Kıbrıs’a özgü yeni bir örümcek türü
Kıbrıs Herbaryum ve Doğa Tarihi Müzesi araştırmacıları, Beşparmak Dağlarında yer alan ormanlık ve çalılık alanlarda yapılan arazi çalışması sırasında, yeni bir örümcek türü keşfetti.
Kıbrıs Herbaryum ve Doğa Tarihi Müzesi araştırmacıları, Beşparmak Dağlarında yer alan ormanlık ve çalılık alanlarda yapılan arazi çalışması sırasında, yeni bir örümcek türü keşfetti.
Yakın Doğu Üniversitesi’nden (YDÜ) yapılan açıklamaya göre “araneae” takımının “zodariidae” familyasına ait yeni örümcek türüne, “Lachesanabayramgocmeni” ismi verildi.
Açıklamaya göre daha önce 2018’de de “araneae” takımının “dysderidae” familyasına ait yine Kıbrıs’a özgü bir örümcek keşfedilmiş ve Yakın Doğu Üniversitesi kurucu Rektörü Dr. Suat Günsel ve ailesine ithafen, keşfedilen örümceğe “günselorum” ismini verilmişti.
Böylece son keşifle birlikte Kıbrıs Herbaryum ve Doğa Tarihi Müzesi Araştırmacıları Kıbrıs’a özgü ikinci örümcek türü keşfini yaparak dünya literatüründe yer almalarını sağladı.
Kıbrıs Herbaryum ve Doğa Tarihi Müzesi’nden verilen bilgiye göre, dünya literatürüne “Lachesanabayramgocmeni” ismiyle girecek olan örümcek keşfedilmesi zor bir tür. Bunun sebebi ise karıncayiyen örümceklerden olan yeni türün toprakta dişileriyle kazdıkları bir kuyu içerisinde gizlenerek yaşamaları. Keşfedilen türüyle birlikte, sadece sekiz türü bulunan bu örümceğin türlerinin sadece dört tanesi dişi olarak tespit edildi.
Kıbrıs Herbaryum ve Doğa Tarihi Müzesi Müdürü Prof. Dr. Salih Gücel konuyla ilgili açıklamasında “Lachesanabayramgocmeni ismini, 22 Mart 2019 yılında kaybettiğimiz zooloji alanında birçok çalışmaya imza atmış, hocamız, araştırma ortağımız, abimiz ve arkadaşımız Prof. Dr. Bayram Göçmen’e ithaf ediyoruz” dedi.
Gücel, yeni örümcek türünün teşhisi için Yakın Doğu Üniversitesi, Eskişehir Teknik Üniversitesi, Celal Bayar Üniversitesi, Ferdowski University of Mashhad (İran) ve Taşkent Doğa Parkı’nı temsil eden bilim adamları ile ortak çalışma yürüttüklerini belirtti. Bilimsel çalışmalarda ve özellikle de dünya literatürüne katkı koyabilmek adına işbirliklerinin öneminin büyük olduğunun altını çizen Prof. Dr. Gücel, yaklaşık 20 yıllık bilimsel çalışmalar sonucunda oluşturulan ve geçen mayıs ayında açılışı yapılan Kıbrıs Herbaryum ve Doğa Tarihi Müzesi’nin, bitki, mantar, böcek, deniz kabuğu, sürüngen, balık, fosil ve doğal taş örnekleri ile Kıbrıs adasında yer alan geniş kapsamlı bir doğa müzesi özelliğini taşıdığını aktardı.
Taşkent Doğa Parkında Omurgasız Hayvanlar ve Örümcek Taksonomisi uzmanı olarak görev yapan Biyolog Kadir Boğaç Kunt ise, dünya literatürüne giren Lachesanabayramgocmeni’ye ait örneklerin Lapta, Kalavaç, Alevkayası bölgelerinden toplandığını belirtti. Ayrıca bu türe ait olan dişi bireylerin toprakta çukur açarak, kendilerine toprak içerisinde bir habitat oluşturarak orada yaşadıkları bilgisini verdi.
Kıbrıs Herbaryum ve Doğa Tarihi Müzesi Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Özge Özden Fuller de örümceklerin yeryüzünde yer alan pek çok ekosisteme adapte olabildiğini belirterek, “Everest dağı tepelerinden tutun da Akdeniz bölgesindeki akarsu veya göl içlerine kadar değişik yaşam ortamlarında örümceklere rastlamak” mümkündür dedi. Prof. Dr. Özge Özden Fuller ayrıca, Kıbrıs Herbaryum ve Doğa Tarihi Müzesi olarak, uluslararası pek çok biyoçeşitlilik ve taksonomi araştırma projeleri yürütmekte olduklarını, gerek tür teşhisi çalışmalarını gerekse müze koleksiyon oluşturma çalışmalarının da devam ettiğini söyledi.