
“Suyun fiyatında belirsizlik var”
Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları “Su Komitesi” Başkanı Bektaş Göze, hem Su Kurumu hakkında bilgi verdi, hem de suyun maliyetinin ne olacağı sorularına yanıt verdi
“Suyun fiyatı nedir diye Türkiye kanadına sorduğumuzda bir şey söylenmiyor. Sorduk bunu, ama cevap yok. Amortisman nedir? Bilinmiyor. Yani maliyet konusunda parametrelerde boşluklar var. O yüzden bir şey söylemek mümkün değil.”
• Suyun yönetiminin iki ülke arasındaki uyumla ilerletilmesi gereğine işaret eden Göze, “Bir tarafta Türkiye bir tarafta biz varız. 2 ülke uyumlu bir davranış içine girmezse bu sistem çalışamaz” dedi.
• “Su Kurumu’nu 7 kişilik yönetim kurulu yönetecek. 7 yönetim kurulu üyesi de Meclis tarafından atanacak. Meclis tarafından atanmasının nedeni idari ve mali özerkliğe sahip bir kurum olacak. Hükümetlerin kuruma müdahale ortamı kaldırılacak.”
• “Mühendis ve Mimarlar Odası 3 üye için 6 adayın ismini Meclis’e gönderecek. Meclis 3’nü seçecek. Meclis’te grubu bulunan 1’nci ve 2’nci partiler ile bulunmayan partililer de aday gösterecek. 4 yönetim kurulu üyesi de bu şekilde seçilecek. Yönetim Kurulu Başkanı da seçilen üyeler arasından yine Meclis tarafından seçilecek.”
• “Suyun dağıtımından gelecek gelirleri ile yeni yatırımlara yönelik fon oluşturulacak. Fon mali ve idari özerkliğe sahip olacak”
Fayka Arseven KİŞİ
Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Su Komitesi Başkanı Bektaş Göze, Su Kurumu Tasarısı’nın bittiğini, Başbakan Ömer Kalyoncu’ya iletildiğini söyledi.
7 kişilik Yönetim Kurulu ile yönetilecek kurumun hem mali hem de idari açıdan özerk olacağını ifade eden Göze, “Yönetim Kurulu da önerilecek kişiler arasından Meclis tarafından seçilecektir” ifadesinde bulundu
Suyun ne kadara satılacağına dair net bilginin henüz olmadığını da kaydeden Göze, “Suyun fiyatı nedir diye Türkiye kanadına sorduğumuzda bir şey söylenmiyor. Sorduk bunu, ama cevap yok. Amortisman nedir? Bilinmiyor. Yani maliyet konusunda parametrelerde boşluklar var” ifadesinde bulundu.
“Geleceğe yönelik sürdürülebilir”
Göze, Türkiye’den gelecek olan suyun önemine dikkat çekerek, “Su hayattır… Suyu değerlendirmek lazım. Su hayatın birinci öğesidir. Bilim insanları ilk önce su var mı diye bakıyor. Su olması halinde hayatın olabileceğine inanıyor” dedi.
Suyun aynı zamanda en doğal insanlık hakkı olduğuna işaret eden Göze, “Su artık meta değildir. Her insanın alma hakkına sahip olduğu maddedir ” ifadesinde bulundu.
“Her zaman su, uygarlıkla birlikte varolmuştur ve gerektiğinde taşınmıştır“ diyen Göze şunları söyledi:
“Biz, Türkiye’den taşınan suyun barış suyu olmasını dileriz. Bunun da olması için gelecek suyun açtığı yeni devirde suyun yönetimini su kaynaklarımızı korumak, geliştirmek ve kullanmak üzere geleceğe yönelik sürdürülebilir şekilde yönetmek istiyoruz. Bugüne kadar ki savruk yönetimle değil. Musluktan tuzlu su akıtmayacak şekilde su yönetimini geliştirmek istiyoruz.”
“Uyumlu olmazsak sistem çalışmaz”
Suyun yönetiminin iki ülke arasındaki harmoniye dayanmak durumunda olduğuna işaret eden Göze, “Bir tarafta Türkiye bir tarafta biz varız. 2 ülke uyumlu bir davranış içine girmezse bu sistem çalışamaz” dedi.
Suyun yönetiminin 3 ayak üzerine oturtulmakta olduğunu kaydeden Göze şu bilgileri verdi:
“1’nci ayak; kaynaktan, Güzelyalı istasyonuna yani barajdan deniz geçişine kadar… bu Türkiye’nin denetiminde olacak. 2’nci ayak; Güzelyalı’dan deniz sıfırdan, belediyelerin depolarına ve sulama birliklerine kadar olan ayaktır. Sıfırdaki pompa istasyonu, Geçitköy barajı, oradaki pompa istasyonu, Çamlıbel Arıtma Tesisi ve belediyelerin ana depolarına ve Geçitköy’den sulama birliklerinin sulama istasyonlarına kadar olan ishale hatlarını kapsar. Biz Su Kurumu bunun için organize oluyoruz.
3’ncü ayak; sulama birliklerine ulaştığı ve belediye ana depolarına düştüğü andan itibaren abonelere dağıtılma sürecidir. Onu yönetecek olan da yerel yönetimlerin oluşturduğu BESKİ’dir. Sulama birliklerindeki suyu da birlikler yönetecektir.”
“Suyun akmaya başlamasından itibaren içme suyu tesislerinin tümü yönetim için kuruma geçecek. Yani mevcut içme suyu kuyularının tümü Kurum’un yönetimine geçecek” diyen Göze, “Sulama suyunun da sulama birliklerine ulaştırıldığı zaman, aküferlerdeki su kuyularının yönetimi de Kurum’a geçecek” dedi.
“Su Kurumu işletmeyi yapacak” diye vurgulayan Göze, “Birliklerin dağıtma yetkisi olacak” açıklamasında bulundu.
“7 kişilik Yönetim Kurulu”
Su Kurumu’nun, kaynakların geliştirilmesi ve kullanılmasını sağlayacağını kaydeden Göze, “Örneğin sulama amaçlı olan göletlerdeki suyun kullanılması yine Su Kurumu kanalı ile yapılacak” ifadesinde bulundu.
Su Kurumu’nun Su Dairesi’nden ayrı bir yapı olacağına işaret eden Göze, şu bilgileri paylaştı:
“Su Kurumu suyun işletmesini yapacak. Ülke su politikalarının saptanması su kaynaklarının aranması Su Dairesi ve Jeoloji Maden Dairesi’nin görevi olacak.
Kurumu 7 kişilik yönetim kurulu yönetecek. 7 yönetim kurulu üyesi de Meclis tarafından atanacak. Meclis tarafından atanmasının nedeni idari ve mali özerkliğe sahip bir kurum olacak. Hükümetlerin kuruma müdahale ortamı kaldırılacak. Atanacak üyeler 5 yıl görev yapacak. Onu atayan organ kadar ömrü olacak. Her kişi için 2 aday önerilecek. Mühendis ve Mimarlar Odası 3 üye için 6 adayın ismini Meclis’e gönderecek. Meclis 3’nü seçecek. Meclis’te grubu bulunan 1’nci ve 2’nci partiler ile bulunmayan partililer de aday gösterecek. 4 yönetim kurulu üyesi de bu şekilde seçilecek. Yönetim Kurulu Başkanı da seçilen üyeler arasından yine Meclis tarafından seçilecek.”
1 müdür, 3 şube, 42 kişi…
Kurum’da 1 müdür ve 3 şubedeki 42 kişinin olacağı bilgisini de paylaşan Göze, “Dışarıdan hizmet alımı da yapılabilecek. Sözleşmeler 2 yıllık olacak ve sürekli performans değerlendirmeleri de olacak. Hatta performans değerlendirmeleri düşük çıkarsa Yönetim Kurulu kendiliğinden görevden ayrılmak durumunda kalacak” dedi.
Göze, Kurum’un olabildiğince şeffaf olacağını yıllık bütçesinin Meclis’ten geçeceğini ve web sitesinden de yayınlanacağını belirtti.
Su Kurumu Tasarısı’nın bittiğini ve Başbakan’a verildiğini de kaydeden Göze, “Çok kısa sürede Meclis’in gündemine gelmesini bekliyoruz” ifadesinde bulundu.
Fon oluşturulacak
Kurum’un maliyeti konusunda da Göze, “Suyun dağıtımından gelecek gelirleri ile yeni yatırımlara yönelik fon oluşturulacak. İlk başta kaynak da devletin vereceği veya onun kefalet vereceği borçlanma ile olacak” dedi.
Oluşturulacak fonun da mali-idari özerkliğe sahip olacağını kaydeden Göze, fon ile ülkenin su kaynaklarının yönetileceğini, geliştirileceğini ve geleceğe yönelik yatırım yapılacağını kaydetti.
Baraja sürekli akış
Geçitköy Barajı’nın 26 buçuk milyon metreküp kapasitesi olan bir baraj olduğu bilgisini de veren Göze şunları söyledi:
“ Baraja sürekli bir akış olacak. Türkiye’den gelecek su barajın girişinde ikiye ayrılacak. Bir kısmı baraja girmeden oradaki pompa istasyonuna girecek. Oradan üst kotlarda bulunan Çamlıbel Arıtma Tesisi’ne pompalanacak. Bir kısım sulamaya gidecek. Sulamaya gidecek olan baraja verilecek. Arıtma tesisine giden su arıtıldıktan sonra ishale hatlarına verilecek ve içme suyu depolarına gönderilecek. Diğer su şuan da onun hatları döşenmeye başlanmamıştır; öngörülen önce tünel yapılacak ve o tünelden Güzelyurt ovasına ve Meserya’ya akıtılacak. Oradan da sulamaya verilecek. Ama bu içme suyu tamamlanınca olacak. Bu hattı da Kurum yapacak.”
Günde 2 bin metreküp arıtma kapasitesi
Arıtma tesisinin günde 2 bin metreküp su arıtabilecek kapasitede olduğunu kaydeden Göze sözlerine şöyle devam etti:
“Öngörülen gelecek olan 75 milyon metre küp suyun yarısının içme suyuna gitmesidir. Bu da yılda 37 buçuk milyon metreküptür. Geriye kalan da sulamaya verilecek. Ama giderek yıllar içinde içme ve kullanma suyu lehine bir artış olacak. Artış görüldükçe tarım suyundan kesilerek, içme ve kullanma suyuna verilecek.
İçme ve kullanım suyunun aboneler tarafından kullanılmasının ardından atık sular yerel yönetimlerin kullanımında olan arıtma tesisleri tarafından arıtılacak ve tarım suyu olarak kullanılacak. Bu su, kuruma verilecek. Biz de suyu tarım için dağıtacağız.”
Kişilerle kurum muhatap olmayacak
Abonelerden su kullanım parasının BESKİ tarafından toplanacağını, Kurum’un sadece belediyelere sağladığı suyun dağıtımı için işletme masrafı alacağını da kaydeden Göze, “Kişilerle kurum muhatap olamayacak” açıklamasını yaptı.
Türkiye’nin suyu ne kadara satacağı konusunda net bir şey olmadığını belirten Göze, “Suyun fiyatı nedir diye Türkiye kanadına sorduğumuzda bir şey söylenmiyor. Sorduk bunu ama cevap yok.
Amortisman nedir? Bilinmiyor. Yani maliyet konusunda parametrelerde boşluklar var. O yüzden bir şey söylemek mümkün değil. Ama belediyeler birliği başkanı su fiyatlarında bir artış öngörülmeyeceğini ifade etti” dedi.

















