1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Denetim yok, ölüm var, acı var”
“Denetim yok, ölüm var, acı var”

“Denetim yok, ölüm var, acı var”

‘Ölümlü iş kazaları’ gözleri yeniden çalışma hayatına çevirdi, eski Çalışma Bakanları ve uzmanlar önemli bir noktaya işaret etti: “Yasal Mevzuatlar uygulanmıyor, denetim yapılmıyor. Olan emekçilere oluyor. Ülkede çalışma hayatı Allah’a emanet" dedi.

A+A-

55-004.jpg

Hüseyin ÖZBARIŞCI

Arapköy’de geçtiğimiz gün iş yaptığı sırada taş duvarın yıkılması sonucu aracıyla birlikte 6 metre derinliğe düşerek hayatını kaybeden Mustafa Kocabaşoğlu ile birlikte Kıbrıs’ın kuzeyinde son iki haftada iki kişi iş kazasına kurban gitti.

Yaşanan iki ölümlü iş kazası da ülkede büyük üzüntü yaratırken, YENİDÜZEN’e konuşan eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanları ve ilgili örgütlerin temsilcileri, bu konu hakkındaki yürürlükte olan yasal mevzuatların yeterli olduğunu söyledi, devletin denetim konusunda büyük bir eksikliği olduğunun altını çizdi. “Ülkemizde çalışma hayatı tamamen Allah’a emanet” diyen ilgili kesimler, yapılması gerekenleri de anlattı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy ise yaptığı değerlendirmede eksikliklerin olduğuna vurgu yaptı, bu eksikliklerin giderilebilmesi adına çalışmalar başlattıklarını dile getirdi.

Kıbrıs’ın kuzeyinde 2022 yılında Ali Diyapoğlu, Fatma Taşçı ve Mustafa Kocabaşoğlu ‘iş kazasında’ yaşamını yitirdi.


Çalışma Bakanları ne dedi?

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy:

“Eksikliklerimizi gidermek için yeni önlemler almak, daha ehil kişiler yetiştirmek gerekiyor”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hasan Taçoy YENİDÜZEN’e son iki hafta içerisinde yaşanan ölümlü iş kazalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Taçoy yaptığı değerlendirmede, “Bu yıl üç tane ölümlü iş kazası oldu, ikisi forklif, birisi de dozerle… Bu da bize gösteriyor ki, bu gibi olayların daha ehil kişiler tarafından yapılabilmesi için bazı çalışmaların yapılması lazım. İnşaattaki iş sağlığını, belli başlı yerlerdeki iş sağlığını bir nebze olsun yakalayabildik ve onları denetim altına alabildik geçmiş yıllardan beri. Demek ki, bu gibi dallarda eksiğimiz varmış da bunları da göze alarak yeni yeni önlemler alabilmek ve daha ehil kişiler yetiştirmek için faaliyetler başlattık” ifadelerini kulandı.

 

Eski Çalışma Bakanı, CTP Milletvekili Asım Akansoy:

“Eksiksiz denetim yapılmalı”

Eski Çalışma bakanlarından CTP Milletvekili Asım Akansoy YENİDÜZEN’e değerlendirme yaparak iş kazalarının önlenebilmesi için ciddi çalışmaların yapması gerektiğine dikkat çekti, denetimin yapılması gerektiğinin altını çizdi.

Akansoy şunları belirtti:

“Bir farkındalık yapabilmek, bu konuyu sürekli olarak ön planda tutmak adına bizler geçmişte bu konuları sürekli olarak gündeme getiriyorduk. Denetim ve farkındalık yapılmadan bu kazaların önüne geçemeyiz. Öncelikle hepimizin bunun bilincinde olması gerekiyor. Bu noktada gerek yerel yönetimler, gerekse devlet ayağı eksiksiz denetim yapmalı. Bu denetimlerin gerçekleştirilebilmesi için hükümetin bu konuyla ilgili deneyimli personeli de vardır ancak her zaman personel sayısı sorun olmuştur. Burada dikkat çeken bir diğer konu da, mutlaka sosyal paydaşlardan da destek alınması gerekir. Gerek Mimarlar odası, gerek Taşeronlar Birliği, gerekse Müteahhitler Birliği gibi paydaş olan örgütlerin tümüyle sürekli istişare edilmesi gerekir. Yasal mevzuatlara uymayan şirketler çok ciddi anlamda cezalandırılmalı ancak bu tek başına yeterli olmaz, önleyici tedbirler de alınmalı ve buna göre bir yol haritası da çizilmeli. Biz, bu konuda geçmişte çok ciddi adımlar atmıştık.”

 

Eski Çalışma Bakanı Zeki Çeler:

“Tüzük var ama uyan yok”

Şubat 2018- Mayıs 2019 tarihleri arasında görevde olan CTP-HP-DP-TDP hükümetinin Çalışma Bakanlığı görevini yapan Zeki Çeler değerlendirmesinde, Yasal tüzüklerin olduğuna ancak bu konuda ciddi bir denetim eksikliği olduğuna dikkat çekti.

Çeler şöyle konuştu:

“Ülkede Yasal tüzük var ama bunu denetleyen yok. Bizim dönemimizde rekor ölüm sayısı vardı ancak bizden önce denetim yoktu. Şu anda ciddi bir laçkalık var. Biz eğer o dönem denetim yapmamış olsaydık o rekor sayı çok daha yukarıya çıkmış olacaktı. Denetimsizlik yüzünden insanlarımız ölüyor. Özellikle inşaatlarda ciddi bir sorumsuzluk var. Tüzüklere uyan yok, uyduran yok. 

Belli ki, toplum da bu yaşananlardan memnun. Sosyal medya paylaşımı dışında toplumun da bir gailesi yok. 2018 yılında yapılan denetimlerle, şimdi yapılan denetimler arasında rakamsal olarak büyük farklar var.”


İlgili örgütler ne dedi?

DEV-İŞ Başkanı Koral Aşam:

“Ülkemizde çalışma hayatı tamamen Allah’a emanet”

Devrimci İşçi Sendikaları (Dev-İş) Başkanı Koral Aşam, “İş sağlığı ve iş güvenliği koşulları kimsenin umurunda değil” diyerek, denetimsizliğin olduğuna dikkat çekti.

Aşam şöyle konuştu:

“Ülkemizde çalışma hayatı tamamen Allah’a emanet. İş sağlığı ve iş güvenliği koşulları açık söylemek gerekirse kimsenin umurunda değil. Bu yüzden ölümlü veya ölümsüz iş kazaları hafta geçmiyor ki olmasın… Aslında bu durum, ülkemizdeki çalışma hayatının durumunu yansıtan bir görüntüdür. Çalışma Bakanlığı, bu konuda hiçbir sorumluğu yerine getirmiyor.

Bu konuda yapılması gerekenler var ancak kimse uğraşmıyor. İlk etapta denetimler yapılmalı. Özel sektörde de sendikalaşma yoluna gidilmeli ve tüm çalışanlar Toplu iş sözleşmesi haklarından yararlanmalı.”

 

İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Birliği Başkanı Güvenç Yüksel:

“Yasal Mevzuatlar uygulanmıyor, denetim yapılmıyor”

İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Birliği Başkanı Güvenç Yüksel, “Denetimsizlik ve yaptırım gücü olmadığı için bu kazalar meydana gelebiliyor ve günün sonunda olan emekçilere oluyor” dedi, yasal mevzuatların uygulanmadığına dikkat çekti. 

Yüksel şunları söyledi:

“İş güvenliği konusunda birçok eksiğimiz var, zaten bu eksiklikler yerine getirilmediğinden dolayı bu kazalar meydana geliyor. Şunu söylemek gerekiyor ki, ülkemizde yasal mevzuatlarda ciddi eksiklik yok ancak bu mevzuatlara uymuyoruz. Eğer bu mevzuatlara uyulsa yüzde iş kazaları yüzde 98 oranda önlenebilecek. Ülkemizde gerek işverenler, gerek devlet ayağı, gerekse çalışanlar bu konuya ne yazık ki önem vermiyor. Yasal sorumluluklar yerine getirilmiyor. Denetimsizlik ve yaptırım gücü olmadığı için bu kazalar meydana gelebiliyor ve günün sonunda olan emekçilere oluyor. Yapılması gerekenler tüm çalışanlar için çalışma koşullarının eksiksiz yerine getirilmesidir. Önemli olan çalışanların iyi ve güvenli bir ortamda kazancını sağlayabilmesidir. O yüzden bu konuda yasal mevzuatlara uymak, denetim de yapmak zorundayız.”

 

İş Sağlığı ve Güvenliği Ajansı Başkanı Halil Erdim:  

"2 haftada ölümlü 2 iş kazası"

İş Sağlığı ve Güvenliği Ajansı Başkanı Halil Erdim, ülkemizde son iki haftada iki ayrı ölümlü iş kazası olduğuna vurgu yaparak, Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşanan iş kazalarının ölüm ve ağır yaralanmayla neticelenmesinin dünya ülkelerine oranla 10 kat daha fazla olduğunu belirtti, bu durumun sebeplerini sıraladı.

Yapılan açıklama şöyle:

Ülkemizde bu kadar sık iş kazası meydana gelmesi ve can kayıplarının yaşanması iş sağlığı ve güvenliği açısından hiç de iyi seviyede olmadığımızı gösteriyor. Tüm dünyada kabul görmüş ampirik bir hesaplamaya göre dünyada her 330 iş kazasından bir tanesinde çok ağır yaralanma veya can kaybı yaşanmaktadır.

KKTC de ise, bu sayı 10 civarındadır. Yani iş Sağlığı ve Güvenliği açısından dünya ortalamasına göre 10 kat kötü durumdayız.

Bu durumda olmamızın şüphesiz birçok sebebi vardır.

En çok yakındığımız, denetim sayısının azlığıdır. Ama daha birçok eksik ve hatalı uygulamalar vardır. Bunların başlıcaları:

* İSG mevzuatı yamalı bohçaya dönmüştür.

Çalışma Dairesinin web sayfasındaki tüzüklerden bazıları 2 senede 3 defa değiştirilmiş ve her seferinde daha kötü tüzükler hazırlanmıştır.

* Mevzuat, çalışma dairesi müfettişlerine II. iş zemini hazırlamaya yöneliktir.

* Risk değerlendirme raporlarını hazırlayıp iş yerlerindeki tehlikelerle iş kazalarının azaltılması için yetiştirilmiş olan uzmanlar, bu hedeften uzaklaştırılmış, ayrıcalıklı bir zümre yaratılmaya çalışılmıştır. Daha doğrusu uzmanların desteğini almak için hazırlanmış sanal bir koruma hibe edilmiştir. Uzmanların risk değerlendirme yapmak için korunmaya ihtiyacı olmaması bir yana, KKTC de geçerli olmayan sertifika sahibi uzmanların Kıbrıs’ın Kuzeyinde çalışma izinli veya kaçak olarak çalışmalarına göz yumulmakta, bu koruma duvarı ters işlemektedir.

Daha birçok sebepler sıralayabiliriz. Ama bu şartlarda bile iş kazalarının azaltılmasını beklemek, olmayacak duaya amin demektir.

Tüm çalışanlara kazasız günler dilerim.”

yd-destek-gorseli-441.jpg

Bu haber toplam 2195 defa okunmuştur