Recep DAL

Kıbrıs Türk Telekomünikasyon Dairesi Çalışanları Sendikası (Tel-Sen) Başkanı Hakan Üredi, Kıbrıs’ın kuzeyi ile Türkiye arasında imzalanan Fiber Dönüşüm Protokolü’nün şeffaf yürütülmediğini belirterek, memleketin fiber optik altyapısının Türk Telekom’a devredilmesi sürecinde “ortada bir tiyatro oynandığını” vurguladı.

Öte yandan Tel-Sen yetkilileri, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nda bugün bir görüşme daha gerçekleştirecek. Görüşmenin ardından talep edilen protokol detaylarının açıklanıp açıklanmayacağı ise merak konusu oldu.

YENİDÜZEN’e konuşan Tel-Sen Başkanı Üredi, Türk Telekom’un bir yıl içinde 150 bin haneye fiber ulaştırma vaadinde bulunduğunu anımsatarak, bunun teknik olarak mümkün olmadığını dikkat çekti, “İnsanlarımıza hayal satıyorlar.” dedi.

Fiber altyapısının ücretsiz yapılacağı iddiasına da değinen Üredi, protokolün 25 yıllık bir süreyi kapsamasının ciddi bir sorun olduğunu kaydetti. Üredi, “Bu kadar uzun bir sürede fiberin teknolojik gelişmeler karşısında gelecekteki kullanılabilirliği tartışmalı hale gelebilir.” ifadelerini kullandı.

Üredi, imzalanan protokolün kamuoyuna açıklanmadığını ve sendikaya dahi gösterilmediğini aktararak, “Bu fiber döşeme süreci hangi şartlara tabi olacak, stratejik ortaklık mı kurulacak yoksa Telekomünikasyon Dairesi’nin idaresi mi devredilecek, hiçbir açıklama yapılmıyor.” dedi. Üredi, protokolün arkasında “kirli işler” olabileceği şüphesini de vurgu yaptı.

Telekomünikasyon Dairesi’nin sürecin dışında bırakılmasını kabul etmeyeceklerini belirten Üredi, geçmişte Ercan Havalimanı’nın işletmesinin, enerji alanındaki önemli bir kısmın ve Ada 74 gemisinin halka zarar verecek şekilde devredildiğini hatırlattı; “Geçmişteki peşkeşler fiber altyapısında da yaşanabilir.” diye konuştu.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı ile yaptıkları görüşmeye değinen Üredi, bakanın kendilerine personele ve daireye zarar gelmeyeceği yönünde garanti verdiğini ifade etti. Ancak protokolü görmeden buna inanamayacaklarını söylediklerini belirten Üredi, Arıklı ile bugün yeniden görüşeceklerini, protokolün detaylarının açıklanması için son bir süre verdiklerini kaydetti.

“Telekomünikasyon Dairesi’ni bunlara emanet etmemizi beklemesinler.” diyen Üredi, sendika olarak her türlü hazırlığı yaptıklarını dile getirdi. Olası bir yanlışa karşı “silahlarının dolu beklediklerine” dikkat çeken Üredi, süreci yakından takip ettiklerini ifade etti.

Türk Telekom’un ülkede toptancılık alanında Telekomünikasyon Dairesi’nin yerine geçmeyi ve yerli işletmeleri devre dışı bırakmayı amaçladığına da vurgu yapan Üredi, “Biz kendi memleketimizde kiracı değiliz.” diyerek, büyük işletmelere imtiyaz sağlanması yerine yerli gençlerin önünün açılması gerektiğini belirtti.

Kıbrıs’ın kuzeyi ile Türkiye arasında Temmuz ayında imzalanan ve memleketin fiber optik altyapısının Türk Telekom tarafından kurulmasını öngören Fiber Dönüşüm Protokolü’nün detayları hâlâ açıklanmadı.

“Ortada oynanan bir tiyatro var”

Kıbrıs Türk Telekomünikasyon Dairesi Çalışanları Sendikası (Tel-Sen) Başkanı Hakan Üredi, YENİDÜZEN’e yaptığı özel açıklamalarda, protokolün şeffaf yürütülmediğini belirterek, “Ortada oynanan bir tiyatro var.” ifadesini kullandı.

“2015’te fiberle ilgili kapsamlı bir ön rapor sunduk”

Üredi, Telekomünikasyon Dairesi’nin fiber optik altyapısı konusundaki hazırlıklarının çok daha önce başladığını söyledi. 2015 yılında kapsamlı bir ön rapor sunduklarını hatırlatan Üredi, bakır kabloların maliyetinden kurtulmak ve geri dönüşümünden gelir sağlamak amacıyla fibere geçilmesini önerdiklerini aktardı.

Bu doğrultuda KKTC Turkcell, Vodafone ve Net Online ortaklığında Ortak Anonim Şirketi’nin (OAŞ) kurulduğunu belirten Üredi, OAŞ’ın Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Kurumu (BTHK) çatısı altında konuyla ilgili düzenli toplantılar yaptığını ifade etti.

“Bir anda Türk Telekom’u sahneye çıkardılar”

Üredi, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın bugün gelinen noktada OAŞ’ı devre dışı bıraktığını ve süreci Türk Telekom’a yönlendirdiğine dikkat çekti. Türk Telekom’un bir yıl içinde 150 bin haneye fiber ulaştırma vaadinde bulunduğunu anımsatan Üredi, “Bu mümkün değil. İnsanlarımıza hayal satıyorlar.” dedi.

Pandemi döneminde Telekomünikasyon Dairesi’nin fiberle ilgili oluşturduğu ana omurganın kendini kanıtladığını belirten Üredi, mevcut yapının “baltalanmaya çalışıldığına” vurgu yaptı.

“25 yıl çok uzun bir süre”

OAŞ yerine Türk Telekom’un tercih edilmesinin nedeninin kamuoyuna açıklanmadığını kaydeden Üredi, ücretsiz yapılacağı öne sürülen fiber altyapısının 25 yıllık süreyi kapsayacak olmasına da değindi. Üredi, “25 yıl çok uzun bir süre. Bu süre zarfından küresel teknolojik gelişmeler nedeniyle fiberin gelecekteki kullanılabilirliği dahi tartışmalı hale gelebilir.” ifadelerini kullandı.

“Protokolün arkasında ‘kirli işler’ olabileceğinden şüpheleniyoruz”

“Bu fiber döşeme süreci hangi şartlara tabi tutulacak? Stratejik ortak mı olacaklar, yoksa Telekomünikasyon Dairesi’nin idaresini mi alacaklar?” sorularını yönelten Üredi, UBP-DP-YDP Hükümeti’nin hiçbir açıklama yapmadığını ve imzalanan protokolün kendilerine dahi gösterilmediğini söyledi. Üredi, “Protokolün arkasında ‘kirli işler’ olabileceğinden şüpheleniyoruz.” diye konuştu.

“Geçmişteki peşkeşler fiberde de yaşanabilir”

Üredi, Telekomünikasyon Dairesi’nin fiber sürecinde figüran konumuna itilmesini asla kabul etmeyeceklerini belirtti. Daha önce Ercan Havalimanı’nın işletmesinin, enerji alanında önemli bir kısmın ve Ada 74 gemisinin halka zarar veren şekilde devredildiğini hatırlatarak, “Geçmişteki peşkeşler fiber altyapısında da yaşanabilir.” açıklamasında bulundu.

“Yapbozun eksik parçaları var”

Yatırım karşısında olmadıklarını, samimi ve şeffaf bir süreçte her zaman öncü olacaklarını dile getiren Üredi, ancak fiber projesinde ‘yapbozun eksik parçaları’ olduğunu ve bu parçaların mutlaka tamamlanması gerektiğini vurguladı.

“Arıklı’nın yaptığımız görüşmede çaresiz kaldığını gözlemledik”

Üredi, 30 Eylül’de Telekomünikasyon Dairesi’nde grev ve aynı gün Bakanlık önünde eylem yaptıklarını hatırlattı. Eylem sırasında Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı ile de bir görüşme gerçekleştirdiklerini belirten Üredi, görüşmede bakanın çaresiz kaldığını gözlemlediklerini ifade etti.

“Protokolün detaylarının açıklanması için son bir süre verdik”

Arıklı’nın protokolün henüz son imzalarının atılmadığını ve Başbakanlık’ta görüşüldüğünü söylediğini aktaran Üredi, personele ve daireye zarar gelmeyeceği konusunda garanti verildiğini belirtti. Üredi, “Biz de buna inanabilmemiz için protokolü görmemiz gerektiğini söyledik.” dedi. Bakanın kendilerinden 3-4 gün süre istediğini ve bugün yeniden görüşeceklerini belirten Üredi, bu tarihin son süre olduğunu söyledi.

“Silahımız dolu bekliyoruz”

Üredi, “Telekomünikasyon Dairesi’ni bunlara emanet etmemizi beklemesinler. Biz sendika olarak hazırız. Olası bir yanlışa karşı deyim yerindeyse silahımız dolu bekliyoruz. Sürecin yakın takipçisiyiz” ifadelerini kullandı.

“Sermaye güvence almadan yatırım yapmaz”

Üredi, Türk Telekom’un ülkede toptan ve perakende için iki ayrı şirket kurduğunu da öğrendiklerini belirtti. Bu girişimin Fiber Dönüşüm Protokolü ile bağlantılı olabileceğine vurgu yapan Üredi, “Sermaye güvence almadan yatırım yapmaz.” diye konuştu.

“Biz kendi memleketimizde kiracı mıyız?”

Türk Telekom’un toptancılık alanında Telekomünikasyon Dairesi’nin yerine geçmek istediğini ve yerli işletmeleri devre dışı bırakmayı amaçladığını belirten Üredi, “Biz kendi memleketimizde kiracı mıyız? Türkiye’den büyük işletmelere imtiyaz sağlamak yerine kendi gençlerimizin önünü açın.” çağrısında bulundu.

Üredi, gizli saklı yürütülen her işin halka zarar verdiğini yineleyerek, protokole dair kaygılarını dile getirdi.