1. HABERLER

  2. KÜLTÜR & SANAT

  3. “Acı Molihiya” Lefkoşa’da da okuyucuyla buluştu
“Acı Molihiya” Lefkoşa’da da okuyucuyla buluştu

“Acı Molihiya” Lefkoşa’da da okuyucuyla buluştu

Canbolat, Hatice’nin kitaptaki kızların hepsinin hikayesinden biraz alarak kendi kendini yarattığını kaydetti.

A+A-

Murat OBENLER

Yazar Fulya Adalıer Canbolat’ın Khora Yayınları'ndan çıkan kitabı Kadın Eğitimi Kolekifi’nin organizasyonu ile Lefkoşa’da da tanıtıldı. Lorenzo Kafe’de gerçekleşen ve cafenin de bulunduğu meydanda yer alan söyleşi ve imza etkinliğinde sunuculuğu Nazen Şansal yaptı. Şansal ve yazar Canbolat’ın yanırısa etkinlikte kapak fotoğrafında yer alan Baraka Tiyatro Gençlik ekibinden Elif Deligöz ve  Kadın Eğitimi Kolektifi adına Zekiye Şentürkler de birer konuşma yaptı

m2-137.jpg

Şansal: “Araplara satılan genç kızlarımıza kendimizi borçlu hissettik”

Khora Yayınevi adına söz alan Nazen Şansal ise Khora Yayınları'nın misyonunun özellikle Kıbrıslı yazarların nitelikli eserlerini kitaplaştırarak okurlara ulaştırmak ve ülke yayıncılığı ile edebiyatına katkı koymak olduğunu belirterek Khora’nın 81. Kitabı olan "Acı Molehiya"nın yayına hazırlanma sürecinde yazarla hiç yüz yüze karşılaşmamalarına rağmen oldukça uyumlu bir işbirliği yaptıklarını, bunun en önemli sebebinin Araplara satılan genç kızlarımıza kendilerini borçlu hissetmeleri olduğunu vurguladı.Şansal, “Çocuk hakları,kadın hakları,insan hakları,barış ve demokrasi kültürü ancak kitapla gelişir. Üreten toplumlar var olabilir o yüzden bizler de üretilen edebi eserleri toplumla buluşturuyoruz.  Fulya Adalıer Canbolat bu kitapla karanlık bir dönemi ve hikayeyi anlatıyor ama bizleri aydınlığa çağıran bir kitap oluşturuyor. Kadın özgürleşmesi adına çok değerli ve etkileyici bulduğumuz bu kitabı basmaya karar verdik.”dedi.

m3-083.jpg

Canpolat: “Hatice aslında kendi kendini yarattı”

Yazar Fulya Adalıer Canbolat, Neriman Cahit'in "Araplara Satılan Kızlarımız" kitabını ve 1930-40'lı yıllara ilişkin pek çok kaynağı okuduğunu, döneme ilişkin derin araştırmalar sonucunda Araplarla evlendirilen tüm kızları temsil eden Hatice isimli kurgu bir karakter oluşturarak kitabını yazdığını anlattı. Kitabı tiyatro oyunu olarak planlı bir şekilde yazmadığını, olayların birden bire geliştiğini söyleyerek Hatice’nin kitaptaki kızların hepsinin hikayesinden biraz alarak kendi kendini yarattığını kaydetti. Kendi rızaları olmadan gemilere bindirilip çöllerde yaşamaya zorlanan Kıbrıslı Türk kızların oradaki gözyaşları yanı sıra adaya dönmek istediklerinde ada halkının kendilerini istemeyişinin de kendisini çok etkilediğini söyleyen Canbolat bir tarlanın insanın kendi kızından daha değerli olabileceği bir yaşam da olduğunu düşündükçe bir şey yapmak istediğini ve 15 yıllık yaratıcı drama lideri olarak bir tiyatro oyunu yazmayı uygun gördüğünü de ifade etti.

m1-162.jpg

Canpolat : “Kıbrıs'taki ekiple hiç görüşmedik ama kalben birbirimiz anladık ve yol aldık”

Kitabın kapak fotoğrafının da Kıbrıs’ta kolektif bir çalışmanın sonucunda yaratıldığını ve oyun kadar kendisini etkilediğini dile getiren Canbolat, kalben birbirlerini anladıklarını ve herkesi elinden gelen katkıyı koyarak kitabı çıkarmayı başardıklarını dile getirdi. İBB Şehir Tiyatroları Dramaturg'u Dilek Tekintaş'ın da kitaba katkı koyduğunu belirten yazar, oyunun sahnelenmesi halinde telif gelirinin kadın sığınma evine veya sokak hayvanlarına bağışlanacağını da belirtti.

 

 

 

 

Bu haber toplam 1433 defa okunmuştur
Etiketler : ,