Parti içi demokrasiler, ülke genelindeki demokrasinin de aynasıdır. Tabandan tavana yayılan bir siyaset kültürü içerisinde, her kitle, sesini önce kendi siyasi hareketi içerisinde duyurma fırsatı bulur, böylece yaşamına yön verir. Bu nedenle, siyasi partilerin merkezilerinden çok daha önemlisi belki de ilçe, köy, bucak örgütleridir … YENİDÜZEN, bu anlayış içerisinde ve eşitlikçi bir tavırla, Cumhuriyetçi Türk Partisi – Birleşik Güçler’in ilçe kurultaylarındaki adaylarla görüşüyor, onların düşüncelerini sizlere aktarıyor…
10 Mayıs’ta yer alacak CTP Mağusa İlçe Kongresi’nde, başkanlık için aday olan iki isimden biri Erkut Şahali ülke siyaseti, Mağusa ilçesi, Cumhuriyetçi Türk Partisi ve hükümete dair sorularımızı yanıtladı

-----------

• YENiDÜZEN: Ülkedeki siyaset iklimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
• ŞAHALİ: Hem iç siyasette hem de Kıbrıs sorununda tam bir eşik noktasındayız. İç siyasette UBP hükümeti, ülkedeki bütün değerleri yok etme başarısını gösterdi. Bütün siyasal ve ekonomik değerler heba edilmiş vaziyettedir ve tam bir siyasi tüketilmişlik yaşatılmaktadır topluma. Kıbrıs sorunu bağlamında özellikle Kıbrıslı Rum liderliğinin değişmesi nedeniyle uluslar arası çevreler müzakere sürecinin yeniden başlatılması ile ilgili yoğun bir diplomasi çabası içerisinde. O yüzden tam bir eşik noktasındayız. Bir taraftan ülkemizin ihtiyaç duyduğu yeni politik açılımları sağlayacak bir seçim sürecinin başlatılması gerekiyor, öte taraftan Kıbrıs sorunu bağlamında müzakerelerin yeniden başlaması, zaman takvimine bağlı sonuç alınabilmesine gerekir. Bu nedenle toplumu değiştirme iddiasını her zaman dile getiren CTP’ye çok büyük görev düşer. Hem topluma kendini net olarak ifade edebilmek, hem de toplumun beklentilerini doğru algılayıp buna uygun politikaları geliştirip uygulayabilmesi açısından.

• YENiDÜZEN: Toplum genelinde, partizanlığın değil adaletin, eşitliğin ve daha ileri bir demokrasinin hakim olması için bir baskı var mı? İnsanlar siyasilerden “menfaat” mı bekliyor gerçekte yoksa “adalet” mi?
• ŞAHALİ: Siyasete güvensizlik ciddi bir boyuta ulaştı. Her siyasi parti aynı kefede tutularak, bir güvensizlik dile getirilmek isteniyor. Halbuki detaylara indiğiniz zaman toplumu yönetme görevi siyasi partilerindir. O yüzden halk seçim günü geldiğinde bir tercih yapmak durumundadır. Belki seçime katılım oranları farklılık gösterir ama sonuç değişmez. Sonuçta siyasi partilerden biri veya birkaçı toplumu yönetme görevini üstlenir. O yüzden toplumun siyasi partileri yönlendirme görevi varken, siyasi partilerin topluma hizmeti hangi araç ve yöntemlerle yapacağını doğru ifade edebilmesi de kaçınılmazdır.
O yüzden halkımızın gerek adalet duygusunu erozyona uğratan gerek siyasete karşı güvensizliğini besleyen bütün uygulamalar ve referanslar göz önünde bulundurularak, yeni dönem planlanmalıdır. CTP buna taliptir.

• YENiDÜZEN: Erken ya da normal bir seçimde, bir değişim ön görüyor musunuz? Hem iktidar, hem de anlayış değişimi anlamında?
• ŞAHALİ: Kesinlikle evet. CTP toplumu yönetme görevini yeniden devralacak. Biz parti olarak tüm hazırlığımızı toplumumuzu ileriye taşıyacak, uluslar arası toplumun bir parçası haline getirecek politikalar geliştirmek üzerine yapmaktayız. Ancak UBP hükümetinin yarattığı yıkımın etkilerini ortadan kaldırmak ciddi bir emek gerektirecek.

• YENiDÜZEN: Kıbrıs sorunu çözümlenmeden ve talepler, beklentiler, bütçe gerçeğimiz içerisinde “kendi kendimizi yönetme irademizi” ele almak mümkün mü?
• ŞAHALİ: Mümkündür. Eğer toplumsal duyarlılığı ve bilinci gereken biçimde oluşturmayı başarırsak, mümkündür. Kendi kendini yönetme iddiası Kıbrıs Türk toplumunda çok önceden beri ortaya koyduğu bir taleptir. Bu halkların geleceğe yaptığı yolculukta en büyük güvencesidir aslında, kendi kendini yönetmek, kendi kendine yetebilir bir ekonomik yapıya kavuşma güvenli bir geleceğin olmazsa olmazıdır.
Kıbrıs sorunun çözümü elbette kendi içerisinde çok önemli fırsatlar barındırır.
Öncelikle bağımlılığın ortadan kalkması gerekiyor. Bağımlıktan bahsettiğimiz şey Türkiye’nin ekonomik ve siyasi desteğine duyduğumuz ihtiyaçtır. Kendi kendini yönetme adına verdiğimiz kararlarımızı Türkiye ile istişareli ama kendi gerçeklerimize uygun şekilde verebilmemiz şarttır. Türkiye ile ilişkiler karşılıklı yarar esasında olmalıdır. Emir alan veya emir veren veya kaynağı sağlayan, kaynağı har vurup harman savuran bir ilişki doğru bir ilişki değildir.

• YENiDÜZEN:  İLÇENİZDEKİ tabloyu nasıl görüyorsunuz, insanlarla bire bir temaslarınızda en önemli şikayetleri ve beklentileri nelerdir?
• ŞAHALİ: Mağusa İlçesi’ndeki ihtiyaçları, beklentileri, şikayetleri toplumun genelinden ayrılacak bir durumda değildir. Mağusa Yeşilhat boyunda yer alan bir yerleşim yeridir. Güneyle ilişkilerde sıkıntılar ve ihtiyaçları vardır. Ancak bununla birlikte diğer şehirlere oranla çok da farklı bir ekonomik alt yapısı vardır. Bir tarafta liman bir tarafta ülkenin en büyük üniversitesi ve ondan kaynaklanan ek 15 bin kişilik nüfusla Mağusa, çok dinamik bir yerleşim birimidir. Mağusalıların, ülkedeki ekonomik ve siyasi belirsizlik nedeniyle yaşadığı ciddi sıkıntılar var. Bu sıkıntıların aşılması da ülkedeki siyasi yapının değişmesiyle ortadan kalkacak.

• YENiDÜZEN: İLÇE başkanlığına aday oldunuz, nedir ön gördüğünüz, bu kararı neden verdiniz ve neler yapmak istiyorsunuz?
• ŞAHALİ: En önemli gerekçe aslında çok yakında ülkenin genelinde yaşanacak değişime Mağusa’nın ayak uydurmasını sağlamaktır. Partimizin ülke genelinde yöneten pozisyona geleceğini öngördüğümüz için Mağusa’da çok daha verimli ve dinamik çalışma temposuna gereksinim var. CTP Mağusa genelinde örgütlülüğünü geliştirmek zorundadır. Mevcut örgütlerini güçlendirmek, örgütler arası ilişkileri geliştirmek ve halkımızın çok daha geniş kesimleriyle birlikte olmak zorundadır.

• YENiDÜZEN: Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin şu anda ANA MUHALEFET pozisyonunda ve ülkeyi yönetmeye aday bir siyasi parti olarak KURULTAY sürecini nasıl geçirmeli, KURULTAY’ın ardından mutlaka atması gereken adımlar nelerdir?
• ŞAHALİ: Kurultay denildiği zaman maalesef UBP kurultaylarında yaşanan geniş çaplı rezaletler akla gelir.  Bazı çevreler de çok ciddi bir beklenti vardır CTP kurultayında, UBP’de yaşananların benzerlerinin yaşanmasına dönük.
Biz örgütlülüğümüz ve disiplinimizle örnek gösterilen partiyiz. Bizde esas olan yoldaşlık ilişkisidir. Elbette kurultaylar geniş çaplı tartışma süreçleridir. Hem geçmişe hem de ileriye yönelik önermeler gündeme getirilir. Bu değerlendirmelerin tümü aile içerisinde yapılması ve varılan sonucun bütün parti kadroları tarafından kayıtsız şartsız benimsenmesi vardır.
Mağusa İlçe Başkan adayı olarak, bu duyarlılıkla hareket ediyorum. Parti delegelerini ‘seçmen’  muamelesi yapılmasını doğru bulmuyorum. Böyle bir yola başvurmadım ve asla başvurmayacağım.
Hiçbir delegeden oy talep etmedim, etmeyeceğim. Kendimi ifade etmek için sarf ettiğim sözlerde bir başkasını değersizleştirmek, kötülemek gibi bir yaklaşım olmadı ve olmayacak. Ortaya koyduğum görüş genel olarak partimizin Mağusa genelinde örgüt yapısını anlatmaktadır.

• YENiDÜZEN:  Cumhuriyetçi Türk Partisi, geçmiş HÜKÜMET döneminin ÖZELEŞTİRİSİNİ yaptı mı? Yeni dönem için DERSLER var mı çıkardığınız, düşünceniz nedir?
• ŞAHALİ: Çeşitli ortamlarda değerlendirmesi yapılmıştır. Bu değerlendirmeler gerçek anlamda bir özeleştiri taşıması için daha fazla yapılması gerekenler vardı. CTP hükümeti döneminde ülkemizde birçok yapısal sorununun giderilmesi için çok ciddi çaba ortaya koyduk.  Adalet duygusunun ve demokrasinin gelişmesi için de çok ciddi yasalar ve değişiklikler yapıldı. Bu köklü değişikliklere imza atılırken, elbette belli başlı sıkıntılar yaşandı.  Bugün topluma önerdiğimiz politikalar hem geçmişte ortaya koyduğumuz görüşlerin devamından hem de bize yöneltilen eleştirilerin değerlendirilmesi sonucu ortaya çıktı. 

• YENiDÜZEN: Size, tüm adaylara SÖZ HAKKI vermek istedik ve YENİDÜZEN olarak EŞİTLİK içerisinde tüm ilçelerde bunu yapmak istiyoruz. YENİDÜZEN’in yayıncılık çizgisini nasıl buluyorsunuz, genel olarak medyaya bakışınız nedir?
• ŞAHALİ: YENiDÜZEN Gazetesi Kıbrıs Türk basın camiasının en özel gazetesidir. Bir ‘parti gazetesi’ algısı ve ön yargısı, belli şansızlık olarak görülebilir. Halbuki ülkemizin en demokratik ve basın ve ifade özgürlüğüne en fazla önem veren gazetelerinden biridir.
Şansı, ona sadakatle bağlı bir okur kitlesi olmasıdır. YENiDÜZEN toplumsal her konuda bu demokratik duyarlıkla yayın çizgisini başarıyla sürdürmektedir. Partimizin kurultay sürecine yaklaşımının da bu duyarlılık çerçevesinde olması son derece doğaldır.

• YENiDÜZEN: Son olarak sizin eklemek istediğiniz düşünceleriniz nelerdir?
• ŞAHALİ: CTP ülkemizin en köklü ve en örgütlü siyasi partisidir. Kıbrıs sorunun çözümü ve Kıbrıs Türk toplumunun varlığı ve güvenli geleceği bizim için vazgeçilmez hedeftir. Toplumun demokratikleşmesi partimizdeki demokratik süreçlerin tam anlamıyla yaşanmasıyla mümkün olabilecek. Ben bu duyarlılıkla 20 yıldır partime ve topluma hizmet etmekteyim. Bu hizmetlerime bundan böyle Mağusa’da ilçe başkanı olarak devam etmek istiyorum.