
“Sanıkların fiilinin hukuki gerekçesi yok”
İsias Otel davasının beklenen gerekçeli kararı açıklandı. Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı, kararda sanıkların işledikleri fiilin bilinçli taksir mi yoksa olası kast mı olduğuna dair hukuki bir gerekçe bulunmadığını belirtti.
Serap ŞAHİN
Türkiye’de 6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde Adıyaman İsias Otel’de hayatını kaybeden 72 ölü ve 10 yaralı ile ilgili 3’ü tutuklu toplam 11 sanık hakkındaki gerekçeli karar açıklandı.
Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı, gerekçeli kararın içeriği hakkında açıklamalarda bulundu.
Kararın, UYAP sistemine yüklenip taraflara tebliğ edildiğini belirten Esendağlı, kararın 395 sayfa uzunluğunda olduğunu, ancak büyük kısmının duruşma tutanaklarının birleştirilmesinden ibaret olduğunu ifade etti. Esendağlı, kararda sanıkların işledikleri fiilin bilinçli taksir mi, olası kast mı olduğuna dair hukuki bir gerekçe bulunmadığını belirterek, sanıklar arasında farklı cezalara hükmedilmesi gibi gerekçelendirilmesi gereken hususlar olduğunu ancak buna ilişkin tatmin edici bir açıklama yapılmadığını söyledi.
Esendağlı, kararın tebliğiyle birlikte iki haftalık istinaf sürecinin başladığını belirterek, bu süreçte Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuracaklarını söyledi. Kararda talep edilen hukuki argümanlarla ilgili izahat eksikliklerinin istinaf mahkemesinde değerlendirileceğini aktaran Esendağlı, sanık tarafının da istinaf başvurusu yapmasını beklediklerini ifade etti.
Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya, kararın sadece bir başlangıç olduğunu ifade etti, mahkemenin gerekçeli kararının açıklanmasıyla adalet beklentilerinin arttığını söyledi. Kayıplarının anısını yaşatmak ve gerçek adaletin sağlanması için mücadeleye devam ettiklerini belirten Karakaya, suçluların olası kastla yargılanmasını talep ettiklerini vurguladı.
Başbakanlık Müsteşarı Durali Güçlüsoy ise mücadelenin amacının, benzer acıların yaşanmaması olduğunu belirtti, mahkemenin gerekçeli kararının ardından yeni bir sürecin başlayacağını ve bu süreçte aileler ve avukatlarla durum değerlendirmesi yapacaklarını ifade etti.
25 Aralık 2024 tarihinde açıklanan karar duruşmasında, Mahkeme gerekçeli kararı ilerleyen günlerde yazılı olarak bildireceğini duyurmuştu.
“Sanıkların fiilinin bilinçli taksir mi, olası kast mı olduğuna dair hukuki gerekçe yok”
Mahkemeden çıkan gerekçeli kararın detaylarına ilişkin bilgi veren Barolar Birliği Başkanı Hasan
Esendağlı, gerekçeli kararın UYAP sistemine yüklenerek taraflara tebliğ edildiğini belirtti.
Gerekçeli kararın 395 sayfadan oluşan büyük bir metin olduğunu ifade eden Esendağlı, kararın büyük bir kısmının duruşmanın tutanaklarının birleştirilmesinden ibaret olduğunu söyledi.
Esendağlı, "Kararın içeriğine baktığımızda, davanın en düşük tartışma noktası olan sanıkların işledikleri fiilin bilinçli taksir mi olası kast mı olduğuna ilişkin tartışmaya dair hukuki bir gerekçe bulmak mümkün değil. Yine sanıklar arasında farklı cezalara hükmedilmesi gibi gerekçelendirilmesi gereken, mahkeme tarafından izah yapılması gereken bir husus var. Ancak buna ilişkin de tatmin edici, detaylı bir gerekçe olmadığını görüyoruz." dedi.
Kısa sürede teknik çalışmalara başlanacağını kaydeden Esendağlı, kararın tebliğiyle birlikte iki haftalık istinaf sürecinin başladığını söyledi.
Esendağlı, "İki hafta içerisinde müracaatımızı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi'ne yapmamız gerekiyor. Kararın talep edilen hukuki argümanlar çerçevesinde değil, bu şekilde çıktığına ilişkin izahat eksikliği, mutlaka istinafta değerlendirilecektir. Sanık tarafının da istinaf başvurusunda bulunmasını bekliyoruz. Sanıkların beraat üzerine kurduğu savunmalar ile bizim olası kasttan mahkumiyet talebimiz, istinaf mahkemesinde tartışılacak." açıklamalarında bulundu.
Esendağlı, "İstinaf Mahkemesi dosya üzerinden inceleme yapma, tekrar duruşma yapma, tanık dinleme, ek delil veya şahadet kabul etme gibi geniş yetkilere sahip. İlk derece mahkemesinin yerine geçip yeni bir karar verebilme yetkisi de var. Teknik hazırlıklarımızın ardından dilekçemizi dosyalayacağız ve mahkemenin duruşma günü vermesini bekleyeceğiz" şeklinde konuştu.
Esendağlı, "Bu davada ailelerimizin de güttüğü en büyük amaçlardan biri, Türkiye'nin bu inşaat terörü karşısındaki süregelen kaderine etki edecek, hukuk tarihine yazılacak bir karar yaratmaktır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti de bu mücadelede seferber olmuş, tüm imkanlarını hukuki anlamda devreye sokmuştur. Biz Türk yargısının bu kararı verebilmesi için elimizden gelen tüm imkanları hukuki anlamda seferber ettik." dedi.
Kamu çalışanları ile ilgili davanın mart ayında başlaması öngörülüyor
Kamu görevlilerine yönelik soruşturma sürecine de değinen Esendağlı, ifadeye çağırma ve ifade alma işlemlerinin devam ettiğini, mart ayı içerisinde iddianamenin dosyalanmasının ve davanın başlamasının öngörüldüğünü kaydetti.
Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya:
“Bu karar sadece başlangıç”
Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya "6 Şubat 2023’te İsias Otel, 35 şampiyon meleğimize, 32 rehber dostumuza toplamda 72 cana mezar olmuş; sevdiklerimiz yaşamdan koparılmış ve hayatlarımız kararmıştır." dedi.
Mahkemede alınan kararın ardından gerekçeli kararın yayınlanmasıyla adalet beklentilerinin daha da arttığını ifade eden Karakaya, "Geçtiğimiz günlerde, mahkemede alınan kararın ardından dün yayınlanan gerekçeli karar, adalet beklentimizi bir kez daha derinleştirmiştir. Ancak vurgulamak isteriz ki bu karar, sadece bir başlangıçtır. Bizler, kayıplarımızın anısını yaşatmak ve gerçek adaletin sağlanması için mücadele eden aileler olarak, suçluların olası kast ile yargılanmasını talep ediyoruz. Çünkü bu felaket bir 'hata' değil, göz göre göre gelen bir cinayettir" dedi.
"Deliller, bilirkişi raporları ve mahkemede ortaya konulan tüm gerçekler, bu facianın bilinçli eylemler sonucu gerçekleştiğini açıkça göstermektedir.” diyen Karakaya, “Adaletin sağlanabilmesi için hukuk sisteminin bu gerçeği dikkate alması ve suçlulara ibret niteliğinde cezalar verilmesi zorunludur" ifadelerini kullandı.
Karakaya, bu davanın yalnızca kaybedilenlerin haklarını teslim etmekle kalmayacağını, gelecekte benzer trajedilerin yaşanmasını önleyecek bir emsal teşkil edeceğini belirtti.
Adalet mücadelesini sonuna kadar sürdüreceklerini vurgulayan Karakaya, şunları söyledi:
"Bizler, son nefesimize kadar bu davanın takipçisi olacağımıza, adalet mücadelemizi tüm platformlarda sürdürerek gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlayacağımıza dair kararlılığımızı bir kez daha ilan ediyoruz. Bu mücadelede yanımızda olan herkese, toplumumuzun duyarlı ve vicdan sahibi bireylerine teşekkür ediyoruz. Sevdiklerimiz için verdiğimiz bu sözden asla dönmeyeceğiz. Adalet, ancak suçluların hak ettikleri cezaları aldıkları gün yerini bulacaktır."
Başbakanlık Müsteşarı Durali Güçlüsoy:
"Bu katliam ve yıkım normalleştirilemez ve küçümsenemez”
Başbakanlık Müsteşarı Durali Güçlüsoy, 6 Şubat depremi sonrasında yürütülen arama kurtarma ve hukuki mücadelenin yalnızca Şampiyon Melekler için değil, aynı zamanda deprem felaketinde yaşamını yitiren veya deprem ile yaşamları değişen Türkiye’deki ve KKTC’deki tüm insanlar için sürdürüldüğünü belirtti. Güçlüsoy, "Bu mücadele, insanlık içindir" dedi.
Güçlüsoy, "Bu katliam ve yıkım normalleştirilemez ve küçümsenemez. Toplam 72 can, belgelerle kanıtlanmış usulsüzlüklerle, yasa dışılıkla ve inşaat suistimaliyle yapılan bir moloz yığınında yaşamlarını kaybetmiştir" ifadelerini kullandı. Güçlüsoy, mücadelenin amacının gelecekte benzer acıların yaşanmaması olduğunu belirtti.
Mahkemenin gerekçeli kararının açıklanmasıyla birlikte yeni bir sürecin başlayacağını ifade eden Güçlüsoy, "Avukatlarımız ve ailelerimizle yeni bir durum değerlendirmesi yapılacak ve süreç yeniden planlanacaktır. Önümüzdeki süreç, bir önceki süreç gibi zor ve meşakkatli olacaktır" dedi.
Güçlüsoy, kamu görevlilerinin yargılama sürecinin başlayacağını ve Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Adıyaman 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararını istinafa taşıyacağını belirtti, gerek duyulması halinde yeni bilirkişi raporlarının alınacağını ve hukuki sürece katkı sağlanacağını vurguladı.
Karar duruşması
72 ölü, 10 yaralı ve 3’ü tutuklu 11 sanık hakkında 25 Aralık 2024 tarihinde Türkiye saati ile 02:00’de mahkeme kararını açıklamıştı.
Tutuklu sanıklar Ahmet Bozkurt “bilinçli taksirle” birden fazla insanın ölümüne ve yaralamasına sebep olma suçundan 17 yıl 17 ay 7 gün; Mehmet Fatih Bozkurt 15 yıl 28 ay 28 gün ve Erdem Yıldız’ın 17 yıl 17 ay 7, Halil Bağcı 7 yıl 16 ay; Mehmet Göncüoğlu 7 yıl 16 ay, Hasan Arslan’ın ise 15 yıl 16 ay 20 gün gün hapse mahkum edilmişti.
Davada tutuksuz yargılanan Ahmet Bozkurt’un ailesi ve otel ortakları İsmet Efe Bozkurt, Seda Zeren, Şule Özbek, Bilge Açık ve Ulviye Bozkurt’un da beraatine karar verilmişti.
Mahkeme gerekçeli kararını ilerleyen tarihlerde yazılı olarak bildireceğini belirtmişti.
