1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Hırsızla göz göze geldik… Canımın gitmediğine şükrediyorum”
“Hırsızla göz göze geldik… Canımın gitmediğine şükrediyorum”

“Hırsızla göz göze geldik… Canımın gitmediğine şükrediyorum”

Gaziköy’de önceki gece yaşanan ‘polisi yaralama ve hırsızlık’ olaylarının etkisi sürüyor… Zanlıların henüz yakalanmaması köy halkında büyük endişe ve korkuya neden oldu. Görgü tanıkları olayın detaylarını YENİDÜZEN’e anlattı.

A+A-

Derya ULUBATLI

Gaziköy’de iki zanlının iki aracı çalmaya çalışırken bir polis memurunu yaraladıktan sonra kaçması köy halkında büyük endişe ve korkuya neden oldu.

Bölgede bu gibi durumların yaşanmasına alışkın olmadığını söyleyen Gaziköy sakinleri, olayla ilgili tedirginliğin sürdüğünü ifade etti.

Geçtiğimiz akşam meydana gelen ve polis memuru Fahri Toklu’nun yaralanması, iki aracın da çalınmasıyla sonuçlanan olay köy sakinlerine korku dolu anlar yaşattı.

Polis Basın Subaylığı tarafından YENİDÜZEN’e yapılan açıklamada zanlı Gökhan ve Ecevit Takımcılar’ın halen arandığı ve güneye geçme ihtimalleri üzerinde durulduğu belirtildi.

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi başhekimi Adil Özyılkan ise polis memuru Fahri Toklu’nun durumunun iyi olduğunu ve tedavisine yoğun bakımda devam edildiğini aktardı.

Can kaybının yaşanmaması içleri rahatlatırken, zanlıların halen yakalanmamış olması köylüleri tedirgin etmeye devam ediyor.


Görgü tanıkları ne dedi?

“Travma…”

Aralarında arabası çalınan kişilerin de bulunduğu görgü tanıkları YENİDÜZEN’e konuştu, olayın detaylarını aktardı.

Çalınan ve daha sonra Akdoğan köyünde bulunan aracın sahibi Rasime Miralay, yaşananların kendisinde bir travmaya yol açtığını ve canını kurtarabildiği için şükrettiğini belirtti.

Suç oranlarının artışından devleti sorumlu tutan Miralay, “Önlerine geleni ülkeye alıyor ve hiçbir kıstas gözetmeden vatandaş yapıyorlar” dedi.

Rasime Miralay’ın annesi Hülya Miralay ise endişe ve tedirginliklerinin sürdüğünü belirterek durumun bir an önce çözülmesi temennisinde bulundu.

Öte yandan zanlıların köye girdiği bölgede bulunan petrol istasyonunun sahibi Aktan Birkaya polisin bıçaklanma anına şahit olduğunu ancak yardım getirmek üzere istasyona dönene kadar zanlının kaçtığını aktardı.

Yaralı polisi ambulansa yetiştiren köy sakini Hasan Ceyda ise zanlının peşinden gitmeye çalıştığını ancak polis memurunun durum aciliyetinden dolayı ona yönelerek hırsızın kaçmasına izin vermek zorunda kaldığını anlattı.

Zanlının ilk saklandığı yer olan yarım inşaatın karşı evinde oturan görgü tanıkları ise hırsızı inşaat içerisinde telaşla koşarken gördüklerini ancak inşaatta çalışan bir işçi sandıkları için durumu ciddiye almadıklarını söyledi. Şüpheli kişinin kendi evlerine de baktığını ancak arabaları o an evde olmadığı için eve yaklaşmadığını belirten görgü tanıkları, olay anından beri endişeli ve üzgün olduklarını ve aile bireylerine zarar gelmesinden korktuklarını ifade etti.


Çalınan aracın sahibi Rasime Miralay:

“Canımın gitmediğine dua ediyorum”

Olay esnasında evde olan Rasime Miralay, zanlıyla göz göze geldiğini ve yaşananların kendisinde büyük bir travmaya neden olduğunu anlattı. Olayın akşam 19.00 sularında meydana geldiğini söyleyen Miralay şunları aktardı: “Olaydan hemen önce arka bahçede köpeklere su veriyordum. Yan komşumuz da çiçekleri suluyordu. Daha sonra ön balkona geçtim. Zanlılar bu sırada köyün girişinde bir polisi yaralamış ve kaçarak buraya kadar gelmiş. Önce arkadaki inşaatta saklanmış. Ben öne geçtiğim sırada hırsız arkadaki inşaatın içinden önce yan komşumuzun bahçesine oradan da duvardan atlayarak bizim bahçeye geçip garajdaki arabamızı aldı. Yan komşumuz da zanlıyı gördü ama neler olduğunu anlayamadı. Ön balkona geçtikten iki dakika sonra arabamızın hızla garaj yolundan çıktığını gördüm. Çıkarken hırsızla göz göze geldik. Tanıdık biri mi diye anlamaya çalıştım ancak anlayamadım. Hemen abimi aradım, peşine düştük ama yetişemedik”

Miralay, iki zanlının olduğunu ve bir tanesinin de arka sokakta başka bir evden araba çaldığını anlattı. Zanlıların bir süre farklı evlerin önünden geçip kaçmak için araç aradıklarını belirten Miralay, köy içinde farklı kişilerin de hırsızları gördüğünü ancak ne olup bittiğine anlam veremediğini belirtti. Miralay şöyle devam etti: “Bizim arabayla köyün içerisinde yaklaşık 200 kilometre hızla gittiğini görenler olmuş. Diğer zanlı da başka bir evde arabayı çalarak Akdoğan köyüne gitmiş. Aldığımız bilgilere göre bizim aracı orada bırakıp komşunun aracıyla Yiğitler köyüne devam etmişler. Bizim arabamız Akdoğan’da, diğer araba ise Yiğitler’de bulundu. Zanlıların güneye kaçtığı düşünülüyor”.

 

“Suç oranının artışını devletin denetimsizliğine bağlıyorum”

O günden beri tedirgin olduklarını ifade eden Miralay, “Ben garaj tarafındayken gelebilir ve aracı almak isterken bana da zarar verebilirdi. Bunu düşündükçe ürperiyorum” dedi. Daha önce hiç böyle bir şey yaşamadıklarını da söyleyen Miralay, artık can ve mal güvenliklerinin olmadığını ve ülkenin geldiği durumdan rahatsız olduklarını dile getirdi. Bu noktaya gelinmesinde devlet yetkililerinin suçu olduğunu belirten Miralay, yetkililerin hiçbir kıstas gözetmeksizin önüne geleni vatandaş yaptığından yakındı. Miralay şunları söyledi: “Bunca zamandır hep arabamızın anahtarını garajın içerisinde ve görünür bir yerde tutuyoruz. Aracı kullanmak isteyen anahtarı oradan alıyor. Daha önce başımıza böyle bir şey hiç gelmedi. Suç oranının artışını devletin bu konudaki denetimsizliğine bağlıyorum. Önlerine geleni ülkeye alıyor ve kısa süre içerisinde vatandaş yapıyorlar. Bu olaya karışan iki hırsızın da uzun süredir farklı suçlardan arandığını biliyoruz. Malımızın değil canımızın gitmediğine dua edecek noktaya geldik”.


Çalınan aracın sahibi Hülya Miralay:

“Aracı oğlum kullanıyor sandım”

Olay sırasında eve doğru yürüdüğünü söyleyen Hülya Miralay, aracın oldukça hızlı bir şekilde kendine doğru geldiğini gördüğünü ve ilk etapta aracı kullananı oğlu sandığını anlattı. Miralay şunları söyledi: “Arabamızın çok hızlı şekilde köy içinde seyrettiğini gördüm. Oğlum sandım ve niye bu kadar hızlı gittiğini anlayamadığım için el kol işaretiyle onu durdurmaya çalıştım. Yanımdan geçerken aracın içerisine baktım ve içindekinin oğlum olmadığını fark ettim. Hemen eve gelip durumu anlamaya çalıştım, sonrasında da polis memuruna olanları öğrendik”.

Endişe ve tedirginliklerinin sürdüğünü belirten Miralay “suçluların bir an önce yakalanmasını istiyoruz” dedi.


Görgü tanığı Aktan Birkaya:

“Olay yerine koşarken polisin bıçaklanma anını gördüm”

Köy girişindeki benzin istasyonunun sahibi Aktan Birkaya zanlıların akşam saatlerinde yaya bir biçimde istasyona geldiklerini ve oldukça şüpheli tavırlar sergilediklerini anlattı. Arkalarından polis aracının geldiğini görünce durumu anladığını söyleyen Birkaya olayı şöyle aktardı: “Polisi görünce o iki kişi için geldiklerini anladım ve hemen onların gittiği yönü polise işaret ettim. Polis araçla peşlerinden gitti ve köyün girişindeki büyük su deposunun önünde zanlıları durdurdu. Biri koşarak kaçtı, diğer ise polisi bıçakladı. Ben olay yerine doğru koşarken polisin bıçaklandığı anı gördüm. Diğer polis bağırarak yardım istemeye başladı, bana ‘su getir’ dedi. Ben geri dönüp su alana kadar köyden bir diğer arkadaşın yaralanan polisi arabaya taşıdığını gördüm. Bıçaklayan kişi ise koşarak kaçtı”.

Bu kişilerin Akdoğan köyünde ikamet ettiğini ve hurdacılık işiyle uğraştıklarını söyleyen Birkaya, zanlıların yakıt almak için kendi istasyonlarını da kullandığını söyledi. Daha önce de farklı hırsızlık suçlarıyla arandıklarını belirten Birkaya, “geçtiğimiz hafta da yine bir araba hırsızlığından arandıklarını ama ertesi gün aldıkları arabayı sahibinin evine geri bıraktıklarını duydum” dedi.


Görgü tanığı Hasan Ceyda:

“Polisin yardım çağrılarına koştum”

Yaralı polis memurunu ambulansa yetiştiren köy sakini Hasan Ceyda, polisin yardım çığlıklarına koştuğunu ve olay yerine vardığında bıçaklanan polisi kanlar içinde yerde bulduğunu anlattı. Ceyda şunları aktardı: “Ben su deposu yakınlarındaki mandıradaydım. Polisin yardım çağrısını duyunca koşarak olay yerine gittim. Tam o sırada zanlının koşarak uzaklaştığını ve polisin de yerde yattığını gördüm. Diğer polis şoktaydı. Zanlı, peşlerinden gidilmemesi için polis aracının anahtarını da alıp kaçtı. Ben önce zanlının peşinden gitmeye çalıştım ama polisin durumunun ciddi olduğunu görünce hemen onu alıp arabaya taşıdım. Yaralı polisi Ercan Havalimanı VIP bölümündeki ambulansa götürdüm, hemen müdahale edildi”.

Dün geceki olaydan sonra tüm köy halkının büyük bir tedirginlik yaşadığını ifade eden Ceyda, “bu endişenin bitmesi için suçluların bir an önce yakalanmasını istiyoruz” dedi.

hirsizin-atladigi-duvar.jpeg
Hırsızın atladığı duvar

aracin-calindigi-garaj.jpeg
Aracın çalındığı garaj

Bu haber toplam 6638 defa okunmuştur