Serap ŞAHİN

Henüz 10 yaşındayken Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Acil Servisi’nde pratisyen hekimin ihmali sonucu hayatını kaybeden Atlas Rüstemoğlu’nun ailesi, beş yıldır adalet bekliyor.

Atlas Rüstemoğlu‘nun ölümüne ilişkin Savcılığın açtığı Adli Ölüm Tahkikatı davasında Mahkeme, Atlas’ın ölümünde ihmale bulgu yapmış, Savcılığın, konuyla ilgili üst mahkemeye başvurması ve ilgili asistan doktora ilişkin ithamname hazırlanmasına karar verilmişti.

YENİDÜZEN’e konuşan acılı baba Hasan Rüstemoğlu, sürecin uzadığını ve sorumluların hala hesap vermediğini belirterek, "Adalet yerini bulsun, başka çocuklar ölmesin." dedi.

Alkollü mama skandalına da işaret eden Rüstemoğlu, “Böyle ihmallerin üstü kapatıldık sonra arkası geliyor. Bunlar kapatılmamalı ve unutulmamalı. Diğer doktorlara da ibret olması lazım." ifadelerini kullandı.

Konuyla ilgili Güzelyurt’ta Adli Ölüm Tahkikatı Davası'nın görüldüğünü belirten Hasan Rüstemoğlu, davada ihmal bulguları olduğunu ifade etti. "Yüksek mahkemeye sevk edildi ama Ağustos 2022 yılından bu yana henüz bir dava açılmadı." diyen Rüstemoğlu, "Biz bunu beklerken, öğreniyoruz ki o doktor, kadrolu olarak hastaneye alınmış. Bizim görüşümüze göre bu cinayettir.” dedi.

“Nasıl ki Güzelyurt yolunda yaşanan kazada hemen suçlu tutuklandı, bu da öyle bir şeydir. Tedbirsizlik, yanlış teşhis. Burada Sağlık Bakanlığı'nın da suçu var. Neden asistanlar acil serviste görev yapıyorlar?" sorusunu sordu.

Rüstemoğlu, bu işin sadece ilgili doktora bağlı olmadığını belirterek, "O geceki defterler mahkemede. Mahkeme inceleyip, araştırırsa, başka suçlular da çıkacak ve başka insanların başına böyle bir şey gelmeyecek.” şeklinde konuştu.

“Cengiz Topel Hastanesi’nde müdahale edecek hiçbir şey yoktu, ambulans bile yoktu”

10 yaşındaki Atlas Rüstemoğlu’nun ihmal sonucu hayatını kaybettiğini söyleyen acılı baba Hasan Rüstemoğlu, olay günü yaşananları anlattı:

“Oğlum bir gün önce kolej deneme sınavına girmişti. Bayağı da zorlu geçti, çok heyecanlıydı. Ertesi sabah hasta olduğunu ve okula gitmeyeceğini söyledi. Tamam dinlen dedik. Öğlene doğru ‘midem bulanıyor, kusmam, ishalim var’ dedi. Güzelyurt Sağlık Merkezi'ne götürdüm. Doktor kontrol ettikten sonra bulantı iğnesi yaptı ve ishal için de ilaç verdi.”

Akşam saatlerinde Atlas’ın daha da kötüleştiğini anlatan acılı baba Rüstemoğlu, çocuğu Cengiz Topel Devlet Hastanesi'ne götürdüğünü söyledi. Doktorun muayeneden sonra ‘Çok önemli bir şey var. Çocuğun karnında aşırı hassasiyet hissettim. Ama burada laboratuvar yok. Müdahale edebilecek hiçbir şey yok, ambulans bile yok’ dediğini ve Lefkoşa’ya sevk yazdığını, çocuğun acilen Lefkoşa’ya götürdüklerini anlattı.

“Çocuk ‘ishalim’ demesine rağmen, doktor ‘Sen kabızsın, sana lavman yapacağız’ dedi”

Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne geldiklerinde Atlas’ı 3 tane doktorun muayene ettiğini belirten Rüstemoğlu, “Biz doktor biliyorduk, asistanmışlar. Bir tanesi de pratisyen hekim” dedi. Atlas’ı

çocuk yoğun bakımına aldıklarını, serum taktıklarını anlatan Rüstemoğlu, “Çocuk biraz rahatlar gibi oldu. Sonra çocuk ‘ishalim’ demesine rağmen, doktor ‘Sen kabızsın, sana lavman yapacağız. Tuvalete çıkınca rahatlayacaksın.’ dedi. Halk arasında Hokna denilen lavman ilacını bizim yapmamız gerektiğini söyledi. Annesi Atlas’a ilacı uyguladı, çocuk hemen tuvalete gitmek istedi. Zaten karnı bomboştu çocuğun. Yediğini kusuyordu ve ishali vardı.” dedi.

“Stetoskopla ciğerleri dinlediğinde, çocuğun sağ akciğerinin iki litre kan dolu olduğu anlaşılabilirdi”

Rüstemoğlu, çocuğun tuvalete çıktıktan sonra ağrı kesicilerin etkisiyle biraz rahatladığını ifade etti. Doktorun kendisine, "Sizi taburcu edeceğim, eğer sabah yine aynıysa polikliniğe getirin" dediğini belirten Rüstemoğlu, sabaha yakın 03:30-04:00 gibi eve döndüklerini anlattı. Acılı baba, sabah Atlas’ın tekrardan fenalaştığını, arabaya bindikten sonra indiğini ve arabanın yanına yığıldığını söyledi. Ambulansı aradıklarını ancak yetişemediklerini de ekledi.

Rüstemoğlu, "Otopsi uzmanının söylediğine göre, Cengiz Topel Hastanesi'ne gittiğimiz sırada aslında Atlas’ın aort damarı büyük ihtimalle çatlamış ve kan sızıyordu. Stetoskopla ciğerleri dinlediğinde, çocuğun sağ akciğerinin iki litre kan dolu olduğu anlaşılabilirdi.” dedi.

İlgili doktorun o gece 'Sen nasıl nefes alıyorsun?' diye çocuğu azarladığını söyleyen baba Rüstemoğlu, “Çocuk nefes bile alamıyordu ama doktor 'Böyle nefes alınmaz' diye çocuğu azarlıyordu. Çocuğun rol yaptığını düşünüyordu." şeklinde konuştu.

“Bizim görüşümüze göre bu cinayet”

Güzelyurt’ta Adli Ölüm Tahkikatı Davası'nın görüldüğünü belirten Hasan Rüstemoğlu, davada ihmal bulguları olduğunu ifade etti. "Yüksek mahkemeye sevk edildi ama Ağustos 2022 yılından bu yana henüz bir dava açılmadı." diyen Rüstemoğlu, "Biz bunu beklerken, öğreniyoruz ki o doktor, kadrolu olarak hastaneye alınmış. Bizim görüşümüze göre bu cinayettir.” dedi.

“Nasıl ki Güzelyurt yolunda yaşanan kazada hemen suçlu tutuklandı, bu da öyle bir şeydir. Tedbirsizlik, yanlış teşhis. Burada Sağlık Bakanlığı'nın da suçu var. Neden asistanlar acil serviste görev yapıyorlar?" sorusunu sordu.

Rüstemoğlu, bu işin sadece ilgili doktora bağlı olmadığını belirterek, "O geceki defterler mahkemede. Mahkeme inceleyip, araştırırsa, başka suçlular da çıkacak ve başka insanların başına böyle bir şey gelmeyecek.” şeklinde konuştu.

Alkollü mama skandalına da işaret eden Rüstemoğlu, “Böyle ihmallerin üstü kapatıldık sonra arkası geliyor. Bunlar kapatılmamalı ve unutulmamalı. Diğer doktorlara da ibret olması lazım." ifadelerini kullandı.

“Başka çocukların canı yanmasın diye adalet istiyoruz”

“Benim sadece istediğim adaletin yeri bulması.” diyen Rüstemoğlu, adaletin yerini bulması için uzun süredir mücadele ettiğini belirtti. “Suçlu kimse cezasını çeksin” ifadelerine yer veren Rüstemoğlu, mahkemeye defalarca gittiklerini ancak ilgili doktorun bir kere bile mahkemeye gelmediğini söyledi.

Acılı baba, “Sadece adaya girerken Ercan’da tutuklandı, yurt dışındaydı. Sonra duyduk ki ‘doktorluk yapmayacağım’ demiş, ama şu an aileler başka çocukları emanet ediyor. Biz sadece başka çocukların canı yanmasın diye adalet istiyoruz. 5 yıl geçti, 5 yıldır adalet bekliyoruz.” diye konuştu.

NELER OLMUŞTU?

10 yaşındaki Atlas Rüstemoğlu Kasım 2019’da rahatsızlanarak hastaneye götürülmüş, sabaha karşı hastaneden taburcu edildikten birkaç saat sonra hayatını kaybetmişti. Bunun üzerine çocuklarının ölümünde doktor ihmali olduğunu savunan aile otopsi istemiş, raporların incelenmesini talep etmiş, ayrıca o gece görevli olan doktor ve hemşirelerin ifadelerine de başvurulmuştu. Ailesi ve yakınları gerekli açıklamanın yapılması talebiyle Atlas için Sağlık Bakanlığı önünde eylem de yapmıştı.

Şubat 2020’de Türkiye’den gelen raporlarda ihmale yönelik bir bulgu olmadığı saptanmış, bunun üzerine aile, görevli sağlık çalışanlarına dava açtığını duyurmuştu.

Atlas Rüstemoğlu‘nun ölümüne ilişkin Savcılığın açtığı Adli Ölüm Tahkikatı davası ise Güzelyurt Kaza Mahkemesi‘nde karara bağlanmış, Mahkeme, Atlas’ın ölümünde ihmale bulgu yapmıştı.

Savcılığın, konuyla ilgili üst mahkemeye başvurması ve ilgili asistan doktora ilişkin ithamname hazırlanmasına karar verilmişti.