
Kartal galibiyete aldanmasın
Öncelikle Cemal Bulutoğluları’na Lefkoşa takımlarının bir teşekkür borcu olduğunu belirtmek istiyorum. Gerçekten Atatürk Stadı’nın zeminini mükemmel bir yapıya kavuşturdu. Böyle bir zeminde her futbolcu oynamak ister. Demek ki istenince yapılı
Öncelikle Cemal Bulutoğluları’na Lefkoşa takımlarının bir teşekkür borcu olduğunu belirtmek istiyorum. Gerçekten Atatürk Stadı’nın zeminini mükemmel bir yapıya kavuşturdu. Böyle bir zeminde her futbolcu oynamak ister. Demek ki istenince yapılıyormuş. Aslında yapmak değil bakmak önemli. Umarım bu kadar zaman ve para harcanarak yapılan bu mükemmel zemine çok iyi bakarız ve paralar havaya atılmış olmaz.
Kötü oynayıp galip gelmenin bazı durumlarda avantaj olduğuna inanılır. Bence de bu teori doğrudur. Ancak bu teori istikrarlı futbol oynayan takımlar için geçerlidir. Zaman zaman kötü performans sergilemeleri normal karşılanır. Ama bu söylem bence Yenicami için geçerli değildir. Çünkü ilk devrenin yedinci haftasından beridir önemli bir düşüş kaydeden Yenicami, bu düşüşünü sürdürmeye devam ediyor.
Yenicami dünkü Gönyeli maçında galip geldi. Galip gelmesine geldi de, yukarıda söz ettiğim teori maalesef Yenicami için geçerli sayılmıyor. Gönyeli karşısında çok kötü bir futbol oynamasına rağmen, maçın sonlarında attığı iki golle galip gelmiştir ama kimse bu galibiyetten dolayı umutlanmasın.
Gönyeli oyuna çok hızlı, arzulu ve kendinden emin başladı. İlk on dakika tamamen Gönyeli’nin üstünlüğünde geçti. Onuncu dakika dolarken Reşat’ın eline çarpan topu, önce maçın orta hakemi vermedi ardından yardımcı hakemin uyarısı ile ki, bana göre de hareket penaltıydı, düdük çalması, hakeme olan güvenin sarsılmasına neden oldu. Bana göre maçın hakemleri başarısızdı.
Gönyeli mağlup oldu ama, bana göre hiç de mağlubiyeti hak edecek bir oyun oynamadı. Özellikle ikinci yarıda Diallo’nun muhteşem golü görülmeye değerdi.
Yenicami’de hafta arasında yapılan toplantı futbolcular üzerinde çok da etkili olmadı. Oynanan futbola baktığımda hiç de umut vermiyor. Alınan galibiyet, takım içerisinde yaşanan olumsuzlukları göz ardı etmemeli. Maalesef, Yenicami iyi futbol oynamıyor. Transferde önemli paralar harcanmasına rağmen oyun anlayışında değişen hiçbir şey olmadı.
Bence Hacsan’a yazık ediyoruz. Bu çocuğa ağabeylerine verilen şans verilmiş olsaydı sanırım şu anda takımın yükünü çeken yıldız oyunculardan biri olacaktı. Behiç’in iki maçını izledim ama beklediğim oyunu göremedim. Gerçi takım kötü oynuyor, takımda şu iyidir demek çok zor. Ancak Neval’ın da hakkını vermem lazım. Takımın en istikrarlı oyuncusudur.
Yenicami’nin bir an önce toparlanması lazım. Artık telafisi olmayan döneme girilmiştir. Yoksa bu kötü futbolla bu maratonu götüremez. Oynanan futbola baktığımızda, birçok eksiklikler görüyorum. Savunmadan tutun da forvete kadar organize bozukluğu gözlemleniyor. Gereksiz paslaşmalar takımı oyundan düşürüyor. Orta alanda topu süratle ileriye taşıyacak oyuncu yok. Düşünün oyuna sonradan giren oyuncular direkt oynayan oyunculardan daha iyi performans sergiliyor.
Kısacası takımın verimsiz futbolu haftalardır devam ediyor. Bunlar yetmezmiş gibi, şimdi de oyun içerisinde disiplin sorunu yaşanmaya başladı. Akkos’un kenar yönetime yaptığı hareketler, İbrahim’in sinirsel tavırları, Erdinç’in tepkileri, Massa’nın oyuna küsmesi vs. Bütün bunlar takımın stres içerisinde olduğunu gösteriyor.
Her şeye rağmen dünkü maçta alınan üç puan Yenicami için önemli puanlardır. Massa iyi oynamamasına rağmen gollerini atmaya devam ediyor. Ancak iyi futbolcu olduğunu söylemek mümkün değildir. Gönyeli’de oynayan bir Diallo veya İbrahim Faye gibi canını dişine takıp takım için oynayan bir oyuncu değildir.
Gerçekten dün Gönyeli’ye yazık oldu. Oynadığı futbol ve ortaya koyduğu mücadele hiç olmazsa bir puanı hak eder cinstendi. Bana göre bu Gönyeli ligden düşmez. Mehmet Amcaoğlu iyi bir takım yaratmış…