1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Yediğin, içtiğin önemliyse bana gel, kaliteyi gör…”
“Yediğin, içtiğin önemliyse bana gel, kaliteyi gör…”

“Yediğin, içtiğin önemliyse bana gel, kaliteyi gör…”

Yeme-içme sektöründe 13 yılı geride bırakan Hürdeniz Restoranlarının işletmecisi Kayhan Hürdeniz, bugün üç şubesiyle hem Girne’nin hem de Lefkoşa’nın vazgeçilmez adreslerinden biri...

A+A-

Levent ÖZDAĞ

Yeme-içme sektöründe 13 yılı geride bırakan Hürdeniz Restoranlarının işletmecisi Kayhan Hürdeniz, bugün üç şubesiyle hem Girne’nin hem de Lefkoşa’nın vazgeçilmez adreslerinden biri.

Babasının yanında başladığı “Hürdeniz Balıkçılık” serüvenini kendi girişimleriyle büyüterek restoran işletmeciliğine adım atan Hürdeniz, vizyonunu ve hikâyesini bizlerle paylaştı.

“Sektöre babamla başladım, kendi yolumu çizdim”

Hürdeniz, işletmecilik serüveninin köklerinin aileye dayandığını şöyle anlatıyor:

“Sektöre babamın yanında, abimle birlikte Hürdeniz Balıkçılık’ta başladım. Zamanla restoran işletmeciliğine ilgi duymaya başladım ve bu yolda kendi girişimlerimle ilerledim.”

Bugün Girne’de iki (Antik Liman ve Kale Arkası), Lefkoşa’da bir olmak üzere üç şubesi bulunan Hürdeniz Restoranları, geniş menüleri ve farklı atmosferleriyle dikkat çekiyor.

“Girne’de iki farklı atmosfer sunuyoruz”

Antik Liman’daki Hürdeniz Corner ve Kale Arkası’ndaki şubenin farkına değinen Hürdeniz, şunları söylüyor:

“Hürdeniz Corner’in ayrı, Hürdeniz Kale Arkası’nın ayrı bir havası var. Kale Arkası’nı, çocukluk arkadaşım ve Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul sayesinde kiraladım. Normalde ihaleye girmeyi düşünmezdim ama kısmet oldu.”

“Mezelerde dünya turu”

Hürdeniz, menülerinde sundukları mezelerin farklı kültürlerden esinlendiğini vurguluyor:

“Yurt dışında gezdiğim pek çok yerde gördüğüm mezeleri restoranımıza taşıdım. Hellimli kalamarı eşimin önerisiyle menüye ekledik. Yunan sarma, beğendili karides, kuru domatesli karides gibi tatları da menümüze kattık. Kuru domatesli karidesi ilk kez Türkiye’de, Mersin’de görmüştüm. Meze konusunda üstüme gelecek yoktur. Gördüğüm her mezeyi menüye dahil ettim. Sürekli gezdiğim için yeni lezzetler katmaya devam edeceğim.”

“Pahalılık ve istihdam sektörde en büyük sorun”

Her işletmeci gibi onun da karşılaştığı zorluklar var:

“Pahalılık konusunda mücadele etmek zor. Bir işçi asgari ücrete çalışmak istemiyor, üç öğün yemek istiyor, konaklama da bizden… Bu yük ağır ama mücadele ediyoruz. Üç şubede 60’tan fazla çalışanım var. Girne’de bence öne çıkan birkaç mekan var: The Meyhane, Hürdeniz, Anchor, Niyazi ve Eziç.”

“Müşteri profili hem yerli hem turist”

Girne’nin hafta sonu yoğunluğuna dikkat çeken Hürdeniz:

“Cumartesi ve Pazar bu sektörde çalışmak gerçekten zor. Butik otellerde kalanlar genellikle yürüyerek bize gelir. Hem yerli hem turist müşterimiz var. Havaların serinlemesiyle gündüz servislerimiz tekrar başladı. Özellikle Eylül’den sonra işlerimiz daha da yoğunlaşır.”

“Güneye göre menümüzde daha çok çeşit var”

“Menümüz güneye göre daha zengin. 14 meze, 10 ara sıcak ve ana yemeklerimiz var. Fix menümüzle de fark yaratıyoruz. Güzel lezzeti arayan, bizi tercih ediyor. Yediğin içtiğin önemliyse bana gel, kaliteyi gör.”

meze-3.jpg

meze-2-001.jpg

meze-6.jpg

meze-7.jpg

Bu haber toplam 3827 defa okunmuştur