ABD Merkez Bankası FED’in Temmuz ayı tutanaklarının açıklanmasının ardından yükselişini sürdüren dolar, TL karşısında tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 1,9875’i gördü.

YENİDÜZEN dolardaki yükselişi ve yurdumuzdaki etkisini ekonomistlere sordu:

Ekonomist Ünal Akifler:
• Türkiye’nin uzun bir süre boyunca sağladığı istikrar  artık değişmeye başladı.
• Alım gücü hali hazırda düşük, ülke daha da pahalı olacak.
• Kıbrıs’ta alım gücünün ciddi şekilde düşme riski var.
• Dolardaki yükseliş kimseyi kar amaçlı heyecanlandırmamalı.

Ekonomist Mustafa Besim:
• Geliri TL olan, TL üzerinden borçlansın
• Yaşananlar beklenen bir durum.
• Vatandaşlar önemli ölçüde para kaybedecek.
• Dolardaki yükselişin, Türkiye’ye yarattığı etkinin en az 15 katının ülkede görülecek.

Tanju Konuralp

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) para birimi olan Dolar’ın, tüm zamanların en yüksek kuruna ulaşması karşısında; Türkiye ve Kuzey Kıbrıs ekonomi çevrelerinde paniğe neden oldu.

Yükselen Dolar karşısında, Türkiye ve diğer ülkelerdeki hesap sahipleri, paralarının büyük bir kısmını çekerek, Dolara çevirmeyi tercih ettiği öğrenildi. Öte yandan geçmişte düşük faiz veren ABD bankalarının da, yüksek faiz politikasına dönüşü ile bu paraların ABD ve Avrupa ülkelerine sevki; üçüncü Dünya ülkelerinde ciddi bir ekonomik krizin habercisi oldu.

Tüm zamanların en yüksek seviyesi
ABD Merkez Bankası FED’in Temmuz ayı tutanaklarının açıklanmasının ardından yükselişini sürdüren dolar, tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 1,9875’i gördü. Dün güne 1,9788 liradan başlayan dolar yükselişe geçerek tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 1,9875’e ulaştı.

Ünal Akifler: “Doların yükselişi, kimseyi heyecanlandırmasın”
Özellikle ülke açısından çok kötü bir durum olan Dolar’ın yükselişi konusunda bir değerlendirmede bulunan Ekonomist Ünal Akifler, Türkiye’nin uzun bir süre boyunca sağladığı istikrarın, artık değişmeye başladığı mesajını verdi. Akifler, alım gücünün hali hazırda düşük olduğu ülkede, doların kazandığı ivme ile pahalı olan ülkenin daha da pahalı olacağını ve fakirleşmeye gidileceğini vurguladı. Akifler,  Amerika Birleşik Devletleri’nde, işsizliğin azalması gibi örneklerin yaşanmasının ardından, para emisyonu gibi zarar verici konulardan, ülkenin kendini kurtardığını açıkladı. Akifler; yaşanan tüm bu olayların, doların, TL karşısında değer kazanmasına sebep yarattığını kaydetti. Türkiye’nin ise iç ve dış sorunları sebebi ile kazanmış olduğu istikrarı, kaybetmeye başladığını yineleyen Akifler, yaşanan bu konulardan dolayı Türkiye ve Kıbrıs’ta alım gücünün ciddi şekilde düşme riskinin varlığından bahsetti. Ülkedeki vatandaşların mutlak suretle, gelir para birimi olan para karşılığın da borçlanma yoluna gitmesi gerektiğini vurgulayan Akifler, dolardaki yükselişin de kimseyi kar amaçlı heyecanlandırmaması gerektiğini; parasını değerlendirmek isteyen insanların, tüm para birimlerine, çeşitli yüzdeler ile yatırım yapmalarının akıllıca bir hareket olacağını belirtti.

Mustafa Besim: “Geliri TL olan, TL üzerinden borçlansın”
Dr. Mustafa Besim, bu durumun başta Türkiye olmak üzere, birçok üçüncü dünya ülkesindeki birikimleri dolara çevrilerek; yurtdışındaki yüksek faiz veren bankalara aktarılmasının önünü açtığını açıkladı. Yine de yaşanan bu durum karşısında, Türkiye’nin diğer ülkelere nazaran daha az para kaybına uğradığına dikkat çeken Besim, dolaylı olarak ülkenin de bu durumdan etkilendiğini kaydetti. Yaşananların beklenen bir durum olduğunu da sözlerine ekleyen Besim, ülkede para politikası olmayışını sorun olarak gösterdi.  Besim başta ithalat ürünleri olmak üzere tüm giderlerin döviz üzerinden olması nedeniyle değer kaybeden TL karşısında, vatandaşların önemli ölçüde para kaybedeceğini ifade etti. Dolardaki yükselişin, Türkiye’ye yarattığı etkinin en az 15 katının ülkede görüleceğinin kaçınılmaz olduğuna işaret eden Besim, alım gücünün ciddi oranda düşebileceği uyarısında bulundu. Burada yapılması gereken en önemli şeyin, Türkiye ile karşılıklı bir para birliği dayanışması içerisine girilmesi olduğunu ifade eden Besim, fiyat istikrar fonunun da derhal aktif bir şekilde çalışmaya başlayarak; alım gücünün iyi yönde arttırılmasına olanak sağlaması olduğunu kaydetti. Besim, ülkedeki vatandaşlara önlem amaçlı, gelir para birimi karşılığında kredi, borç gibi girişimlerde bulunmalarını tavsiye ederken; aksi hareketlerin risk olacağı mesajını verdi.