
‘Mayıs ayında referandum ihtimal dışı değil
Anastasiadis, partileri müzakereler süreci hakkında bilgilendirdi
Kıbrıslı Rum lider Nikos Anastasiadis başkanlığında dün toplanan Kıbrıs Cumhuriyeti Ulusal Konsey’de, Kıbrıs sorununa ilişkin müzakere süreci ele alındı.
Kıbrıs’ın güneyinde yayınlanan gazeteler, , Kıbrıslı Rum lider Nikos Anastasiadis’in, Ulusal Konsey üyelerine yönelik bilgilendirmesine geniş şekilde yer verdiler.
Fileleftheros gazetesi ilgili haberi; “Seçimlerin Ertelenmesi Masada-Anastasiadis İlerleme İmajı Verdi” başlıklarıyla aktardı.
Anastasiadis’in, partileri, Eylül ayından bugüne kadarki müzakereler süreci ve bu süre zarfında gerçekleştirdiği temaslar hakkında bilgilendirdiğini yazan gazete, Anastasiadis’in, verdiği imajın, sürecin ilerlediği, anlayışın (uzlaşma veya görüş birliği değil) bulunduğu şeklinde olduğunu belirtti.
Habere göre Anastasiadis, dört temel özgürlük, AB normlarının uygulanması ve kamuya katılım (yüzde 67 Kıbrıslı Rum - yüzde 33 Kıbrıslı Türk) konularına da değindi.
Gazete haberi yayımladığı iç sayfasında ise, Anastasiadis’in, Aralık ayı içerisinde Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Toprak konusunu ve özel statüye sahip olacak - bir diğerdeyişle kanton - bölgeleri görüşmek istediğini yazdı.
Bunun, Anastasiadis’in partileri bilgilendirmesinden ortaya çıkan bir olgu olduğunu yazan gazete; Anastasiadis’in, zorlukların ve henüz görüşülmeyen konuların var olduğunu belirterek, bir dizi konuda anlayıştan söz ettiğini belirtti.
Habere göre Anastasiadis, bilgilendirme sırasında, Mayıs 2016’da yapılması düşünülen milletvekilliği seçimlerinin 2-3 ay ertelenmesinin ihtimal dışı olmadığını da dile getirdi.
Gazete, Anastasiadis’in, partilere, “bu ihtimale hazır olun” dediğini de yazdı.
Çözümün çerçevesi
Habere göre, Ulusal Konsey toplantısında Anastasiadis’in partilere yönelik bilgilendirmesinde şunlar ortaya çıktı:
“1. Çözüm, AB normlarıyla uyumlu olacak ve Türk tarafıyla bu konuda anlayış bulunmaktadır.
2. Derogasyonlar gibi - daimi derogasyonların olmaması - dört temel özgürlük konusunda anlayış bulunmaktadır.
3. Nüfus olarak Kıbrıs Rum tarafı 800 bin, Kıbrıs Türk tarafı 220 bin şeklindedir. Bugünkü ve gelecekteki 4’e 1 oranı geçerli olacaktır. Aynı zamanda bu her 25 yılda yeniden incelenecek.
4. Kamudaki oran yüzde 67 Kıbrıslı Rum ve yüzde 33 Kıbrıslı Türk olacak.
5. Toprak konusunda kriterler görüşülmektedir ve bunun ileriki görüşmelerde ele alınması bekleniyor.
6. Garantiler konusunda, Kıbrıslı Türkler de 1960 yılının aynılarının kalmasının mümkün olmadığı, askeri içerikli olmaması konusuna anlayış göstermektedir. Rum Yönetimi Başkanı’nın görüşü garantilerin kaldırılması ve askerlerin çekilmesi yönündedir. AB devleti anayasal olarak, Güvenlik Konseyi ise çözümün uygulanmasını ve ülkenin bağımsızlığını garanti altına alacak.
7.Mülkiyet konusunda 22 olan kategori ve 5 olan hukuki çare konusunda anlayış bulunmaktadır. Anastasiadis bahsetmemesine karşın bu konuda anlaşmazlıklar vardır.
8. İç vatandaşlık konusunda sınırlandırmalar konulacak. Bu konuda kriterler (kurucu devletin dilini konuşma) konulacak. İç vatandaşlığa sahip bir kişi merkezi devletin vatandaşı olacak.
9. Dönüşümlü başkanlık konusunda da anlaşmazlıklar bulunmaktadır. FIR Hattı konusunda da Kıbrıs Türk tarafı iki kontrol kulesinin olmasını istiyor. Türk tarafı ayrıca daimi AB İşleri Bakanlığı’na sahip olmakta ısrar ediyor.
10. Dönüşüm (Kıbrıs Cumhuriyeti’nin federasyona dönüşmesi) konusundaki belirsizlikler devam etmektedir. Anastasiadis, ilk başta bu konuda anlayış bulunduğu imajını verdi, ancak sorulan soruların arından böyle bir şeyin olmadığı ortaya çıktı.”
Gazete, Anastasiadis’in toplantıda ayrıca, Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk ve Avrupa Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker’e mektup göndererek, Avrupa Konseyi Başkan Yardımcısı Frans Timmermans’ın Avrupa-Türkiye ilişkilerine ilişkin tavrından dolayı duyduğu hayal kırıklığını dile getirdiğini ifade ettiğini belirtti.
Politis gazetesi ise; “Kıbrıs Sorununda Ciddi Görüş Birlikleri” başlıklı haberinde, Ulusal Konsey toplantısına ve toplantı kapsamında ele alınanlara geniş şekilde yer verdi.
Gazete, Anastasiadis’in bilgilendirmesi bağlamında, Mayıs ayında referandum yapılması, Rum tarafındaki milletvekilliği seçimlerinin ise üç ay ertelenmesiyle Kıbrıs sorununda yakın zamanda çarpıcı gelişmelerin yaşanmasının ihtimal dışı olmadığını yazdı.
Gazete, bilgilendirmeye maruz kalan kaynaklardan anladığı kadarıyla, gerçek görüntünün, bugüne kadar bilinenlerle ilişkili olduğunu, aynı zamanda Kıbrıs sorununun iç boyutunun (ekonomi, yönetim ve AB) belirli başlıkların hemen hemen kapandığının teyit edildiğini belirtti.
Dönüşümlü başkanlık konusunda bazı anlaşmazlıkların olduğunu ve bunların nihai al-vere havale edildiğini belirten gazete, mülkiyete ilişkin zorlukların kalmaya devam ettiğini, Toprak konusunda görüş alışverişi yapıldığını, Kıbrıs Rum tarafının, Güzelyurt’un iadesiyle Annan Planı’nın öngördüğü haritadan daha az bir şeyi kabul etmediğini yazdı.
Gazete; “Mülkiyet, Yönetim, Güç Paylaşımı, Vatandaşlık ve Nüfus, Geçiş Dönemleri” şeklindeki başlıklara ayrı ayrı yer vererek, bu konularda ele alınanlara değindi.
Mülkiyet konusunda 23 kategorinin belirlendiğini yazan gazete, mülkiyet konusunda yapılması gereken zahmetli ve zor çalışmaların bulunduğuna da dikkati çekti.
Yürütme yetkisi noktasında anlaşmazlığın bulunmasına karşın yasa yetkisi konusunda uzlaşma sağlandığını, federal düzeyde Senato’da 20 Kıbrıslı Türk ve 20 Kıbrıslı Rum, Alt Meclis’te de 36 Kıbrıslı Rum ve 12 Kıbrıslı Türk’ün görev icra edeceğini belirten gazete, dış siyaset ile uluslararası anlaşmaların federal devletin yetkisinde olacağını, devletlerin, anlaşmaya katılan taraflarca Federal Kıbrıs Cumhuriyeti’nin tanınması ve anlaşmaların merkezi hükümet tarafından onaylanması önkoşuluyla, sadece eğitim, kültür ve spor alanında anlaşma imzalayabileceğini yazdı.
Habere göre; nüfus oranının, yüzde 78.5 ve yüzde 21.5 oranında, bir diğer deyişle 803 bin Kıbrıslı Rum ve 220 bin Kıbrıslı Türk şeklinde olması konusunda uzlaşmaya varıldı.
Daha önceki görüşmelerden farklı olarak Kıbrıs Türk tarafı nüfusa, yurtdışında yaşayan 30 bin Kıbrıslı Türk ile KKTC vatandaşlığı alan belli sayıdaki TC kökenli vatandaşı da dahil etti. KKTC’de ilk olarak çalışma izni alan ve daha sonraki düzenlemelerle kalma iznine sahip olan 40 bin TC kökenli vatandaşın ise nüfusa dahil edilmediği de belirtildi.
Yunan ve Türklerin vatandaşlık alması oranı ise 4’e 1 şeklinde olacak.
(TAK)

















