Fehime ALASYA

Pandemiden dolayı eğitim konusunda da bazı dengelerin bozulduğunu anlatan Uluslararası Eğitim Danışmanı Ayşe Gürsel, bunun yanında İngiltere’nin AB üyesi olmaktan çıktıktan sonra Kıbrıs Cumhuriyeti kimliği sahibi Kıbrıslı Türk öğrencilerin İngiltere’de ücretsiz eğitim şansını yitirdiğini ifade etti.

Gürsel, İngiltere’nin Brexit süreci sonrasında Kıbrıs Cumhuriyeti kimliği sahibi Kıbrıslı Türk  öğrencilerin artık eğitim için İngiltere’ye yönelmediğini anlatarak, İngiltere’ye olan taleplerin artık bir numaralı talep olmaktan çıktığını kaydetti.

“Her yıl 300’ün üzerinde öğrenci İngiltere’de eğitim alıyordu ama bu sayı çok düştü” diyen Gürsel, Avrupa’daki eğitime yönlenmelerin başladığını kaydetti.

Değişen koşullar nedeniyle İngiltere’de eğitime talebin çok düştüğünü ifade eden Gürsel, şöyle devam etti: “Yerli öğrenciler ile aynı fiyatta okuyorlardı, geri ödeme şartı olmaksızın borç alabildikleri kurumdan da artık faydalanamıyorlar. Bu onların bir nevi ücretiz okumalarına olanak sağlıyordu. Artık İngiltere’nin AB’den çıkmasıyla böyle bir fırsat kalmadı. Uluslar arası öğrencilerle aynı muameleyi görmeye başladılar. Bu çok kötü oldu. Tabiki İngiltere’ye talep çok azaldı. Artık bu öğrenciler vize ile gidebiliyor. Eğer İngiltere’de akrabası varsa onların yanında kalıp, sadece okul parası ödeyerek eğitim alabiliyor.”

2004 yılından beridir Uluslararası Eğitim Danışmanlığı yapan Ayşe Gürsel, 17 yıldır dil kursları, eğitim danışmanlığı, üniversite başvuruları, yurt veya burs ayarlamaları, gibi çeşitli hizmetler veriyor.

Gürsel, bilgi ve deneyimlerini YENİDÜZEN okuyucuları ile paylaştı…

İngiltere’ye talep düştü

“İngiltere’ye olan talepler Kıbrıslı Türk öğrencilerin bir numaralı talebi olmaktan çıkarken, Avrupa’daki eğitime yönlenmeler başladı.” diyen Gürsel, yine de İngiltere’ye gitmek isteyen bazı öğrencilerin çıktığına değindi.

İngiltere dışında Hollanda, Almanya, İtalya, Finlandiya, Lituanya, Polonya gibi ülkelere talebin bu bağlamda arttığını da anlatan Gürsel, “İngiltere’deki bir üniversiteye gidecek olan öğrenci, buraya vereceği paranın yarısıyla Hollanda’da okuyabilir oldu.” dedi.

Gürsel, İngiltere’ye ailesinden çok ciddi maddi destek olan öğrencilerin gidebildiğine değindi, üniversitelere giriş şartlarında artık bir değişiklik olmadığını anlattı.

“Her yıl 300’ün üzerinde öğrenci İngiltere’de eğitim alıyordu ama bu sayı çok düştü”

Genel olarak net bir rakam verilemesinin doğru olmadığını kaydeden Gürsel, “Her yıl 300’ün üzerinde öğrenci yurt dışında eğitim alıyordu, kimisi üniversite, kimisi lisans, kimisi doktora… Ama bu sayı çok düştü.” yorumunda bulundu.

Avrupa’da eğitim almak isteyen öğrenciler dikkat: Akreditasyon şart

Akreditasyon ya da tanınırlık açısından hem yurt dışı hem de Avrupa okullarında nelere dikkat edilmesi gerektiğine dair merak edilenleri de yanıtlayan Gürsel, ‘denklik’ araştırmalarının önemine değindi.

YÖDAK’tan ‘tanınırlık’ konusunda bilgi alınması gerektiğinin altını çizen Gürsel, şöyle devam etti: “Gidilecek olan üniversitenin ülkemizde geçerliliği, denkliği var mı gitmezden önce her öğrenci buna bakmalı. Özellikle de tıp veya hukuk gibi alanlarda… Örneğin İtalya’ya gitmeden önce ülkemizde denkliği, tanınırlığı var mı soruşturulmalı. Aksi halde sorun çıkıp, bu sorunlar yıllarınıza mal olabilir.

Ülkemizde okuyup yurt dışına giden öğrenciler de bu konuya dikkat etmeli. Buradan mezun olduktan sonra güneyde yüksek lisans yapamayan bazı öğrenciler de oluyor. Denklik yanında iş olanakları da değerlendirilmeli. İş olanakları da değerlendirilmeli, ülkedeki ekonomik seyir, ülkedeki eksiklikler, tutku ve isteklere göre de bu belirlenmeli. Bunun yanında mutlaka her öğrenci, iş disiplinini de yurt dışında tecrübe edip, güzel yönlerini ülkeye taşıyabilir.

Biraz daha göz önünde bulundurulacak sektörlere değil de üretime dair işleyişe ve eğitime yönelmek çok güzel olabilir.”  

İyi bir okul anlayışı: aileler için ekonomik, öğrenciler için merkezi

Bir öğrenci için “iyi bir okul” anlayışının ne anlama geldiğine de değinen Gürsel, “Burada iyi kurum aranmalı, oturmuş, belli bir yıl tecrübesi olan, akademisyenlerine dikkat eden, kütüphanesinin iyi olması” gibi bazı özelliklere bakılması gerektiğini anlattı.

“İyi bir okul” anlayışının aileler için ‘en ekonomik olan okul’ anlamına geldiğini ifade eden Gürsel, öğrenciler için ise ‘en merkezi yer’ kriterinin talep edildiği bilgisini paylaştı.

Gürsel, “Ne ailelerin cebi yansın, ne de öğrenciler şehir dışına çıkmadan iyi bir üniversitede eğitim alsın diye gayret gösteriyorum” dedi.

Burs olanakları…

Burs olanaklarına da değinen Gürsel, Eğitim Bakanlığı’nın verdiği ve çok sınırlı olan, döviz karşısında eriyen bursu olduğuna değindi. “Her şeye rağmen her kapı çalınmalı. Devlet bursu ne kadar da düşük olsa baş vurulmalı. Üniversitenin kendi içinde verdiği burslar da olabilir, değişik ülkelerde değişik uygulamalar var. Tüm bu olanaklara bakılmalı.” dedi.

“Yurt dışı eğitim tecrübesi birçok konuda tecrübeler sağlıyor”

Yurt dışı eğitim tecrübesinin imkanı olan her öğrenci için yaşanması gereken bir deneyim olarak gören Gürsel, “Bu tecrübeler öğrenciler için her açıdan çok değerli. Bir bireyin kendi ayakları üzerinde durması, sosyal gelişimi, sorumluluk alma, zamanlama, para harcama gibi birçok konuda tecrübeler sağlıyor.” yorumunu yaptı.