1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Kabus gibiydi”
“Kabus gibiydi”

“Kabus gibiydi”

Hastanede yakalandıkları Covid-19 tedavisini tamamlayarak Karantina Merkezi’nden taburcu olan ‘son hasta’ Zekai Gece ve aynı hastalıktan tedavi gören eşi Şerife Gece, YENİDÜZEN’e konuştu

A+A-

83 yaşındaki Zekai Gece ve 67 yaşındaki eşi Şerife Gece, Covid-19 hastalığını yendi

Zekai Gece: “Elim ayağım tutmuyordu, tir tir titriyordum. Ayağa bile kalkamıyordum”

Şerife Gece: “Odayı paylaştığımız beyin yüksek ateşi ve öksürüğü vardı. Ama ne öksürük, ne öksürük, boğulacak gibi öksürüyordu… Mağusa’da hastaneye sağlam gittim, hasta çıktım.”

 

Dila ŞİMŞEK

Zekai Gece ve eşi Şerife Gece, küresel salgına dönüşen Corona virüse yakalandı, bir ay süren zorlu bir tedavinin ardından taburcu oldu.

83 yaşındaki Zekai Gece, Karantina Merkezi’nden ‘son hasta’ olarak alkışlarla taburcu edildi.
67 yaşındaki eşi Şerife Gece ise kendisi de hastalığa yakalanmasına rağmen tüm süreçte eşine destek verdi.

YENİDÜZEN’e konuşan Gece çifti, yaşadıklarını anlattı.

Zekai Gece, hastanede olduğu günlerde zaman kavramını tamamen unuttuğunu ifade ederken, sadece ağrılarını hatırladığını, olayların nasıl ilerlediğini kestiremediğini söyledi.

Eşi Şerife Gece ise, kendi hastalığının kısmen daha hafif geçtiğini belirterek, 9 gün içinde test sonucunun ‘negatif’ çıktığını dile getirdi.

Şerife Gece, test sonucu negatif çıktıktan sonra bile, eşine destek olmuş.

Çiftin test sonuçları ‘negatif’ çıkana kadar taburcu edilmemiş, Zekai Gece taburcu edilmeden önce farklı zamanlarda üç test yapılmış…

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devle Hastanesi’nde tedavi gören son Covid 19 hastası 83 yaşındaki Zekai Gece 11 Mayıs Pazartesi akşamı saat 7’de, eşi ile birlikte alkışlar eşliğinde taburcu edilmişti.

Başbakan Ersin Tatar, Sağlık Bakanı Ali Pilli, Başhekim Adil Özyılkan, doktorlar, sağlık görevlileri ve hastane personeli tarafından alkışlarla uğurlanmışlardı.

“Hiçbir şeyi hatırlamıyorum, ne zaman, ne mekan, sadece ağrı ve sızılar”

Hastalığı atlatmasına rağmen yorgunluk hissettiğini ifade eden Zekai Gece, “Elim ayağım tutmuyordu, tir tir titriyordum. Ayağa bile kalkamıyordum. Sürece dair hiçbir şeyi hatırlamıyorum, ne zaman, ne mekan, sadece ağrı ve sızılar… Çok büyük moral bozukluğu yaşadık, taburcu edilmeden önce üç kez test oldum, tabii bu doktorların elinde olan bir şey değil, ama insanı çok kötü etkiliyor. Şimdi ise yürüyorum, konuşuyorum, çok iyiyim. Sadece yorgunum. Ama hanımım benimle çok ilgileniyor, sağlığım tamamen onun elindeydi, onun desteği ve yardımı sayesinde ayağa kalktım. Tüm doktorlara ve hemşirelere de teşekkür ediyorum” dedi.

“Hastaneye sağlam gittim, hasta döndüm”

Eşinin ve kendisinin yaşadıklarını YENİDÜZEN’e anlatan Şerife Gece, her şeyin 28 Mart’ta Mağusa Devlet Hastanesi’ne gitmeleriyle başladığını söyledi. Gece, eşinin prostat hastası olduğunu, bu nedenle hastaneye gittiklerini ifade ederek, eşinin Türkiye’den gelen bir hasta ile aynı odayı paylaştığını dile getirdi.

Gece, “Odayı paylaştığımız beyin yüksek ateşi ve öksürüğü vardı. Ama ne öksürük, ne öksürük, çok kötü durumdaydı, boğulacak gibi öksürüyordu… Tabii bu nedenle ben de şüphelendim, içim rahat etmedi. Başka bir odaya alınmamızı istedim, kabul edilmedi. Ne isterseniz yaparız, odalarımızı ayırın dedim, tartışma bile yaşadım. Ama iki hafta aynı odada kaldık. Sonrasında ise taburcu edildi eşim. Evimize döndüğümüzde, bende halsizlik ve kas ağrısı vardı. Tabii virüsü kapmışız, bilmiyorduk. Eşim ayakta duramaz haldeydi, çok kötü durumdaydı…” diye anlatmaya başladı.

Bu nedenle endişelerinin çok daha arttığını ifade eden Gece, taburcu edildiğinde çocuklarıyla bahçe kapısının ardından görüştüğünü, hiçbir şekilde temas etmediğini dile getirdi. Torununu ve kızından uzak kaldığını ekledi. Eşinin durumunun çok kötü olması nedeniyle, yardım amaçlı oğlunun geldiğini kaydeden Gece, “İçim rahat etmediği için tüm evi, bahçeyi, kapıları, parmaklıkları çamaşır suyu ile temizledim, kızıma anlattığımda ‘Anne, önlemini al ama bu kadar da kafaya takma, kendini hasta edeceksin’ dedi. İnsanlar paranoyak olduğumu düşünmeye başlamıştı, ama hastaneye sağlam gittim, hasta döndüm, çok büyük endişe duyuyordum” dedi.

“Suç bizde gibi davranıldı…”

Gece, 14 Nisan’da Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’ne gittiklerini, ancak bir önceki gecenin çok zorlu geçtiğini söyledi. “Şikâyetlerimiz nedeniyle hastaneye gittik, ambulans bizi almaya gelecekti. Ancak o gece yaşadıklarımızı tamamen unutmak istiyorum. Çünkü yaşadığımız suçlamalar ve hakaretlerin haddi hesabı yok… Bizim İskele’de gezdiğimiz, hastalığı hastane dışından kaptığımız ve yaydığımız söyleniyordu. Halbuki biz hastaneye gitmeden önce bu gibi şikayetlerimiz yoktu. Evde kaldığımız süreçte, sadece ben maske ve eldivenle markete gittim. Çok şükür, ne marketteki çalışanlara, ne de çocuklarımıza, torunlarımıza bir şey olmadı, hepsi karantinadan sağlıklı çıktılar” diye konuştu.

Mağusa Devlet Hastanesi’nde, çok zorlu anlar yaşadığını belirten Gece, “Başhekim basına açıklama yaptı, sanki hastalığı biz alıp getirmişiz gibi konuştu, bu bizi çok üzdü çünkü yok yere suçlandık. Bana siz yalan söylediniz, dışarıda gezdiniz diye konuştu, bu bizi çok yaraladı” dedi.

“Eşim çok titriyor, üşüyordu, kendi başına hiçbir şey yapamıyordu”

Hem eşinde hem kendisinde Covid-19’un saptanmasıyla, korkulu bir sürece başladıklarını ifade eden Gece, “Ben hastalıktan 9 günde kurtuldum. Kas ağrılarım, sızılarım çoktu ama ateşim veya öksürüğüm yoktu. Eşim çok daha zorlu atlattı bu süreci. Birkaç kez test yaparak, hastalığı yendiğinden emin olup, öyle taburcu ettiler. Lefkoşa’da çok iyi bakıldık, tüm doktor ve hemşireler, çalışanlar ellerinden geleni yaptı, dört dörtlük bakıp bizi ayağa kaldırdılar. Eşim çok titriyor, üşüyordu, kendi başına hiçbir şey yapamıyordu. Şu an ise evdeyiz, hiçbir şikayetimiz yok. Sadece yorgunuz” şeklinde konuştu. 14 gün sonrasında yeniden Karantina Merkezi’ne giderek test yapacaklarını ifade eden Gece, iyi beslenmelerinin önerildiğini ve bazı ilaçlara devam ettiklerini kaydetti.

“Kızımla görüşseydim o da karantinaya gidecekti”

Sosyal mesafeyi korumanın ve temizlik ile maske kullanımın önemine vurgu yapan Şerife Gece, tüm önerilere uymaları sayesinde çocuklarını koruduklarını söyledi. Gece sözlerine şöyle devam etti: “Kızımla görüşseydim o da karantinaya gidecekti, sokakta görürdüm sadece, torunum koşup sarılmak isterdi, ‘Hayır, sakın!’ derdim. Tüm bunlar tabii ki kolay değil… Bu yüzden uzmanların söylediklerine uymak, çok önemli, çok şükür bu süreci atlattık.”

 

 

Bu haber toplam 5678 defa okunmuştur
Etiketler :
İlgili Haberler