Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP), Mağusa’da yaşanan ve polise intikal eden “Nefret söylemi ve LGBT+ bireye saldırı” olayının, hafife alınmayacak kadar önemli olduğunu, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve toplumu oluşturan grupların can güvenliği açısından hükümet edenlerin tüm organlarıyla buna karşı durduğunu açıklamalarıyla göstermeleri gerektiğini vurguladı.

Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan TDP, öncelikle saldırıya maruz kalan kişiye geçmiş olsun dileklerini iletti ve Kuir Kıbrıs Derneği’ne de yaptıkları çalışmalar ve mücadelede, bu zaman kadar olduğu gibi bundan sonra da yanlarında olacaklarını mesajını verdi.

TDP açıklamasında; nefret suçlarının başta LGBT+ bireyler olmak üzere birçok “farklı” addedilen kişi ya da gruplara karşı yapılabileceğini ve bunun ancak gelişmemiş toplumlarda sürekli hale gelebileceğini vurguladı.

Açıklamada, “Hükümetlerin ve yetkililerin bu suçlara karşı durduklarına dair güçlü beyanatları ve yasa koyucuların da caydırıcı yasa yapmaları bu tür nefret suçlarının tekrar etmemesinde son derece önemli rol oynamaktadır” denildi.

“Sadece LGBT+’lar içinde değil; kadınlar, çocuklar ve bu tür şiddet olaylarına maruz kalan tüm kesimler için TOCED hayata geçmelidir”

2014 yılında Meclis’ten geçen Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi (TOCED) Yasası’nın hala uygulamaya geçmediğinin hatırlatıldığı açıklamada; bu yasanın sadece LGBT+ bireyler için değil aynı zamanda kadınlar, çocuklar ve tüm sözlü, psikolojik ya da fiziksel şiddete uğrayan ve toplum dışına itilmek istenen kesimlerin bir güvencesi olduğunun altı çizildi.

Açıklamada, “TOCED’in Teşkilat Yasası’nın öngördüğü ve gerek poliste gerek hastanelerde kurulması gereken birimler, oluşturulması gereken teşkilat yapısı bir an önce hataya geçmelidir. En geri kalmış toplumlarda dahi kabul edilmeyen nefret suçlarının ülkemizde daha fazla mağdur yaratmasına izin verilmemelidir. İlgili tüm Bakanlık, hükümet yetkilileri ve Meclis içinde bulunan muhalefet vekillerine çağrımız; TOCED’in hayata geçmesi konusunda ısrarcı olmalarıdır” denildi.