“98 oktan benzin çok az kaldı, Türkiye Petrol Rafinerileri (Tüpraş) artık üretmiyor”

“Elektronik etiket sisteminde veri aktarımı başladı, 1 Ağustos’ta resmi olarak başlayacak”

“Enflasyon ve devalüasyon 2026’nın ikinci çeyreğine kadar devam edecek”

Serap ŞAHİN

Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, 98 oktan benzinin tedarikinde ciddi sıkıntı yaşandığını ve Türkiye Petrol Rafinerileri’nin (Tüpraş) üretimi durdurduğunu açıkladı.

Amcaoğlu, “Sıkıntıyla ilgili hem ALPET’ten hem de K-PET’ten yazılı bilgi aldık” dedi, atılacak adıma ilişkin detay vermedi.

Amcaoğlu, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’nın elinden alınarak önce Maliye Bakanlığı ardından da Başbakanlığa bağlanan KIB-TEK’in yeniden Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’na bağlanması gerektiğini söyledi.

Akaryakıt otomasyon sistemiyle tüketimin önceden bilinenin çok üzerinde olduğunun ortaya çıktığını kaydeden Amcaoğlu, fiyatların uluslararası piyasalardan belirlendiğini, Kıbrıs’ın kuzeyine akaryakıtın güneyden yüzde 69 daha ucuz olduğunu söyledi.

Elektronik etiket sisteminde ise resmi olarak 1 Ağustos itibarıyla veri aktarımı süreci başlayacağını belirten Amcaoğlu, pahalılığın temelinde “maliyetlerin yüksekliği” olduğunu ifade etti.

2026’ın ikinci çeyreğine kadar ekonomik sıkıntıların devam edeceğini kaydeden Amcaoğlu, söz konusu sürecin ardından ekonomik iyileşme beklendiğini belirterek, “Ekonomik göstergeler onu gösteriyor” dedi.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu YENİDÜZEN’e konuştu; akaryakıt, pahalılık ve enerji konularında dikkat çeken açıklamalar yaptı…

“98 oktan benzin çok az kaldı, Tüpraş artık üretmiyor”

Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, 98 oktan benzinle ilgili yaşanan tedarik sorunu hakkında açıklama yaptı. 98 oktanın daha önce K-PET ve ALPET tarafından Tüpraş’tan temin edildiğini belirten Amcaoğlu, “Kıbrıs için üretiliyordu. Tüpraş üretimi durdurdu, bildiğim kadarıyla yoğunluktan dolayı. 98 oktan benzin şu an çok az kaldı.” dedi.

Konunun yaklaşık 15-20 gün önce gündeme geldiğini belirten Amcaoğlu, “Sıkıntıyla ilgili hem ALPET’ten hem de K-PET’ten yazılı bilgi aldık” dedi.

Tedarikçilerin bu ürünü yıllık planlamayla aldığını vurgulayan Amcaoğlu, “Bunlar yıllık planlanan faaliyetler sonucunda yapılan alımlardı. Adaya getirilecek yakıtlar her tedarik süresinde belirlenmişti” ifadelerini kullandı.

Akaryakıt otomasyon sistemiyle kayıt dışı tüketimin de ortaya çıktığını söyleyen Amcaoğlu, “Otomasyonu kurmadan önce toplam tüketimi 25 milyon litre sanıyorduk. Şimdi sistemle aylık 42 milyon litre olduğunu görüyoruz. Sistem devreye girdiğinden beri online çalışıyor ve kayıt dışı kullanımın varlığı netleşti” dedi.

98 oktan benzinin şu anda piyasada çok az bulunduğunu ve istasyonlarda sıkıntı yaşandığını ifade eden Amcaoğlu, “K-PET ve ALPET operasyonel olarak bu sıkıntıyı aşmaya çalışıyor. Ben güneyde de araştırttım, orada da satışı var ama onlarda da aynı tedarik sorunu yaşanıyor. Üretilmezse çok da yapılabilecek bir şey yok” dedi.

98 yerine 95 oktan kullanmanın yaratabileceği teknik sorunları da uzmanlara sorduklarını belirten Amcaoğlu, “Uzun vadede mekanik olarak sıkıntı yaratabilir mi diye sordum ama net bir yanıt alamadım. Biz de çözüm üretmeye çalışıyoruz ama bu sadece bizim değil, tedarikçilerin de tek başına çözeceği bir konu değil” ifadelerini kullandı.

Amcaoğlu, ihtiyat stoku konusunda da denetimlerin sürdüğünü belirterek, “Yasayla yüzde 15 ihtiyat stoku zorunlu. Emirnameyle bu kontrol altında. Şirketlerin usulüne uygun tedarik yapıp yapmadığını da buradan takip ediyoruz” dedi.

Amcaoğlu, 98 oktan benzinin tedarikinde yaşanan aksaklığın kontrol edilemeyen bir durum olduğunu belirterek, “Bu tamamen bizim ve tedarikçilerin iradesi dışında gerçekleşen bir olay” dedi.

Amcaoğlu, “Yarın 98 oktan hiç gelmeyecek olursa, iki tedarikçiyle oturup politikaları yeniden gözden geçireceğiz” ifadelerini kullandı.

Alternatif yakıt konusuna da değinen Amcaoğlu, “98 oktan benzinin gelip gelmeyeceği netleştikten sonra ikame ürünler ne olabilir görüşeceğiz” dedi.

Bakan Olgun Amcaoğlu, akaryakıt ve tüp gaz fiyatlarına ilişkin değerlendirmesinde, “Hepsi uluslararası piyasalardan, uluslararası para birimleriyle alınan ürünlerdir” dedi.

Fiyat karşılaştırması yapan Amcaoğlu, “Bu noktada akaryakıtta güneyden yüzde 69 daha ucuzuz. Tüp gazda da Türkiye’den daha ucuzuz” ifadelerini kullandı.

“Elektronik etiketle ilgili çalışmaları tamamladık, 1 Ağustos’ta başlıyor”

Amcaoğlu, elektronik etiket sistemine ilişkin açıklamasında, “Elektronik etiketle ilgili çalışmaları tamamladık. Normalde haziran sonu başlamamız gereken veri aktarımına, sistemler tamamlansın, yazılımlar güncellensin, veri aktarımı yapabilelim diye bir ay daha süre verdik” dedi.

Veri aktarımının şu an başladığını belirten Amcaoğlu, “Şu an hepsinin bütün sistemleri tamamlanmış ve data aktarımı da başladı” ifadesini kullandı.

Uygulamanın resmi başlangıç tarihine ilişkin de bilgi veren Amcaoğlu, “Resmi olarak 1 Ağustos tarihi itibariyle, 83 marketin on başlıkta verilen datayı bize bildirmeleriyle ilgili süreç başlamış olacak. Şu an büyük marketlerin bazıları bize data aktarımına başladılar” dedi.

“Pahalılığı denetlemek için maliyetleri aşağı düşürmek lazım”

Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu, kamuoyunun en çok merak ettiği konulardan biri olan pahalılık konusuna ilişkin, “Pahalılığı denetlemek için maliyetleri aşağı düşürmek lazım” dedi.

Serbest piyasa ekonomisinde fiyatların mal ve hizmetin temsil ettiği konseptle belirlendiğini ifade eden Amcaoğlu, “Pahalılık dediğiniz şey esasında serbest piyasa ekonomisinde, ilgili malın ve hizmetin sunulurken o temsil ettiği konsept ve kendi belirlediği fiyatıdır” dedi.

Ürünlerdeki fiyat farklarının nedenlerinin araştırılması gerektiğini vurgulayan Amcaoğlu, “Aynı ürün birinde 118 liraya alınırken neden diğerinde 150 liraya alınıyor? Aynı üründen bahsediyoruz. Neden fiyat farkları var? Biz bu bilgileri Maliye’ye aktaracağız, Maliye bakacak. Belki de gerçekten o kadar satış fiyat farkı vardır. Eksik bir şey varsa Maliye Bakanlığı tamamlayacak” dedi.

Amaçlarının doğru bilgiye ulaşıp doğru düzenlemeler yapmak olduğunu belirten Amcaoğlu, “Asla kimsenin fiyatlandırmasına müdahale değil bu. Uçuk kaçık fiyatlandırmalar, haksız rekabet, haksız kazanç ya da kara borsa gibi durumlar hariç… Yani 150 liraya satılması gereken bir şeyi 500 liraya satarsanız, onun neden 500 liraya satıldığını sorgularsınız” şeklinde konuştu.

Fiyat farklılıklarının bazı durumlarda bölgesel maliyetlerden kaynaklanabileceğine de dikkat çeken Amcaoğlu, “Belki de o bölgedeki kira, işçilik, diğer giderler nedeniyle bu fiyat oluşuyordur. Bu durumda devlet kurumlarıyla istişare ederek yol alınır” dedi.

Pahalılığın esasen alım gücüyle ilgili bir konu olduğunu söyleyen Amcaoğlu, “Pahalılığın adı bana göre alım gücünün tarifidir. Alım gücünü koruyabildiğiniz sürece pahalılığın olmadığını da görebilirsiniz” ifadelerini kullandı.

“2026’nın ikinci çeyreğinin sonuna kadar bu sıkıntılar devam edecek”

Amcaoğlu, ekonomik sıkıntılara ilişkin değerlendirmesinde, “Maalesef enflasyon ve devalüasyon en büyük derdimiz” dedi.

Amcaoğlu, dünyada da enflasyonist etkilerin görüldüğünü belirtti.

Kıbrıs’ın kuzeyinde de devalüasyon kaynaklı sorunların sürdüğünü söyleyen Amcaoğlu, “Tabii bizim bir de devalüasyonla ilgili ufak tefek sıkıntılarımız var ama 2026’nın ikinci çeyreğinin sonuna kadar bu sıkıntılar devam edecek” dedi.

Amcaoğlu, söz konusu sürecin ardından ekonomik iyileşme beklendiğini belirterek, “Ekonomik göstergeler onu gösteriyor” ifadelerini kullandı.

“KIB-TEK, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’na bağlanmalı”

KIB-TEK’in yeniden Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’na bağlanması gerektiğini vurgulayan Bakan Olgun Amcaoğlu, “KIB-TEK tabii ki bize bağlanmalıdır. Enerji Bakanlığı'ysa bu konuda Enerji Komitesi bizimle çalışıyorsa ve KIB-TEK’in başta bütün enerji sektörünün kısa, orta ve uzun vadeli enerji stratejilerini planlamaya ihtiyacı varsa ki kesinlikle var bize bağlanmalı. Uzun vadeli planlarla enerjiye olan ihtiyacımızı planlamak zorundayız. Bunu da sadece KIB-TEK’in bünyesinde yapılamadığını gördük, yaşadık.” ifadelerini kullandı.

Amcaoğlu, planlamaların yalnızca kurum bünyesinde yapılamayacağını daha önce tecrübe ettiklerini belirterek, “Ekonomi ve Enerji Bakanlığı bünyesindeki uzmanlarımızın hazırlayacağı strateji ve eylem planlarının, hükümet kararıyla resmileşen politikalar çerçevesinde yönetilmesi elzemdir” dedi.

Amcaoğlu, 2030 yılının yüzde 1 kükürt oranlı yakıt kullanımında kritik eşik olduğunu belirterek, bu tarihten sonra bu tür ürünlerin Akdeniz’e giremeyeceğini ve kuzey ile güneye ulaşamayacağını söyledi. Mevcut üretim biçiminin sağlık açısından da sorun yarattığını vurgulayan Amcaoğlu, adanın Türkiye üzerinden enterkonnekte elektrik sistemine bağlanmasının zorunlu olduğunu ifade etti. Kıbrıs’ın güneş enerjisi potansiyeline dikkat çekerek, bu potansiyelin değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi.