1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. “Tam gün sağlık” talebi
“Tam gün sağlık” talebi

“Tam gün sağlık” talebi

Evrensel Hasta Hakları Derneği, kamu hastanelerinde kalite standartlarının yükselmesi için “tam gün” ve “randevu sistemi” uygulamalarının başlamasını istedi

A+A-

 

Evrensel Hasta Hakları Derneği, kamu hastanelerinde kalite standartlarının yükselmesi için “tam gün” ve “randevu sistemi” uygulamalarının başlamasını istedi ve Genel Sağlık Sigortası uygulamasının acil bir ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Dernek, Avrupa Hasta Hakları arasında yer alan şikayet ve tazminat hakkı için kamu ve özel sağlık kurumlarında şikayet mekanizmaları oluşturulmasını da talep etti.

18 Nisan Avrupa Hasta Hakları Günü nedeniyle Hasta Hakları Derneği’nden “Hasta Hakları konusunda sınıfta mı kaldık?” başlığıyla yapılan yazılı açıklamada, ülkedeki sağlık sistemi değerlendirildi ve talepler ifade edildi.

14 TEMEL HASTA HAKKI

7. Avrupa Hasta Hakları Günü’nün, sivil toplumun aktif yurttaşlık girişimi ve Avrupa Komisyonu’nun desteğiyle, hastayı sağlık politikalarının merkezine koyan ve yurttaşların sağlık politikalarına katılımını teşvik eden bir anlayışla gerçekleştirildiği anlatılan açıklamada, şu bilgiler verildi:

“Avrupa Birliği’nde 2002 yılında oluşturulan Avrupa Hasta Hakları, 14 temel hakkı içermektedir. 1. Koruyucu tedbirlerin alınması hakkı, 2. Sağlık hizmetlerine ulaşım hakkı, 3. Bilgilenme hakkı, 4. Onay hakkı, 5. Hekimini ve sağlık kuruluşunu seçme hakkı, 6. Mahremiyet hakkı, 7. Hastaların vaktine saygı hakkı, 8. Kalite standartları hakkı, 9. Güvenlik hakkı, 10. Yenilik hakkı, 11. Gereksiz ağrı/acı ve sıkıntıdan sakınma hakkı, 12. Kişisel tedavi hakkı, 13. Şikayet hakkı ve 14.Tazminat hakkı.

Bu haklar, gücünü evrensel değerlerden ve anayasal hak olan yaşam ve sağlık hakkından almaktadır. Ülkemizin uluslararası hukukun dışında kalan yapısı, neoliberal politikaların sağlık politikalarına etkisi, giderek derinleşen siyasal ve ekonomik kriz, kamudaki verimsizlik, öngörü yapılamaz bir nüfus yapısı, sağlık hizmetlerinin sunulmasında yaşanan aksaklıklar ve sağlık sistemine duyulan güvensizlik, en temel insan hakkı olan sağlık hakkını ısrarla talep etmeyi giderek daha önemli kılmaktadır.”

“KAMU KAOTİK”

Hasta Hakları Derneği açıklamasında, kamu sektöründeki sağlık kurumlarında hem fiziki ortam, hem de hizmetlerin organizasyonunun kaotik olduğu görüşü belirtilerek, hastalar mağdur olurken, sağlık çalışanlarının stresli ortamlarda şiddete maruz kaldığı kaydedildi.

Kamu hastanelerinde kalite standartlarının yükselmesi için tam gün ve randevu sistemi uygulamalarının başlaması istenilen açıklamada, “Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’nde otomasyon çalışmalarına geçilecekken, önce hasta kayıt sisteminin çökmesi, ardından 11 yıllık verilerin kaybolması hastaların mahremiyet hakkının ihlal edilmiş olabileceğini, bilgi güvenliğinin sağlanamadığını göstermektedir” denildi.

Hasta Hakları Derneği açıklamasında, sağlık çalışanlarına ve sağlık hizmetlerine güvenin giderek azaldığı öne sürülerek, özel sağlık kuruluşlarından hizmet alındığı; kimi hastaların da Güney Kıbrıs’a gittiği ancak Kıbrıslı Türklere ücretsiz sağlık hizmetinin kalkması kararının özellikle kanser tedavisi gören hastaları endişelendirdiği belirtildi.

“SAĞLIK POLİTİKALARI KORUYUCU DA OLMALI”... SİGARA VE OBEZİTE...

Sağlık politikalarının sadece tedavi edici değil, hastalıklardan koruyucu da olması gerektiği vurgulanan açıklamada, kapalı mekanlarda tütün ve tütün ürünlerinin kullanımının yasaya rağmen engellenemediği; çocukluk obezitesinin arttığı, şişmanlayan genç nesillerin diyabet, kalp ve kanser hastalıklarına yakalanma riskinin yükseldiği anlatılarak, farkındalık çabalarının yetersiz kaldığı ifade edildi.

Hasta Hakları Derneği açıklamasında, işsizliğin arttığı ve bazı işverenlerin sosyal güvence yatırımlarını yapmadığı kaydedilerek, devletin işyeri denetim görevini yerine getirmesi talebi vurgulanarak “Genel Sağlık Sigortası uygulamasının acil bir ihtiyaç olduğunu belirtiriz” denildi.

Açıklamada, Avrupa Hasta Haklarından olan şikayet ve tazminat hakkı için de hem kamuda, hem de özeldeki sağlık kurumlarında şikayet mekanizmalarının oluşturulması; AB mevzuatı uyumlu yasal mevzuat çalışması başlatılması istenerek, şunlar kaydedildi:

“Hasta haklarının korunamadığı ve sağlık hakkının daha çok ihtiyaç olduğu bu sağlıksız ortamda, yetkililerden sağlık sektörünün reorganizasyonu için ihtiyaç duyulan yasal ve idari düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesini talep ederken, sağlık alanında faaliyet gösteren sendika, meslek örgütü ve gönüllü derneklerini bu çalışmaların başlaması, geliştirilmesi ve uygulamasında katılımcı bir anlayışla katkı koymaya davet ederiz.”

(tak)

Bu haber toplam 1388 defa okunmuştur