Kaya Emiroğlu

Sezona yönetim oluşumundan dolayı sıkıntılı başlayan ve geç açabilen Mağusa Türk Gücü, birçok olumsuzluğa rağmen play-out’la da olsa ligde kalmayı başarırken, 10 yıl sonra Kıbrıs Kupası’nda final oynama başarısı gösterdi. Takım Teknik Direktörü Ahmet Ogan sezonun değerlendirmesini yaparken sıkıntılı bir şekilde başlayıp yine sıkıntılı bir süreç içerisinden geçtiklerini, ancak futbolcu, yönetim ve camia olarak büyük özveri ve mücadele göstererek ligde kalmayı başardıklarını ve kupada da final oynadıklarını belirtti. Ahmet Ogan, sezon değerlendirmesiyle ilgili şunları söyledi:
“Sezon öncesi kulübün içinde bulunduğu ortama, dört yıllık bir sürede Halil Falyalı başkanlığında çok büyük bütçelerle önemli yatırımlar ve katkılar yapılarak devam edildi. Başkanın görevi bırakmasıyla birlikte yeni yönetim seçilinceye kadar sıkıntılı bir süreç yaşandı. O süre zarfında takım kaptanlarından Hasan Tamel ve benimle birlikte çalışmaların başlamasına kara verdik. Toplantıda dönemin divan başkanı Altunay Fahri, Hasan Akilhoca ve Tolga Özçelik’le birlikte çalışmalara geç de olsa başlandı.”

Geç başlangıç ve transfer problemi
“Geçmiş sezondan eriyen kadro yapısı içerisinde kalan yedi oyuncu, genç takımdan aldığımız ve kiraya verdiğimiz oyuncuların geri dönmesiyle birlikte 16 kişilik bir kadroyla çalışmalara hız verdik. İlk transfer döneminin kapanmasından ve başkanın seçilememesinden dolayı futbolcu transfer etme şansımız olmadı. 3 Eylül’de Altunay Fahri başkanlığında oluşan yeni yönetim kurulu göreve başlamasıyla birlikte sezon için kafalarda oluşan soru işaretleri dağılmış oldu. Ligin başlamasına 25 gün kala göreve gelen yönetim ilk etapta ara transferde hem yabancı hem de yerli oyuncu olarak üç futbolcuyukadroya kattı (Diallo, Conteh ve Kamil Ergenekon). Üç gün kala ise Bağcıl’da yardımcı antrenör ve futbolcu olan Derviş Kolcu’nun geri dönmesiyle lige başladık.
Sezon öncesinde kampa yapma imkanı ve zamanı bulamadıklarını belirten Ahmet Ogan, “Kamp yapamadık ve ideal bir kadro oluşturamadık. Hiç hesapta olmayan Conteh’nin takımdan ayrı kalması problemiyle karşı karşıya kaldık.” dedi.

Lig başlangıcı
İlk yedi haftalık bölümde hem fiziksel hem de mental ve psikolojik olarak hazır olmadıkları için istedikleri puanları toplayamadıklarına işaret eden Ogan, bir kazanan, bir kaybeden istikrarsız bir takım durumuna geldiklerini belirtti. Ogan’la devamla şunları söyledi:
“Derviş Kolcu’yu Hasan Tamel’le birlikte yardımcı antrenör görevine getirdik. Daha sonra kalan altı haftalık süreçte ilk devre adına hedeflediğimiz 20 puanın 15’ini alabildik. Özellikle takımın yedinci haftadan sonra fizik kondüsyon yönünden istenen düzeye gelmesi, kadronun oturması, Conteh’nin sorunlarını aşarak geri gelmesi ve hücum anlamında sıkıntılarımızı azaltmamız bizim için artılar oldu.  Üst üste oynadığımız Lefkoşa takımlarıyla çok iyi mücadele ve performansa karşın puanlar çıkaramadık. Devreyi sekizinci sırada play-out’un dışında tamamladık. Sezon öncesi düşüncemiz de buydu ve bunu sezon sonuna taşımak hedefindeydik.”

Devre arası kampı Mehmetçik’te
Devre arasında Mehmetçik’te kampa yapan Mağusa Türk Gücü futbol takımı iyi bir kamp dönemi geçirmesi yanında ligin başarılı futbolcularından Nurettin Gecekuşu’nun transferiyle güçlenme aşamasına girdi. Takım Teknik Direktörü Ahmet Ogan ikinci devreyle ilgili şunları belirtti:
“Özellikle kampın son derece faydalı olduğunu ligin sonunda futbolcularımızın gösterdiği direnç ve mücadeleyle ortaya çıktı. Bu süreçte Derviş Kolcu’nun aniden gitmek istemesi, Hüseyin Taşçı’nın katkı koymasına karşın askerlik görevinden dolayı izin problemi yaşaması ve Onur, Süleyman ve Kamil’in ayrılmalarıyla beş oyuncunun eksilmesiyle sıkıntı yaşadık. Ancak İngiltere’den Zeki ve askerlik görevini tamamlayan Turgut’un geri dönmesiyle yeni bir kadroyla ikinci devreye girdik. İkinci devrede 3 haftada ilk devrede kaybettiğimiz birebir rakiplerimizi bu kez yenmeyi başardık. Herşey yolunda giderken Zeki, Turgut ve Onur Ser’in sorumsuzca davranışlarından dolayı takımdan ayrılmaları dar olan kadromuzda yeniden bir sıkıntı oluşturdu. Birebir rakiplerimize üst üste kaybetmemiz ligin sonuna doğru ciddi sıkıntılar oluşturdu. Bir taraftan Kıbrıs Kupası, diğer taraftan lig ile süreç içerisinde hedefe doğru ilerliyorduk. Son haftalarında aldığımız 7 puan play-out’a üç puanla başlamamızı getirdi. Play-out’un ilk maçında da kazanarak ligde kalmayı garantiledik.”

Büyük özveri ve mücadele gösterildi
“Genel olarak bu kadar sıkıntılı bir süreç yaşayan kulübün başkanı, yöneticisi ve futbolcuları yılmadan her türlü özveriyi göstererek örnek alınacak bir mücadele vererek bu sezon adına başarılı bir sezon geçirdiğimizi düşünüyorum. Özellikle son yıllarda kaybolan camia bütünlüğü bu sezon tekrar oluşturdu. Taraftar kitlesinde yaşanan artış ve dış sahada gerekli desteği vererek bir bütünlük içerisinde camiamıza yakışır şekilde sezonu tamamlamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Taraftarlara ayrıca teşekkür ederiz. 13 yıldır en alt kademeden U-15, U-19 ve son olarak A Takım’da görev yapma şansı yakaladım. Böylesi büyük bir camiada görev almak benim için büyük bir gurur oldu. Sezon başından beridir şahsım adına gösterilen ilgi ve destekten dolayı çok mutluyum. Başta başkanımız olmak üzere, yöneticilerimiz, taraftarlarımız, Mağusa’yı sevenler, bu camiadan çıkmış gönül veren ve destek olan herkese çok teşekkür ederim.”

Yeni sistem
Bu arada Mağusa Türk Gücü de bu sezon, son yıllarda en çok tercih edilen dörtlü savunma üzerine kurulu sisteme geçiş yaşadı. Dörtlü savunma sistemini hemen hemen tüm futbolcular ilk kez oynadı. Hasan Tamel başta olmak üzere futbolcular bu sistem içerisinde yer alarak mücadele etti. Sarı yeşilliler, 26 lig, 3 play-out, 5 de kupa olmak üzere 34 maç oynadılar. Kıbrıs Türk Futbol tarihinde bir sezonda en fazla maç oynama rekoru kırıldı. Bu arada MTG bir ilki de yaparak play-out oynayan bir takım olarak Kıbrıs Kupası’nda final oynadı.

Kıbrıs Kupası
Sıkıntlı sürece rağmen sezon başında takım adına önemli bir hedef koyduklarını belirten Ahmet Ogan, Kıbrıs Kupası’nda 26 yıllık hasrete son verme adına final oynama hedefini koyduklarını ve finale kadar da yükseldiklerini kaydetti. Birinci turda deplasmanda Düzkaya’yı 5-0, ikinci turda kupada iddialı Lefke’yi 3-1, çeyrek finalde geçen yılın şampiyonu DTB’ni müthiş bir oyun sonrası 5-1 ve yarı finalde Lapta’yı Lefkoşa’da 1-0 yenerek finale yükselen sarı yeşilliler, ligde bir yenilip bir berabere kaldıklarını Yenicami’yle kupayı kazanabilmek için karşı karşıya geldiler. Yenicami’nin 1961 yılında 2-1 mağlup ederek ilk kupayı kazandıkları rakipleri olduğunu hatırlatan Ogan, “Son olarak 2003 yılında oynadığımız finalde 2-1 kaybettiğimiz rakibimizle on yıl sonra yeniden finalde karşı karşıya geldik” dedi. Ogan finalle ilgili de şunları söyledi:
“Maçın büyük bir bölümünde iyi futbol oynamamıza ve üstün olmamıza karşın gereksiz bir hareket sonrası penaltıyla geriye düşmemiz ve tribünlerde yaşanan olayların oyuncularımızın konstrasyonunu bozmasıyla maçı kaybettik ve ikinci olduk. Bu kadar kupaya yaklaşarak 26 yıllık hasreti gidermeye bu kadar yakınken bu şekilde kaybetmemiz oldukça üzücü oldu. Ama herşeye rağmen sezon öncesinde koyduğumuz hedefe ulaşıp final oynamamız bu skıntılı süreç içerisinde en önemli nokta oldu.”