1. HABERLER

  2. ARŞİV

  3. Garson ehliyet soramaz mı?
Garson ehliyet soramaz mı?

Garson ehliyet soramaz mı?

Toplumsal travmalarımızın başında trafil belası geliyor. Kıbrıslı Türkler trafiğe o kadar kurban verdi ki, savaşlarda yitirilenler solda sıfır kaldı!.. Bu yüzden ‘savaş kayıpları’ ile kıyaslanır her zaman ‘trafik kayıpları’... Ceza

A+A-


 

Toplumsal travmalarımızın başında trafil belası geliyor.
Kıbrıslı Türkler trafiğe o kadar kurban verdi ki, savaşlarda yitirilenler solda sıfır kaldı!..
Bu yüzden ‘savaş kayıpları’ ile kıyaslanır her zaman ‘trafik kayıpları’...
Cezalar, tedbirler, uyarılar işe yaramıyor.
Demek ki bir yerde yanlış yapılıyor!..
İnsanlarımızı yollarda kaybetmeye devam ediyoruz.
Acaba neden?
Ve bu ‘neden’leri ortadan kaldırmak için neler yapmak gerekiyor?
Biraz bunlara kafa yoralım...
**
Kuzey Kıbrıs’ta toplu ulaşım sıfır denecek kadar az... Özellikle aklam saatlerinde bir yerden bir yere ulaşmak çok zor. Trafik kazalarında önemli yer tutan alkollü araç kullanmanın önüne geçmek için ‘toplu ulaşım’a önem vermekte fayda var.
Bu amaçla çeşitli yollar bulunabilir.
ŞOFÖRE İÇKİ YOK- Mesela içkili mekanlarda ‘araç şoförü’ne içki vermek yasaklanabilir. Aynı masada ehliyetli olanlardan en az birine ‘içki yasağı’ konulabilir. Bu konuda sorumluluk işyeri sahibinin boynuna asılabilir. Garson ‘içecek’leri sorarken “arabayı kim kullanacak?” diye sorma hakkına sahip olabilir.
Bunun için aslında ‘yasa’ya bile gerek yok!..
Hatta mekan sahipleri ve işletmecileri “sürücüye içki yok” diye bir güvence verse, birçok aile sırf bu yüzden çocuklarının oraları tercih etmesini isteyebilir.
Yani ‘zorla’ değil, ‘tatlılık ve işbirliği’ halinde bir kültür yaratmak mümkün bu konuda...
İÇENE MECBURİ TAKSİ- Diyelim ki ilk adımda içkili mekan başarılı olamadı. Yani şoförün içmesini engelleyemedi.
O şekilde direksiyon sallaması önlenebilir yine de... Hesap ödendikten sonra garson size park yerine kadar eşlik eder. Arabada sürücü koltuğuna oturana ‘alkol testi’ yapar.
Eğer sınırların üstündeyse, anahtarları alır ve içeriye gider.
Az sonra gelen taksi ile müşteriler evlerine gönderilir.
Anahtar tesliminde de taksi ücreti restorana ödenir.
Böylece eğlence biraz ‘pahalıya’ patlar, ama o gece kazasız-belasız atlatılmış olur.
**
ABD’nin bazı eyaletlerinde suç işeyenlere farklı cezalar uygulanır.
Trafik suçunuz mu var?
New York Belediyesi’nde bir hafta ‘çöpçülük’ yaparsınız.
Sosyal sorumsuzluğun bedelini, toplum yararına bir ‘iş’ yaparak ödettirmektir amaç...
Bu tür yöntemler, klasik para ve puan cezalarına göre daha faydalı olabilir.
Fayda sağlamama olanağı da var tabii...
Ama sorun şu ki, bizdeki ceza modeli İŞE YARAMIYOR!!!
Bu yüzden gencecik insanlar ölüyor.
Hiç suçu olmayan kişiler trafik cinayetlerine kurban gidiyor.
Demek ki yeni yöntemler denemek gerekiyor.
Daha kaç ailenin ocağına ateş düşmesini bekliyoruz ki?
Yetmedi mi!!!


 

Kimliksizlik


Hristofyas müzakere masasında Eroğlu’na sorar:
- Giriye Derviş. Sizin nüfus ne kadardır ama?
Eroğlu’nun yüzü kızarır.
- E da ben bilirim be Dimitri? Galabalıktır der bizim İrsen.
- Uh!.. Galabalık ne demek? Ne gadar galabalık?
- Epey...
- Bu beyaz kimlikten kaç kişiye vereceksiniz peki?
- Nazım Çavuşoğlu kızar rakam sorulmasına!.. Sen da sorma.
- Aileleri da gelecekmiş. Hem iş da kuracaklarmış legal olarak...
- Uuu! Kim dedi?
- Sizin basından öğrendim. Bir da yeşil kart verecekmişsiniz. O nedir?
- Yeşil? Sizin kimliğin rengi değil mi yeşil?
- Haa... Hahha... Bizimki da yeşildir, haklısın. Ama onu demem. Siz yabancılara verecekmişsiniz.
- İlkay olsa yapmazdı böyle tuhaf işler. Bu Nazım İçişleri Bakanı oldu, durur durur duz gavırır!..
- Yahu kaç çeşit kimlik var sizde ama? KKTC var. TC var. KC var. Beyaz var. Yeşil var. British var...
- Kıskandın mı Giriye Dimitri? Maraz etme, senin de olur. İsretsan söyleyeyim Nazım’a, bu Çarşamba sana da versinler vatandaşlık. Yes?
- Çok mersi Derviş. Sen bana nüfus ve kimlik kartı çeşitlerinin sayısını söyle, başka bişey istemem.

 

 

 

 

 

 

Bu haber toplam 1406 defa okunmuştur