
Meclis'te KTHY ve ETİ tartışıldı
Erhürman: “KTHY ve ETİ çalışanlarının intibaklarındaki ayrımcılığın meşru gerekçesi yok”
Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP/BG) Lefkoşa Milletvekili Tufan Erhürman, KTHY ve ETİ çalışanlarının intibaklarında 47/2010 sayılı Özelleştirme Yasası’nın uygulanması yüzünden, bu kişilerin bir anda “damdan düşmüş” gibi olduğunu ve yapılanların “hiçbir meşruluğu” bulunmadığını söyledi.
Erhürman, Meclis’te “KTHY ve ETİ çalışanlarının sorunları” konulu gündem dışı konuşmasında, KTHY ve ETİ çalışanlarının kamuda görevlendirilmeleri halinde intibaklarının nasıl yapılacağının Özelleştirme Yasası’nda yer aldığını belirtti.
Kurumu özelleştirilen personelin intibaklarında uygulanan yasalara değinen Erhürman, uygulamanın, “kamu kurum ve kuruluşu” kavramının tefsirine uygun düşmeyen kurumlara gelince değiştiğini söyledi.
Erhürman, kamu kurumundakilerin “ne zaman işe başladığına bakılarak intibaklarının yapıldığını” ancak ETİ veya KTHY çalışanları için bu tutarlılığın görülmediğini; hangi yıl işe başlamış olursa olsun bu kişilerin kamu görevine geçerken intibaklarının 47/2010 sayılı Özelleştirme Yasası’na göre yapıldığını, bu yüzden bu çalışanların bir anda “damdan düşmüş” gibi olduğunu söyledi.
İnsanlar arasında ayırım yapılacaksa meşru bir gerekçeye dayanmak gerektiğini vurgulayan Erhürman, ETİ ve KTHY’nin KİT olduğuna dair birçok Başsavcılık belgesi bulunduğunu ancak aksinin yapıldığını anlattı.
Geçen hükümet döneminde KTHY’yle ilgili meclis komitesinde eylem planı hazırlandıktan 9 gün sonra durduğunu; planın Meclis gündemine bile uçuşların durmasından 10 ay sonra geldiğini kaydeden Tufan Erhürman, devletin kurumlarının, hükümetin ve Meclis’in KTHY konusuna bu kadar girmişken bu kurumların devlet kurumu değil şirket sayılıyorsa burada da eşitlikten söz edilemeyeceğini kaydetti.
Tufan Erhürman, intibaklarda ayrımcılığın hiçbir meşru gerekçesi olmadığını vurguladı.
Kademe ilerlemelerinde de haksızlıklar yapıldığını anlatan Erhürman özetle, “Bu uygulamalar bizi nereye getirdi? Sanki KTHY ve ETİ çalışanları -özelleştirme veya tasfiye adı her neyse- kendi kendilerini batırdılar da onlara lütuf olarak bu intibaklar yapıldı. Bu hem anayasaya hem yasalara aykırı. Burada çok büyük hukuksal sorun ve mağduriyetler var. Gelin el ele verelim, bunları çözelim” diye konuştu.
SANER
Erhürman’dan sonra söz alan Ulusal Birlik Partisi (UBP) Gazimağusa Milletvekili, eski Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Ersan Saner, KTHY batmak üzereyken bir komite kurulduğunu; borçların ödenmesi için kaynak olmadığını; kendisi bakan olarak göreve geldiğinde şirkette grev yapıldığını; pilotları geri çağırdıklarını ve uçuşların devam ettiğini anlattı.
Bakan olmasından 31 gün sonra KTHY’nin battığını kaydeden Ersan Saner, KTHY’nin battığı tarih ile Özelleştirme Yasası’nın geçtiği tarihin farklı olduğunu; KTHY’nin yasadan önce battığını; yasaya eklenen geçici bir maddeyle çalışanların devlette işe alındığını kaydetti.
Saner, KTHY’nin esas sahibinin İnkişaf Sandığı’nın bağlı olduğu Ekonomi ve Enerji Bakanlığı olduğunu; ancak bütün sorumluluğun Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’na yüklendiğini belirterek, hükümete, yeni bir KTHY araştırma komitesi kurulmasını önerdi.
TAÇOY
Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP/UG) Lefkoşa Milletvekili, eski Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Hasan Taçoy da, “hayatının en acı olayı” diye nitelediği KTHY’nin kapatılmasının nedenlerinin araştırılmasını istedi.
Taçoy özetle, “KTHY parası yoktu da kapatıldı. Bu doğru ama TC'den anlaşmayla 30 milyon alındı, 10'u harcandı, geriye kalan 20 milyon ne oldu? Neden dolayı bunları yaşadık, haziranda kapatılan KTHY’nin uçak kiraları niye ödendi? Hiç uçmayan, yolcusunu başka bir hava yolu şirketine taşıtan bir mentalitenin o 20 milyon TL’yi nasıl har vurup harman savurduğu da kayıt altına alınsın. Herkes bir baksın görsün bakalım bu paralar nereye ve nasıl uçtu? Parası yoktur demeyin. Acılar insanı öyle bir incitir ki hayatınız boyunca sadece o acıyı yaşarsınız, ders almış olmanıza rağmen…” diye konuştu.
Halka doğruların en iyi şekilde aktarılması için 1975’ten itibaren KTHY konusunda araştırma başlatılmasını isteyen Taçoy, bakanlığı döneminde Türkiye’yle istişare arzularının üçüncüsünde Başbakan Erdoğan’la görüşerek KTHY için 30 milyon TL para çıkardıklarını, bu paranın nasıl kullanılacağına dair herkesin bilgilendirildiğini ancak uygulama aşamasında yaşanan zorluklar ve şirketin 20 milyon TL’si kullanılmadan kapatıldığını kaydetti.
ÇAKICI
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Mehmet Çakıcı, KTHY’nin geçmişinin sorgulanması gerektiğini belirterek, dünyanın hiçbir yerinde 100 milyon dolarlık borçla bir şirketin böyle bırakılmasının ve hesap sorulmamasının anlaşılamayacağını söyledi.
Sorumluların ortaya çıkarılması gerektiğini vurgulayan Çakıcı, “Bir komite çıksın ve sonuçlandırsın. Bugünkü yapıda suçlunun yanına kalan bir durum var” dedi.
Çakıcı, kurulacak komiteye TDP’nin de katılmasını önerdi.
ULUÇAY
Başbakan Yardımcılığı’na vekalet eden İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay, 2010’da KTHY’yi kurtarmak için kurulan komitede saatlerce, günlerce çalıştıklarını ve bir plan hazırlandığını söyledi.
Birçok kişinin KTHY’yi kurtarmak için elini taşın altına koymaya hazır olduğunu, kendisinin de büyük heyecan duyarak bu komitede çalıştığını kaydeden Uluçay, ancak bu çalışmanın beklenen sonucu vermediğini, sadece raporun Meclis Başkanlığı’na sunulduğunu; KTHY’yle ilgili bu planın hayat bulmasını sağlayamadıklarını anlattı.
Uluçay, daha sonra KTHY’nin neden bu hale geldiğine ilişkin bir komite daha kurulduğunu, ancak somut bir çalışma yapılamadığını kaydetti. Ortaya ansızın çıkarılan komite raporunda, toplantılarda yapılan önerilerin ve görüşlerin yer almadığını belirten Teberrüken Uluçay, geleceğe ışık tutacak somut bir rapor çıkamadığını söyledi.
KTHY’nin iki komitesinde de yer alan bir kişi olarak şirkete emek veren kişileri dinlediğinde çok etkilendiğini ifade eden İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay, KTHY’de nereden nereye gelindiğinin unutulmaması gerektiğini vurguladı.
“Geleceğe ışık tutacak bir çalışma yapılacaksa yapılmalı ama siyasi kaygılarla hareket edilecekse sonuç vermez. Ben ilk komitede büyük heyecan ve umutla çalışmıştım” diyen Uluçay, intibaklarda adaletsiz bir uygulama varsa ve hukuken temeli yoksa, tek çözümün adaleti sağlamak olacağını belirtti.
Meclis’te KTHY ve ETİ konusundaki konuşmaları bu iki kurumun bazı eski çalışanları da izledi. (tak)

















