1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Yasak, ama vuruldular!
Yasak, ama vuruldular!

Yasak, ama vuruldular!

Ülkede yaklaşık 380 kuş türü, kalıcı veya göçmen olarak yer alırken; bu türler, yasak avcılık sebebi ile ciddi risklere girmiş bulunuyor. 380 türden yalnızca beş türün ava açık olduğu ülkede, bilinçsiz avcılık sebebi ile her yıl onlarca kuş türü yok olma

A+A-

'Büyük Av' sezonunun başlamasıyla vahşi yaşam gönüllüleri de mesaiye başladı. Bilinçsiz avcılar tarafından vurulan, vurulması yasak türler, gönüllü veterinerler ve biyologlar tarafından tedavi ediliyor.   

Tanju KONURALP

Kıbrıs, sahip olduğu kuş türleri ile ekolojik açıdan zengin olan ülkeler arasında yer alıyor. Ancak; ülkenin Kuzeyi’nde sürdürülen ve yeterli denetim uygulanmayan avcılık, bu türlerin yaşamlarını riske sokan yegane faktörlerden birisi olarak algılanıyor… Ülkede avlanması serbest olan kuşlar, beş türden oluşurken; göçmenler de dahil olmak üzere yaklaşık üç yüz seksen kuş türü, burada üreyip çoğalıyor. Bu noktada bilinçsiz avcıların, ekolojik denge açısından büyük riskler oluşturarak, başta büyük yırtıcılar olmak üzere, birçok avlanması yasak kuşu avladığı, ilgili kurumlarca doğrulanıyor. Kuşları ve Doğayı Koruma Derneği’nden (Kuş-Kor) Özge Özden ve Damla Beton ile Biyologlar Derneği’nden (Bio-Der) Niyazi Türkseven konu ile ilgili verdikleri görüşlerde, ülkede kaçak avcılığın ciddi boyutlarda olduğu bilgisini verirken; konunun önüne geçilmesi adına atılacak en önemli adımın ise toplumun bilinçlendirilmesi olduğunu ifade ediyor…
“Avlanabilecek kuş türleri beş çeşittir”

Kıbrıs Türk Biyologlar, Doğayı Araştırma ve Koruma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Niyazi Türkseven, ülkede avlanması yasal olan beş kuş türünün bulunduğunu, bunların ise Keklik, Turaç, Yaban Üveyiği, Fatsa ve Bıldırcın olduklarını belirtti. Bunların dışında avlanan tüm kuşların ise, yasak avcılık kapsamına girdiğini vurgulayan Türkseven, bu noktada avcıların duyarlılık, polisin ise daha sıkı denetimler göstermesi gerektiğinin altını çizdi.

“Ülkede yasak avcılık sürüyor”

Özellikle Sosyal medya’da yayınlanan fotoğrafların, ülkede yasak avcılığın sürdüğünü ortaya koyduğunu dile getiren Kuşları ve Doğayı Koruma Derneği (Kuş-Kor) Yönetim Kurulu Üyesi Entomolog Özge Özden, bu noktada avcıları duyarlı olmaya davet ederken; polisin de ciddi denetimlerde bulunmasının hayati olduğuna değindi.

“Okullarda öğretilmesi şart”

Kuş-Der Aktivisti Biyolog Damla Beton ise yasak avcılığın, büyük ölçüde bilinçsizlikten doğduğunu ve bu bilincin kazandırılması adın a yeterli çalışmanın yapılmadığını belirtti. Ülkedeki kuş türlerinin eğitime dahil edilmesi gerektiğini ifade eden beton, ancak bu şekilde bilincin kazandırılabileceğini ve yasak avcılığın önüne geçilebileceğini vurguladı.
Türkiye’de 480 olan kuş türleri sayısı, ülkede 380’e varıyor

Dünyanın sayılı kuş cennetleri arasında yer alan ülkelerden Türkiye’de, yaklaşık 480 kuş türünün bulunduğu tahmin ediliyor. Öte yandan ülkede ise kaydedilmiş 373 kuş türü mevcut olduğu, Bio-Der’in resmi sayfasında yer alan bilgiler arasında bulunuyor.



Niyazi Türkseven: “Bu kuşlar doğanın dengesi açısından hayati önem taşır”

Ülkenin en önemli zenginliklerinden birisinin biyolojik çeşitlilik olduğunu ifade eden Kıbrıs Türk Biyologlar, Doğayı Araştırma ve Koruma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Niyazi Türkseven, bu çeşitliliğin korunmasının oldukça önemli olduğuna işaret etti. Avcılıkla avlanabilecek olan kuşların yasalarla belirtildiğini vurgulayan Türkseven, bu kuşlar dışındaki kuşların avlanmasının kesinlikle yasak olduğunu belirtti. Gayrı yasal şekilde diğer kuşların avlanmasının hem avcılığa zarar verdiğini, hem de av karşıtlarının çoğalmasının önünü açtığını dile getiren Türkseven, avcıların bu konuda sorumlu davranması gerektiğinin altını çizdi. Özellikle yırtıcı kuşlardan olan Baykuş, Şahin, Atmaca gibi türlerin bilinçsizce vurulduğunu ifade eden Türkseven, bu kuşların ekolojik dengesi açısından hayati önem taşıdıklarını ifade etti. Bu kuşların sayıca azalmasının, fare – yılan gibi sürüngenlerin sayıca artmasına ve bunun da tarıma zararı olacağını vurgulayan Türkseven, bu kuşların vurulmasının yasak olduğunu tekrarladı. Bu noktada hem avcılara, hem de polise büyük bir sorumluluk düştüğünü ifade eden Türkseven, avlanması yasak kuşları avlayan avcıların, diğer avcılar tarafından ihbar edilmesi gerektiğinin altını çizerken; polisin ise konu ile ilgili denetimlerini arttırması gerektiğini belirtti.

---------------------------

Özge Özden: “Zaman içerisinde gerekli duyarlılık sağlanacak”

Kuşları ve Doğayı Koruma Derneği (Kuş-Kor) Yönetim Kurulu Üyesi Entomolog Özge Özden, son birkaç yıldır Avcılık ve Atıcılık Federasyonu ile uyum içerisinde çalıştıklarını dile getirdi. Bu yönde yeni ruhsat alacak olan avcılara, avlanması yasak kuşlar ve ilgili konularda eğitim verilmesi üzerine bir protokol imzalandığını dile getiren Özden, bu yönde uyum içerisinde çalışıldığını vurguladı. Ancak yine de bazı avcıların bu kuralları göz ardı ederek, koruma altındaki kuşları da hedef aldığını belirten Özden, tam anlamı ile bir duyarlılığın, zaman içerisinde oturmasını beklediklerini ve bunun bir anda oturmasının kolay olmadığını ifade etti. Özellikle sosyal medyada paylaşılan fotoğraflar ile bunun kanıtlandığını kaydeden Özden, konu ile ilgili çalışmaların daha da genişletilmesi ve zamana yayılması ile bu sıkıntının önüne geçmeyi hedeflediklerini vurguladı.

----------------------

Damla Beton: “Ciddi ölçüde yasak avcılık söz konusudur”

Avlanması yasak olan kuşların vurulduğunun kesin bir bilgi olduğunu dile getiren Kuşları ve Doğayı Koruma Derneği (KUŞKOR) aktivistlerinden, Ekoloji Doktoru Damla Beton, konu ile ilgili olarak,  son iki üç yıl içerisinde yaklaşık otuz ihbar aldıklarını belirtti. Vurulanların büyük bir çoğunluğunun büyük yırtıcılardan oluştuğunu ifade eden Beton, bu kuşların av dönemi dışında dahi vurulduklarını ispatlayan röntgenlerin bulunduğunu da sözlerine ekledi. Bahsi geçen rakamların, dağın yalnızca görünen kısmı olduğunu ifade eden Beton, konuya duyarlı olan avcıların da var olduğunu ancak; henüz yasak avlanmanın önüne geçilemediğini ve büyük oranda yasak avcılığın devam ettiğini ifade etti.  Konunun önüne geçilmesi adına özellikle bilinçlendirme yönünde noksanların olduğunu vurgulayan Beton, halkın, ülkedeki kuş türleri ile ilgili yeterli bilgisi olmamasının, büyük bir eksiklik olduğuna değindi. Dünyanın sayılı kuş cennetlerinden birisi olarak kabul edilen Türkiye’de 480’e yakın kuş türünün bulunduğuna dikkat çeken Beton, ülkemizde ise bu sayının 380 civarı olduğunu ve bu rakamın, ülkenin ekolojik değerler adına ne derece önemli bir yer olduğunun göstergesi olduğuna vurgu yaptı. Yasak avcılığın önüne geçilmesi adına atılacak en önemli adımın, ülkedeki kuş türlerinin eğitim sistemine dahil edilmesi olduğunun altını çizen Beton, bu yönde bilincin geliştirilmesinin, bu türlerin yaşamını korumaya büyük destek sağlayacağını vurguladı.

 

Bu haber toplam 3303 defa okunmuştur