1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Bir garip hastane!
Bir garip hastane!

Bir garip hastane!

Acil Durum Hastanesi'nin yönetim şemasında Sorumlu Hekim, Başhemşire ve İdare Amiri görev alıyor. Ancak, hastanenin bina ruhsatının bulunmadığı ve şantiye elektriği kullanıldığı bilinirken hastaneye ait bir teşkilat yasası da yok.

A+A-

Serap ŞAHİN

“KKTC” Sağlık Bakanlığı’na bağlı olarak hizmet veren Acil Durum Hastanesi’nin yönetim şemasında Sorumlu Hekim, Başhemşire ve İdare Amiri görev alıyor. Ancak, hastanenin bina ruhsatının bulunmadığı ve şantiye elektriği kullanıldığı bilinirken hastaneye ait bir teşkilat yasası da mevcut değil.

Hastanede çalışanların Sağlık Bakanlığı tarafından keyfi atamalarla tayin edildiği ve kamudan atanma yapılmadığının bilindiği Acil Durum Hastanesi aslında yasal olarak yok.

Yataklı Tedavi Kurumları Dairesi Yasası’na bağlı mevcut hastaneler, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi, Gazimağusa Devlet Hastanesi, Girne Akçiçek Hastanesi ve Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi.

YENİDÜZEN, Sağlık eski Bakanı Filiz Besim ve Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi eski Başhekimi Bülent Dizdarlı’ya Acil Durum Hastanesi’nin bir teşkilat yasası olup olmadığını sordu, Avukat Aslı Murat’tan ise hukuki boyutu irdeledi. Söz konusu hastanenin yasal bir dayanağı olmadığı ve kaçak olduğu belirtildi.

Sağlık eski Bakanı Filiz Besim, Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Filiz Besim, 4 yıl önce ivedi bir şekilde açılan hastanenin daha bir teşkilat yasası olmadığına dikkat çekti, mevcut sistemin sorgulanması gerektiğine işaret etti. Besim, “Normal şartlarda Burhan Nalbantoğlu’na bağlı olarak çalışması gerekirken yeni bir düzenek kuruldu ama yasal altyapısı yapılmadı.”  dedi, “Başhekim, başhemşire ve oradaki diğer sağlık çalışanların teşkilatlanmasının şu anda yasal bir dayanağı yok.” ifadelerini kullandı.

Ayrıca Besim, devlet hastanelerinde kalite kontrol mekanizmalarının neden olmadığı sorusunu sorarak, denetimlerin her alanda önemli olduğunu kaydetti.

“Hastanelerimizin akreditasyonu, standardizasyonu, kalite kontrol mekanizmaları neden yoktur?” sorularını soran Besim, Kalite Kontrol Birimi’nin olması gerektiğini vurguladı.

“Ayrı bir hastane ise ayrı bir başhekimi varsa ayrı bir teşkilat yasası olmalı” diyen Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi eski Başhekimi Dr. Bülent Dizdarlı da Acil Durum Hastanesi’nde görev alanların kamudan atanmadığını, bakanlık tarafından tayin edildiğine işaret ederek “Eğer orayı hastane olarak açmışsan ve teşkilat yasasını yapmamışsan, başına yasal olarak birini koymamışsan, bakan kararıyla atanmışsa, sorumlu atamayı yapan Bakan’dır.” dedi.

Avukat Aslı Murat, Acil Durum Hastanesi’nin gerekli yasal prosedürleri tamamlamadan açıldığını belirterek, “Net bir ifade ile hastane kaçaktır” dedi. İdari denetimlerin yapılmaması ve sağlık sistemindeki sorunların çözülmemesinin bir bebeğin hayatına mal olduğunu söyleyen Murat, diğer bebeklerin de “belirsiz bir sağlık geleceği” ile karşı karşıya kaldıklarını ifade etti.

Murat, sağlık yöneticilerinin siyasi atamalarla belirlenmesinin, liyakat, eşitlik ve adalet değerlerini olumsuz etkilediğini vurguladı.

Murat ayrıca, 34/2007 sayılı Yataklı Tedavi Kurumları Dairesi Yasası’na işaret ederek, hastane yönetimindeki yanlış bilgilendirmelere dikkat çekti. Acil Durum Hastanesi’ndeki “başhekim” pozisyonunun aslında “sorumlu hekim” olduğunu ve bu pozisyonun yasal bir dayanağının bulunmadığını belirtti.

 

Sağlık Eski Bakanı, CTP Milletvekili Filiz Besim:

“Acil Durum Hastanesi'ne ait bir teşkilat yasası yok”

Acil Durum Hastanesi'ne ait bir teşkilat yasası olmadığını belirten Sağlık Eski Bakanı, CTP Milletvekili Filiz Besim, “Normal şartlarda Burhan Nalbantoğlu’na bağlı olarak çalışması gerekirken yeni bir düzenek kuruldu ama yasal altyapısı yapılmadı.”  dedi, “Başhekim, başhemşire ve oradaki diğer sağlık çalışanların teşkilatlanmasının şu anda yasal bir dayanağı yok.” ifadelerini kullandı.

Sağlık Bakanı olduğu dönemde de etil alkolün hastaneye pet şişede gelmediğini anlatan Besim, eczaneden servislere transfer edilirken bidonların üzerinde alkol olduğuna dair etiketlendirmeler olduğunu söyledi, “Alkolle su aynı yerde durmaz.” dedi.

 

“Kalite Kontrol Birimi olmalı”

“Hastanelerimizin akreditasyonu, standartizasyonu, kalite kontrol mekanizmaları neden yoktur?” sorularını soran Besim, Kalite Kontrol Birimi’nin olması gerektiğini vurguladı.

Bunların protokollerde yazılı olması gerektiğini kaydeden Besim, “İlaçların sevki, servislere taşınması, servislerde durdukları yer, kullanım kılavuzları gibi hepsinin birebir detaylı yazılmış protokolleri vardır ve denetimi yapılır. Bunun önce bir eğitimi verilir, sonra da denetimi yapılır.” ifadelerini kullandı.

“Kalite kontrol standardizasyonun devlet hastanelerimize artık yerleşmesi lazım.” diyen Filiz Besim,

tüm dünyada böyle olduğunu söyledi.

“Bizim dönemde böyle bir birim kurmuştuk. Bununla ilgili eğitimler verilecek, hemşireler eğitmen olacak, önce eğitilecek sonra personel eğitilecekti.” dedi, denetimin her bacakta önemli olduğunu vurguladı. Sistemin daha denetlenebilir, daha düzenli ve daha kontrollü standartlarda yürümesi gerektiğine işaret eden Besim, Kalite Kontrol Birimi’nin bu noktada önemli olduğunu belirtti.

 

“4 yıldır bu hastanenin teşkilat yasası neden yapılmadı?”

Acil Durum Hastanesi’nin 4 yıl önce açıldığını ve bu kadar sürede teşkilat yasasının yapılmamasının büyük bir hata olduğuna dikkat çeken Besim, söz konusu hastanenin artık kamu sağlık hastanesi haline geldiğine işaret ederek “İrdelenmesi gereken neden 4 yıldır bu hastanenin teşkilat yasası yapılmadı? Teşkilat yasası bu Hastanenin Başhekimi ve başhemşiresi, görev alan bütün hemşireler kamudan atanarak şekillenmedi? Bunu sorgulamak lazım.” dedi.

Acil Durum Hastanesi’nde ciddi alt yapı sıkıntıları olduğunu belirten Besim, orada ciddi bir hizmet verildiğini alt yapısının tamamlanması gerektiğini kaydetti.

 

Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Eski Başhekimi Dr. Bülent Dizdarlı:

“Ayrı bir hastane ise ayrı bir başhekimi varsa ayrı bir teşkilat yasası olmalı”

Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Eski Başhekimi Dr. Bülent Dizdarlı da Acil Durum Hastanesi’nin teşkilat yasası olmadığını söyledi, Nalbantoğlu’nun teşkilat yasasının içindekilerin bir kısmını oraya aktarıldığını belirtti.

Dizdarlı, “Bence çok da doğru değil. Ayrı bir hastane ise ayrı bir başhekimi varsa ayrı bir teşkilat yasası olmalı” ifadelerini kullandı. Başhekimlik yaptığı dönemde etil alkolün mutfağa girmediğini, ilaç dolabının ayrı olduğunu ve etil alkolün imza karşılığı teslim alındığını kaydeden Dizdarlı, Bu olayda da etil alkolün imza karşılığı teslimat yapılmadığını düşünüyorum.” dedi.

Dizdarlı, Acil Durum Hastanesi’nde görev alanların kamudan atanmadığını, bakanlık tarafından tayin edildiğine işaret ederek “Eğer orayı hastane olarak açmışsan ve teşkilat yasasını yapmamışsan, başına yasal olarak birini koymamışsan, bakan kararıyla atanmışsa, sorumlu atamayı yapan Bakan’dır.” dedi.

 

Avukat Aslı Murat:

“Net bir ifade ile hastane kaçaktır”

“İdari denetimlerin zamanında yapılmaması ve sağlık sistemindeki sorunların çözülmemesi, bir bebeğin hayatına mal oldu” diyen Aslı Murat, diğer bebeklerin ise sağlık geleceğinin “belirsiz bir sağlık geleceği” ile karşı karşıya olduklarını söyledi.

Sağlık çalışanlarının ve toplumun uzun zamandır bu aksaklıklardan şikayetçi olduğuna dikkat çeken Murat, “Yöneticiler sorumluluk almak yerine bu sorunları görmezden geldiler. Sonuçta, ağır bir ihmal ciddi bir trajediye neden oldu.” ifadelerini kullandı.

Bu süreçte, hasta haklarının da ihlal edildiğine işaret eden Murat, “Özellikle ailelere gereken bilgilerin zamanında ve açıkça verilmemesi büyük bir eksiklikti. Üst düzey yöneticilerin meseleyi örtbas etmeye çalıştığı da gözlemlendi. Acil Durum Hastanesi, pandemi döneminde acil ihtiyaçlara yanıt vermek amacıyla hızla açılmıştı. Ancak hastane, sağlık mevzuatı ve bina güvenliği açısından gerekli yasal prosedürleri tamamlamamış durumdaydı. Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları o süreçte yok sayılmıştır. Net bir ifade ile hastane kaçaktır.” şeklinde konuştu.

 

“Böyle bir idari kadro yoktur”

Avukat Aslı Murat, 34/2007 sayılı Yataklı Tedavi Kurumları Dairesi Yasası'na işaret ederek söz konusu yasanın, Yataklı Tedavi Kurumları Dairesi’nin en temel görevinin, “Hastanelerin teşhis, tedavi, bakım ve rehabilitasyon hizmetleriyle ilgili plan, program, personel, yatak, ilaç, aygıt ve araç-gereç konuları ile diğer tüm sorunların çözümünde Temel Sağlık Hizmetleri Dairesi Müdürlüğü, Devlet Laboratuvarı Müdürlüğü ve Bakanlığa bağlı diğer Dairelerle iş birliği yapmak” olarak belirlendiğini vurguladı. Murat, aynı yasa içerisinde teşkilatta görev alacak kişilerin görev tanımlarının da detaylandırıldığını ekledi.

Başhekimlerin görev alanlarına değinen Murat, “Başhekim, hastanenin sevk ve idaresini gerçekleştirmek, sağlık hizmetlerinin personel eliyle en iyi şekilde yürütülmesini sağlamak ve denetlemekle yükümlüdür.” ifadelerini kullandı.

Acil Durum Hastanesi’nin yönetimiyle ilgili açıklamalarda bulunan Murat, “Acil Durum Hastanesi açısından hastane yönetimi konusunda yanlış bilgilendirme mevcut. ‘Başhekim’ olarak anılan kişi aslında sadece ‘Sorumlu Hekim’ diye tanımlanıyor. Hastane web sitesine baktığınızda bile bunu görüyorsunuz. Bu, onun sorumluluğunu tamamen ortadan kaldırmasa da görev tanımı mevzuatta yoktur, böyle bir idari kadro yoktur.” ifadelerini kullandı.

Avukat Murat, Acil Durum Hastanesi’nin yasal olarak bağımsız bir kurum olmaması ve Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’ne bağlı olması durumunda, idari sorumluluğun Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’nin başhekimine ait olması gerektiğini ifade etti. Sağlık Bakanı’nın ise ülkenin sağlık sisteminden idari olarak sorumlu ve en üst yetkili olduğunu vurguladı.

 

“Sağlık yöneticilerinin siyasi atamalarla belirlenmesi, sağlık sisteminde liyakat, eşitlik ve adalet değerlerini olumsuz etkiliyor”

“Sağlık yöneticilerinin siyasi atamalarla belirlenmesi, sağlık sisteminde liyakat, eşitlik ve adalet değerlerini olumsuz etkiliyor.” diyen Murat, özellikle sağlık gibi önemli bir alanda, görevlendirmelerin sınav gibi objektif kriterlere göre yapılması gerektiğini dile getirdi, “Ama bunun karşılığını görmek mümkün değil.” dedi. Murat, “Şu anki hastanelerde görev yapan başhekim ve yardımcılarının atama süreçlerine bakın, kim neden nereye atanmıştır, kim kime yakındır, tüm bunları bir inceleyin. Bu eleştirilerin ne kadar yerinde olduğu daha iyi anlaşılacaktır.” açıklamalarında bulundu.

Bu haber toplam 1736 defa okunmuştur