Parti içi demokrasiler, ülke genelindeki demokrasinin de aynasıdır. Tabandan tavana yayılan bir siyaset kültürü içerisinde, her kitle, sesini önce kendi siyasi hareketi içerisinde duyurma fırsatı bulur, böylece yaşamına yön verir. Bu nedenle, siyasi partilerin merkezilerinden çok daha önemlisi belki de ilçe, köy, bucak örgütleridir … YENİDÜZEN, bu anlayış içerisinde ve eşitlikçi bir tavırla, Cumhuriyetçi Türk Partisi – Birleşik Güçler’in ilçe kurultaylarındaki adaylarla görüşüyor, onların düşüncelerini sizlere aktarıyor…
15 Mayıs’ta yer alacak CTP Lefkoşa İlçe Kongresi’nde, başkanlık için aday olan üç isimden biri Ahmet Ertaç ülke siyaseti, Lefkoşa ilçesi, Cumhuriyetçi Türk Partisi ve hükümete dair sorularımızı yanıtladı

CTP Lefkoşa İlçesi Başkan Adayı Ahmet Ertaç:

“Toplum kandırılmış olmanın hesabını Eroğlu ve UBP’ye sormalı”

---------------

Didem MENTEŞ

• YENiDÜZEN: Ülkedeki siyaset iklimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
• ERTAÇ: Siyaset iklimi hoş bir noktada değildir. Ülkede siyaset dibe vurdu. Bir şeyler yapıp bu dibe vurmuşluğu bir kenara atarak, partileri olması gerektikleri noktaya taşımak için biz bugün siyasete soyunduk.

• YENiDÜZEN: Toplum genelinde, partizanlığın değil adaletin, eşitliğin ve daha ileri bir demokrasinin hakim olması için bir baskı var mı? İnsanlar siyasilerden “menfaat” mı bekliyor gerçekte yoksa “adalet” mi?
• ERTAÇ: Maalesef geline noktada insanlarımız siyasetten de siyasetçiden de menfaat beklemektedir. Bu da yanlıştır… Eğer birebir insanlar siyaset ve siyasetçiden bir şeyler elde etmek için siyasete katkı koyuyorsa bu ülkeye hiçbir şey getirmez. Ülkenin geleceğini şekillendirmez, sadece kişilerin günlük hesaplarını balans yapar ama ülkeye çok büyük bir zarar verir. Bireysel menfaatler için parti politikalarını veya varlık nedenlerini reddetmeyi asla düşünmem ve bu şekilde davrananlara da şiddetle karşıyım.    

• YENiDÜZEN: Erken ya da normal bir seçimde, bir değişim ön görüyor musunuz? Hem iktidar, hem de anlayış değişimi anlamında?
• ERTAÇ: Muhakkak… Erken veya genel seçimde değişim söz konusudur. Neden diye sorarsanız UBP iktidara gelirken neler vaat etti. Eroğlu bugün Cumhurbaşkanlığı’na oturmuştur ama film şeridini geriye çevirdiğimizde göreceğiz ki Eroğlu iktidara partinin gücüyle veya yapmış olduğu bir muhalefet, politikayla gelmemiştir. Eroğlu yapamayacağı şeyleri topluma vaat ederek gelmiştir. Bugün sorgulanması gereken ve toplumun geldiği siyasi dibe vurma noktasına gelme sebebinin başı Eroğlu’dur. Eroğlu’nu da siyasetini de sorgulamak lazımdır; C gerekir. Toplum bunu ilk seçimlerde erken veya genel seçimlerde muhakkak süretle şiddeti bir tokadı UBP’ye indirerek bu hesabı soracaktır. UBP bu ülkede yalanla dolanla siyaset yapılmadığını öğrenecek ve bu bedeli muhakkak ödeyecektir.

• YENiDÜZEN: Kıbrıs sorunu çözümlenmeden ve talepler, beklentiler, bütçe gerçeğimiz içerisinde “kendi kendimizi yönetme irademizi” ele almak mümkün mü?
• ERTAÇ: Bir kere toplum iradesini siyasal partilerine vermiştir. Ancak siyasal partiler bu iradeyi kullanamamıştır. Çünkü bu iradeyi aldılar ama herhangi bir program ve paketleri yoktu, hazırlamadılar. Hazırlanmış bir paket de olmadığı için Ankara’nın karşısına geçip ‘bizim de paketimiz budur, bunu uygulayacağız. Toplumun kendi değerlerine, gelenek ve göreneklerine kendi ekonomik ve sosyal yapımıza uygun reçete budur” deyip iradesini ortaya koyamamıştır. Toplumdan irade alındı ama Ankara’ya karşı siyasetçilerimiz irade koyamamıştır. Dolayısıyla bugün yaşadığımız en büyük sıkıntılardan biri kendi kendimizi yönetecek paketleri, programları hazırlamamış olmamasından kaynaklanmaktadır. Tabanın tavana yönelik olarak bu iradeyi biran evvel yapması için sorgulaması gerekmektedir. Bunun için alt örgütlerin nitel ve nicel olgunlaşarak üst organları sorgulayıcı pozisyona gelmeleri kaçınılmazdır. Eğer alt örgütler sorgulayıcı pozisyona gelmezse, yukarıları bu iradeyi hiçbir zaman ellerine alma uğraşı içerisine giremeyecek ve girmeyeceklerdir. Bunu değiştirmek için adayım ve bunu değiştirmek için tüm tabanıma da söz veririm.

“İstihdam büyük dert”

• YENiDÜZEN: İLÇENİZDEKİ tabloyu nasıl görüyorsunuz, insanlarla bire bir temaslarınızda en önemli şikayetleri ve beklentileri nelerdir?
• ERTAÇ: Bir kere insanların en büyük şikayetleri istihdamdır. Çünkü insanlar çalışacak yer olarak hep devleti görmüştür. Bu toplumu kemiren bir kurt gibi bütün benliğini sarmıştır. Ben özel sektörden gelen bir insan olduğum için bunu iyi şekilde görebiliyorum. Dolayısıyla özel sektörü cezp ettirecek bir takım krediler, eğitimler hükümetler tarafından ele alınmalıdır. Bunlar bir program ve politika meselesidir.  Siyasetin dıştan bağımlığını koparmak için kendi üretimimize dört elle sarılmamız, kendi ürettiğimizi pazarlamamız siyasetin kendisinden geçer. Başka türlü olması tabiatın kuralına aykırıdır.

• YENiDÜZEN: İlçe başkanlığına aday oldunuz, nedir ön gördüğünüz, bu kararı neden verdiniz ve neler yapmak istiyorsunuz?
• ERTAÇ: Bir kere öyle büyük dağları yarattım hikayeleriyle ortaya çıkmayalım. Öyle çok söyleyecek de bir şey yoktur. Aday olurken partimin önünde duran üç önemli seçim vardır. Bu üç önemli seçim partimizin geleceğiyle ilgili çok ilintilidir. Genel, yerel ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri konjektürün CTP’ye ihtiyacı olduğunu göstermektedir. CTP bu nicel ve nitel ihtiyaçlara cevap verebilecek kadrolara sahiptir ancak bu kadrolar dağınıktır. Bu nedenle örgütlerin bu üç seçimi kucaklayacak güçlendirmelere ihtiyacı vardır. Bu yapıyla asla götürülemez.  Örgütlerdeki dağınıklığı toparlayacağıma ve en üst düzeyde bir bütünlük sağlayacağıma inanıyorum, bu nedenle aday oldum.
Dolayısıyla kendimizi kongre seçiminin hemen arkasından önümüzdeki seçimlere endekslemek zorundayız.  Acil olarak kongrelerin ardından komitelerimizi oluşturmalı, seçim bürolarıyla hatta fikir ve politika üretebilen değerli arkadaşlarımızdan oluşan danışma konseyleri ile ileriye bakmalıyız.

• YENiDÜZEN: Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin şu anda ANA MUHALEFET pozisyonunda ve ülkeyi yönetmeye aday bir siyasi parti olarak KURULTAY sürecini nasıl geçirmeli, KURULTAY’ın ardından mutlaka atması gereken adımlar nelerdir?
• ERTAÇ: Kurultay sürecinin çok hareketli geçeceğine inanıyorum. Partimizin kurultaydan çok güçlü çıkacağını düşünüyorum. Ancak partimiz kurultaya da kongrelere de giderken kesinlikle duygularınızın esiri olmamalıyız, mantığımızı ve partinin önündeki hedefleri çok iyi analiz edebilmemiz gerekiyor. Bu süreç kolay bir süreç olmayacaktır.  Kurultaydan da kongrelerden de tek yumruk çıkmalıyız, başka hiçbir lüksümüz yok. Çünkü çözüm denildiğinde Kıbrıs Türk halkının aklına gelen ilk parti CTP’dir. Çünkü CTP’nin varoluş nedeni Kıbrıs Türk halkını çözüme, refaha ve barışa götürmektir.

• YENiDÜZEN:  Cumhuriyetçi Türk Partisi, geçmiş HÜKÜMET döneminin ÖZELEŞTİRİSİNİ yaptı mı? Yeni dönem için DERSLER var mı çıkardığınız, düşünceniz nedir?
• ERTAÇ: Özeleştirisi meselesi her gündeme geldiğinde ben ikiye bölünürüm. Günahımız ve sevaplarımız neydi? Çünkü CTP’nin hükümetten gitmesi günahlarından dolayı değildir. Biraz öncede söylediğim gibi insanların günlük ve bireysel çıkarları dolayısıyla bazı ufak tefek hatalarımız olabilir, bu da içimizdeki insan sevgisinden kaynaklanır. Biz kıyımcı bir politika izlemedik, insanları üzecek politikalarda yapmadık.  Biz UBP’den sonra var olan yıkımı düzeltmeye çalıştık. Lefkoşa’daki belediye seçimlerini kaybetme olayından sonra üzerimize gelen saldırılar ve bilhassa Ergenekon’un Kıbrıs’a gelen uzantıları bize karşı iştahları kabarttı. UBP’nin 30 yıllık tarihine baktıklarında baskıcı bir politika izlediklerini bu insanlar çok erken unuttular. CTP’nin o günlerde hükümetten çekilmesi bana göre doğru bir olaydı. Ben o günlerde tepki göstermeme rağmen o günlerde buna karar veren arkadaşları kutlamak isterim. Çünkü CTP halkı ve halka vaat edenleri baş başa bıraktı.  Biz asla halkı kandırmadık, yapamayacaklarımızı asla söylemedik. Projelerimizi belki hayata geçiremedik çünkü zaman yetmedi. Ama biz insanların duygularıyla oynamadık ve ilk fırsatta da halka gitme cesaretini gösterdik. Halk yalan kandı ve UBP’yi iktidara getirdi. Halk bunun sorgulamasını kendi içinde yapmaktadır ve ilk seçimde bunu göreceğiz.

• YENiDÜZEN: Size, tüm adaylara SÖZ HAKKI vermek istedik ve YENİDÜZEN olarak EŞİTLİK içerisinde tüm ilçelerde bunu yapmak istiyoruz. YENİDÜZEN’in yayıncılık çizgisini nasıl buluyorsunuz, genel olarak medyaya bakışınız nedir?
• ERTAÇ: Medyaya genel olarak baktığımızda doğrunun peşine düşen ve abartıda sakınan çok az medya kuruşlu vardır. Ne acıdır doğru yayını yapan bu ülkede çok satmıyor. İşte bu da toplumun değer yargılarının 1974’den sonra erozyona uğramasından kaynaklanmaktadır.
YENİDÜZEN gerçekten okunacak gazetelerden biridir. YENİDÜZEN  bizim ilk göz ağırımızdır, emeğimiz alın terimiz vardır. Bir babanın evladına baktığı gibi bakıyorum ben YENİDÜZEN’e.

• YENiDÜZEN: Son olarak sizin eklemek istediğiniz düşünceleriniz nelerdir?
• ERTAÇ: Kongreler de kurultaylar da partimize ve halkımıza geleceği şekillendirmede güzellikler getirsin.