Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Fikri Toros, 9 Mayıs Avrupa Günü'nde barış ve demokrasiye işaret etti, "Kıbrıs’ta eşitlik ve birlik için Avrupa değerleri rehberimiz olmalı" dedi. 

Sosyal medya hesabından açıklama yapan Toros, Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kurucu ortağı olduğuna dikkat çekerek, "Vizyoner liderlerin yönetime gelmesiyle birlikte Kıbrıs sorunu çözüme kavuşacak ve Federal Kıbrıs bir bütün olarak bu günü tam teşekküllü bir üye ülke sıffatı ve gururuyla kutlayacaktır" ifadelerine yer verdi. 

Toros'un paylaşımı şöyle: 

"9 Mayıs Avrupa Günü

Avrupa Birliği, barışın, birleşmenin, demokrasinin, insan haklarının, hukukun üstünlüğünün ve refahın Avrupasını kurmaya kararlı vizyoner liderlerin iradesidir. 1985 yılında Milan’da yapılan Zirve sonrasında bütünleşme değerlerinin ve birliğin öneminin hatırlanması amacıyla bugünkü Avrupa Birliği’nin (AB) temeli olan 9 Mayıs 1950 tarihli Schuman Deklarasyonunun 75. yıl dönümü kutlanmaktadır.

Günümüzün en büyük birliği konumunda olan Avrupa Birliği, kuruluşundan bu yana sadece üye Devletler içinde değil, aynı zamanda üye Devletler arasında sinerji, dayanışma ve işbirliğinin neler kazandırabileceğine dair önemli bir örnek olmuştur. Üyelikleri sayesinde Devletler, böyle bir birliğin getirdiği temel özgürlüklerden, ölçek ekonomilerinden ve ortak güvenlikten faydalanmakta ve kalkınmaktadırlar. 1960’lı yıllardan bu yana Avrupa Birliği'ni oluşturan entegrasyonun gelişmesi, savaş sonrası varılan Fransız-Alman uzlaşısından ilham aldığı söylenebilir.

Tarih, ekonomik güdüyü bu Birliğin itici gücü olarak tanımlarken, kurucu Devletler zaman içerisinde genişleme altında yatan ek potansiyeli önceden öngördüler. Bu vizyon doğrultusunda temel özgürlükler, güvenlik ve insan hakları, günümüzün Avrupa Birliği'nde ekonomik motivasyonu tamamlayan değerler olmuştur.

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bir kurucu ortağı olan Kıbrıs Türk Toplumu, 1963 yılında başlayan toplumlar arası hadiseler sonucunda Devlet’ten dışlanmış ve Uluslararası toplumdan tecrit edilmiş durumda bırakılmıştır. Böylelikle, 1963 yılı sonundan bu yana Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nın birçok maddesi ihlal edilmektedir. Ada’mızda devam eden siyasi soruna ve bölünmüşlüğüne rağmen Kıbrıs 2004 yılında bir bütün olarak Avrupa Birliği'ne üye olmuştur. Bu sıra dışı gelişmenin, Avrupa Birliği’nin kuruluş ilke ve değerleri ile örtüşmediği aşikardır. Kıbrıs Türk Toplumunun, 2004 Birleşmiş Milletler kapsamlı çözüm ve Avrupa Birliği’ne entegrasyon planı referandumunda ortaya koyduğu güçlü irade sayesinde, sosyal ve ekonomik kalkınmamızın yanı sıra AB uyum çalışmalarımıza katkı sağlamak amacıyla Yeşil Hat ve Mali Yardım Tüzükleri yürürlüğe girmiştir. Siyasi sorunun ve bölünmüşlüğün devam etmesi nedeniyle Avrupa Birliği mevzuatının Ada’nın kuzeyinde askıda tutulması, Kıbrıs Türk Toplumu ile AB arasındaki ilişkileri potansiyelin hayli gerisinde bırakmıştır. Anayasası çiğnenmekte olan ve kurucu ortaklarının sadece birisi tarafından temsil edilen bir devletin üyeliği, AB’nin temel ilkeleriyle bağdaşmayan bir anomali oluşturmuştur. Bu da Kıbrıs’ta siyasi eşitliğe dayalı bir federal ortaklığı zorlaştırmıştır. Kıbrıs Türk Toplumu açısından bu sıra dışı durum sürdürülebilir değildir ve kabul edilemezdir. Kıbrıslı toplumların eşit hak ve statülerini gözeten bir Federal çözümle sorunun tarihe gömülmesi ve Kıbrıs’ın bir bütün olarak Birlik içerisinde yerini alması, tüm Kıbrıslı’ların olduğu gibi Avrupa Birliği’nin de önceliği olmalıdır!

Vizyoner liderlerin yönetime gelmesiyle birlikte Kıbrıs sorunu çözüme kavuşacak ve Federal Kıbrıs bir bütün olarak bu günü tam teşekküllü bir üye ülke sıffatı ve gururuyla kutlayacaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle Kıbrıslı Toplumların 9 Mayıs Avrupa Gününü kutlar, barış ve demokrasinin tecelli edeceği yarınlar dilerim.."