1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Tüccar bizden ucuz alıyor, pahalıya satıyor”
“Tüccar bizden ucuz alıyor, pahalıya satıyor”

“Tüccar bizden ucuz alıyor, pahalıya satıyor”

Çamlıbel bölgesindeki üzüm üreticileri, bölgedeki bağcılığın gelişmesini anlattı, üreticilerin korunması için devletin onları yönlendirmesine ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.

A+A-

Dila ŞİMŞEK
Çamlıbel bölgesindeki üzüm üreticileri, gelişen bağcılıkla birlikte üreticilerin sorunlarının arttığını söyledi, “Devletin yönlendirmesine, Hal Yasası'na ihtiyacımız var” dedi. Üreticilerin bir birlik altında toplanamadığını belirten üzüm üreticileri, “Kooperatif olarak çalışmamız, bir fiyat belirleyerek satış yapmamız gerekiyor. Ancak biz bir türlü birlik olamadık” dedi.

Hal Yasası'nın konuşulması ve hayata geçirilmesi gerektiğine işaret eden üreticiler, “Tüccarlar bizden bedelinin altında fiyata aldığı ürünü, oldukça pahalıya satıyor” şeklinde konuştu.

Üzüm ürününün yaprak, kuru üzüm, şarap ve zivaniya imalatı gibi birçok farklı yiyecek ve içecek olarak kullanıldığını vurgulayan üreticiler, “Bölgemiz tarıma, özellikle bağcılığa elverişlidir. Bunun devlet tarafından korunması, üreticiyi bilinçlendirmesi ve yönlendirmesi gerekiyor” diye devam etti.

Çam Sev Derneği Başkanı ve üzüm üreticisi Adıgüzel Akdeniz, “Biz hafta sonları bir pazar kurarak, ürettiklerimizi veya satılabilecek eşyalarımızı sunmak istiyoruz” dedi. Akdeniz, bölgeye olan farkındalığı arttırmak ve üretimi desteklemek için 2-3-4 Ağustos’ta Çamlıbel Domates Festivali düzenleneceğini de ekledi.

Geçen seneye göre verimin çok daha iyi olduğunu belirten üreticiler, tek sorunları olarak haklarının bir birlik altında korunmuyor oluşunu gösterdi.

Çam Sev Derneği Başkanı ve üretici Adıgüzel Akdeniz: “Bizim devletin rehberliğine ihtiyacımız var”

“Yaklaşık on beş senedir üzüm üreticiliği yapıyorum. Hobi olarak başlayıp, meslek haline getirdim. Avrupa Birliği Ürün Geliştirme Fonu, bölgemizde bir çalışma yaparak bağcılığın elverişli olduğunu söyledi. Bu da bizi daha da heyecanlandırdı. Üzüm, hiçbir şekilde araya gitmeyen nadir ürünlerdendir. Üzüm olarak yiyor, asma yaprağını kullanıyoruz, kuru üzüm, sucuk, şarap ve zivaniya elde ediyoruz. Üzümün yaşından, kurusundan ve posasından yararlanabiliyorsunuz. Köyümüzde bağcılık çok gelişti ve insanlar artık daha bilinçli olarak üretim yapıyor. Bizim tek ihtiyacımız, devletin eli. Ne yazık ki devlet desteği olmadan hiçbir şey yapılmıyor, devletin gelip bir kooperatif kurması, üretim ve tarım hakkında insanları bilinçlendirmesi gerekiyor. Biz hafta sonları bir pazar kurarak, ürettiklerimizi veya satılabilecek eşyalarımızı sunmak istiyoruz. Üzüm üreticileri olarak, ülkemizde olmayan ürünleri de yurtdışından getirdik. Ben üzümden şarap da yapıyorum, çoğunlukla eşe dosta dağıtıyorum. Tabii gönül isterdi ki, bunu bir işletme haline getirerek köyümüzde şarap üretimi de başlatalım… Ancak ne yazık ki birlik, kooperatif olmadıkça, devletin yönlendirmesi olmadıkça bu çok zordur. Bizim devletin rehberliğine ihtiyacımız var.”

Raif Mülazimoğlu: “Hal yasası konuşulmalı ve üreticinin korunması için yürürlüğe girmelidir”

“1980’lerde bağcılığa başladım. Köyde zamanla bağcılık arttı. Tabii birçok sorun yaşıyoruz. Çünkü bir birlik içinde değiliz. Tüccar ne derse, o fiyata ürün vermek zorunda kalıyoruz. Artık bu durumdan bıktığımız için, bedavaya ürün vermektense eşe dosta dağıtır, kendimiz yer olduk. Tüccar, ürünün asıl değerinin 3’te biri fiyatını veriyor, ama sonra kendisi gidip beş katına satıyor. Ben Baflıyım, biz 74’ten önce orada yaşarken de bağcılık yapardık. Manav direk gelir ürünü bizden alırdı, arada tüccar yoktu. Aslında bizim istediğimiz, bir hal olmasıdır ve bu hale ürünlerimizi topluca bir fiyatta anlaşarak, tüm üreticiler olarak satmaktır. Sonrasında tüccar veya manav, oradan ürünü alabilir. Hal yasası konuşulmalı ve üreticinin korunması için yürürlüğe girmelidir”

Cemal Osmanlı: “Tek sorunumuz, üreticiler olarak birlik olamamamızdır”

“1974’te Baf’tan geldiğimden beri bağcılıkla uğraşıyorum. Hem üzümü, hem de yaprağını satıyoruz. Ben tüccara ürün vermiyorum, kendim satışını yapıyorum veya çocuklarıma veriyorum. Geçen sene, dengesiz hava koşulları yüzünden ürünlerimiz kötü etkilenmişti. Ancak bu sene verimden oldukça mutlu ve memnunuz. Tek sorunumuz, üreticiler olarak birlik olamamamızdır.”

Bu haber toplam 1898 defa okunmuştur