1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Tecavüze 30 yıl hapis
Tecavüze 30 yıl hapis

Tecavüze 30 yıl hapis

15 yaşındaki  öz kızına tecavüz eden 44 yaşındaki H.D.,30 yıl hapse mahkum oldu

A+A-

Alayköy’de 2 yıl boyunca 15 yaşındaki  öz kızına tecavüz eden ve 2018 yılı Ekim ayında olayın ortaya çıkması sonucu tutuklanan 44 yaşındaki H.D., Lefkoşa Kaza Mahkemesinde yargılanarak 30 yıl hapse mahkum oldu.

Şubat 2016 ile 6 Ekim 2018 tarihleri arasında sonradan KKTC vatandaşı olan zanlı H.D’nin özkızını, Alayköy’deki boş arazi ve ikametgahının yatak odasında birçok kez cinsel taciz ve cinsel tecavüz etmişti. Kız çocuğu telefonuna taciz
anlarında kaydettiği ses kayıtları da emare alınmıştı. Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Fadıl Aksun, Kıdemli Yargıç Alev Ulunay Hüdaverdi ve Yargıç Temay Sağer’in huzurunda görüşülen davada KKTC Başsavcılığı adına savcı Attila Enver Etkin, hazır bulundu. Kararı okuyan Başkan Fadıl Aksun, sanığın işlediği suçların müebbet hapis cezası öngören çok ciddi ve vahim suçlardan olduğuna vurgu yaptı.

İşte kararı okuyan Başkan Fadıl Aksun'un dikkat çeken sözleri:

“Çocuklar da başlarına gelebilecek tehlikeyi hep dışardan beklerler; hiçbir çocuk kendisine ailesi tarafindan zarar verilebileceğini düşünemez. Bu doğanın kanunudur. Böylelikle çocuk ebebeyinine doğal bir güven duyar ve onun
kendisini herşeye ve herkese karşı koruyacağını düşünür. İnsanlık tarihi boyunca bu durum böyle seyir etmiştir. Huzurumuzdaki sanık ise kendi dünyaya getirdiği ve korumakla mükellef olduğu kendine tabi bir çocuğu cinsel istekleri için obje haline getirmiştir.” 

Başkan Aksun, olgulara bakıldığında sanığın mağdureye karşı istismar ve tecavüz filinin 18 ayı aşan bir süreye yayıldığını ve bu sürede kendi ifadesine göre sanığın en az 30 defa öz kızı olan mağdureye
tecavüz ettiğini belirtti. Aksun, suçun böylesi uzun bir süreye yayılmasını ve fillerinin değişik niteliklerde oluşunu sanık aleyhine değerlendirdklerini söyledi.

Aksun şunları söyledi:

Son olarak bu davayı dinlerken gözümüze çarpan bir hususa da değinmekte fayda görürüz. Sanık KKTC vatandaşı olmakla birlikte ülkemizde doğan mağdure ve ailesi KKTC vatandaşı değildir ve sosyal hizmetler görevlisi
tarafından verilen şahadet ışığında bu ailenin vatandaşlık başvurusu vardır. Küçük mağdure de olgularda babasının hapse atılması halinde annesinin ülkemizden gönderileceği kaygısı ile polise şikayetçi olmada tereddüt
etmektedir. Mağdure ve ailesinin mevzuat çerçevesinde vatandaşlık hakkının var olması halinde bunun erken bir zamanda gerçekleştirilerek vatandaşlığın bahşedilmesi ve aileye gerekli yardımın yapılması sosyal devlet olmanın
gereğidir. Bu durumdaki bir gecikme ve ihmal zaten böylesi bir suça maruz kalmış ailenin sanığın fillerinden ötürü bir başka mağduriyete uğramalarına yol açacaktır. Kararımıza son verirken bu hususun da altını çizmeyi uygun buluruz.”

KARARIN AYRINTILARI YARIN YENİDÜZEN'DE

Bu haber toplam 7358 defa okunmuştur