1. HABERLER

  2. GÜNEY

  3. Skandalların DİSİ’si, AKEL’in tarihi kaybı, ELAM’ın büyümesi ve çözümsüzlük
Skandalların DİSİ’si, AKEL’in tarihi kaybı, ELAM’ın büyümesi ve çözümsüzlük

Skandalların DİSİ’si, AKEL’in tarihi kaybı, ELAM’ın büyümesi ve çözümsüzlük

"2021 Parlamento seçimleri tarihin en tuhaf seçimi oldu. Covid 19 salgını ortamında yapılan seçim çalışmaları büyük oranda görsel-yazılı medyada ve dijital platformlarda çekişen siyasi gruplar arasında gerçekleştirildi."

A+A-

2021 Parlamento seçimleri tarihin en tuhaf seçimi oldu. Covid 19 salgını ortamında yapılan seçim çalışmaları büyük oranda görsel-yazılı medyada ve dijital platformlarda çekişen siyasi gruplar arasında gerçekleştirildi.

Covid 19 temaslıları için özel olarak seyyar sandıklar hazırlandı.

Küçük büyük toplam 15 liste ve 651 aday, 56 sandalye için yarıştı.

Katılım yine düşük oldu. Toplam 557 bin 517 seçmenin sadece %63.9 oy kullandı. Seçmenlerin önemli bir kesimi sandığa gitmedi.

 

Altın pasaportlar ve DİSİ

Seçim yarışının birinci konusunu yolsuzluklar oluştururken, önem sırlamasında Kıbrıs Sorunu üçüncü sırada yer aldı.

Kıbrıs Rum seçmenlerini en çok ilgilendiren ikinci konu, pandeminin tetiklediği ekonomik kriz oldu.

Bir süreden beri “altın pasaport” ve türlü yolsuzluklarla çalkanan Kıbrıs Rum toplumunda beklenen oldu ve hükümet partisi DİSİ kayıplara uğradı. 

%27.8 oranında oy alan DİSİ birinci parti olmaya devam ediyor.

 

AKEL seçmeni ikna edemedi

AKEL ise DİSİ’nin düşüşünden yararlanamadı ve oylarına oy katamadığı gibi, %3’lük bir kayba uğrayarak %22.3’te kaldı ve tarihinin en düşük oyunu aldı. Andors Kiprianu, yaptığı ilk açıklamada partinin seçmeni ikna edemediğini itiraf etti ve payına düşen sorumluluğu almaya hazır olduğunu söyledi. Partinin olağan genel kurultayının 25-27 Haziran tarihinde olacağını açıkladı ve orada her şeyin masaya yatırılacağını belirtti.

 

DİKO üçüncü

DİKO, Karoyan grubunun partiden atılmasına ve parti tabanından önemli bir kesimin oylarını Karoyan’ın kurduğu DİPA’ya vermesine karşın, seçimden başarılı çıktı.

DİKO % 11.3 oyla üçüncü büyük parti olarak kaldı.

DİKO başkanı Nikos Papadopullos, kampanya boyunca Nikos Anastasiadis ve partisi DİSİ’ye çok sert eleştirilerde bulundu. Yolsuzluk konusunu sürekli olarak gündemde tutan DİKO başkanı, hükümet çevrelerine zor anlar yaşattı. Para karşılığı yabancılara satılan pasaportlara dair bütün dosyaların araştırılmak üzere Sayıştay’a verilmesini talep eden Papadopullos, yolsuzluk konusunu baş tacı yaptı ve seçmenlerin takdirini kazandı.

Aljezira televizyonunun dünya kamuoyuna duyurduğu pasaport skandalında AKEL milletvekillerinden birinin de yer alması, AKEL’in yolsuzluk skandallarından oy devşirmesini engelledi.

 

Faşizan ELAM büyüdü

Aşırı sağ faşizan ELAM büyümeye devam etti ve dördüncü büyük parti oldu. ELAM %6.8 oranında oy aldı. Belli ki, aşırı sağ parti, Kıbrıs Rum siyasi yaşamında etkin ve etkili biçimde söz alacak.

EDEK oyların %6.7’si ile parti saflarında memnuniyet yaratan bir sonuç aldı.

Karoyan başkanlığında kurulan DİPA, ilk defa girdiği seçimden başarıyla çıktı. %6.12 oranında oy alan DİPA, seçimin en başarılı partisi sayılıyor.

 

Küçük Partiler oy artırdı

Küçük partilerden Ekoloji Hareketi, oylarını artıramadı, hatta biraz geriledi ve %4.44 oranında oy aldı.

Anna Theologu’nun başkanlığında kurulan Kuşak Değişimi (Allagi Genias) adlı parti parlamentoya girmedi.

Özellikle Mağusalı ve Maraşlı Kıbrıslı Rum yurttaşların oluşturduğu Kıbrıs İçin Mağusa İnisiyatifi de bu seçimde şansını zorladı ama sandalye kazanamadı.

Ateşli milliyetçi nutuklar atmasıyla tanınan ve iki dönem Avrupa Parlamentosu vekilliği yapan Eleni Theohorus, bu seçimle siyasi kariyerini noktaladı.

Theoharus’un partisi Dayanışma, parlamentoya giremedi.

Öte yandan yıllardan beri Kıbrıs Rum siyasi yaşamında yer alan ve parti değiştirmesiyle ünlenen Yorgos Lillikas’ın da siyasi hayatı sona erdi. Seçimde EDEK ile koalisyona giren Lillikas, aday olmadı ve siyasi yaşamdan ayrılmayı düşündüğünü açıkladı.

 

Güneyde Yaşayan Kıbrıslı Türkler Seçme-Seçilme Hakkına Sahiptir

Güneyde yaşayan Kıbrıslı Türk de seçimlerde oy kullanma hakkına sahiptir. Kıbrıs Anayasasının öngördüğü etnik temelde oy kullanma zorunluluğu, Kıbrıs Cumhuriyeti AB üyesi olduktan sonra İbrahim Aziz’in açtığı davayı kazanmasıyla kısmen sona erdi. Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kontrol ettiği bölgelerde yaşayan Kıbrıslı Türkler de milletvekilliği seçimlerinde seçme ve seçilme hakkına sahip oldular.

Bu seçimlerde toplam 712 Kıbrıslı Türk seçim kütüklerine kayıt yaptırdı ve oy kullanma hakkı elde etti. 

 

Meclis Başkanlığı

Kıbrıs Rum toplumunda kimin meclis başkanı seçileceği her zaman cumhurbaşkanlığı seçimleri için bir gösterge sayılıyor. Partiler meclis başkanı seçerken yaptıkları pazarlıklara mutlaka bir biçimde cumhurbaşkanlığı seçimlerini endekslerler. Meclis başkanlığı için kurulacak ittifaklar cumhurbaşkanlığı seçimlerine de yansıtılır. Her zaman olduğu gibi, bu seçimden hemen sonra da partiler cumhurbaşkanlığı için harekete geçmişlerdir bile. Dolayısıyla, kısa süre sonra seçilecek meclis başkanı, 2023’te yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri için ip ucu verecek.

 

Yeni Meclis ve Kıbrıs Sorunu

Seçimlerin Kıbrıs Sorununa nasıl yansıyacağına gelirsek...

İki-bölgeli, iki toplumlu federal devlet modelini benimseyen siyasi güçlerde zayıflama olduğunu söyleyebiliriz. Bu konuda en sarih tutuma sahip olan AKEL ikinci büyük parti olmayı sürdürüyor ama Tassos Papadopullos’un oğlunun başkanlık ettiği DİKO, Tassos Papdopullos kadar “federalisttir!”

“Doğru İçerikli” olması kaydıyla federal çözüme “evet” dediğini söyleyen DİKO’ya federal “içerik” beğendirmek mümkün değildir.

EDEK ise açıkça federal çözüme “hayır” diyor.

ELAM’ı söylemeye bile gerek yoktur. Üniter devlet savunan ve Kıbrıslı Türklerin azınlık olduğunu ileri süren ELAM, açıkça çözüm karşıtı bir partidir.

Ekoloji Hareketi her ne kadar federal çözüm karşıtı eski başkan Perdikis’e kıyasla daha ılımlı olan yeni başkan Theopemtu ile bazı açılımlar yapmışsa da, -örneğin federal çözüme inanan bazı adaylarla seçime girdi-, partide federasyon karşıtları hala çok etkilidir.

Karoyan’ın DİPA’sı federal çözüm konusunda Anastasiadis’in yolundan gidiyor. Yani, Anastasiadis gibi sadece sözde federal çözüm yanlısıdır...

DİSİ’ye gelince...

DİSİ başkanı Averof Neofitu her telden çalan bir siyasetçidir. Yerine göre, bazen federal çözüm diyor, bazen de Helen milliyetçisi kesiliyor. Parti tabanında ELAM’ı aratmayacak milliyetçiler var. Partide Glafkos Kliridis’in ruhundan pek bir şey kalmamış. Sadece Lefkoşa ilçesinde liberal çevrelere rastlıyoruz. Partinin Limasol ve Baf milletvekillerinin çoğu popülist milliyetçilerdir.

Kısacası, seçimlerde federal çözüm destekçileri daha da zayıfladı.

Türk tarafının da federal çözüm karşıtı tutumu dikkate alındığında, 2023’e kadar, yani Kıbrıs Rum toplumunda cumhurbaşkanlığı seçimine kadar, Kıbrıs Sorununda ilerleme olması mümkün görünmüyor! Çözümsüzlük maalesef bir süre daha başat politika(sızlık) olmaya devam edecek!

Bu haber toplam 3929 defa okunmuştur
İlgili Haberler