1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Soluduğumuz hava, kullandığımız toprak aynı”
“Soluduğumuz hava, kullandığımız toprak aynı”

“Soluduğumuz hava, kullandığımız toprak aynı”

Lefke Çevre ve Tanıtma Derneği’nin Başkanı Ahmet Hızlı ve Laona Vakfı temsilcisi Artemis Yiordamli, proje, amaçları ve bundan sonraki hedeflere ilişkin YENİDÜZEN ve HARAVGİ’ye konuştu…

A+A-

CMC’nin Lefke bölgesindeki madencilik faaliyetleri ve atıklarının insan üzerindeki etkilerini araştırmak üzere bir araya gelen Lefke Çevre ve Tanıtma Derneği ile Kıbrıs’ın güneyinden Laona Vakfı, iki toplumlu bir projeyi hayata geçirmek için çalışmalarına devam ediyor…

 

Lefke Çevre ve Tanıtma Derneği’nin Başkanı Ahmet Hızlı ve Laona Vakfı temsilcisi Artemis Yiordamli, proje, amaçları ve bundan sonraki hedeflere ilişkin YENİDÜZEN ve HARAVGİ’ye konuştu…

 

Ahmet Hızlı: “Farklı bir toplum olsak da soluduğumuz hava, kullandığımız topraklar aynıdır. Bizim için farklı diye bir şey yoktur. Hepimiz aynıyız ve Maden hepimizin problemidir...”

 

 Hızlı: “Dünyada başka Kıbrıs yoktur. Tüm Kıbrıslılara çağırımızdır: Gelin birlik olalım Kıbrıs’ı kurtaralım. Kıbrıs’ta Madenciliğe Hayır!..”

 

Artemis YİORDAMLİ: “Amacımız, üyelerimizin adamızın "öteki kısmını", her toplumun üyelerini, doğal ve kültürel unsurlarıyla tanımalarını sağlamaktır, böylece ülkemizden, kendi ülkelerindeki okullara dersler ve örnekler götürebilirler”.

 

Meltem SONAY- Anna MİSİAOULİ

Lefke Çevre ve Tanıtma Derneği ve Laona Vakfı, Avrupa Birliği tarafından finanse edilen Sivil Alan Teknik Destek Projesi’ne ilişkin YENİDÜZEN ve HARAVGİ’ye konuştu.

Kıbrıs Maden Şirketi,  CMC’nin Lefke bölgesindeki madencilik faaliyetleri ve atıklarının insan üzerindeki etkilerini araştırmak üzere Lefke Çevre ve Tanıtma Derneği ile Kıbrıs’ın güneyinden Laona Vakfı, iki toplumlu bir projeyi hayata geçirmek için çalışmalarına devam ediyor.

Lefke Çevre ve Tanıtma Derneği’nin Başkanı Ahmet Hızlı ve Laona Vakfı temsilcisi Artemis Yiordamli, proje, amaçları ve bundan sonraki hedeflere ilişkin bilgi verdi.

Proje kapsamında, CMC kaynaklı çevre sorununun öncelikle su kaynaklarında ve toprakta yarattığı ağır metal kaynaklı kirlilik değerleri ölçümlerinin yapılması, maddi olanaklar kapsamında özellikle kanser hastaları ve riskli alanlarda yaşayandan kan ve tırnak örnekleri alınarak zehirleyici etkisi bulunan kadmiyum, arsenik ve kurşun düzeyleri araştırılması konularında işbirliği yapılıyor…

Ortak iki toplumlu etkinlikler yapan Lefke sivil toplum örgütleri ve Laona Vakfı yetkilileri, kuzeyde Lefke ve çevresi ile güneyde Fugasa ve Solya bölgelerinde CMC atıkları ve yarattığı çevre felaketi ile ilgili olarak etkinlikler yaparak ilgililerin dikkatini çekmek için çalışmalar yapacaklarını da açıkladılar.

 

 

YENİDÜZEN- HARAVGİ: Sizi ve derneğinizi tanıyabilir miyiz?

AHMET HIZLI: Ben Ahmet HIZLI, bilgisayar mühendisiyim. Çevreye olan saygım ve sevgimden dolayı yıllardır Lefke Çevre ve Tanıtma Derneği’nin üyesiyim. Üyeliğim Yönetim kuruluna seçilmeyle devam etti ve ardından derneğin başkanı oldum ve 2014 yılından beridir yani 3 dönemdir derneğimizin başkanıyım. 

Derneğimiz 1995 yılında Lefke bölgesinde yaşayan çevreye duyarlı kişiler tarafından kurulmuştur. Dernek her şeyden önce insan sağlığına etki edecek her türlü faaliyete karşı durmakla yükümlüdür. Yine doğanın dengesini bozabilecek her türlü çevre faaliyetine de engel olmak için sürekli gönüllülük esasına dayalı olan yönetim kurulu üyeleri ile birlikte çalışmaktadır. Dernekte çalışan hiç kimse herhangi bir ücret almamaktadır.

Derneğimiz sosyal sorumluluk projeleri ile özellikle Lefke ve bölge köylerinde sürekli çalışmalar yapmaktadır. Bu konularda Lefke Avrupa Üniversitesi’nden öğrenciler ile çalışmaktayız. Son yaptığımız bazı projeler arasında ağaç dikimi, sahil temizliği, sokak hayvanlarına su ve yemek tedariki, bölge okullarına çevrenin önemi ile ilgili seminerler vermek gibi birçok etkinliğimiz vardır.

Yine iki toplumlu Avrupa Birliği çalışmalarına katılmaktayız.

Özellikle sadece Lefke’yi değil tüm Kıbırıs’ın ve Akdeniz kıyılarını kullanan ülkelerin sağlığını tehdit eden CMC maden atıkları konusunda birçok seminerler, uluslararası sempozyumlar ve çalıştaylar düzenlemiş bulunmaktayız.

 

Artemis Yiordamli: Laona, Kıbrıs'ın Kırsal Bölgelerinin Yeniden Canlandırılması ve Korunması Vakfı, 1992'den beri faaliyet gösteren ve unvanından da anlaşılacağı üzere, kırsal alan ile ilgilenen, kar amacı gütmeyen bir kurumdur. Özellikle, modern bir dünyada gelişmek isteyen, ancak karakterlerini kaybetmeden, aksine kültürel ve doğal miraslarını kullanmak isteyen kırsal topluluklara teknik destek ve rehberlik sunmaktadır.

1990'ların başında, Akamas bölgesindeki beş topluluk için adımızı aldığımız Laona Projesini ele aldık ve o zamandan beri yurtiçinde olduğu gibi yurtdışında da (Kıbrıs, Yunanistan, Doğu Avrupa) işbirliği yapıyoruz.

 

YENİDÜZEN- HARAVGİ: -Ortak bir proje fikri nasıl doğdu ve nasıl hayat buldu?

Ahmet Hızlı: Yaklaşık 10 yıl önce Laona Vakfı ile bu konuda derneğimiz görüşmeler yapmış projenin ana hatlarını çizmiş fakat başlamak için yeteri kadar bir bütçe bulamamıştı.

Laona Vakfı yetkilileri 2018 yılında konu ile ilgili bizimle görüşmüş Stelios Vakfı’na başvurarak projeye start verme imkanının olabileceğini söylemeleri ile birlikte hepimiz bir heyecanla bu projeye el atmış bulunduk.

 

Artemis Yiordamli: Vakfımız yıllardır iki toplumlu projeler yürütüyor… İki toplumlu araştırma ve terk edilmiş madenler üzerine çalışma da yürütüldü. Çalışma, Lefke’de 1974’ün Temmuz ayında sahiplerinin terk ettiği madenleri de kapsadı. İlk olarak o zaman Lefke ile temasa geçtik. Bu madenlerin yerli halkın üzerinde sağlığı etkileyecek herhangi bir etkisi olup olmadığı tartışılıyordu. Ancak işbirliği sağlanması biraz zaman aldı. Bunun sebeplerinden biri, bu sırada yürürlükte olan durumla ilgili yapılan çalışmaları bulma zorluğuydu.

Stelios Hadjioannou Vakfı'nın iki toplumlu ortaklıklar için verdiği ödüllerin kurulması, Lefke Çevresel Eğlence Platformu ve Laona Vakfını içeren "sivil toplum" düzeyinde bir ön proje uygulayarak tüm konuya odaklanmamızı sağladı.

 

“Lefke’de yaşayan ve kanser hastalığına yakalanmış veya ailesinde kanser hastası olan kişilere anket yapıyoruz…”

 

YENİDÜZEN- HARAVGİ: Projenin içeriği, hedefi ve önemi nedir?

AHMET HIZLI: Bu proje, 3 ana çalışma ile yapılacak. Birincisi, Lefke’de yaşayan ve kanser hastalığına yakalanmış veya ailesinde kanser hastası olan kişilere anket yaparak yaşam kalitelerini, su, sebze, meyve tüketimi, adres bilgileri gibi bilgilerin toplanmasını sağlıyoruz. Bu çalışmanın sonunda CMC maden atıkları ile ilgili bir bağ olup olmadığını anlayacağız.

2’nci aşamamız ise bölgedeki su kuyularından ve yine su olan yerlerden su numuneleri almak ve analizler yapmaktır. Bu konuda 2’nci analiz sonuçları da elimize ulaştı.

Tahmin ettiğimiz gibi analiz sonuçlarında Kadmiyum, Arsenik ve Kurşun düzeyleri beklenenden yüksek çıktı. 3’ncü aşama ise anket yapılan ve onay verenlerin içerisindeki kişilerden kan ve tırnak numunesi alarak analizler yapmaktır. Bu aşamaya geçmek ve analizleri yapmak için bir bütçe bulmamız gerekmektedir. Bu yüzden Sağlık Bakanı Filiz Besim’den sözlü olarak destek verecekleri konusunda söz almıştık.

Bu proje için Stelios Vakfı tarafından 10.000 Euro ile ödüllendirildik. Fakat bu miktar projenin tamamlanmasına yetmeyecek...

Yapılan ve yapılacak tüm su, toprak, kan ve tırnak analizlerinde Kadmiyum, Arsenik ve Kurşun düzeyleri araştırılacaktır.

Projeye Güney Kıbrıs’taki Laona Vakfı ile Kuzey’deki Lefke Çevre ve Tanıtma Derneği (Environmental Society of Lefka), Lefke Turizm Derneği (Lefke Tourism Association), Lefke Vakfı (Lefke Foundation), Denizli Gemikonağı Kalkındıra Derneği (Xero Karavostasi Development Association), Bağlıköy Eko Turizm Gönüllüleri Derneği (Bağlıköy Eco Tourism Volunteers Association), Kıbrıs Türk Emekliler Derneği Lefke Şubesi (Lefke Branch of Cyprus Turkish Pensioners Association), Lefke Toplum Merkezi Derneği (Lefke Community Center Associaton) destek veriyor.

 

Artemis Yiordamli: Herhangi bir koşulun nedenleri hakkındaki epidemiyolojik çalışma, uzmanlar tarafından yapılan disiplinlerarası bir çalışmadır. Bu bir Sivil Toplum Örgütü işi değildir.  Ekibimizin yaptığı, Stelios Vakfı tarafından finanse edilen bir proje öncesi çalışmadır, böylece, şüphelerin temeli varsa, konuda ilerleyen bir bilim insanı için yararlı bir kaynak olarak toplanacaktır.

Projemizin hedefleri, ilgili çalışmaları ve bulgularını toplamak,  seçilen bölgelerden toprak ve su numuneleri toplamak ve içeriklerini arsenik ve kadmiyumda analiz etmek, detaylı anketler hazırlamak ve bunları madene yakın çevrede yaşayan 80 bölge sakinleri ile doldurmak. Güncel eylemlerimizde, konuyla ilgili deneyimli bilim insanları tarafından yönlendirildiğimizi açıkça belirtmek isterim.

 

“Atık maden problemi sadece Lefke’de değil, Güney’de birçok farklı bölgede inanılmaz derecede var…”

YENİDÜZEN- HARAVGİ: Proje tamamlanınca işbirliği nasıl devam edecek?

Ahmet HIZLI:  Her şeyden önce bu proje ile yeni dostlar kazanmış olduk. Bu dostlukların gücü ile Kıbrıs’ta yaşayanlar için çok daha çevreci ve sağlıklı bir yaşam sağlamak için projeler yapacağımıza inanırım.

Bunun nedeni ise Atık maden problemi sadece Lefke’de değil, Güney’de birçok farklı bölgede inanılmaz derecede var… Bu konu ile ilgili olarak Sivil Alan ekibinden destek alarak iki toplumlu düzenlemiş olduğumuz maden alanları ziyaret gezisinde gördük ki aslında Güney’deki durum bizden pek farklı değil. Hatta Güney’de şu anda aktif halde olan maden işletmesi etrafındaki köyleri nasıl etkilediğini gördüğümüzde bildiklerimizi ispatlamış olduk.

 

Artemis Yiordamli: Hem yakın, hem de uzak gelecekte devam edeceğimizi umuyoruz. Proje için finansmanı güvenceye alırsak, örnekler alacak ve ankete katılanların kan ve keratin analizlerine devam edeceğiz. Analizlerin bulguları haklı çıkarırsa, yetkili kurumlar tarafından tam bir epidemiyolojik inceleme yapmak için kaynak arayacağız.

 

YENİDÜZEN- HARAVGİ: Daha önce başka projelerde işbirliği yaptınız mı?

AHMET HIZLI: Kuzey’deki bazı dernekler ile ortak çalışmalarımız olmuştur. Yine güneyde görüşmekte olduğumuz çevre aktivistlerine CMC ve Lefke’de yaşananlar ile ilgili birçok kez bilgilendirme toplantılarını yaptık.

Artemis Yiordamli: Daha önce de birkaç iki toplumlu ortaklığımız vardı. 2008-2009 yıllarında terk edilmiş madenlerin rehabilitasyonu dışında, eğitim konularıyla, yabancı konferanslara ortak katılımlarla ve son yıllarda, gençler için yıllık ekolojik bir atölye olan Hollanda Büyükelçisinin himayesinde bir proje düzenledik. Her iki toplumdan da gazeteciler de dahil katılım oldu. Belki de bir başka kapasitede, Kıbrıslı Türk toplumunun kalkınmasına katkılarından bahseden, Limasollu Kıbrıslı kardeşler Özay ve Selçuk Akif’in üçlü yayını "Eskiden Yankı"nın genel düzenlemesine sahip olduğumu belirtmekte fayda var. Bu kitap 2008 yılında bir devlet ödülü kazandı.

 

“Biz güçlü madenci şirketlerini kontrol edebilecek kapasiteye sahip değiliz. Geçmişte ve bugünde olduğu gibi ülkemizi kirletmeye devam edeceklerdir...”

YENİDÜZEN- HARAVGİ: Farklı toplumlarla işbirliğiniz var mı? Onların önemi nedir?

AHMET HIZLI: Evet işbirliğimiz var... Farklı bir toplum olsak da soluduğumuz hava kullandığımız topraklar aynidir. Bizim için farklı diye bir şey yoktur. Hepimiz ayniyiz ve Maden hepimizin problemidir.

Ben sizin aracılığınız ile tüm Kıbrıslılara şunu söylemek isterim, Kıbrıslı Türk ve Rum siyasiler güçlü madencilik şirketlerinin karşısında donanımlı değildir. Kıbrıs’ta çevre bilinci yeterli düzeyde gelişmemiştir. Biz güçlü madenci şirketlerini kontrol edebilecek kapasiteye sahip değiliz. Geçmişte ve bugünde olduğu gibi ülkemizi kirletmeye devam edeceklerdir. Bunları kapımızdan içeri sokarsak evimize karanlık girecektir. Dünyada başka Kıbrıs yoktur. Tüm Kıbrıslılara çağırıyoruz. Gelin birlik olalım Kıbrıs’ı kurtaralım. Kıbrıs’ta Madenciliğe Hayır!..

 

Artemis Yiordamli: Evet, Hollanda Büyükelçiliği tarafından iki toplumlu girişimler için oluşturduğumuz bir Orange Tulip hibesini sağladık.

İki toplumdan bir grup öğretmen için bir dizi tur oluşturmak üzere Taşkent Doğa Parkı ile birlikte çalışacağız. Amacımız, üyelerimizin adamızın "öteki kısmını", her toplumun üyelerini, doğal ve kültürel unsurlarıyla tanımalarını sağlamaktır, böylece ülkemizden, kendi ülkelerindeki okullara dersler ve örnekler götürebilirler. Program sonbaharda başlayacak. İlgilenen öğretmenler 25358632 (Laona Vakfı) ve +905488111186 (Taşkent Doğa Parkı) sayılarına başvurabilirler. Bu yılki çalıştayı bu sonbaharda genç gazeteciler için de sunacağız.

 

Bu haber toplam 8455 defa okunmuştur
Etiketler : ,