1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. 'ÜRETİM DURACAK, FİYATLAR ARTACAK'
'ÜRETİM DURACAK, FİYATLAR ARTACAK'

'ÜRETİM DURACAK, FİYATLAR ARTACAK'

Kışı yarıladık, beklenen yağmur gelmedi, kuraklık kapıya dayandı, topraktan üretim zora girdi… Kuraklığın verimi çok olumsuz etkileyeceğine vurgu yapan üreticiler, birçok üründe rekoltenin düşeceği, fiyatların da artacağı görüşünü paylaştı.

A+A-

Fehime ALASYA

Beklenen yağmur gelmedi, kuraklık kapıya dayandı, topraktan üretim zora girdi…

Kuraklığın verimi çok olumsuz etkileyeceğine vurgu yapan üreticiler, birçok üründe rekoltenin düşeceği, fiyatların da artacağı görüşünü paylaştı: “Kuraklık devam eder, devlet tedbir almazsa yerli üretimin bitecek”.

Üreticiler, kurak geçen yılın neredeyse her alana büyük darbe vuracağını belirtti.

Üretim maliyetleri karşısında ezildiğini de anlatan üretici, son zamanların en kötü kuraklığıyla karşı karşıya olduğunu ifade etti.

Sebze-meyve üreticisinden çiftçisine, hayvancısına topraktan üreten kesimler, ‘susuzluk ve kuraklık’ uyarısı yaptı, hükümete ‘tedbir’ çağrısında bulundu.

Yaşanan felaketi kelimelerle ifade etmeye çalışan hayvancılar, “İçecek süt, pişirecek et bulamayacağız, binlerce insan göç edecek” derken, sebze- meyvecilerin gözü Geçitköy Barajından tarıma aktarılması beklenen suda…

Narenciyede birçok bahçenin kuruyacağı ifade edilirken, yazın tüketecek yerli sebze bulamayacağız dile getirildi.

Birçok üretici, “Üretim devam ederse her şeyi çok pahalıya yiyeceğiz” şeklinde konuştu…

 

“İçecek süt, pişirecek et bulamayacağız, binlerce insan göç edecek”

Bu kuraklığın etkisinin çok ağır olacağını anlatan hayvancılar ise acilen kriz masası oluşturulması gerektiğine vurgu yaparak, “İçecek süt, pişirecek et bulamayacağız, binlerce insan göç edecek, çok fazla hayvan hastalıkları ve ölümleri olacak” dedi.

 

Domates üretimi duracak, hasat edilecek ürün bulunamayacak

Üreticilere göre, fiyatıyla dönem dönem adından söz ettiren, ithal ürün tartışmalarını da beraberinde getiren domates de susuzluktan en çok etkilenecek ürünlerin başında gelecek. Üreticilere göre, kuraklığın devam etmesi, susuzluğa kısa ve uzun vadeli çözümler üretilmemesi durumunda özellikle Tepebaşı bölgesindeki domates üretimi tamamen duracak. 

 

Marul üretimi de ‘susuzluktan’ nasibini alacak; yazın tüketecek yerli sebze bulamayacağız

Günümüzde marketlerde tanesi 8- 9 TL civarında olan marulun, ‘kurak geçen yılın’ etkisiyle yaz aylarında üretiminin durma noktasına geleceği ifade edildi.

Marulun en çok yetiştirildiği bölgelerden olan Tepebaşı köyündeki üreticilerin gördüğü tek çıkar yol ise Geçitköy Barajı’ndan tarım için köye su verilmesi. Bu konuyla ilgili örgütlenen üreticiler, hükümetten izin bekliyor, bölgeye su götürülmemesi durumunda üretimin duracağı uyarısında bulunuyor.

 

Çilek bu yıl çıktı, önümüzdeki yıl belirsiz…

Havaların sıcak olmasından dolayı hasadı Nisan, Mayıs ayından Ocak ayına çekilen çilek üretimi ise şimdilerde başladı. Bu yılki verimin iklim şartlarından dolayı etkilendiğini anlatan üreticiler, girdi maliyetlerinden dert yandı. “Önümüzdeki yıl ne yapacağımızı bilmiyoruz” diyen üreticiler, geleceğe dair umutlu konuşmadı…

 

Karpuz maliyetlerinde 2 katı artış, üretim zorda…

Girdi maliyetlerinin ikiye katlandığı, kuraklığın olumsuz etkileyeceği bir diğer ürün olan karpuzda da gelecek zaman için beklentiler zayıf… Üreticilerin dilinde susuzluk, “Bizi de çok zor bir yıl bekliyor” ifadesi var.


Zeytinde maliyetler katlanacak: “Her şeyi çok pahalıya yiyeceğiz”

Yağmur suyuna bağlı zeytin ve zeytinyağı üretiminin de bu yıl zora gireceğine işaret edeb üreticiler, ‘sadece sulama yapılırsa zeytinden verim alınacak, bu da maliyeti çok arttıracak’ görüşünü paylaştı. Her alanda pahalılığın baş göstereceğine vurgu yapıldı.

 

Narenciye büyük darbe alacak, birçok bahçe kuruyacak

Kuraklığın narenciyeye büyük darbe vuracağını kaydeden üreticiler ise bunun birçok bahçenin kurmaya terk edilmesine neden olacağı öngörüsünde bulundu.

Kilosu 10- 12 TL sularında market reyonlarında yer alan king mandalinlerin gelecek yıl piyasadan yok olabileceği ifade edildi.


ÜRETİCLER NE NEDİ?

Domates Üreticisi Fırat Gören: “Hasat edecek ürün bulamayacağız, üretim duracak!”

“Su yok, Tepebaşı- bir an önce baraj suyu bölgeye verilmeli. Böyle giderse üretim duracak. Bu yılki kuraklık çok kötü. Yaza doğru hiç suyumuz kalmayacak. Yazın Haziran-Kasım ayı hasat döneminde tarladan ürün çıkamayacak.

Üretim etkilenecek, imha olacak, su yoksa üretim duracak, şimdiden neredeyse durma noktasına geldi. Bölgeye baraj suyunun gelmesi gerek, talep edeceğiz. Yazın çok büyük fiyat sıkıntısı olacak. Şimdi marketlerde 10, 12 TL’ye satılan domates üreticinin maliyeti bile değil. Bölgeye su gelmezse, yaza etkilenen bu verim, ürün fiyatlarını çok yukarı çekecek ama elimizde fiyat belirleyeceğimiz ürün olmayacak. Bölgeye çok acil barajdan su verilmeli. Tepebaşı üreticiler Birliği’ni kurduk, devletten talepte bulunduk, bize izin verilsin tüm maliyeti karşılar barajdan su bölgemize alırız dedik. Sadece izin istiyoruz. Aksi halde yazın bölgede üretim olmayacak. Domates, kabak, marul biber olmayacak.”

 

Sebze Üreticisi Özcan Bıçaklı: “Yazın kilosu 50- 100’ye sebze meyve yiyeceğiz veya yiyecek yerli ürün hiç bulamayacağız”

“Çok kurak bir yıl geçiyor. Eğer Tepebaşı köyünü baraj suyundan faydalandıramazlarsa isyan bayraklarını çektik. Bölgede üretim bitecek. Bu suyun köye gelmesi gerek. Kuyularda damla su kalmadı. Tek çıkışımız şu an budur. Arıtmadan çıkan atık su akıp denize gidiyor, bundan bile faydalanamıyoruz. Barajın suyunun gelmesi yanında uzun vadeli çözümler de üretilmeli aksi halde kilosu 50- 100’ye sebze meyve yiyeceğiz. Ya da yiyecek yerli ürün artık hiç bulamayacağız. Marulun tanesi marketlerde 8,9 TL civarındadır, su bulmazsak yaz aylarında marulu da yurt dışından getireceğiz.”

 

Yeşilırmak-Yedidalga Üreticiler Birliği Başkanı Salahi Atalar: “Bu kuraklık devam ederse önümüzdeki yıl ekim yapamayacağız”

“Bu kuraklık sürerse önümüzdeki yıl su bulamayacağız, çilek ekemeyeceğiz. Çilek üretimi çok zor, bu yıl da borçla harçla fidelerimizi alıp ektik, elektrik, su, gübre maliyetleri %400’leri buldu. Bu yıl ürettik ama önümüzdeki yıl ne yapacağız bilmiyoruz. Şu anda iklim şartları, sıcaklar verimi olumsuz etkiledi, sezonu erkene aldı. Şu anki sulamada kuyuları kullanıyoruz, sulamamız devam ediyor ama bu kuraklık devam ederse önümüzdeki yıl ekim yapamayacağız çünkü sular da tuzlanacak. Üretim çok etkilenecek, durma noktasına gelecek.”

 

Karpuz Üreticisi Yusuf Yönet: “5,90 TL olan fidelere, bu yıl 12 TL isteniyor, bizi çok zor bir yıl bekliyor”

“Girdi maliyetleri ve kuraklık bizi olumsuz etkileyecek. Bu durum hem fiyatları etkileyecek hem de verimi düşürecek, istikrarsızlık artacak. Karpuz geçen yıl fidesine 5,90 TL öderdik, şimdi 12 TL istiyorlar. İki katı arttı. Bahçelerde susuzluk çok zor durumlara yol açacak, bizi de çok zor bir yıl bekliyor.”  

 

Zeytin ve Zeytinyağı Üreticisi Durmuş Aydın: “Sadece sulama yapılırsa zeytinden verim alınacak, bu da maliyeti çok arttıracak”

“Her alanda sulama yapılıyor, bunlar da maliyeti arttırıyor. İmkânı olmayanlar ise sulama yapamıyor, rekolteler düşüyor. Yem bitkileri yeteri kadar olmayacak, birçok ürün eksikliği yaşanacak. Yağmur suyuyla yapılan zeytin üretimi tamamen bitecek, sadece sulama yapanlar verim alabilecek. Bu da verimi arttıracak. Ürün alacak mıyız, alsak bile fiyatlarını ödeyebilecek miyiz belli değil. Her şeyi çok pahalıya yiyeceğiz. Ülkede kuraklık verileri olmalı.”

 

Kuzey Kıbrıs Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı Turgut Akçın:  “Kuraklık narenciyeye büyük darbe vuracak, birçok bahçenin kurmaya terk edilmesine neden olacak”

“Bu susuzluk her kesimi olumsuz etkiliyor. Narenciyenin en büyük üretim ihtiyacı sudur ve bu durumda yağışların az olması, yer altı sularının azalması, birçok kuyunun kurumasına neden olacak, verim düşecek. Bu durum birçok bahçenin kurmaya terk edilmesine neden olacak. Tüm ümidimiz Geçtiköy barajındaki su, ülkedeki en verimli topraklar olan Güzelyurt topraklarına verilmeli. Kuraklık narenciyeye büyük darbe vuracak. Hasat başladı, king mandalin hasadı şimdi yapılıyor. Tüccarlar 8, 8-50 TL’ye alıyor, marketlerde 10- 12 TL arası seyrediyor. Bu ürünleri gelen yıl böyle zaman hiç çıkmayabilir. Umarım verimli yağışlar gelir de tüm alanlarda olumlu etkisi görülür.”


Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğluları: “İçecek süt, pişirecek et bulamayacağız, binlerce insan göç edecek”

“Ocak ayına geldik, hala ot bitmeyen bölgeler var. Hayvancılık ve üretim sektörü bu yıl ciddi anlamada küçülecek. Balya, kaba ot, saman gibi şeyleri bulamazsak üretim bitecek.

Birkaç gün içinde yağmur yağmazsa kalan %50 ürünümüz de tarlada eriyecek. Artık gideceğimiz köyün minareleri göründü. Bu saatten sonra yağacak yağmur çok bir şey ifade etmez. Bu saatten sonra ülkedeki su kaynakları çok dikkatli çalışılmalı. Önümüzdeki dönem, gerek süt, gerek et gerek birçok gıda üretim azaldığı için çok daha pahalı olacak. Bu ülke genelini ilgilendiren bir krizdir. Herkes üretin devamlılığı için çaba sarf etmeli, önlem almalı.

Kaba yem yurt dışından getirecek durumda değiliz. Havyalarımızı satacağız daha iyi.

Devlete bununla ilgili uyarıda bulunduk. Kriz masası kurulmalı, tarım bütçesi en azından 2 kat arttırılmalı dedik. Destek olmadan bu iş yürümez dedik. Bu kuraklığın etkisi çok ağır olacak. Süt üretimi küçülecek, birçok insan hayvanını satacak, hayvancılıktan vazgeçecek. Kuraklıktan dolayı hayvan hastalıkları artacak, çok hayvan ölümü olacak. Tüm bunlar ekonomik kayıptır.

Acilen kriz masası oluşmasa çok geç olacak. İçecek süt, pişirecek et bulamayacağız, binlerce insan göç edecek. Bu kuraklığın etkisi en aza indirilmeli.

Güneyde kaba ot, yem desteği gibi birçok destek veriliyor. Bakanlık ile görüşüp ne gibi bir plan yaptı göreceğiz.”


Çiftçiler Birliği Başkanı Mehmet Nizam: “Gerekli önlemler alınmazsa bir sonraki yıl üretim bitecek”

“Yağmurlar gelse bile bu saatten sonra üretici %70 kayıpta olacak. Kuraklık kaçınılmaz son. Bir an önce önlem alınmalı, tarım fonu arttırılmalı, ek bütçe çalışması hızlıca yapılmalı, aksi halde çok geç olacak. Bunun yanında faizler durdurulmalı, üretici sürdürülebilir çalışmalı. Gerekli önlemler alınmazsa üretim olmayacak, zaten üretici iflasın eşiğinde. Bir sonraki yıl üretim bitecek. Eğer bir üreticiyi üretimden koparırsanız geri döndürülmesi çok zordur.”

yd-destek-gorseli-2-952.jpg

Bu haber toplam 1700 defa okunmuştur