2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat katıldığı bir TV programında çeşitli konuları değerlendirdi.

BAŞKANLIK SİSTEMİ

Son yaptığı köy ziyaretlerinde başkanlık sistemi üzerinde durduğunun sorulması üzerine Talat, bu sistemin bizim için uygun olduğunu kaydederek, bu sistemle iki başlılığın da kalkacağını ifade etti. Yürütme ile yasamanın ayrılacağına, bölgeciliğin azalacağına işaret etti. UBP içindeki kaosu ve Başbakan ile Cumhurbaşkanının çatışmalarını örnek gösteren Talat, bu çatışmaların ülkeyi şimdiki hale getirdiğini, başkanlık sistemi ile bu çirkinliklerin de ortadan kalkacağını söyledi.

GARİPLİKLER

Seçim tarihinin belirlendiğine, bu şartlarda bile üçlü kararname ile müdür atandığına dikkat çeken Talat, böyle bir çirkinlik olamayacağını belirtti.
Yürütmenin de, devletin de başının tek olması gerektiğini kaydeden Talat, yasama ile yürütmenin ise tamamen ayrılması gerektiğine dikkat çekerek, “O zaman yasama otonom olarak çalışıp yurttaşın bir türlü elde edemediği yasal düzenlemeleri gerçekleştirebilecektir” diye konuştu.
Güney Kıbrıs’ta da başkanlık sistemi olduğunu, ama Amerika gibi başarılı olamadığını anlatan Talat, kendisinin kontrol ve dengeleriyle birlikte ABD’deki sistemin daha uygun olacağını düşündüğünü kaydetti.

TEK BÖLGE

Başka bir soru üzerine seçim sisteminin de tek bölge seçim sistemi olması gerektiğini kaydeden Talat, adanın küçük olmasının buna uygun zemini oluşturduğunu belirtti.
UBP’den ayrılanların DP’ye katılacakları yönündeki gelişmeleri değerlendirmesi istenen Talat, bu konuları yorumlamak istemediğini, partilerin konu ile ilgili tartışmalarının normal olduğunu, ancak Cumhurbaşkanının bu konuda Anayasanın gereklerine aykırı davranarak siyasi sistemimizde ciddi yaraların açılmasına neden olduğunu kaydetti.

MÜMKÜN AMA ZOR

Başka bir soru üzerine seçimlerde birinci partinin CTP olacağının göründüğünü kaydederek, UBP ile bir koalisyonun da mümkün olabileceğini belirtti.
Geçmişte kendilerinin bunu yapmadığını çünkü tabanlarının barışık olmadığını söyleyen Talat; şu anda istihdam, vatandaşlık dağıtımı ve buna benzer icraatların makul olmadığını ve bu kötü etkiler altında böylesi bir koalisyonun hala zor olduğunu anlattı.
Koalisyonlar konusunda TDP’nin de unutulmaması gerektiğini söyleyen Talat, şimdiden bunları değerlendirmenin zor olduğunu ancak bütün seçeneklerin mümkün olması gerektiğini kaydetti.

EĞLENCE

BM’nin vereceği yemeği değerlendiren Talat, “Yemeğin Kıbrıs sorununa yönelik olmadığı, eşlerin de katılacağı sosyal bir etkinlik olduğu ısrarla ilan edildi. BM işi gücü bıraktı meseleyi eğlence haline getirdi” dedi. 
Yemekli toplantıda yol haritasının çizileceğinin beklendiğini kaydeden Talat “Böyle şey olmaz” dedi.

ZEVKTEN BİDDA!

Anastasiades’in 77 sayfalık mutabakat metninin görüşmelere zemin teşkil etmeyeceğini açıkladığını kaydeden Talat, bunun karşısında Eroğlu’nun suspus olduğunu söyledi. Talat Eroğlu’nun “zevkten bidda” olduğunu kaydetti ve bunun nedeninin de her şeye baştan başlanacağını umması olduğunu vurguladı.
Talat, halbuki Kıbrıs Türk tarafının dünyayı ayağa kaldırması gerektiğini söyleyerek, her seçim döneminden sonra meseleye baştan başlanamayacağını anlattı.
Eroğlu’nun zaten çözüm için yanıp tutuşmadığını bu nedenle de sessiz kalıp Rum tarafının süreci  yokuşa sürmesini zevkle seyrettiğini söyleyen Talat, çok kötü bir durumda olduğumuzu söyledi.

TREN SALLANIYOR!

Talat, BM’nin treni sallayarak içindekilerin trenin gittiğini zannetmelerini sağlamak gibi bir   çaba içinde olduğuna dikkat çekti.
Türkiye’nin büyük bir diplomatik kapasiteye sahip olduğunu belirten Talat, ancak Kıbrıslı Türklerin durumu çözüm yönüne taşıması halinde bu kapasitenin kullanılabileceğini ve sürecin ilerleyebileceğini anlattı.

BAŞROLDE EROĞLU

Talat, bir başka soru üzerine UBP’den ayrılanlarla ortaya çıkan siyasi kaosun organizasyonunda Eroğlu’nun imzası olduğunu kaydetti.
Talat, yine bir soru üzerine ülkenin çok kötü yönetildiğini kaydederek, uluslararası açıdan da durumun kötüye gittiğini söyledi.

ENTRİKA

Başka bir soru üzerine Talat, Eroğlu’nun ‘kendine yar olmayan’ UBP’yi böldüğünü söyleyerek örneğin, Türkiye’nin UBP’nin bölünmesini istemediğini ancak Eroğlu’nun entrikalarla bunu başardığını anlattı ve bu olayın, bir kez daha, “Türkiye ne isterse Kıbrıs’ta o olur” gibi söylemlerin yanlış olduğunu gösterdiğine dikkat çekti.
Talat, seçim uğruna KTHY’nin kapanmasını dahi göze alan bir kişinin entrikalarla UBP’yi bölmesinin de aslında normal karşılanması gerektiğini söyledi.

ULUSLARARASI İLGİ

Bir başka soru üzerine Talat, uzun zaman içerisinde AB’nin Kıbrıs yorgunu haline geldiğini kaydederek, son dönemde ABD’de hareketlenme başlangıcı gözlemlendiğini kaydetti. Bu çerçevede Türk tarafınca Türkiye’nin kapasitesi de değerlendirilerek, Kıbrıs sorununda sürecin hızlandırılabileceğini ve Anastasiades’in gardının düşürülebileceğini söyledi.

FEDERAL BÖLÜŞME

Hidrokarbon gelirlerinin paylaşımı konusunda görüşleri sorulan Talat, Hristofyas ile bu konuların konuşulduğunu ve doğal kaynakların federal devletin yetki alanında olacağında anlaşıldığını, doğallıkla bu gelirlerin bölüşümünün de federal gelirlerin bölüşülmesi çerçevesinde olacağını anlattı.

AKİLLER

Türkiye’deki çözüm sürecinde akil adamlar formülünün düşünüldüğünü, Kıbrıs’ta da böyle bir şeyin olup olamayacağı şeklindeki soruları değerlendiren Talat, Kıbrıs sorununun siyasi bir sorun olduğunu, iki toplumun çatışmasının önlenmesi hedefinden çoktan uzaklaşıldığını belirterek, akil insanların bir anlaşmanın ortaya çıkması veya bir anlaşmanın uygulanması konusunda devreye sokulabileceğini söyledi.