
Talat gündemi değerlendirdi
“Marifet anlaşma yapmaktır, anlaşamamayı ilan etmek değil”
“Ata zorla su içiremezsiniz”
2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat katıldığı bir TV programında çeşitli konuları değerlendirdi.
KUTLAMA
UBP kurultayından sonra Cumhurbaşkanının Başbakanı kutlamadığına yönelik bir soru üzerine Talat,bunun doğru bir davranış olmayacağını, ancak Cumhurbaşkanının belki aynı gün değil bir ertesi gün bu kutlamayı yaptığını ve bundan da basının haberi olmadığını düşünmenin daha makul olabileceğini kaydetti.
ANASTASİADES
Güney Kıbrıs’ta Başkanlığa seçilen yeni Rum liderAnastasiadeshakkında ne düşündüğü sorulan Talat, Anastasiades’inmakul biri olduğunu söyleyerek, Kıbrıs sorununa bakış açısının olumlu olduğuna, ancak çevresinde olumsuz düşüncelere sahip insanların da bulunduğuna dikkat çekti.
Başka bir soru üzerine Talat,Papadopulos’laüç buçuk yılın boşuna geçtiğini, kendi döneminde görüşmelerin son bir buçuk yılda yapıldığını ve bu sürenin sonuç almaya yetmediğini anlattı.
Hristofyas’ın anlaşılan konuları duyurmaktan bile kaçındığını hatırlatan Talat, kendisinin “ilerleme var” dediğinde Hristofyas’ın bunun tersini söylediğini ifade etti.
Yeni süreçten olumlu bir sonuç beklemediğini kaydeden Talat, koşulların müsait olmadığını söyledi ve “çözümde öncülük görevi Türk tarafındadır” dedi.
ŞU AŞAMADA ÇÖZÜM ZOR
Anastasiades’inçekingenlik ve korkularının, milliyetçi ve dini çevrelere yakınlığından dolayı Hristofyas’tan daha az olduğunu belirten Talat, yine de Anastasiades’inTürk tarafını sürükleye sürükleye çözüm yapacağına inanmadığını anlattı. Sürükleyici tarafın Türk tarafı olması gerektiğini vurgulayan Talat, bu aşamada Kıbrıs Türk liderliğinden ise bunun beklenemeyeceğini söyledi.Talat, Türkiye’nin Eroğlu’nu çözüm çizgisine getirmede teşvik edici olması gerektiğini, ancak nihayetinde masada Eroğlu’nun oturduğunu hatırlattı.
ATA ZORLA SU İÇİREMEZSİNİZ
Son zamanlarda Türk yetkililerin Rum tarafını aşağılayan sözleri konusunda Talat, “atı zorla dereye götürebilirsiniz ama su içiremezsiniz” sözünü hatırlattı.Ancak ikna metodunun kullanılması ile bir yere gidilebileceğini kaydeden Talat,Rum tarafına yönelik küçük düşürücü ifadelerin kullanılmaması görüşünde olduğunu belirtti.
Bir başka soru üzerine 2. Cumhurbaşkanı Talat, dünyada siyaseti ekonominin belirlediğinin bir gerçek olduğunu belirterek, ancak Kıbrıs’ta bunun tam tersi olduğunu ve siyasetin belirleyici olduğunu söyledi. Bu yüzden petrol ve gaz arayışlarının siyasetin önüne geçeceğini sanmadığını anlattı...
YANLIŞ GÖRÜŞ
Müzakere yetkilerinin Dışişleri Bakanlığına devredilip edilmemesi ile ilgili bir soruyu değerlendiren Talat, bunun yanlış olduğunu ve bu görevin Cumhurbaşkanında olduğunu kaydetti. Talat, ancak Cumhurbaşkanının, Dışişleri Bakanını veya herhangi birisini temsilcisi olarak görevlendirmesi halinde böylesi bir düzenleme olabileceğini, ama bu durumda müzakerelerin düzeyinin düşürülmüş olacağınıve son sözün yine de toplum lideri sıfatıyla Cumhurbaşkanı tarafından söyleneceğini belirtti.
YENİ SÜREÇ
Önümüzdeki süreci değerlendirmesi istenen Talat, müzakerelerin başlayacağının belli olduğunu, Türk tarafının buna hazır olduğunu duyurduğunu, Rum tarafının ise bundan kaçınamayacağını söyledi. Önemli olanın sonuç olduğunu anlatan Talat, “Çözüme ihtiyacı tartışmasız olan Türk tarafı, başarı için canla başla çalışmalıdır; yoksa çözüm için Rum tarafının harekete geçmesini beklemek ham hayal olur”dedi.
FEDERASYON
Programa gelen soruları da değerlendiren Talat, birçok federasyonun parçalandığı dikkate alınırsa Kıbrıs’ta federasyonun mantıklı olup olmadığı sorusuna karşı, Kıbrıs’ın yakın tarihinde yaşananları anlattı. Talat, 1974 koşulları ile birlikte iki bölgeli federasyonun gündeme geldiğini söyledi ve BM ile Güvenlik Konseyi’nin de bunun üzerinde durduğunu belirtti. Rum liderlerin federasyonu acı bir taviz veya uzlaşma olarak niteledikleri de dikkate alınırsa federasyondan başka bir seçenek olmadığını söyleyen Talat, Amerika, Almanya ve Rusya’nın da birer federasyon olduklarını ifade etti ve federasyonların,parçalananlar yanı sıra ifade ettiği örneklerde olduğu gibi yaşayabilir olduklarınında görüldüğüne dikkat çekti.
MECLİS’İN DURUMU VE BAŞKANLIK SİSTEMİ
Meclisin toplanamaması ile ilgili bir soru üzerine Talat, adına parlamenter sistem denen bugünkü sistemin maalesef böyle olduğunu, yürütme, yani hükümet istemediği sürece meclisin çalışmadığını kaydetti ve “ortada hükümet olmayınca meclis de çalışmıyor”dedi. Talat, elektrik santrallarında mazot biteceğinde bunu halka duyuranın sendika olduğunu vurgulayarak “Hani yönetim, hükümet nerede?” diye sordu.
Bu durumda en güzel sistemin Amerika’daki sistem olduğunu kaydeden Talat, yasamanın görevinin yasa yapmak ve denetlemek, yürütmenin ise yasaları uygulamakolması gerektiğini söyledi.
Başkanlık sistemi konusunda bunun eskiden olması halinde diktatörlüğe yol açabileceğini kaydeden Talat, ancak koşulların değiştiğini ve böylesi bir tehlikenin bugün söz konusu olmadığını anlattı.
ANLAŞMAMA ÇÖZÜM MÜ?
Eroğlu’nun anlaşmamanın da bir anlaşma olabileceğini söylediğinin hatırlatılması üzerine Talat “Dervişin fikri ne ise zikri de odur” dedi.Talat, marifetin iyi bir anlaşma yapmak olduğunu, yoksa anlaşmamayı ilan etmek olmadığını söyledi. Talat, “Anlaşma olmazsa herkes yolunda devam edecek, yollarımız da belli. Demek ki ‘çözümsüzlük çözümdür’ anlayışının yeni sürümü ‘anlaşmama’, çözüme alternatif değil” diye konuştu.
Talat iki tarafın ayrı devlet üzerinde ise anlaşamayacağını, çünkü Rum tarafının bunu asla kabul etmeyeceğini, anlaşma gerçekleşmezse bize “Böyle kalınız” diyeceklerini, yani şimdiki durumun devam edeceğini anlattı. Talat, bunu Eroğlu’nun kabul edebileceğini, ancak Kıbrıs Türkünün lehine olmayacağını kaydetti.