1. HABERLER

  2. KÜLTÜR & SANAT

  3. Bir Bohça’nın 40 yıldan fazla 40 türlü hatırası vardır
Bir Bohça’nın 40 yıldan fazla 40 türlü hatırası vardır

Bir Bohça’nın 40 yıldan fazla 40 türlü hatırası vardır

Nilgün Güney’in ‘Bohça’ isimli sergisi 1 Kasım’da Lefkoşa AKM’de açıldı.

A+A-

Murat OBENLER

Ülkemizin değerli sanatçılarından Nilgün Güney’in ‘Bohça’ konseptini taşıyan 11. kişisel sergisi 1 Kasım Çarşamba akşamı Lefkoşa Atatürk Kültür Merkezi’nde açıldı. 60 resmin sergilendiği ‘Bohça’ konseptini taşıyan serginin açılışında sanatçı Nilgün Güney bir konuşma yaptı. Birçok sanatçının ve sanatseverin yoğun ilgi gösterdiği sergi açılışına LTB Başkanı Mehmet Harmancı da katıldı.
 

Malzeme çeşitliliği ile dikkat çeken ve 20 yıl sonra gelen 11.kişisel sergi

20 yıl aradan sonra açtığı kişisel sergide tuval üzerinde kolaj tekniğini kullanarak, geçmiş yıllardan kalma elbise, bohça, yemeni, tül gibi malzemelerle resimlerini ürettiğini dile getiren sanatçı Güney, Kıbrıs adasının kültürünün yakın geçmişini de gündeme getirdiğini vurguladı.

 

“Sevgül Uludağ’ın annesinin mavi elbisesi çıkış noktama ilham veren kaynaklardan birisi oldu”

Çıkış noktasına ilham veren şeylerden birisinin de arkadaşı Sevgül Uludağ’ın annesinin mavi elbisesini resimlerde kullanması için kendisine vermesi olduğunu ve Uludağ’ın annesi Türkan hanım, kardeşi İlkay Adalı ve son olarak Uludağ’ın kendisinin giydiği bu mavi elbise ile kendi annesinin nişanlılık elbisesini kesip kullanmak yerine tutkallayarak tuvale yapıştırdığını dile getiren Güney, bu iki resmin bu özellikleriyle diğerlerinden ayrıldığını kaydetti.

 

Etnografya Müzesi ihtiyacına vurgu

Geçmişe ait gerçek elbiseler ve eşyalar kullanıldığı için resimlerin etnografik özellik de taşıdığı bilgisini de veren Güney, farklı kültürel motiflerin kullanıldığı bu tür eserlerin gelecek kuşaklara taşınmasında etnografya müzelerinin önemine vurgu yaparak Kuzey Kıbrıs’ta bir Etnografya Müzesi’nin eksikliğine dikkat çekti.  
 

Olumlu ve olumsuz duyguları aynı anda çağrıştıran 60 resimlik Bohça

Bohça sözcüğünün çağrıştırdığı çeyiz bohçası, düğün bohçası gibi olumlu duyguların yanında göç, yola düşme, kaçma gibi olumsuz duyguları da resimlerinde konu olarak işlediğinin altını çizen Güney gündelik hayatı, giyilmiş, kullanılmış elbiselerle anlatırken, savaş ve göç yaşamış olan Kıbrıs insanını, sevinçleri ve acılarıyla tuvale aktardığını ifade etti.

 

“Bohça kavramının daha çok kadını yansıttığını düşünüyorum.”

Güney: “Bohça kavramının daha çok kadını yansıttığını düşünüyorum. Kadınların günlük yaşam, çeyiz, düğün dernek gibi etkinliklerdeki yerini irdelerken, savaşlarda yaşadıkları kayıplara ve acılara da dikkat çekmek, mutlu ve mutsuz duyguları kadın imgesi üzerinden aktarmayı hedefledim. Resimlerimde kendi özgün tarzımdaki kadın yüzü soyutlamalarını da kullandım. Kendimden ve özümden çıkan, evrensel ile gelenekselin birleştiği bir sanat çalışması oldu.”

Sergi 10 Kasım Cuma kadar hafta içi mesai saatleri içerisinde kültüre meraklı tüm kişilerin beğenisine açık olacak.

sergi-3.jpg

sergi-foto-3.jpg

foto-7-024.jpg

foto-5-049.jpg

Bu haber toplam 2502 defa okunmuştur
Etiketler : ,