1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. “Deniz suyu analizlerini yapmak için daha ne bekliyorsunuz?”
“Deniz suyu analizlerini yapmak için daha ne bekliyorsunuz?”

“Deniz suyu analizlerini yapmak için daha ne bekliyorsunuz?”

Çevre Mühendisleri Odası, deniz sezonunun açıldığı bugünlerde Sağlık Bakanlığı’nın deniz suyu analizlerine henüz başlamadığını vurguladı ve halk sağlığının tehlikeye atıldığını belirtti.

A+A-

Çevre Mühendisleri Odası, deniz sezonunun açıldığı bugünlerde Sağlık Bakanlığı’nın deniz suyu analizlerine henüz başlamadığını vurguladı ve halk sağlığının tehlikeye atıldığını belirtti.

Benzer sıkıntıların geçtiğimiz sezonda da yaşandığını aktaran Çevre Mühendisleri Odası, “Sağlık Bakanlığı Ağustos ayında yapmış olduğu deniz suyu analizlerini paylaşmış ancak analizlerin Haziran ayına ait olması ve halkımızın hali hazırda bu denizleri kullanmış olması nedeni ile hiçbir anlam ifade etmemişti” açıklamasını yaptı. 

Süreç içerisinde katkı koymaktan kaçınmayacaklarını açıklayan Çevre Mühendisleri Odası, bilgileri paylaşmanın halkın yararına olacağını ve konunun takipçisi olacaklarını belirtti.

Yapılan yazılı açıklama şöyle:

“Geçtiğimiz yıl yaptığımız tüm uyarılara rağmen deniz suyu ile yüzme suyu mikrobiyolojik analizleri zamanında yapılmamış ve halk sağlığı tehlikeye atılmıştır. Bu sene de benzer şekilde bu denetimlerin yapılmadığını ve hatta Sağlık Bakanlığı resmi sitesinde bu bilgilere ulaşımın tamamen kapatılmış olduğunu görüyoruz. Deniz sezonunun başladığı bu günlerde bir kez daha uyarıyoruz;  Bu denetimleri eksiksiz yapın ve halkın bilgisine getirmekte geç kalmayın!  Toplum sağlığının korunmasına en çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönem içerisinden geçerken çevre sağlığı için gereken denetimlerin eksiksiz yapılması ve kamuoyuyla paylaşılması gerekmektedir. Özellikle yüzme suyu ve deniz suyu mikrobiyolojik analizlerinin bir an önce yapılması ve kirlilik barındıran plajların halkın bilgisine getirilmesi büyük önem arz etmektedir.

Odamızın yapmış olduğu uyarılardan sonra geçtiğimiz yıl K.K.T.C. Sağlık Bakanlığı Ağustos ayında yapmış olduğu deniz suyu analizlerini paylaşmış ancak analizlerin Haziran ayına ait olması ve halkımızın hali hazırda bu denizleri kullanmış olması nedeni ile hiçbir anlam ifade etmemişti. Üstelik de hastalık yapan Escherichia Coli bakterisi iki noktada yüksek çıkmış ( 500 cfu/100ml olan yeterli kalite yüzme suyu değerinin iki katı üzerinde) ve zamanında açıklanmayan bu tahliller neticesinde haziran ayında bahsi geçen yüzme sularını kullanan vatandaşlarımızın sağlığı bile bile tehlikeye atılmıştır. Özellikle arıtımı yasalarla belirlenen kriterlerde sağlanamayan atık suların barındırdıkları bakteriler (özellikle e –coli) birçok hastalığa neden olabilmektedir. Bu hastalıklar arasında başlıca ishalli hastalıklar olmakla beraber idrar yolu enfeksiyonları, menenjit, peritonit, mastit, septisemi ve gram-negatif pnömoni de sayılabilmektedir. 

Ülke sınır kapılarının açılacağı ve turizmin canlanmasının hedeflendiği bu günlerde temiz hava, temiz deniz gibi çevre sağlığı temelinde turizm pazarlanmaktadır. Ancak turizm sektörüne hizmet veren turistik tesislerin paket arıtmalarının düzenli olarak denetlenmemesi, otel yönetimlerinin de deniz deşarjı yapılan noktalarda gerekli tahlillerini rutin olarak sunamaması sektörü temelinden baltalamaktadır. Ayrıca Girne Bölgesinde kanalizasyon sistemi ile toplanan atık suların yetersiz arıtım ile denize deşarj edilmesi Turizmin gözbebeği olan kentimiz için kabul edilemezdir.

Geçtiğimiz yıl yaptığımız tüm işbirliği girişimlerine de olumsuz yanıt aldığımızı, üstelik de kendi imkanlarımızla herhangi bir karşılık beklemeden konusunda uzman ekiplerimizin alacağı numunelerin tahlilini yaptırabileceğimiz laboratuvar bula noktasında da tüm yasal yolların kapalı olması ve bu konuda da yaptığımız uyarıların hiçbir karşılık bulmamış olduğunu da hatırlatmak isteriz. Bir kez daha altını çizmek isteriz ki, Kamu Kurumu niteliği taşıyan bir meslek odası olarak, toplum sağlığı açısından çok önemli ve hassasiyet taşıyan bu konuda bizler, gerek numune alım sürecinde gerekse analiz konusunda katkı koymak istediğimizi ve her türlü iş birliğine açık olduğumuzu hatırlatırken, bu analizlerin en kısa sürede gerçekleştirilmesi, sonuçlarının paylaşılması ve ilgili standartlarda kabul edilebilir değerlerin üzerinde yer alan parametrelerin gösterge olacağı bir kirlilik tespit edilmesi durumunda da ilgili tüm mercilerin gerekli önlemlerin alınması hususunda ivedilikle bilgilendirilmesi ve göreve çağrılması gerektiğini vurgularız.

Konunun takipçisi olmaktan vazgeçmemizin kesinlikle söz konusu olmayacağını tüm kamuoyuna bildiririz.”

Bu haber toplam 1336 defa okunmuştur