
Tatar: “Raab ve Borell’den aşı isteyeceğim”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yarın görüşeceği İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab ve haftaya adaya gelecek AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Josep Borell’den aşı isteyeceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yarın görüşeceği İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab ve haftaya adaya gelecek AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Josep Borell’den aşı isteyeceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar, aşılanmanın nisan ayına kadar tamamlanması ve ülkenin açılmasıyla çok rağbet görüleceğine inandığını ifade etti.
Tatar, BRT’nin bu akşam Cumhurbaşkanlığı’ndan canlı yayımladığı özel programa katıldı, soruları yanıtladı.
Koronavirüs salgınında bugün en yüksek test ve vaka sayısına ulaşıldığını kaydeden Tatar, geçen yıl temmuzda sıfır vaka varken vakaların yeniden görülmeye başlandığı süreçte karantina uygulaması olduğunu ancak virüsün güneyden geldiğini iddia etti.
Cumhurbaşkanı Tatar, pandeminin aşıyla aşılabileceğini ancak aşı bulmakta sıkıntı yaşandığını kaydederek yarın görüşeceği İngiliz Dışişleri Bakanı Raab’dan Oxford aşısı isteyeceğini; haftaya görüşeceği Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Borell’den de aynı şekilde daha çok aşı gönderilmesini talep edeceğini kaydetti.
“Her şeye rağmen sistem ayaktadır” diyen Tatar, sağlık personelinin özveriyle çalıştığını vurguladı.
Tatar, “Bu saatten sonra başarmak insanlarımıza kaldı. Kapanma da oldu. Zaten turist ve öğrenci yok. Güneye gidiş geliş de yok. Pik 7 Şubat’tan sonra yavaş yavaş aşağıya gidecek” diye konuştu.
Aşı bulunursa haftada 50 bine yakın aşı yaparak nisanda yavaş yavaş dışa açılıma başlanabileceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Çok da umutsuz olmamak lazım. İnsanlarımızın sağduyusuyla bu işi atlatacağız. Yeter ki bu virus yine mutasyona uğramasın. İnsanlar kurallara uymalıdır ve herkes sık sık PCR testi yaptırmalıdır” dedi.
Tatar, KKTC’nin küçük bir ada ekonomisi olduğuna işaret ederek “Özgüvenle bu işi yönetebilirsek, sağlık altyapısını sağlamlaştırırsak, 3-5 ayda aşılamayı tamamlarsak ülkemizin dünyaya açıldığında çok rağbet göreceğine inanıyorum” diye konuştu.
İngiltere’den Kıbrıs’a dönmek isteyen binlerce insan bulunduğunu ifade eden Tatari “Burası cazibe yeri olacak. Ben inanıyorum. Yeter ki bu süreci atlatalım” dedi.
Pandemiye rağmen Maraş’ı 100 binden fazla insanın ziyaret ettiğini söyleyen Tatar, ülkeyi ziyaret edecekler için Maraş’ın şimdiden bir destinasyon olduğunu belirtti. Tatar, Maraş’ın Taşınmaz Mal Komisyonu üzerinden eski hak sahiplerine verilmesini istediklerini, BM kararlarına ters düşmeden burayı açmayı planladıklarını kaydederek “Orayı insanlıkla yeniden buluşturmak, yılanlardan temizleyerek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Tatar: “Rum tarafı yeni politikamızı kabul etmezse biz de tanınma yoluna gideriz”
Cumurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs sorununda egemen eşitliğe dayalı yan yana iki devlet modelini 5+1 konferansında masaya koyacaklarını belirterek Rum tarafı bunu kabul etmezse KKTC’nin tanınması yoluna gideceklerini söyledi.
Tatar, BRT’de katıldığı programda Kıbrıs konusunda Türkiye’nin tam desteğiyle aynı noktada olduklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Tatar, “5+1’e gidip düşüncelerimizi masaya koyacağız. Rum tarafı kabul etmezse biz de tanınma yoluna gideceğiz” dedi.
KKTC’nin değerinin çok arttığını, Doğu Akdeniz’in de Kıbrıs’ın da eskisi gibi olmadığını kaydeden Tatar, devletin nereden nereye geldiğine bakmak gerektiğini söyledi. Tatar, “KKTC’nin değeri artmıştır çok önemli toprak parçasıdır. Çok stretejik noktadayız. TC de artık buraya farklı bakar. Her türlü desteği alarak Kıbrıs Türk halkının refahı için gereken yapılacak” dedi.
Tatar, Rumlarda bu konuda panik olduğunu, her gün bu konunun konuşulduğunu ifade etti.
Yarın görüşeceği İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab’la görüşmesinde Kıbrıs sorunuyla ilgili bazı belgeleri de önüne koyacağını belirten Tatar, “Yarın gelecek olan bakan 46 yaşındadır. Bunları bilmiyorsa hepsini önüne koyacağım” diye konuştu.
Tatar, “Bu saatten sonra devletimden, özgürlüğümden, egemenliğimden vazgeçemem. Ben iki devletliliği gündeme getirdim. Bu bütün dünyada duyuldu. Biz bu saatten sonra Kıbrıs Cumhuriyeti’ne yama olamayız” dedi.