, enflasyon oranının gerilemesi, cari işlemler Dengesinde olumlu gelişmeler ve kamu maliyesindeki olumlu gelişmeler ekonomik dengelere yansımaktadır. Ancak, büyüme trendinin istikrarlı ve sürdürülebilir olması, ve KKTC ekonomisinin dış kaynak bağımlılığının mümkün olan en alt seviyelere indirilmesi için de, çalışmalarımız sürmektedir.”

"Turizm ve eğitimdeki gelişmeler ekonomik büyümeye katkı sağladı"
Başbakan Özgürgün, özellikle KKTC’de öncü, lokomotif sektörler olarak kabul edilen turizm ve yükseköğretim sektörlerinin son yıllarda önemli gelişmeler gösterdiğini ve cari işlemler açığının azalmasına ve ekonomik büyümeye büyük katkı sağladığını belirterek, şunarı söyledi:

“Gerek konaklayan turist sayısının artması, gerekse üniversitelerimizle birlikte öğrenci sayısında önemli oranlarda artış olması, buradaki gelişmeleri ortaya koymaktadır.

Bu çerçevede, ülke ekonomisinin önemli dinamiklerini oluşturan turizm ve üniversite sektörlerindeki gelişme trendlerini doğru okuyarak dikkatli bir şekilde örgütlenmeli ve koordine olmalı, bu alanlarda ileriye götürebilmek için altyapıyı, çevreyi, ve insan kaynaklarımızın istihdamını da dikkate alan bir planlama içerisinde olmamız gerektiği de açık.
Üniversite ve turizm için çağdaş, rekabet edebilen, kalite, teknoloji ve verimliliği dikkate alan bir yapıyı çok önemsiyor ve destekliyoruz. Bilgi birikimimiz, insan kaynağımız ve tesislerimiz çok önemli gerçekler ve
değerlerdir. Ancak bunlarla yetinmemeli ve kendimizi yenilemeye ve geliştirmeye devam etmeliyiz.
Ayrıca alanda gelişirken, bu sektörlerin ihtiyaçlarını karşılayacak diğer tamamlayıcı yan sektörleri, esnafı, meslek sahiplerini de bir bütünlük ve sektör dinamiği içerisinde organize etmemiz büyük önem taşımaktadır.”

Başbakan Özgürgün, bir yandan izolasyonlarla uğraşırken öbür yandan ülke ekonomisinde ve sosyal yaşantıda ekonomik aklı önde tutan yeni politikaların geliştirmesi gerektiğini ifade ederek, “Bunun için de çalışmaktayız” dedi.

Küresel ekonomideki gelişmelerin de gözardı edilmemesi gerektiğini kaydeden Başbakan Özgürgün, “Küresel ekonomide ABD ve bazı AB ülkeleri ekonomilerinde gözlenen nispi iyileşmeye karşın birçok AB ülkesinde ve gelişmekte olan ülkelerde yaşanan ekonomik istikrarsızlıklar ve  dalgalanmalar ciddi şekilde devam etmektedir. Bu da ekonomik gelişmeleri değerlendirirken göz ardı edilmemesi gereken önemli bir durum.

Ayrıca yine Türkiye’nin de içinde bulunduğu coğrafyada artan jeopolitik ve ekonomik riskler belirsizliğe sebep olmakta ve ekonomik aktiviteyi yavaşlatmaktadır.
Bizim olduğumuz bu topraklarda, Kıbrıs Türk halkının varlığının devam etmesi ve gelişebilmesi için bu zor görevi hep birlikte yüklenmek ve ileriye doğru götürmek başarısını göstermek. En önemli hedefimiz bu.
Çeşitli farklılıklarımıza rağmen iktidar, muhalefet, sivil toplum örgütleri, sendikalar, işçi-işveren kuruluşları olarak birarada bulunabilmeyi ve bununla ilgili ortak toplumsal paydalarda buluşabilmeyi başarmamız gerekir.”

Orta Vadeli Programı hazırlayan DPÖ’yü tekrardan tebrik eden Başbakan Özgürgün, “Hükümet Programında yer verdiğimiz üzere DPÖ’nün ihtiyacı olan personel ve ekipmanı en kısa sürede tedarik ederek DPÖ’nün daha da güçlendirilmesini sağlayacağımızı belirtmek istiyorum. KKTC’yi ileriye taşıyabilmek için, 2017-2019 Orta Vadeli Programı çerçevesinde yer alan sayısal hedefler, uygulamamıza yön verecek temel ilke ve politikalar, Konsey çalışmaları kapsamında sizlerin de önerilerinizi almak üzere, görüş ve değerlendirmelerinize sunulmuştur. Çalışmalarınızın verimli olmasını diler, yeni öneriler üretilmesini temenni eder, yapacağınız olumlu katkılar için şimdiden hepinize teşekkür ederim” dedi.

Devlet Planlama Örgütü Müsteşarı Ödül Muhtaroğlu ise konuşmasında sosyal ve ekonomik konseyin kuruluş nedenini anlattı.
Sosyal ve ekonomik konseyin amacının sosyal ve ekonomik durumu şekillendirmek için alternatif öneriler geliştirmek olduğuna işaret eden Ödül Muhtaroğlu, “Orta vadeli makro hedeflerin dengelerini  tartışacağız ve  önerileri değerlendireceğiz. Sonuçlar daha sonra Bakanlar Kuruluna sunulacak” diye konuştu.

DPÖ’nün, görüş ve önerileri dikkate alarak orta vadeli program taslağını  ortaya çıkardığını söyleyen Ödül Muhtaroğlu, temel amacın sürdürülebilir ekonomik yapının oluşturulması olduğunu vurguladı.

Muhtaroğlu 2017 ve 2018 yıllarında yüzde beşer, 2019’da ise yüzde 5.5 büyüme öngörüldüğünü aktardı.
Görüş ve önerilerin alınmasından sonra programa son şeklinin verileceğini de ifade eden Muhtaroğlu, temel hedefin sürdürülebilir ekonomik yapının oluşturulması olduğunu yineledi. 

Program kapsamında amaçlar ve önceliklerin belirleneceği üzerinde duran Muhtaroğlu, “amacımız sektörlerin gelişmesini sağlamak, refah seviyesini ve istihdamı artırmak bunun yanında tasarrufu sağlamaktır” diye konuştu. Ödül Muhtaroğlu konuşmasında büyüme hedefleriyle ilgili bilgiler de aktardı.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun yaptığı konuşmada, ekonomik programların ülke için önemine işaret ettiği konuşmasında, ambargolara rağmen Kıbrıs Türkünün üretmekten vazgeçmediğini vurguladı ve “Bu halkın gelecek yıllara daha sağlam adımlarla yürümesi için  görev başındayız” dedi.

Hükümetin icraatlarının nerden nereye ulaşılmak istendiğinin bir göstergesi olduğuna işaret eden Sunat Atun, “ Ekonomik hedefler çok önemlidir. Konulan hedeflere makro ekonomik hedeflere ulaşmak çok önemlidir. Yatırımlar, bütçe, dış ticaret, elbette bunlar çok önemlidir. Hükümet büyüme oranını hedef alarak ekonomik politikaları şekillendiriyor. Ekonomik programlarda reforumların kamu maliyesine etkinlik kazandırdığı gerçeği ile işbaşındayız” dedi.

Ülkenin makro ekonomik reformlarda yapması gereken çok önemli birşey kalmadığını,  kemer sıkma politikalarının tarihte kaldığını anlatan Bakan Atun,  “Kemer sıkma politikalarının karşılığını olumlu olarak  gördük” diye konuştu. Olumlu gelişmelere rakamlarla örnekler veren Sunat Atun, yıllara göre büyüme oranlarını anlattı.

“Ambargolar altında olsak da dünyayla bir bağlantımız vardır ve ihracatımız bundan dolayı gerileme göstermiyor. Büyümede eğitim ve turizm çok önemli faktörler” diye konuşan Ekonomi ve Enerji Bakanbı Sunat Atun,  Avrupadaki işsizlik oranlarına ilişkin örnekler verdi.

AB ülkelerindeki borçlanmaları ve nedenlerini de anlatan Atun,  Brexit’in önümüzdeki beş yıla damgasını vuracağını Avrupa Birliğine bu perspektiften bakıldığında hedeflerde şaşma olduğunun görüşldüğünü söyledi ve Amerika Birleşik devletlerindeki büyüme hedeflerinin nedenleri üzerinde durdu.   KKTC’deki büyüme oranının küçümsenemeyeceğini anlatan Sunat Atun, sürdürülebilir ejkonomiye vurgu yaptı ve bütçe öngörülerini karşılamak için önlemler üzerinde durdu.
Toplantının açılışında daha sonra Başbakan Yardımcısı Maliye Bakanı Serdar Denktaş düşüncelerini paylaştı.

Toplantının, dövizin dalgalanması, sendikaların eyleleri ve  bölgede yaşanan sıkıntıların gölgesinde gerçekleştiğine işaret eden Denktaş, “  Kıbrıs sorununun bir sonuca ulaşamaması ve birikimiş sorunlar kamu maliyesinin sürdürülebilirliliği konusunda sıkıntı yaşatıyor. Aşırı borç yükünün kamu maliyesi üzerindeki olmusuz etkilerini sürekli yaşıyoruz” dedi.
İç borcu azaltmaya yönelik yöntemler üzerinde çalıştıklarını, reforum zorunluluğunun bundan kaynaklandığını anlatan Başbakan Yardımcısı Denktaş, “ Bu noktada orta vadeli program büyük önem arzediyor. Yapısal Dönüşüm programı oldukça önemli. Reforumlar söz konusu olduğundan reel ekonominin desteklenmesi gerektiğinden kalkınmanın sağlanması için özellikle kamu sektöründe atılması gereken adımlar işbirliği ile atılmalıdır” diye konuştu.

Serdar Denktaş,  Kamu kaynaklarının  verimli ve  hesap verebilir olması halinde ülke insanının ileri taşınacağını anlattı.
Açılış konuşmalarının ardından sosyal ve ekonomik konsey toplantısı sunumlarla devam etti.