1. HABERLER

  2. GÜNEY

  3. Güney Kıbrıs 28 Ocak’ta sandık başına gidiyor
Güney Kıbrıs 28 Ocak’ta sandık başına gidiyor

Güney Kıbrıs 28 Ocak’ta sandık başına gidiyor

9 adayın yarışacağı başkanlık seçiminde herhangi bir adayın gereken çoğunluğu elde edememesi halinde 4 Şubat’ta, en çok oy alan 2 adayın katılacağı ikinci tur seçim yapılacak

A+A-

Güney Kıbrıs önümüzdeki 5 yıl görev yapacak başkanını seçmek amacıyla 28 Ocak’ta sandık başına gidiyor.

 9 adayın yarışacağı seçimde adaylardan hiçbirinin yüzde 50'yi aşan oy alamaması durumunda 4 Şubat’ta, en çok oy alan 2 adayın yarışacağı ikinci tur seçim yapılacak.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in yeniden aday olduğu seçimde, AKEL adayı Stavros Malas, DİKO, EDEK, Dayanışma Hareketi ve Ekologlar’ın desteklediği Nikolas Papadopulos, Vatandaşlar İttifakı adayı Yorgos Lillikas, ELAM adayı Hristos Hristu, Adalet Partisi adayı Mihalis Minas ve bağımsız adaylar Haris Aristidu, Hristakis Kapiliotis ve Andreas Evstratiu yarışacak.

 Şubat 2013’te yapılan son başkanlık seçimini kazanan Anastasiadis, AKEL adayı Malas ile ikinci turda yarışmış ve yüzde 58 oy almıştı.

Oy verme işlemi saat 07.00’de başlayacak

550 bin 876 seçmenin toplam bin 122 seçim merkezinde oy kullanacağı Güney Kıbrıs’taki başkanlık seçiminde oy verme işlemi saat 07.00’de başlayacak. Oy verme işlemi, 12.00 - 13.00 arasında verilecek bir saatlik aranın ardından saat 18.00’de sona erecek.

 Lefkoşa’da 410, Limasol’da 305, Larnaka’da 181, Baf’ta 134, “Mağusa”da 54 ve yurt dışında 38 seçim merkezinin kurulacağı seçimlerde, Lefkoşa’da 213 bin 33, Limasol’da 152 bin 115, Larnaka’da 92 bin 795, Baf’ta 49 bin 765 ve “Mağusa”da 31 bin 485seçmenin oy kullanması bekleniyor.

 


Yurt dışında 38 seçim merkezi

 11 bin 683 seçmenin bulunduğu yurt dışındaki vatandaşlar için, aralarında Yunanistan, İngiltere, ABD, İsveç, Fransa, Belçika, Katar, Bahreyn ve Suudi Arabistan’ın da bulunduğu ülkelerde 38 seçim merkezi kurulacak.

 Yurtdışındaki seçim merkezlerinde oy kullanacakların yüzde 90’ı Yunanistan ve İngiltere’de bulunuyor. Yunanistan’da 5 bin 930, İngiltere’de ise 4 bin 117 kişinin oy kullanma hakkı var.

 657 Kıbrıslı Türk’ün de oy kullanacağı seçimde KKTC’de yaşayan 283 Kıbrıslı Rum ve Maronit seçmen ise, Lefkoşa’nın Rum kesiminde kurulacak sandıklarda oy verecek.

Anketlerde Anastasiadis birinci sırada. Papadopulos ile Malas başa baş...

 Başkanlık seçimlerine yönelik birçok ankete göre, Nikos Anastasiadis ilk sırada yer alırken, Nikolas Papadopulos ile Stavros Malas, Anastasiadis’in ardından geliyor.

 Güney Kıbrıs’ta yapılacak Başkanlık seçimleri anketlerinin hepsinde Nikos Anastasiadis ilk sıradaki yerini korurken, Stavros Malas’ın son anketlerde, başa baş yarıştığı Nikolas Papadopulos’un önüne geçtiği belirtiliyor.

 Symmetron şirketinin 11-16 Ocak tarihlerinde Alpha televizyon kanalı adına bin kişiyle yaptığı ankette, Malas ile Papadopulos arasında çok küçük bir puan farkı oldu.

 Ankette, ilk turda kime oy verileceği sorgulandığında, seçmenin yüzde 34,2 Anastasiadis’e, yüzde 23,1 Malas’a ve yüzde 22,6 Papadopulos’a oy vereceğini belirtti.

 Şirketin önceki anketinde Anastasiadis’in oy oranı yüzde 33,7, Malas’ın 19,6 ve Papadopulos’un yüzde 22,6 çıkmıştı.

 Seçimlerde dördüncü sırada yüzde 4,3 ile oy oranını artıran ELAM Başkanı Hristos Hristu yer aldı. Hristu’nun önceki anketteki oy oranı yüzde 2,7 idi. Yorgos Lillkas ise 3,1 ile beşinci sırada yer aldı.

İkinci tur senaryolarında olası Anastasiadis-Malas karşılaşmasında, Anastasiadis  yüzde 47, Malas yüzde 31; olası Anastasiadis-Papadopulos karşılaşmasında ise Anastasiadis yüzde 43, Papadopulos ise yüzde 31’lik orana sahip.

 Yunanistan merkezli A-MCI Consulting IKE şirketinin 27 Aralık-10 Ocak tarihlerinde 2 bin 311 kişiyle yaptığı ankette de ikinci turda önceliğin Anastasiadis’ten sonra Malas’ta olduğu sonucu çıkmıştı.

 


Çözüm konusunda Anastasiadis’e güven yüzde 25, Malas’a yüzde 12

 “Cymar Market Research LTD’in RIK adına bin 10 kişiye ulaşarak yaptığı ankete göre, Nikos Anastasiadis’in yurtdışında itibar sahibi olduğunu düşünenler yüzde 55, ülkenin enerji istikrarını sağlayabileceğine inananlar yüzde 35, Kıbrıs sorununa adil ve sürdürülebilir çözüm bulabileceğine inananlar yüzde 25’in altında. Ekonomiyi daha iyi yönetebileceğini düşünenler yüzde 39, gerekli düzenleme ve reformları yapabileceğine inananlar yüzde 31. Kadrosunun daha iyi olduğuna inananlar yüzde 39. Ekonomik çıkarlara bağımlı olduğunu düşünenler ise yüzde 24.

 Nikolas Papadopulos’un: adil ve sürdürülebilir çözüm sağlayabileceğini düşünenler yüzde 12, yurtdışında itibar sahibi olduğuna inananlar yüzde 6 ve ülkenin enerji istikrarını sağlayabileceğini düşünenler yüzde 13. Ekonomiyi daha iyi yönetebileceğini düşünenler yüzde 16, gerekli düzenleme ve reformları yapabileceğine inananlar yüzde 17. Kadrosunun daha iyi olduğuna inananlar yüzde 11 ve ekonomik çıkarlara bağımlı olduğuna inananlar yüzde 13.

 Stavros Malas’ın adil ve sürdürülebilir çözüm sağlayabileceğini düşünenler yüzde 12, itibar sahibi olduğuna inananlar yüzde 5, enerji istikrarını sağlayabileceğine inananlar yüzde 9, ekonomiyi daha iyi yönetebileceğine inananlar yüzde 11, gerekli düzenleme ve reformları yapabileceğine inananlar yüzde 13, kadrosunun daha iyi olduğunu düşünenler yüzde10 ve ekonomik çıkarlara bağımlı olduğuna inananlar yüzde 4.

Adayların Kıbrıs konusuna yaklaşımı

Başkanlık seçimi propaganda döneminde, Kıbrıs sorunu en az konuşulan konulardan oldu.

AKEL’in adayı Stravros Malas, seçilmesi halinde önceliğinin Kıbrıs sorununun çözümü olacağını ve herhangi bir koşul öne sürmeden BM Genel Sekreteri tarafından önerilen sürecin, tarihi bir fırsatın yitirildiği Crans - Montana’da kaldığı yerden devam etmesi için Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile hemen temasa geçeceğini söyledi.

Kıbrıs sorununa, iki bölgeli, iki toplumlu federasyona dayalı kapsamlı çözümden yana olduklarını sürekli vurgulayan Malas, iki toplumu yakınlaştıracak iki toplumlu işbirliklerini teşvik edeceğini kaydetti.

Kıbrıs sorunundaki belirsizliğin tehlikelere gebe olduğu görüşünde olan Malas, Kıbrıs sorununun çözüm sürecinin yeniden başlamasının zorunlu bir gereklilik olduğuna inanıyor.

Merhum Tasos Papadopulos’un oğlu Nikolas Papadopulos ise, Kıbrıs sorununu, toplumlararası bir sorun değil de “işgal” sorunu olarak gördüğünden, müzakerelerde bugüne kadar Rum liderlerin “tavizi” olarak gördüğü uzlaşıları reddedip, Rum tarafının önerilerini geri çekeceğini savunuyor.

Papadopulos, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, olası çözüm sonrası aynen korunması ve anlaşma uygulanmadan adadaki Türk ordusu ile 1974’ten sonra Kıbrıs’a göç eden Türkiyelilerin tamamının adadan ayrılması gerektiği görüşünde.

Nikos Papadopulos, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs’la ilgili yeni bir konferans davetini kabule hazır olduğunu ancak konferans oluşumu Cenevre’deki gibi olacaksa konferansa gitmeyip, bugünkü beşli oluşumu değiştirmeye çalışacağını söyledi.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ise, başarısızlıkla sonuçlanan müzakerelerin tüm sorumluluğunu Türk tarafına yükleyerek, Kıbrıs sorununun çözümünün öncelikli hedefleri arasında olduğunu önceki seçim döneminde olduğu gibi bu propaganda döneminde yineledi. Yeniden birleşmiş ve bağımsız Kıbrıs arzu ettiğini kaydeden Anastasiadis, seçimlerin hemen ardından müzakerelerin başlamasını umut ettiğini ancak uluslararası bir konferans için ön hazırlığı şartı öne sürüyor.

 


Boykotçuların seçime etkisi

Güney Kıbrıs’ta 2013’te yapılan başkanlık seçiminde yüzde 83.14 olan katılım oranının, 2016’daki parlamento seçiminde yüzde 66.74’e düşmesinden dolayı, sandığa gidip gitmeyeceği net olmayan seçmenin seçim sonucunda belirleyici olması bekleniyor.

“Noverna Analytics and Research” isimli şirket, geçersiz oy kullanacağını veya ne yapacağına halen karar vermediğini söyleyen seçmenin sergileyeceği davranışın anahtar olacağı varsayımından hareketle, 2-11 Şubat tarihleri arasında 18 yaş ve üzeri 835 kişi arasında yaptırdığı kamuoyu araştırmasında boş oy vereceğini veya kararsız olduğunu söyleyen Rum seçmen profilini belirledi.

 Araştırmaya göre, bu seçimde geçersiz oy kullanacağını veya kararsız olduğunu söyleyenlerin yüzde 45’i önceki seçimlerde sandığa gitmedi. Bu kişilerin yüzde 20’si hangi partiden olduğunu açıklamazken; yüzde 16’sı DİSİ’li, yüzde 5’i AKEL’li, yüzde 4’ü DİKO’lu, yüzde 3’ü EDEK’li, yüzde 2’si Dayanışma Hareketi, yüzde 1’i Vatandaşlar İttifakı, yüzde 7’si de diğer partiden olduğunu belirtti.

 “Önümüzdeki bir yıl içerisinde kişisel ekonomik durumunun nasıl olacağı” sorusuna karşılık, yüzde 25 “daha iyi”, yüzde 55 “aynı”, yüzde 9 “daha kötü” yanıtını verirken, yüzde 11 ise cevap vermek istemedi.

 

 

 

Bu haber toplam 2718 defa okunmuştur
Etiketler :