Ayşe GÜLER

Yakın Doğu Ltd’e 2 milyon 10 bin sterline satılan Mimoza Otel, yine mahkemelik oldu.

İşadamı Cafer Gürcafer, daha önce işletmesinde bulunan ancak şu anda satışı gerçekleştirilen Mimoza Otel ile ilgili İhtiyat Sandığı Dairesi aleyhinde önceki gün ara emri dosyaladı, duruşma yarın Lefkoşa Kaza Mahkemesi’nde görüşülecek.

Başbakanlık Denetleme Kurulu’na da konu ile ilgili inceleme yapılması için başvuran Gürcafer, araştırma sonucuna kadar otelin satışının durdurulmasını istiyor.

Satış, Bakanlar Kurulu’na sunulmuştu

Hatırlanacağı üzere İhtiyat Sandığı Dairesi, 3 yıldır atıl durumda bulunan Mimoza Otel ile ilgili 4 kez ihaleye çıkmış, son çıkılan ihalede otele Yakın Doğu Ltd ‘talip’ olmuştu.

Daire’nin Yönetim Kurulu tarafından kabul edilen teklif, İçişleri ve Çalışma Bakanı Aziz Gürpınar’ın imzasından geçerek, Bakanlar Kurulu’na sunulmuştu.

Şartnameye göre Yakın Doğu Ltd’in 570 bin Sterlin’in peşin olarak ödemesi, geriye kalan ödemeyi ise her ay 40 bin Sterlin ödeme yapacak şekilde 36 ay içerisinde tamamlaması gerekiyor.

----------------------------------------------------------------

İşadamı Cafer Gürcafer: “Adalet peşindeyim”

İşadamı Cafer Gürcafer, Mimoza Otel ile ilgili ara emri duruşmasının yarın görüşüleceğini söyledi.

Ara emri başvurusunda bulunmadan önce Başbakanlık Denetleme Kurulu’na otelin satışı ile ilgili dilekçe verdiklerini belirten Gürcafer, Yaptıkları dilekçede konu ile ilgili mahkeme emirlerini, yazışmaları ve iddiaları ortaya koyduklarını belirti.

Gürcafer, 2012 yılında sahibi olduğu Mimoza Otel’den haksız yere sokağa atıldığını, partizanlık kurbanı olduğunu savunarak, “Ben menkul ya da parasal değer peşinde değilim. Adalet peşindeyim. Buna sebep olan kişilerin yargılanması ve ders olmasını istiyorum. Partizanlıktan bir sürü insan çok bedel ödedi. Bu olayın sorgulanmasını istiyorum” şeklinde konuştu.

Başbakanlık Denetleme Kurulu’nun incelemesini sonlandırana kadar satışın durdurulmasını istediklerini kaydeden Gürcafer sözlerini şöyle tamamladı: “Haksız olduğumuz bir nokta varsa, sözümüz yok. Yapılan araştırmada haklılığımız bulunursa yanlıştan dönülmesini istiyoruz.”