1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Lurucina: Altmış yıllık “yalnızlık”
Lurucina: Altmış yıllık “yalnızlık”

Lurucina: Altmış yıllık “yalnızlık”

1974'ten 2017'ye kadar askeri kamplarla çevrili köy, çok daha boğucuydu, çünkü, köye giriş için askeri kontrolden geçmek şarttı ve barikatlar gece yarısı kapanıyordu.

A+A-

Haravgi - Yenidüzen işbirliği
Kostis Pitsilloudis / Maria Mesariti

Lurucina (Akıncılar) köyü 60 yıldır tam bir yalnız yaşıyor ve yeni bir geçiş noktasının açılmasını umut ediyor.
1974'ten 2017'ye kadar askeri kamplarla çevrili köy, çok daha boğucuydu, çünkü, köye giriş için askeri kontrolden geçmek şarttı ve barikatlar gece yarısı kapanıyordu.

Lurucina’ya girişler son 4 yılda kontrolsüz sağlansa da köy sakinleri yeni bir geçiş noktasının açılmasını istiyor. “Yeni bir geçiş coğrafi ablukayı kıracak ve Kıbrıs sorununun çözümüne de katkı sunacak” diyorlar.

Lurucina'nın yaklaşık 500 nüfusu var. Savaştan önce 4000'den fazla nüfusu vardı. Ancak nüfusun azalması, Kıbrıslıların karakterini değiştirmedi. En küçükler bile misafirperver ve nazik ruhlarını kusursuz bir Kıbrıs diliyle ifade ediyor.

l1-070.jpg

“Kapı hemen şimdi.”

AKEL Yeniden Yakınlaşma Bürosu Koordinatörü Elias Demetriou ile birlikte köye girerken, önce bir kahvehanede duruyoruz. Kahvehane girişinde “Üniformalılar Kabul Edilmez” yazısı ve asılı Omonoia bayrağı dikkat çekiyor.

Ayrıca, neredeyse tüm köy sakinlerin talebini Yunanca, Türkçe ve İngilizce olarak yazan bir pankart:
“KAPI HEMEN ŞİMDİ".

Kusursuz bir Kıbrıs diliyle konuşan kahvehanenin sahibi Süleyman, Lurucina'nın hikayesini anlattı. Altı yaşına kadar sadece Yunanca bildiğini söyledi. Evlerinde konuşmadıkları Türkçeyi ilkokulda öğrendi. Lurucina sakinlerinin 1964'ten beri büyük bir yalnızlık yaşadığını anlattı. Kıbrıs’ın geri kalanı ile bağları kopmuştu.

“Savaştan hemen sonra Denktaş, Akdoğan’a (Lysis) yerleşmemizi önerdi” diyen Süleyman, böylece nüfuslarının çok azaldığını belirtti. Gidenleri suçlamadı ancak kendilerinin kalmayı seçtiğini anlattı.

Askeri kontrolün kalktığı 2017'den sonra bile durum boğucu olmaya devam ediyor, çünkü yakınlarda eczane, hastane gibi hizmetler yok, aynı zamanda iş de yok. O nedenle gençleri köyden gidiyorlar.

Akıncılar sakinleri bölgeye yaşam vermesi için liderleri yeni bir geçiş noktası açılması için göreve çağırıyor.

“Lurucina Kıbrıs’tır” diyorlar çünkü orada Kıbrıs’ın ana dilleri konuşuluyor.

“Adamız, Kıbrıslı Rumlar, Kıbrıslı Türkler, Ermeniler, Maronitler ve Latinleri içeren bir gökkuşağı gibidir ve bunların bir rengi eksikse Kıbrıs yoktur” yorumu öne çıkıyor.

Süleyman bey, bir yıl önce Tatar'ın bir geçiş noktası açma sözü verdiğini vurguladı.

“Bölgemiz canlanmalıdır”

l2-058.jpg

Köyün merkezine giderken belediye başkanı Hasan Barbaros ile karşılaştık, o da bizi belediye binasına çağırdı, toplumu rahatsız eden sorunların için konuştuk.

Bölgenin ölü olduğunu, iş olmadığını, Mağusa ve Lefkoşa'nın oldukça uzakta olduğunu vurguladı. 2017 yılına kadar köyüne girmek için "kimlik kartı" göstermek zorunda kaldıklarını da sözlerine ekledi.

“Lympia'dan bir geçiş noktasının hem bizim için hem de bölgedeki Dali, Athienou, Psevdas gibi diğer köyler için bölgeye yeni bir hayat vereceğine inanıyorum" dedi.

Barbaros, "Lurucina Barikat Girişimi"nin, Kıbrıs Cumhuriyeti'ni çevreleyen bölgelerin belediye başkanlarıyla temasa geçen otuz üyeli bir komite kurulduğunu söyledi. Nihai kararın iki lider tarafından verileceğini biliyorlar.

1974 yılına kadar bölgedeki Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında hem sosyal hem de ekonomik olarak, özellikle hayvancılık, meyvelerin satışı ve aynı zamanda tarlaların ekimi yoluyla iyi bir ilişki olduğunu anlatıyorlar.

Lurucina'nın eski belediye başkanı Sultan Barbaros ile de tanıştık. Eylemleriyle iki toplumu yakınlaştırmaya çalışan, aynı zamanda çeşitli etkinliklerle topluma hayat vermeye çalışan dinamik bir kadın.

Lurucina'nın bir dönem ilgi odağı olduğunu anımsattı. 50'lerde 10 kafe, kulüp ve bir sinema salonu vardı. Bir kadın kulübü vardı, o dönem için öncü bir girişimdi. 1958'den önce, tüm komşu köylerden sakinlerin katılımıyla iki toplumlu bir festival yapılıyordu. Görev süresi boyunca ara bölgede iki toplumlu bir barış pikniği düzenlediklerini de anlattı. Son olarak, gençlerin bölgeleri tanımaları ve Kıbrıslı Rumlarla temasa geçmeleri için çeşitli geziler düzenlediğini söyledi.

Gençler köyden uzaklaşıyor

l3-033.jpg

Köydeki gençlik buluşmasına da katıldık. Lurucina'nın genç Muhtarı Mustafa Eğmez, diğer köylerin en az bir girişi ve bir çıkışı olduğunu söyledi. Lurucina bir çıkmazı hatırlatıyor. Gençler köylerinden uzaklaşıyorlar, çünkü hayvancılık ve tarımdan başka iş yoktur. Köyün gençleri, özellikle üniversite mezunu olanlar, mesafe uzun olduğu için Lefkoşa'ya yerleşmeyi tercih ediyor.

Durumun nasıl iyileştirilebileceği sorulduğunda Eğmez, yeni bir geçiş noktasının köye hayat vereceğini söyledi. “Bir geçiş noktası açılırsa komşu köylerdeki Kıbrıslı Rum arkadaşlarımızla 5-10 dakika içinde görüşebiliriz, yeni iş imkanlarına kavuşuruz” sözleri aklımızda kaldı.
 

 

yd-destek-gorseli-2-207.jpg

 

Bu haber toplam 2110 defa okunmuştur