Sendikal Platform, TL’nin döviz karşısındaki değer kaybını ve vatandaşın alım gücünün düşmesini protesto edip, hükümetten acil önlem talep etti.

Platform, önlemlerin topluma ekonomik yönden bir rahatlama getireceğini ancak esas önemli olanın Türkiye’ye bağımlılığı azaltacak sağlıklı bir ekonomik yapı ile siyasi açılım sağlayacak çözüme ulaşılması olduğunu vurguladı.

Platform temsilcileri bu sabah saat 10.00’da Meclis önünde basın açıklaması yaptı. Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu (DEV-İŞ) Başkanı Hasan Felek, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, ülkenin çalışanlar açısından yaşanmaz hale geldiğini belirterek, özel sektördeki çalışanların kâbus yaşadığını kaydetti.

Felek, özellikle genç çalışanların ev, okul, araç ve benzeri taksitlerini ödeyemeyecek durumda olduğuna işaret ederek, Sendikal Platform olarak emekçilerin alım gücündeki düşüşe önlemler alınması gerektiğini belirtti.

TEL: “TÜRKİYE’YE ‘ENFLASYON VERGİSİ’ ÖDÜYORUZ”

Sendikal Platform adına hazırlanan ortak açıklamayı okuyan Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Başkanı Emel Tel, Türkiye ile ekonomik entegrasyonun sağlanması hedefiyle 1974 sonrası Türk Lirası’nın adada tedavüle sürülmesinin Kuzey Kıbrıs’ta üretimi gerilettiği gibi Kıbrıslı Türklerin fakirleşmesine sebep olduğunu söyledi.

Türkiye ekonomisindeki istikrarsızlıkla ortaya çıkan enflasyon nedeniyle Türkiye’ye “enflasyon vergisi” ödenmek zorunda kalındığını kaydeden Tel, ev, araç, üniversite, okul, beyaz eşya ve taşınmaz mal fiyatları ile mal ve hizmetlerin büyük bölümü döviz cinsinden hesaplanırken maaşların TL cinsinden olmasının emeği ile geçinenlerin sömürülmesi anlamına geldiğini ifade etti.

“TL KULLANIMI NEDENİYLE EKONOMİDE SÖZ SAHİBİ OLAMIYORUZ”

Kuzey Kıbrıs’taki hükümetlerin TL kullanımı nedeniyle ekonomide söz sahibi olamadıklarını itiraf ederken tasarruf ve kısa vadeli çözümlerden de kaçtığını savunan Tel, vatandaşı ekonomik olarak rahatlatmak ve TL’nin erimesinden doğan “enflasyon vergisi”nden kurtarmak için acilen şu tedbirlerin alınmasını talep etti:

“Piyasadaki mal ve hizmetlerin pahalılaşması nedeniyle hayat pahalılığı bilimsel yöntemlerle hesaplanarak her iki ayda bir uygulanacak eşel-mobil sistemi maaş ve ücretlere yansıtılmalı. Asgari ücret yasada belirtildiği şekilde ele alınmalı; Asgari Ücret Komisyonu her iki ayda bir toplanarak asgari ücret belirlenmeli. Asgari Ücret başta olmak üzere tüm maaş ve ücretler stabil bir para birimine endekslenerek, çalışanların alım gücü korunmalı”

Tel, söz konusu önerilerin topluma ekonomik yönden bir rahatlama getireceğini, esas önemli olanın Türkiye’ye bağımlılığı azaltacak sağlıklı bir ekonomik yapı ile siyasi açılım sağlayacak Kıbrıs’ta çözüme ulaşılması olduğunu kaydetti.

“ÇÖZÜME KARŞI ÇIKARAK, ZAMLARDAN ŞİKÂYET ETMEK İKİ YÜZLÜ SİYASET”

Tel, “Adanın birleşmesine ve çözüme karşı çıkarak sadece zamlardan şikâyet etmek tam bir ‘ikiyüzlü siyaset’tir. Adanın birleştirilerek Avrupa Birliği içinde Federal Birleşik Kıbrıs’ın yaratılması, ekonomik sosyal ve siyasal sorunları ortadan kaldıracağı gibi kendi siyasal irademizin hayat bulması demektir” ifadelerini kullandı.