1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Lise öğrencileri risk altında”
“Lise öğrencileri risk altında”

“Lise öğrencileri risk altında”

‘Kör Nokta’ yazı dizisinde bu hafta, Kıbrıs’ın kuzeyinde uyuşturucu ile mücadelede gelinen durumu, risk altındaki gençleri ve alınan önlemleri Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu Başkanı Teyfide Tecel Hatipoğlu ile konuştuk.

A+A-

Serap ŞAHİN

Kıbrıs’ın kuzeyinde, gençlerin hayatına artık sinsice değil, bağıra bağıra sızan bir tehlike var: uyuşturucu. Mahkemelerin 2024 yılı Faaliyet Raporu’na göre ilk sırada yer alan uyuşturucu ve buna bağlı davalar yargının gündeminden düşmezken, 15–16 yaşındaki lise öğrencileri, “merak ve sosyal baskının” etkisiyle riskin tam ortasında bulunuyor.

‘Kör Nokta’ yazı dizisinde bu hafta, Kıbrıs’ın kuzeyinde uyuşturucu ile mücadelede gelinen durumu, risk altındaki gençleri ve alınan önlemleri ele aldık.

YENİDÜZEN’e konuşan Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu Başkanı Teyfide Tecel Hatipoğlu, Kıbrıs’ın kuzeyinin coğrafi konumu nedeniyle” sınır güvenliğinin” büyük önem taşıdığına işaret ederek, “Yasadışı madde trafiğiyle mücadelede yalnızca politik değil, aynı zamanda insani temelli bir yaklaşım izliyoruz.” dedi.

Hatipoğlu, ergenlik ve üniversite döneminin madde kullanımında en riskli dönemler olduğuna işaret etti, Avrupa çapında bir araştırma olan ESPAD 2024'ün özellikle 15–16 yaş arası lise öğrencilerine odaklandığını, bu yaş grubunda merakın yüksek ve sosyal etkilerin güçlü olduğunu ifade ederek, önleyici çalışmaların önemine dikkat çekti.

Başkan Teyfide Hatipoğlu, Kıbrıs’ın kuzeyinde 15–16 yaş grubundaki gençler arasında yaşam boyu esrar kullanımının %2, son 30 günde sigara kullanımının %13,5, e-sigara kullanımının %14,5 ve aşırı alkol tüketiminin %21,5 olduğunu açıkladı. Hatipoğlu, bu oranların Avrupa ve Kıbrıs Cumhuriyeti ortalamalarına göre daha düşük olduğuna dikkat çekerek, “Bu da bizim koruyucu profilimizin daha güçlü olduğunu gösteriyor” diye ekledi.

Hatipoğlu, madde kullanım oranlarının Avrupa’ya göre düşük olmasının yanı sıra dijital bağımlılık ve e-sigara gibi yeni riskler arttığına dikkat çekti, “En büyük koruma aracımız erken farkındalık ve aile desteği” diyerek tehlikenin boyutunu ortaya koydu.

Hatipoğlu, ESPAD araştırmasının gençler arasında bağımlılığı izleyen kritik bir araç olduğunu ve projenin Dr. Zafer Bekiroğulları liderliğinde yürütüldüğünü belirtti.

Hatipoğlu’na göre eğitimler, okul ziyaretleri ve farkındalık kampanyalarıyla desteklenen çok yönlü strateji, aile ve okul temelli psikososyal hizmetlerle birleşiyor ve gençlerin risklerden korunmasında temel rol oynuyor.

“15–16 yaş arası lise öğrencileri risk altında”

SORU: Uyuşturucu kullanımında hangi yaş grupları en çok risk altında?

“Ergenlik ve üniversite dönemi en riskli dönem olabilmekle birlikte ESPAD 2024 risk altındaki grup 15–16 yaş arası lise öğrencilerine odaklanmaktadır. Bu yaş, genellikle ilk denemelerin yapıldığı, merakın yüksek olduğu ve sosyal etkilerin güçlü olduğu bir dönemdir. Bu yüzden özellikle bu yaş grubuna yönelik önleyici çalışmalar büyük önem taşıyor.”

“ESPAD, Avrupa çapında bir araştırmadır”

SORU: ESPAD nedir, bu araştırma nasıl yapıldı ve kimler tarafından koordine edildi?

“ESPAD, yani “Alkol ve Diğer Uyuşturucu Maddeler Üzerine Avrupa Okul Araştırması Projesi”, 15-16 yaş grubu öğrenciler arasında alkol, uyuşturucu, tütün ve davranışsal bağımlılıkları izleyen Avrupa çapında bir çalışmadır.
KKTC’de gecen yıl ve 2024 yılında yapılan bu çalışmanın proje koordinatörü ve süpervizörü, Akıl Sağlığı Uzmanı Dr. Zafer Bekiroğulları’dır. Aynı zamanda klinik süpervizyon da kendisinin liderliğindeki uzman bir ekip tarafından yürütüldü. Bu çalışma KKTC Başbakanlık Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu adına hazırlandı.”

“15–16 yaş grubunda yaşam boyu esrar kullanımı %2”

SORU: Yaş aralıklarına göre kullanım oranları hakkında bilgi verir misiniz?

“KKTC’de 15–16 yaş grubunda yaşam boyu esrar kullanımı %2, son 30 günde sigara kullanımı %13,5, e-sigara kullanımı %14,5, aşırı alkol tüketimi %21,5 oranındadır. Avrupa ve Güney Kıbrıs ortalamalarına göre daha düşük oranlar söz konusudur, bu da bizim koruyucu profilimizin daha güçlü olduğunu gösteriyor.”

“Madde kullanımında düşük oranlar, dijital bağımlılıkta yükseliş riski”

SORU: Son yıllarda uyuşturucu madde kullanımında gözlemlenen artış veya azalma var mı?

“Veriler, KKTC’de madde kullanım oranlarının genel olarak düşük ve kontrollü olduğunu gösteriyor. Özellikle yasa dışı maddeler (esrar, kokain vs.) kullanım oranları Avrupa ortalamalarının oldukça altında. Ancak dijital oyun bağımlılığı ve e-sigara gibi yeni alanlarda dikkatli olunması gerekiyor.”

“Eğitimden psikososyal desteğe çok yönlü mücadele”

SORU: uyuşturucu ile mücadelede mevcut stratejileriniz nelerdir?

“Önleyici eğitim programları, okul ziyaretleri, toplumsal farkındalık kampanyaları ve sağlık sistemleriyle entegre psikososyal destek hizmetleri gibi çok yönlü bir strateji izliyoruz. Ayrıca bağımlılıkla mücadelede erken tespit ve yönlendirme de temel hedeflerimiz arasında.”

“Eğitimlerde, akıl sağlığı uzmanlarının rehberliğinde, kanıta dayalı içerikler sunuluyor”

SORU: Eğitim ve farkındalık çalışmalarınız nasıl ilerliyor?

“Eğitimler özellikle okullarda, öğretmenler ve velilerle iş birliği içinde yürütülüyor. Gençlerin sosyal baskıya karşı direnç geliştirmeleri, riskli davranışları tanımaları ve psikolojik dayanıklılıklarını artırmaları üzerine yapılandırılmış oturumlar uygulanıyor. Bu eğitimlerde, akıl sağlığı uzmanlarının rehberliğinde, kanıta dayalı içerikler sunuluyor.”

“Erken yaşta kullanım ve farkındalık eksikliği en büyük zorluk”

SORU: Uyuşturucu ile mücadelede karşılaştığınız en büyük zorluklar nelerdir?

“Sosyal medya, akran baskısı ve aile desteğindeki eksiklikler en büyük risk faktörleri arasında. Ayrıca bazı bölgelerde erken yaşta madde kullanımına başlayan bireylerde farkındalık eksikliği görüyoruz. En büyük zorluk ise bu gençleri erken farkına varıp uygun destek mekanizmalarına yönlendirmek.”

“Aile terapisi, bireysel danışmanlık ve okul temelli destek sistemlerini güçlendirme çabasındayız”

SORU: Rehabilitasyon ve destek hizmetleri ne durumda?

“Kapsayıcı destek hizmetlerine yönlendirme yapılıyor. Ancak bu hizmetlerin yaygınlaştırılması ve gençlere özel yapılandırılması için yeni projeler geliştiriyoruz. Özellikle aile terapisi, bireysel danışmanlık ve okul temelli destek sistemlerini güçlendirme çabasındayız.”

“KKTC’nin konumu gereği sınır güvenliği kritik”

SORU: Yasadışı madde trafiği konusunda ne gibi önlemler alınıyor?

“KKTC’nin konumu gereği sınır güvenliği kritik. Sadece politik değil, aynı zamanda insani temelli bir yaklaşımla ilerliyoruz.”

“Aile desteği riskli davranışları azaltıyor”

SORU: Toplumun ve ailelerin bu konuda bilinçlenmesi için neler yapılmalı?

“Ailelerin çocuklarıyla açık iletişim kurması, destekleyici bir ortam sağlaması çok önemli. Ayrıca ebeveyn eğitim seminerleri ve farkındalık kampanyaları da yürütüyoruz. Ailenin desteği, gençlerin riskli davranışlara yönelmesini ciddi oranda azaltıyor.”

“ESPAD 2025 ve kapsamlı önleyici çalışmalar öncelikli hedef”

SORU: Önümüzdeki dönemde planladığınız projeler nelerdir? Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu’nun yol haritasında neler var?

“Önümüzdeki dönemde en önemli çalışmalarımızdan biri, ESPAD 2025 araştırmasıdır. Bu araştırmanın sonuçları uluslararası bilimsel standartlara göre hazırlanacak ve KKTC gençliğinin güncel durumu Avrupa ile karşılaştırmalı olarak değerlendirilecektir.

Ayrıca, Amerikalı önde gelen bilim insanlarının katılımıyla KKTC’de özel bir panel düzenlenecek. Bu panelde hem ESPAD bulguları tartışılacak hem de önleyici stratejiler üzerine bilimsel paylaşımlar yapılacaktır.

Kasım 2025’te ise KKTC Başbakanlık Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu tarafından çok önemli uluslararası bir konferans organize edilecektir. Bu konferansın panel ve bilimsel oturumları, Dr. Zafer Bekiroğulları’nın süpervizörlüğünde gerçekleştirilecek ve bağımlılıkla mücadelede uluslararası iş birliği vurgulanacaktır.

Bunların yanında, psikolojik dayanıklılığı artırmaya odaklı okul programları, dijital farkındalık modülleri, akran baskısına karşı güçlendirme çalışmaları ve aile odaklı bilinçlendirme eğitimleri planlanmaktadır. Ayrıca, bağımlılık riski taşıyan gençlere yönelik bireysel izlem ve psikososyal destek programlarının yaygınlaştırılması da öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor.”

“Dr. Zafer Bekiroğulları, bilimsel ve klinik süpervizör olarak liderlik ediyor”

SORU: Bu çalışmalarda Dr. Zafer Bekiroğulları’nın rolü nedir?

“Sayın Zafer Bekiroğulları, sadece proje koordinatörü değil, aynı zamanda tüm sürecin bilimsel ve klinik süpervizörüdür. Akıl sağlığı alanındaki bilgi birikimi ve uluslararası deneyimi ile bize yön verdi. Bu projelerde hem etik hem de bilimsel bütünlüğün korunmasında önemli rol oynamıştır.”

Bu haber toplam 3529 defa okunmuştur