1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Kıbrıs Arkadaşlık Programı”na REKOR KATILIM
“Kıbrıs Arkadaşlık Programı”na REKOR KATILIM

“Kıbrıs Arkadaşlık Programı”na REKOR KATILIM

Kısa adı CFP olan “Kıbrıs Arkadaşlık Programı”na katılmak için yapılan başvurular bu yıl, geçmiş sekiz yılı geride bırakarak rekor düzeye ulaştı…

A+A-

Yenidüzen

Kısa adı CFP olan “Kıbrıs Arkadaşlık Programı”na başvuruda bulunan 15-17 yaşlları arasındaki yüzlerce Kıbrıslı Türk ve Rum genç, mülakat için dün ara bölgedeki Dayanışma Evi’nde bir araya geldi.
Mülakatlarda başarı sağlayacak gençler, bir ay süre ile ABD’nin çeşitli eyaletlerinde aileler yanında kalacaklar ve birçok programa katılacaklar.

Kahvecioğlu: “Sekiz yılın en büyük katılımı”

CFP Baş Koordinatörü Simge Kahvecioğlu Zekican, basına yaptığı açıklamada CFP’nin “Kıbrıs’ın gençleri ve aileleri için tamamen gönüllülük esasına dayalı, iki toplumlu bir barış projesi olduğunu” belirtti , “Amacın
iki toplumun gençleri arasında arkadaşlık ve güven ilişkileri yaratarak önyargının yerini umudun almasını sağlamaktır” şeklinde konuştu.

Zekican, bu yıl Türk ve Rum gençlerinin programa yoğun ilgi gösterdiğini, son sekiz yılın en büyük katılımını sağladıklarını belirtti ve mülakattan sonra gençlerin ve ailelerin kaynaşma sürecinin başlayacağını, en sonunda da gençlerin kendi insiyatifleri ile eşleşerek ABD’ye gitmek üzere hazırlanacaklarını kaydetti.

“Bölünmüş Bir Ülkede Birleşen İnsanlar…”

“Bölünmüş Bir Ülkede Birleşen İnsanlar…” sloganı ile yola çıkılan programda, Temmuz ayında beş grup genç Amerika Birleşik Devletleri’ne San Fransisco, Maryland, Virginia, New hampshire ve Portland bölgelerine seyahat edecek.
Gençler misafirliği boyunca onların tüm masraflarını karşılayacak ABD’li aileler tarafından ağırlanacaklar.

Gençler ne dedi?

‘Farklı olmadığımızı gördük’

Zübeyde Beyoğlu:
“Geçen yıl programa katıldım, seçildim ve Amerika’ya gittim. Program bize bir sürü arkadaş kazandırdı. Çok insanla tanıştık. Onun dışında Rum tarafından da insanlarla tanışıp farklılık ve benzerliklerimizi gördük. İlişkilerimiz çok iyi şekilde gelişti. Farklılıklarımızın çok olmadığını gördük. Ben geçtiğimiz yıl birlikte Amerika’ya gittiğim Kıbrıslı Rum arkadaşımla sürekli buluşuyorum. Birlikte zaman geçirebileceğimizi fark ettik. Bu programa herkesin katılmasını tavsiye ederim.”

Sevgi Çavuşoğlu:
“Ben programa geçen yıl katılıp Amerika’ya gitmişti. Bence herkesin katılması ve deneyimlemesi gereken bir program. İki toplum arasında barış olabileceğini çok güzel gösteren bir program. Hem de kendi gelişimimiz için çok işe yarayan bir program. Herkesin katılmasını öneririm.”

YiANNİS:
“Programa ilk kez katıldım. Hem karakter, hem de kişisel olarak kendimi çok geliştirdim, aynı zamanda hiç sabit olmadığım bazı tecrübelere de sahip oldum. Programdan önce hiç Kıbrıslı Türk arkadaşım yoktu, tanışma fırsatı bulamamıştım ama program sayesinde farklılıklarımız olmadığının ve aynı adayı birlikte paylaştığımızın farkına vardım. İnanılmaz bir program, umarım barış olana kadar da hep devam eder çünkü bizlere çok güzel olanaklar sunuyor.”

Altay Doğahan:
“Bu programın başka bir aşamasına katılmıştım, orada da Trodos Kampı’na gönderiliyorduk. Orada da birçok yeni arkadaş ve tecrübeler edindik. Genelde kamp arka planda tutulur ama o da önemli ve gerekli bir deneyim. Bence çoğu kişi iki toplumda şimdiye kadar düzgün bir arkadaş ilişkisi geliştirmedi. Ben şanslılardandım, Güney’de okuyorum. Bizden önceki jenerasyonlarda Rum tarafıyla ilişkiler vardı, şimdi sadece bizim jenerasyonumuzun var. Bu da o yarayı biraz sarmaya çalışan bir başlangıç. Herkese tavsiye ederim, kişiye çok şey katıyor.”

Naomi Burgees:
“Bu programa ilk kez katılıyorum ve çok iyi bir deneyim oldu. Kültürsel anlamda daha açık görüşlü olmamızın yanında, kendi kişiliğimizi ve dünyaya bakış açımızı geliştiren bir deneyim olacağını düşünüyorum. Bu program benzerliklerimizi görmemize neden oluyor. Çok iyi bir deneyim olacak, burada olduğum için çok mutluyum.

Marianna Olivia Lordos:
“İlk kez bu böyle bir programa katılıyorum ve çok heyecanlıyım. Böyle bir deneyimi erkenden yaşamak kesinlikle çok önemli, çünkü barış aşamasındaki ilk jenerasyon biz olacağız. Burada bulunan herkesin önceden bunu yaşaması hem bizler için, hem de ülke için büyük avantaj. Çok iyi bir deneyim olmasını umuyorum, öyle de olacağını düşünüyorum. Aramızdaki benzerliklerin ne kadar açık olduğunu anlamamıza yarıyor. Katılabilecek herkese bu deneyimi yaşamasını tavsiye ediyorum.

Bu haber toplam 4447 defa okunmuştur
İlgili Haberler