1. HABERLER

  2. RÖPORTAJ

  3. "İlk kez Kıbrıs sorunu çerçevesinden daha farklı bir kulvar açıldı"
"İlk kez Kıbrıs sorunu çerçevesinden daha  farklı bir kulvar açıldı"

"İlk kez Kıbrıs sorunu çerçevesinden daha farklı bir kulvar açıldı"

CTP ve AKEL, Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanlığı makamına gelmesinin ardından çalışmaları neredeyse durma noktasına gelen iki toplumlu teknik komitelere alternatif olabilecek bir komite oluşturdu.

A+A-

Ertuğrul SENOVA

Kıbrıs’ın kuzeyinden Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ile Kıbrıs’ın güneyinden Emekçi Halkın İlerici Partisi (AKEL), Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanlığı makamına gelmesinin ardından çalışmaları neredeyse durma noktasına gelen iki toplumlu teknik komitelere alternatif olabilecek bir komite oluşturdu.

Geçtiğimiz günlerde ilk toplantısını gerçekleştiren söz konusu komite; ekonomiden eğitime, ekolojiden sağlığa kadar 5 farklı başlıkta çalışma gruplarının oluşturulmasını kararlaştırdı.

CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, kurulan komite ile çalışma gruplarının işleyişlerini, yapılarını ve atılması düşünülen adımları YENİDÜZEN’e anlattı.

Ana hedefin her daim federal bir çözüm olduğunu ancak günlük sorunların bazen ana hedefin önüne geçebildiğini belirten Akansoy, bu nedenle güncel konular, güven yaratıcı önlemler ve federasyon müzakere sürecini ele alacak çalışma alanlarının yaratılmasının faydalı olabileceğini düşündüklerini, bu kapsamda ilk kez Kıbrıs sorunu çerçevesinden daha farklı bir kulvar açma kararı aldıklarını söyledi.

Ekonomi, sağlık, eğitim, ekoloji gibi konulara, iki siyasi partiden uzmanların katılımıyla çalışma grupları oluşturulduğunu ifade eden Akansoy, söz konusu çalışma gruplarına farklı görüşler üretebilecek, katkı koyabilecek uzmanların ve siyasilerin de dahil edilebileceğini aktardı.

Çalışma grupları tarafından üretilecek verilerin ilk olarak her iki siyasi partinin karar mekanizmalarına sunulacağını aktaran Akansoy, bunun yanı sıra ortak paneller, toplantılar düzenlenmesi, farklı kesimlerin bir araya getirilmesi gibi inisiyatiflerin üstlenileceğini söyledi.

Akansoy, “Burada illaki CTP veya AKEL olsun gibi bencilce bir tavır olmayacak” dedi.

Türkiye ve Yunanistan’da yapılacak Mayıs seçimlerinden sonraki süreçte belli bir inisiyatifin doğma olasılığının oldukça yüksek olduğunu ifade eden Akansoy, “CTP’nin oturup bekleme lüksü yoktur. CTP, diplomatlarla görüştüğü gibi, yarını bugünden kurma perspektifi üzerinden elbette detaylar üzerinde fikir egzersizi yapmak zorunadır… Her şeye hazırlıklı olacağız ve bu çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız” ifadelerini kullandı.

Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanlığı makamına gelmesinin ardından işleyişleri gittikçe yavaşlayan, hatta duran iki toplumlu teknik komiteler konusunda bir boşluk yaratıldığını ifade eden Akansoy, böylesi bir komiteye ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

Kıbrıslı Türk ve Rumların, ortak sorunlarına ortak çözümler, projeler üretmesi gerektiğini vurgulayan Akansoy, “Şunu söylemekte fayda var; eğer gerçekten iki toplum liderliği ekseninde toplumsal temsiliyet gözetilerek yapıcı ve federasyon ekseninde komiteler oluşturulmuş olsaydı, CTP olarak biz de buralarda kendi temsiliyetimizi bulabilseydik, belki de bugün bu çalışma gruplarına ihtiyaç olmazdı. Daha başka bir alanda çalışma yapardık” şeklinde konuştu.


“İlk kez Kıbrıs sorunu çerçevesinden daha farklı bir kulvar açıldı”

YENİDÜZEN: Ortak komite ve çalışma grupları oluşturma fikri nasıl doğdu?

Asım Akansoy: “CTP ile AKEL, 22 Eylül 2022’de, güneyde bir görüşme gerçekleştirdi. CTP heyeti olarak AKEL’i ziyaret etmiştik. Görüşme kapsamında iki konuda ortak görüş ortaya çıktı. Bu görüşlerden bir tanesi federasyon konusundaki görüşlerimiz, yaklaşımlarımız netleştirilip tazelendi ve kamuoyuyla paylaşıldı. Bir diğer görüş - ki bu çok önemlidir diye düşünüyoruz- ortak çalışma grupları oluşturulması noktası oldu. Bunun sebebi şu; hayat devam ediyor, beklentiler, günlük sorunlar çoğu kez ana hedefin de önüne geçebiliyor. Dolayısıyla bizim ana hedef olarak federasyon yaklaşımını kaybetmeden, onun altında gerek güncel konular, gerek güven yaratıcı önlemler, gerekse federasyon müzakere sürecini ele alacak bir çalışma alanı yaratmamızda fayda var noktasına gelmiştik. Bu aslında çok önemliydi çünkü bugüne kadar yaptığımız görüşmelerde, tartışmalarda, daha çok genel çerçevede Kıbrıs sorunundaki görüşler, değerlendirmeler gündeme geliyordu. İlk kez daha farklı bir kulvar açıldı. Bu çalışma gruplarının oluşturulması konusunda CTP ve AKEL arasında bir ortak komite şekillendirildi. Çalışma grupları da bir komite etrafında şekillendi.”

 

“İlk etapta CTP ve AKEL’den uzmanlar çalışacak, daha sonra farklı görüşler üretebilecek, katkı koyabilecek uzmanlar, siyasiler de dahil olabilecek”

YENİDÜZEN: Çalışma grubu üyeleri sadece AKEL ve CTP üyelerinden mi oluşuyor? Yoksa toplumun çeşitli kesimlerini barındıracak mı?

 

Asım Akansoy: “Bu ortak komitenin kuzeyde koordinasyonunu CTP’den Fikri Toros, güneyde ise AKEL’den Elias Demetriou yapıyor. Elbette ilk etapta CTP’nin kendi çalışma gruplarındaki arkadaşlardan ikişer temsilci buraya dâhil oldu. AKEL’in de bu konularla ilgili bürolarında çalışanlar dâhil edildi. Biz öncelik noktalarını saptayarak, bu önceliklerden hareketle bir düzenleme öngördük. İlk etapta evet, çeşitli konu başlıklarındaki çalışma gruplarını AKEL ve CTP oluşturacak. Ama bu şu demek değildir; bunu ben toplantıda da vurguladım; konularla ilgili uzmanlar, federasyon çatısı altında farklı görüşte olan veya görüş üretebilecek, katkı koyabilecek olan siyasiler olabilir, insanlarımız, uzmanlarımız olabilir. Bu katılım elbette söz konusu olacak. Ama ana yapı CTP ve AKEL’in uzman elemanları etrafında örülecek.”

 

“İlk etapta 5 farklı çalışma grubu saptandı. Bu rakamın artması bekleniyor, farklı öneriler de var”

YENİDÜZEN: Çalışma grupları hangi başlıklardan oluşuyor?

Asım Akansoy: “İlk etapta 5 alan saptadık. Ancak bu rakamın farklı alanlara yönelik artmasını öngörüyoruz. Alanlardan ilki ekonomi. İki partinin de ekonomi konusundaki uzmanları bir araya geldi. İkincisi enerji. Eski Enerji Bakanları bir arya geldi orada. Daha sonra ekoloji, buna çok önem veriyoruz. Ekoloji ve Çevre komitemizden iki arkadaş karşılıklı olarak bir araya geldi. Sağlık konusu. Çünkü karşılıklı olarak pratik sorunlar var sağlık konusu ile ilgili olarak. Kıbrıslı Türklerin, güneydeki sağlık sisteminden yararlanma noktalarında bazı sıkıntılar var. Ve eğitim konusu. Yarın bir federasyon kurduğumuzda eğitim parça devletlerde kalacak, biliyoruz ama bugünden baktığımızda federasyonun sağlıklı işleyebilmesi ve sağlıklı kurulabilmesi için eğitim çok asli bir konudur. Eğitimin, şovenist, faşizan unsurlardan arındırılması; modern, çağdaş, uluslararası eğitim yapılarının ortaya koyduğu kriterlerin dikkate alması çok önemlidir. Bu başlıklar, federasyonu konuşmaktan çok daha önemli. Çünkü zaten federasyon konusunda (AKEL ile) kendi içimizde bir görüş birlikteliği var. Elbette farklılıklarımız da var. Ama parametreler noktasında tamamen aynı görüşteyiz. Bu kapsamda, bu konuların bugün konuşulması bir şekilde aslında bugünden yarını kurabilme meselesidir. Mesela eğitimi konuşalım. CTP’nin eğitim politikası nedir, bugüne kadar ne yaptı, AKEL bugüne kadar ne yaptı, bunları bilmiyoruz, bilmek istiyoruz. Bu bir adımdır. Veya enerji konusunda… Lefkoşa Uluslararası Havalimanı’nda bir solar enerji sisteminin kurulması ile ilgili olarak AB’nin bazı projeleri var. Şu anda fizibilite çalışması yapılıyor. Kasım’da fizibilite raporu yayımlanacak. Her iki toplumun da ihtiyaçlarını karşılayabilecek devasa bir solar enerji sistemi projesi var. Bu noktada mesela bizim inisiyatif almamız lazım. AKEL’in de alması gerekiyor. Bunlar her iki taraftaki aşırı ve ‘ilkel’ milliyetçiliklerin kontrolünde ve duygusal reaksiyonlarına bırakılabilecek konular değildir. Bunlar toplumların günlük temel ihtiyaçlarıdır. Bu yüzden CTP’nin dahil olması gerekiyor.”

 

“Tatar’ın yarattığı bir boşluk var… Kendi temsiliyetimizi bulabilseydik, belki de bugün bu çalışma gruplarına ihtiyaç olmazdı”

YENİDÜZEN: Çalışma gruplarıyla ilgili anlattıklarınızı dinlediğimde, şu değerlendirmeye varabilir miyiz; Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanlığı makamına gelmesinin ardından işleyişleri gittikçe yavaşlayan, hatta duran iki toplumlu teknik komitelere benzer yapıda çalışma grupları oluşturarak, federasyona giden yolda CTP farklı bir kulvar mı açtı?

Asım Akansoy: “Bu çok güzel bir değerlendirme olur. Gerçekten tam olarak Sayın Tatar’ın yaratmış olduğu boşluğun toplumlararası karşılığıdır yapmaya çalıştığımız. Çünkü böyle bir ihtiyaç var. Enerji konusunda örneğin, bugün adanın her iki tarafında da ciddi bir sorun var. Bu sorun, yarını bekleyebilecek bir konu değildir. Bugünden konuşulması gereken bir konudur. Enerji konusunda sağa-sola bakmak yerine, önce en yakınımızda olan Kıbrıs Rum toplumuna bakmamız lazım; onların da bize bakması lazım. Ortak projeler geliştirmemiz lazım. Gerçekten bir ihtiyaç olduğu için bu yönde gruplar oluşturduk. Şunu söylemekte fayda var; eğer gerçekten iki toplum liderliği ekseninde toplumsal temsiliyet gözetilerek yapıcı ve federasyon ekseninde komiteler oluşturulmuş olsaydı, CTP olarak biz de buralarda kendi temsiliyetimizi bulabilseydik, belki de bugün bu çalışma gruplarına ihtiyaç olmazdı. Daha başka bir alanda çalışma yapardık.”

 

“Türkiye ve Yunanistan’da yapılacak Mayıs seçimlerinden sonraki süreçte belli bir inisiyatifin doğma olasılığı oldukça yüksek”

YENİDÜZEN: Çalışma gruplarının elde ettiği veriler nasıl kullanılacak? Cumhurbaşkanlığı veya Hükümetlere mi sunulacak? Yoksa CTP ve AKEL farklı bir yol mu izleyecek?

Asım Akansoy: “Üretilecek olan veriler öncelikle her iki partiye de sunulacak. Ancak bu noktada biz daha esnek davranma taraftarıyız. Yani ortak panellerin düzenlenmesi, ortak toplantıların yapılması, farklı kesimlerin bir araya getirilmesi gibi bir inisiyatif, ortaklaşmadır bu aslında. Burada illaki CTP veya AKEL olsun gibi bencilce bir tavır yoktur. Veriler, ilk etapta parti merkezleriyle, karar organlarıyla paylaşılacak. Buna paralel olarak, elbette grupların daha geniş eksenli inisiyatif alarak yapabilecekleri çalışmalar da vardır. Şunu söylemekte fayda var; bizim zaman planlamamız açısından bakıldığında Türkiye ve Yunanistan’da yapılacak Mayıs seçimlerinden sonraki süreçte belli bir inisiyatifin doğma olasılığı oldukça yüksek. Dolayısıyla CTP’nin oturup bekleme lüksü yoktur. CTP, diplomatlarla görüştüğü gibi, yarını bugünden kurma perspektifi üzerinden elbette detaylar üzerinde fikir egzersizi yapmak zorunadır. Böyle bir sorumluğu vardır. Şimdiden olası yeni bir süreçte elbette hem hafızamızı tazelemek zorundayız hem de geçmişte yapılan çalışmalar üzerinden yeniden geçerek yeni süreçte daha etkili, hazırlıklı olmalıyız düşüncesindeyiz. Her şeye hazırlıklı olacağız ve bu çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız.”

yd-destek-gorseli-2-20230503125025.jpg

Bu haber toplam 3684 defa okunmuştur