
Eroğlu İstanbul’da konferans verdi
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, bugün, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi'nde “Kıbrıs Sorununun Dünü, Bugünü ve Yarını” konulu konferans verdi.
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, bugün, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi'nde “Kıbrıs Sorununun Dünü, Bugünü ve Yarını” konulu konferans verdi.
Eroğlu’na konferans öncesinde İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nin ilk fahri doktora unvanı verildi.
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, konferans ve fahri doktora unvanı takdimi amacıyla geldiği İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi girişinde Üniversite Rektörü Prof. Dr. Mehmet Yıldırım Üçtuğ ile Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Vakkas tararından karşılandı.
Fatma Altınbaş Konferans Salonu’nda gerçekleşen konferansın açılış konuşması Üniversite Rektörü Prof. Dr. Mehmet Yıldırım Üçtuğ tarafından yapıldı.
Üçtuğ konuşmasında, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun Kıbrıs Türk tarihinde en çok sözü edilen siyasilerden biri olduğuna işaret ederek, Kıbrıs tarihçesi hakkında kısa bilgi verdi.
Mehmet Yıldırım Üçtuğ, ayrıca Cumhurbaşkanı Eroğlu'na, kendilerini kırmayıp Amerika yolculuğunun ardından konferans vermeyi kabul etmesi nedeniyle teşekkür etti.
Üniversite Rektörü Prof. Üçtuğ'un konuşmasının ardından üniversitedeki senato üyeleri tanıtılarak, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun özgeçmişi okundu.
ÜNİVERSİTENİN İLK FAHRİ DOKTORA UNVANI EROĞLU'NA
Özgeçmişin okunmasının ardından, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nin ilk fahri doktora unvanı Prof. Dr. Mehmet Yıldırım Üçtuğ tarafından Cumhurbaşkanı Eroğlu'na takdim edildi.
Üniversite’nin Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Altınbaş ile Vakkas Altınbaş, Cumhurbaşkanı Eroğlu'na plaket takdim etti. Fahri doktora unvanı takdimi tüm senato üyeleriyle birlikte anı fotoğrafı çekilmesiyle tamamlandı.
EROĞLU
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu Kıbrıs konulu konferansına kendisine doktora payesini uygun gören üniversite senatosu ve mütevelli heyetine teşekkür ederek başladı.
Kıbrıs konusunda katedilen mesafelerin önemli olduğunu dile getiren Eroğlu, 1955'de EOKA ilk bombayı patlattığında kendisinin üniversite öğrencisi olduğunu o yıllardan beridir de Kıbrıs konusunun devam ettiğini kaydetti.
Eroğlu, doktor olarak Kıbrıs'ta göreve başladığı yıllarda da Kıbrıs sorunun var olduğunu, yokluklar içerisinde çok mesafelerden geçildiğini anlatarak, yıllarca büyük Türk köylerinin zor koşullar altında olduğunu ve birlik beraberlik içersinde, Türkiye ile birlikte bugünlere gelindiğini belirtti.
“BUGÜNE KADAR TÜM METİNLERİ RUMLAR REDDETTİ”
Bugüne kadarki tüm anlaşma metinlerini Rumların reddettiğine dikkat çeken Eroğlu, KKTC'ye ambargo uygulamanın haksızlık olduğunu, olayları başlatanların hep Rumlar olduğunu, bazı kesimlerin sorunun çözümünün ardından ambargoların kalkabileceğini söylemesinin ise üzücü olduğunu kaydetti.
Ambargoların kalkması halinde Rumların anlaşmaya teşvik edilebileceğini söyleyen Eroğlu, Avrupa Birliği (AB)’nin, Rumların AB üyesi olduğunu, anları uyardıklarını ancak KKTC’ye ambargoları kaldırmayacaklarını söylediklerini anlattı.
Kendisinin savaş yıllarında doktorluk yaptığı sırada yaşadığı acı anıları da anlatan Eroğlu, Rum Yönetimi’nin yeni Lideri Anastasiadis'in Türk askerinin adada kalmasını istemediğini, hala müzakere masasına oturulmadığını; müzakerelerde bugüne kadar mutabık kalınan konulardan devam edilmesi gerektiğini ancak Rum tarafından gelen mektupta buna net bir cevap verilmediğini belirtti.
Anastasiadis'in seçiminden sonra dünyada bir imaj oluştuğunu, Anastasiadis'in, Annan Planı’na “evet” demesinden dolayı barışçı bir tavrı olduğunun sanıldığını söyleyen Eroğlu, Anastasiadis'in tam 7 aydır müzakere masasına oturmamak için her şeyi yaptığını ve kendi halkına barışçı bir tavrı olmadığını kanıtlamak amacıyla böyle bir tutum takındığını anlattı.
Eroğlu, Anastasiadis'in Anna Planı’ndan kurtulmak için gerekeni yaptığını anlatarak, Kıbrıs Rum halkı adına müzakereci tayin ettiklerini söylemekle de kendi ellerini bağladıklarını, böyle bir liderle nasıl bir anlaşmaya varılabileceğinin düşündürücü olduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı seçildiği zaman kendisinin uzlaşmaz olmakla suçlandığını söyleyen Eroğlu, ancak Cumhurbaşkanı olduğu günden itibaren uzlaşmama yönünde hiçbir ifadesinin olmadığını. müzakerelerin kaldığı yerden devam edeceği tahhaüdünü verdiğini kaydetti.
MÜZAKERELER EKİM AYINDA BAŞLAMALI
BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ile New York'ta yapılan görüşmede müzakerelerin Ekim ayında yoğunlaştırılmış bir şekilde başlamasını önerdiğini, Rumların zamanı uzatma yönündeki tavırlarının kabul görmeyeceğini söyleyen Eroğlu, Anastasiadis'in Maraş konusunu gündeme getirdiğini, fakat Maraş'ın bütünlüklü bir çözümün parçası olduğunu vurguladı.
Eroğlu, müzakere masasına Maraş konusunun gelmediğini, Anastasiadis'in müzakere masasına oturmadan bu konuyu gündeme getirmesinin doğru olmadığını ifade etti.
MÜZAKERE MASASINA GELMEDEN ORTAK BİR AÇIKLAMA İSTİYORLAR
"Müzakere masasına gelmeden önce ortak bir açıklama ön koşullar istiyorlar.Yarın özel temsilcim onlarla görüşecek ama bu ön koşulları kabul etmemiz mümkün değildir" ifadelerini kullanan Eroğlu şöyle dedi:
“Tartışılmamış konu yoktur. Detaylandırılmak için gerekli çalışmalar yapılır. Mart ayında eş zamanlı bir referandumla yıl sonuna kadar bir çerçeve anlaşması hazırlanır. İrade olduğu takdirde anlaşma olmaması için hiçbir neden yok."
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nin ilk doktora unvanının kendisine verilmesi nedeniyle herkese teşekkür eden Eroğlu, yeni eğitim yılının tüm öğrencilere hayırlı olmasını diledi.
(tak)

















